Yeni Üyelik
5.
Bölüm

~H.K. 5. BÖLÜM ~

@marsmelegi

-" Gece mehtapta ay, aklımda ise o güzel gözlerin var. "

Almira 'dan

Mavi'nin annesini beni yönlendirmesi ile birlikte merdivenleri çıkıp tam karşıda bulunan mavi kapının önünde durduk .

İçeri girmek için bir adım atmıştı ki olduğu yerde durup bana döndü . Titreyen elleriyle ellerimi tuttu .

Hafif gözleri dolmuştu . Derice yutkunup konuşmaya başladı .

-" Almira benim kim olduğumu az çok tahmin ediyorsundur. Ben Sevda , Mavi'nin annesiyim. Seninle tanışmak bu zamana nasipmiş. Sana teşekkür etmek istiyorum. " Kapıya küçük bir bakış atıp akmak üzere olan bakışlarını yukarı kaldırdı .

" Ayak üstü konuşulacak şeyler değil bunlar farkındayım ama gerçekten bu zamana kadar Mavi'ye ablalık en önemlisi annelik yaptığın için sağ ol. Bazı nedenlerden dolayı ona geç kavuştum ." bu dedikleriyle üzülmüştüm .

Evladını kaybetmek ardından da bulmak zor bir şey olsa gerek . Bir çok şeyini kaçırmış olması da ...

-"Önemli değil. Sizinle ilk karşılaşmamız pek iyi olmadı ama bende bildiğiniz üzere Almira ." dedim gülümseyerek.

Ellerimizi ayırıp derin bir nefes aldı ve gözlerini sildi .

-" Hadi içeri girelim . Mavi seni gördüğünde çok mutlu olacak . " kapı kulpunu aşağı indirip açtı . Ardına kadar açılan kapıdan ilk o girdi sonra da ben .

Oda tıpkı masal kitaplarında ki gibiydi . Maviye özel bir şey olması beni mutlu etmişti .

Yetimhanedeyken En çok istediği şey kendine ait bir evinin olmasıydı . Şimdi bu hayaline kavuşmuştu .

Süslerle donanmış odanın ortasında bulunan yatakta Mavi kıvrılmış uyuyordu.

Yatağın içinde kıvrılarak uyuduğu için küçücük kalmıştı. Onu görmek öyle güzel hissettirmişti ki 3 günün acısı gözlerimden çıkarcasına dökülüyordu.

Özlemiştim hem de her şeyini . Yaptığı şebeklikleri , benimle yaptığı komik sohbetler , sorduğu sorular ve sabırsızca beklediği cevapları ...

Bücürümün kokusu bütün odaya yayılmış bana huzur veriyordu. Yatağı yanına gidip baş ucuna yavaşça onu uyandırmayacak şekilde oturdum .

Ellerimle saçlarını sevdiği şekilde okşamaya başladım . Kim derdi bu saçlara hasret kalacaksın .

Burnumu boynuna götürüp derince nefes aldım . Huzur kokuyordu .

-" Onu çok özledim . " Sevda abla elini omzuma koyup okşadı . En azından bu ailede bana iyi davranan birisi vardı .

Bana kötü de davranabilirdi ne de olsa kızı bana anne diyordu . Bir çok bebeklik anısı vardı benimle .

-" Biliyorum . Birbirinizi çok seviyorsunuz ve sakın ola bu bağdan hoşlanmayacağımı düşünme . Aksine Mavi'nin geri kalan tüm hayatında bulunmanı istiyorum ." elimi omzundaki eline götürüp tuttu .

-" Teşekkür ederim . "

-" Rica ederim . Uykusuz görünüyorsun . İstersen yemeğe kadar Mavinin yanına yat . " bunu hiç reddedemeyecektim . Çünkü 3 gündür uyumuyordum . Mavinin yanına yatıp sımsıkı sarıldım ona .

Savaş'tan

Almira denen kız ablam ile birlikte yukarı çıktığında ben de oturma odasına geçtim .

Herkes oturmuş etrafa değişik bakışlar atıyordu . Bunun nedeni söylediğim şeyin tam tersini yapıp onu buraya getirmemdi .

Bildiğin tükürdüğümü yalamıştım !

-"O kızı buraya getirmeye ne gerek vardı ki şimdi ?" Kumsal oturduğu koltuktan kalkıp tam önümde dikiliyordu .

Bir nevi benden hesap soruyordu . Tek kaşımı kaldırıp yüzüne baktım . Sinirleniyordum .

-"Aynen o küçük fareyi buraya getirmeye ne gerek vardı ki. Ay insan onu görür görmez hemen tedirgin oluyor. " Oya'nın da onu destekler biçimde konuşması sıkıntı değildi .

Asıl sıkıntı olan dedikleri , ima ettiği şeylerdi .

-"Daha açık konuşun ! " Etrafta kısa bir sessizlik oldu . İkisi de birbirine bakıyordu .

Kumsal yanıma oturup omzuma eline koydu ve gözlerime bakarak konuştu .

-"Abi ne de olsa bu kızı tanımıyoruz. Eee kaldığı yerde malum yani açtırma ağzımı ". Bu cümlesini hafif sırıtarak söylemesiyle yaptığı imayı anlamıştım.

