Yeni Üyelik
24.
Bölüm

~H.K 24. BÖLÜM~

@marsmelegi

-" Saç uçlarıma kadar kırgınım . "

 

Yazar'dan

Gezinen gölge gibidir hayat , gariban bir aktör sahne de bir ileri bir geri saatini doldurur ve sonra duyulmaz olur sesi .

Bir masaldır , gürültücü bir salağın anlattığı ki yoktur hiçbir anlamı ...

Böyle demiş William Shakespeare .

Sadece iki cümle ile anlatmış hayatı . Hiçbir anlam yüklemeye değmezdi hayat . Sen kırılmış mısın , üzülmüş müsün ya da eksik mi kalmışsın bunlar birer ayrıntıdan ibaretti .

Gereksiz bir ayrıntı ...

Yeniden başladığı o noktaya hayat tarafından sürüklenerek getirilmiş hissediyordu Almira . Acı veren , ruhunu emen o noktaya geri gelmişti .

Bulunduğu bu ev her saniye nefesini daraltırken onun tek yaptığı pencere kenarında ki koltuğa oturup , etrafı izlemek olmuştu .

Bu karanlık evin etrafını saran koca duvar adeta dışarı da ki yeşilliği kendilerine haram kılmıştı . Her yer gri ve siyah gibiydi . Onca siyaha bezenmiş korumalar da sanki buna destek oluyordu .

Gözlerini kapattığı ev ile açtığı ev aynı değildi . Buraya Savaş tarafından getirildiğini tahmin edebiliyordu .

En acı kısmı ise Sevda nasıl buna izin vermişti ?

Peki Valide Hanım ?

Anneler kızlarına bu şekilde mi yapardı ? Ruhunu yaralayan bir yere gitmelerine izin mi verirdi ?

O bunları bilmiyordu .

Eğer annelik bu şekilde ise o şimdiden sevmemişti .

Akan yaşını elinin tersiyle silip , göz pınarlarına takılı kalıp görüşünü bozan göz yaşının akmasını beklemeye başladı .

Bunlara alışıktı . Sürekli başkaları tarafından akıtılan bu yaşlar bir engeldi . Hem de görmesine engel olan buğululuktu .

Daha fazla o koltukta oturmaya dayanamayarak banyoya girip buz gibi suyu yüzüne çarpmıştı. Ayna da ki görüntüye ne kadar bakmak istemese de oradaydı işte .

Kırmızı ve çökmüş gözler , heyecanı çalınmış bakışlar ve yorulmuş ruh ...

Neden bunlardan ibaretti yansıması .

-" Almira ! " Odanın içinde ismini bağırıp, kendisini arayan kişiye hiç cevap vermemişti. Çünkü ayak sesleri kendisine doğru yaklaşıyordu . İlk önce koca bedeni görmüştü. Hemen ardından da gözlerini .

Aynadan öylece birbirlerine bakıyorlardı . Savaş boş oda ile karşılaşınca ne yapacağını şaşırmıştı.

Bir an , bir an gitmiş olacağı gerçeği ile eli ayağı birbirine girmişti .

Şimdi ise burada olduğuna sevinemiyordu bile . Aynadan gördüğü o yüz , o bakışlar kendi eserine aitti.

Buraya getirmekle hata mı etmişti ? Bir an verdiği kararı sorgulamış , pişman olmuştu .

-" İyi misin ? " İyi miydi Almira ?

Kendisine sorulan bu sorunun cevabını kendisi de bilmiyordu ki . İyi olması gerekiyordu ama olamıyordu .

-" Bilmiyorum . " mırıldanarak sorusunu cevaplayıp yanından geçerek odaya gitmişti . Aynaya bakmaktan korkuyordu .

Onunla göz göze gelmekten korkuyordu . En acısı da tekrar kendisini üzenlerle bir araya gelmekten korkuyordu .

Üzerinde ki çarşafı bozulmuş yatağa uzanarak gözlerini kapadı . Her zaman ki gibi sorunlardan , problemlerden ve en önemlisi onu korkutan gerçeklerden uyuyarak kaçacaktı .

Yorganı kafasına kadar çekip derince yutkundu .Her ne kadar onun bu odadaki varlığını unutmaya çalışsa da hissediyordu .

-" Yolculuk boyunca hiç bir şey yemedin , Aşağı da sofra hazır ." doğru mu duyuyordu ? Onun canını yakan insanlarla aynı sofrada yemek mi yiyecekti . Ondan bunu mu istiyordu ?

Az önce başına kadar çektiği yorganı hızla açarak yattığı yerden kalktı . Karşısında rahat bir şekilde elleri cebinde dikiliyordu .

-" Aşağı inip onlarla yemek mi yememi bekliyorsun benden ? Söylesene nasıl geçer o yemek boğazımdan ! "

-" Oya ve Kumsal'ı ben uyar- " bir şeyleri anlatmaya çalışan bu adama ne diyeceğini şaşırmıştı . O nasıl unutmuştu denilen onca şeyi , yapılan imaları ve eksik yanının yüzüne vuruluşunu ...

-" Onlarla aynı masaya oturup , yemek yiyecek kadar güçlü değilim anladın mı !!! Benden nasıl bunu istersin ! Sen unutmuş olabilirsin ama ben unutmadım . Bu evde annesizliğimi , kimsesizliğimi yüzüme vurmalarını unutmadım . Unutmamda . " Akan gözyaşlarını sertçe silip odaya baktı .

Neden buradaydı ki ?

Onu anlamayan , anlamak istemeyen adama neden tahammül ediyordu . Bunlara neden katlanıyordu ki ?

-" Beni yok etmene izin veremem . " Son sözünü söyleyerek hızlı adımlarla odadan çıkmıştı . Nefesini düzenleyemiyordu .

Ağzından çıkan onca hıçkırık koca evde duvarlara çarpıp geri ona dönüyordu .

Merdivenleri inip kapıya ulaştığında onları gördü . Yan yana yemek masasında oturmuş , başları eğikti .

Sanki onları baktığını görmüş gibi ikisi de Almira'ya bakmışlardı . Almira iki adım geri gidip elleri ile kulaklarını kapattı .

Tekrar aynı şeyleri duymaya mecali yoktu . Dayanamazdı söylenenlere .

-" Duymak istemiyorum . Bir şey söylemeyin lütfen . " Oya ağlayarak kendisine bunları söyleyen kız ile ayağa kalkmıştı . Onun kulağını kapatması , duymak istememesi ...

Utanıyordu kendinden , söylediklerinden ...

-" Almira ben ... " konuştukça Almira elleriyle daha da kulağına bastırıyordu .

-" Söyleme onları Oya . Söyleme artık , sus !! " Kumsal ve Oya onun bu hali ile korkmuş yaklaşmak istemişlerdi ama Almira geriye doğru gidiyor , onlara izin vermiyordu .

Arkasında ki sehpayı fark edemediği için çarpmanın etkisiyle yere düşen vazo bin bir parçaya bölünürken , Almira kaçamamış olduğu yerde kalakalmıştı .

Şaşkınlık içinde etrafa dağılan parçalara bakarken merdivenlerden hızla inen Savaş'ı fark edememiş , kendisine doğru koşturuşunu görememişti .

Savaş Almira'nın kendisine söylediklerinden sonra öylece yatağa çöküp otura kalmıştı .

Her söylenen de bir haklılık payı vardı , acı vardı . Nedense duydukları ağır gelmişti ona .

Başını ellerinin arasına alıp düşüncelere dalmışken onu kendine getiren aşağı kattan gelen sesler olmuştu . Almira'nın ağlak ve güçlü sesi adeta tüm evi kaplıyordu .

Vazo parçaları arasında genç kızın kaldığını görünce ayağına batabilecekleri gerçeğini göz ardı ederek kollarından tutup kucağına almıştı .

Titreyen bedenini hissediyordu . Etrafa attığı bakışları görüyordu .