En şaşırtıcı olanı ise Kayahan ve Kaan hariç diğerlerinin de bunu destekler biçimde kafalarını sallamalarıydı.

-"Unutmayın Mavi'de istenmeyen nedenlerden dolayı bu zamana kadar yetimhanede kaldı. " Bu cümlemin ardından hiçbirinin konuşmasına izin vermedim çünkü yok yanlış anladın , böyle demek istemedik sözlerine toktum .

-"Benim yarın çok önemli bir toplantım var. Yemeğe inmeyeceğim." odadan çıkarken Kumsal'ın arkamdan bir bir şeyler söylediğini duyuyordum ama klasik kardeşimdi .

Fazla dikkat edilecek şeyler söylemez , Oya'yı taklit etmeye çalışırdı .

Merdivenleri yavaş yavaş adımlarla çıkarken bir yandan da kravatımı söküyordum .

Hırsla çıkartıp karşı çalışma odama girecekken gözlerim Mavi'nin kapısına takıldı. Kapı yarı açık şekildeydi ve içeriden ses gelmiyordu .

Elimle kapıyı itip içeriye girdim . Yatakta o kız ve Mavi sarılmış uyuyordu .

-" Çok huzurlular . " karşılarındaki sallanan sandalyeye oturmuş , yüzünde ki gülümseme ile onları izleyen Ablam konuşmuştu .

Göğsünde ki ellerini çözüp kalktı ve bana yaklaştı .

-" Mavi uyandığında çok mutlu olacak . Şimdiden ateşi düştü Savaş . " Dudaklarını diliyle ıslatıp gözlerini yumdu .

Benden bir şey isteyecekti ama söyleyemiyor gibiydi .

-" Ne istiyorsan söyle Abla ? "

-" Savaş , Almira kötü biri değil . Bakışlarından belli masumluğu . Ona bu kadar sert davranma . Bileklerinde ki kızarıklığı gördüm . Buraya getirirken oldu değil mi ? " yatakta yatan kıza baktım .

Bileklerini göremiyordum ama çekiştirirken acıdığını söylemişti . Ablam bu sessizliğimi evet olarak anlamış söyleyeceklerine devam etmişti .

-" O yetim ve öksüz bir kız . Ona bu kadar acımasız davranmaya devam edersen karşında bambaşka bir Sevda görürsün . Herkes yerini bilsin ve ona göre davransın . Almira bu eve gidip gelsin . Mavinin de onun da buna ihtiyacı var . "

-" Abla ! " o kız yüzünden söyledikleri beni sinirlendiriyordu .

Tanımadığı bir kıza karşı bana böyle şeyler söylemesi saçmaydı . Karşısında kardeşi , ben Savaş vardı .

-" Ne abla ! Yanlış mı dediklerim ? " tek kaşı kalkmış , az önce o mutlu yüzü yok olmuştu .

-" Ben Savaş Özdemir'im ve kime nasıl davranacağımı sadece ben bilirim . Bana asla tavsiye verme ! " ellerim yumruk haline gelmişti .

Ablamın gözlerinde ki o hayal kırıklığıyla dişlerimi sıkıp odadan çıktım . Bu şekilde şeyler söylememesi gerekiyordu .

Ama onun dedikleri kıza olan nefretimi daha da körüklemişti . Çalışma odama girip kapıyı hırsla kapattım .

Tüm katta yankılanan sesle derin nefesler alıp verdim . İçimde fışkırıp duran bir volkan vardı sanki .

Ve o volkan yakacak kişiyi iyi tanıyordu .

Almira'dan

Odada ki hafif tıkırtılar gittikçe yükseliyordu . Eğer odada ki her kimse bir şey arıyor olmalıydı .

Bu Savaş değildir değil mi?

Öyle bir yutkunma ihtiyacı hissediyordum ki. Gözlerimi aralayıp karanlık odada göz gezdirdim .

Tam karşımda bana arkası dönük birisi vardı .

Dolabı karıştırıyor , kendi kendine mırıldanıyordu . Bu Sevda abla idi . Hafifçe öksürüp dikkatini çektim . Biraz korkmuş , olduğu yerde sıçramıştı .

Arkasını dönüp bana baktı .

Yüzünde mahçup olmuş bir ifade vardı . Galiba beni uyandırdığını düşünüyordu .

-" Uyandırdım mı seni canım ? Oysa ki sessiz davranmaya çalışıyordum . " yattığım yatakta oturur hale geldim .

Benim kalkmamla Mavi'nin üzeri açılmıştı . Üzerini örtüyle örtüp yataktan çıktım .

-" Biraz öyle oldu ama problem değil . Saat kaç bu arada ? " Kolunu kaldırıp kıyafetini sıyırdı ve ortaya çıkan saatine baktı .

-" Saat neredeyse 8 olmak üzere . Yemek vakti gelmiş , sofra hazır olmalı. Sende kalmalısın . " Yemek dediğinde biraz tedirgin olmuştum .