Almira bugün bu evde yıkılmış , bedeni ile öylece kalmıştı . Kulaklarında ki ellerini Savaş yavaşça çekerek kendisine bakmasını sağlamıştı .

-" Sakin ol , sana hiçbir şey söyleyemezler . " Defalarca söylediği cümle onun için bir anlam ifade etmiyordu .

Oya hıçkırıklar içinde ağlarken Kumsalın da ondan bir farkı yoktu . Gözleri önünde kız bu hale gelmişti . Hem de sebep kendileriydi .

-" Almira ben kötü biri değilim . Lütfen bana öyle bakma . " daha fazla kendisine korkak bakışlar atan genç kıza dayanamamış , kafasını eğerek onunla göz temasını kesmişti .

-" Beni bu evden götür . "

*********

Günler önce belki de bu halinden daha iyi bir şekilde geldiği o parka gelmişti . Zar zor aldığı nefes ile bankta oturmuş , etrafı dinliyordu .

İlk defa doğadan bir parça olmak istemişti . Bir ağaç ya da insanlardan uzak bir bitki .

Her rüzgar esişinde yapraklarının özgürce hareket etmesini isterdi . Ona zarar verenlerin olmadığı bir yerde , öylece kendi halinde olmak ...

-" Daha iyi misin ? " Bir kaç bank uzakta oturan Savaş daha fazla bekleyememişti . Genç kızın sürekli nefes alıp verişi onu korkutuyordu .

-" Yalnız kalmak istiyorum Savaş . Sen eve dönebilirsin ben oraya tekrar gitmeyeceğim . " kesin ve kararlı sesiyle bacaklarını kendine çekip başını yaslamıştı . Yasladığı yerden ona bakarak gitmesi bekledi .

-" Ne yani seni burada bırakıp eve mi gideyim ? Bu saatte , bu halde . Güzel şakaydı , yalnız mı kalmak istiyorsun ben birkaç bank daha geriye otururum , yalnız kalmış olursun . " dediği gibi yapıp iki bank öteye oturup , tüm dikkatiyle Almira'ya bakmaya başlamıştı .

-" Ama hala buradasın , yalnız kalmış olmuyorum . "

-" Maalesef görünmezlik iksiri ve pelerini icat edilmedi . Gözlerini kapat ve gönül rahatlığı ile düşüncelere dal . " onun gitmeyeceğine emin olmuştu . Dediği gibi yapıp gözlerini kapattı .

Ama her kapattığında olduğu gibi düşünceler onu rahat bırakmıyordu .

Kapattığı gibi geri açarak az ileride bankın üzerinde oturan adama baktı . Az önce ki gibi hala ona bakıyordu .

-" Düşünceler rahat bırakmıyor beni . Zehir gibi yayıldılar zihnime . "

-" Seni rahat bırakmaları için ne yapabilirim ? Sadece bir şey söyle , onu yapayım . "

-" Sen ve ailen hayatımdan çıkın . Sanki bu günleri hiç yaşamamış gibi , sanki bana söylenen onca şey olmamış gibi hayatıma devam ederim . Eski halime geri dönebilirim , o her şeye gülen , gülümseyen ve en önemlisi mutlu olan Almira'ya kavuşabilirim . " Savaş bu duydukları ile oturduğu bankta kaskatı kesilmişti .

Hayatından çıkmasını istiyordu .

-" Saç uçlarıma kadar kırgınım . Hayata kırık başlayan ruhum şimdi paramparça oldu . Artık gücüm yetmiyor toplamaya . Çok kan kaybetmedim belki ama seninle olduğum her an , her saniye ruhumu kaybettim . Bana ruhumu geri ver Savaş . "

 

 

Herkese merhaba , Nasılsınız?

Hepiniz Savaş'a kızgınsınız ve bunu hissediyorum.
Almira'nın haline üzüldünüz mü ?
Oya ve Kumsal hakkında ne düşünüyorsunuz?

 

 

Loading...
0%