Çünkü o çığırtkan kadın Oya eminim ki akşam yemeğine kalacak ve beni rezil , kepaze etmek için elinden ne geliyorsa yapacaktı.

Bir de diğer kız vardı .

Bence ben hiç vakit kaybetmeden gitmeliydim . Hem yetimhaneyi bahane ederim .

Evet evet bu oldukça mantıklı . Ama daha Mavi ile hiç zaman geçirmemiştim. Yan tarafımda her şeyden habersiz Mavi uyuyordu.

Büyük ihtimalle beni görmemişti. Biraz daha fazla onu görmek istiyordum.

-"Peki , umarım rahatsızlık vermem." kaşları olağanca çatılmıştı . Demek istediğim bu değildi .Şimdi çığırtkan kadın buradaydı.

O restorandaki olayların büyük kısmını ailesi de görmüştü.

-" Böyle bir şey duymayayım . Rahatsızlık falan da vermezsin . Hadi sen Mavi'yi kaldır aşağı inelim . Bende ona bir kaç kıyafet ayarlayayım . Malum karanlıktan göremedim az önce ." sonlara doğru sanki kendi kendine konuşur gibi bir hali vardı.

Onun bu mutlu ve sabırsız haline gülümseyerek baktım.

Hafifçe kafamı sallamamla o da vakit kaybetmeden odada bulunan dolaba yöneldi .

Yatağa eğilip ellerimi Mavi'nin en çok gıdıklandığı yer olan burnuna götürdüm. Parmağımı hafifçe dokundurup çekmemle şimdiden kıpraşmaya başlamıştı bile.

Bu olayı bir kaç defa daha tekrarladığım zaman Mavi gözleri hafif aralayıp bana baktı ve geri kapattı.

10 saniye bile geçmemişti ki gözlerini sonuna kadar açıp şaşkınlıkla bana bakmaya başladı. Büyük ihtimalle uykusundan kalktığı zaman karşısında beni görmeyi beklemiyordu .

-" Sen gerçeksin öyle değil mi? Rüyalarımda olduğu gibi sana dokunduğum zaman kaybolmayacaksın ." Mavi'nin bu sözleri ile hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım .

Cümleleri altında ezilmiştim . Ona bunları söylettiğim için kendimden , bu hayattan utanıyordum .

Kahredici olansa Mavi hala gerçek olduğuma inanmamış gibiydi. Yataktan kalkıp bacaklarının üzerine oturdu .

Hızlı atan kalbiyle gözlerimin içine bakıyordu . Elini hafifçe yüzüme dokundurdu . Gerçek olduğumu anlamasıyla ağlamaya başladı .

-" Sen gerçeksin Anneabla. " küçük bedenini kollarımın arasına aldım . Kollarını boynuma sarmış , saçlarımı kokluyordu .

-" Özür dilerim bücürüm. Seni bıraktığım için gerçekten özür dilerim ." onun saçlarının kokusunu öyle çok özlemiştim ki doya doya koklamaya başladım.

Mavi bir an benden ayrılarak bana bakmaya başladı. Arada derin derin yutkunup kelimelerini sıralıyordu .

-" Seni dayım mı getirdi Anneabla ?"

-" Evet , o getirdi. Gerçekten çok kaba biri , nezaketten anlamayan herifin teki ! " son cümlemi olağanca sessiz söylemiştim . Sevda abla durduğu yerden hafif bir kahkaha attı .

Duymuş olmalıydı .

-" Mavi sen de uyandığına göre hadi şu kıyafetlerini giy tatlım . Yemek yiyelim . " Mavi bir bana bir de Sevda ablaya baktı .

-" Sen de geleceksin değil mi Anneabla ? " Korku dolu sesi içimi sızlatmıştı . Boğazımda ki yumruyu yutamadığım için kafa sallamakla yetindim .

*********

Sevda Abla Mavi'ye kıyafetlerini giymesine yardım etmiş , odadan çıkmıştık . Merdivenlerden indiğimizde bir odaya girdik .

Kocaman bir masa ve aile üyelerini gördüm. Bizim inmemizle hepsini bakışları bizdeydi.

Bir anda Mavi elimi bırakarak masada oturan adama doğru koşarak kucağına oturdu.

Garip olan ise Mavi'nin bu davranışına herkesin şaşırmış olmasıydı.

Mavi çok çabuk kaynaşabiliyordu . Öyle utangaç biri değildi aksine oldukça dışa dönüktü .

-" Baba kalktığımda Anneablam yanımdaydı . İlk başta rüya zannettim ama yüzüne dokununca gerçek olduğunu anladım ." Babasına heyecanlı heyecanlı bir şeyler anlatıyordu .

O adam ise buruk gülümsemeden başka bir şey yapmadı . Özlem dolu oldukları ikisinin de bakışlarından belliydi .

-"Hoş geldin Almira . Ben Kayahan . Bu tatlı kızın babası ve dünyanın en güzel kadının kocasıyım." hafif gülerek bunları söylemişti.

Tam bir aile babasıydı. Karısına ve kızına sevgi, aşk ile bağlı bir adamdı. Mavi'nin çok iyi anne babası vardı ve ben onun adına o kadar çok mutluydum ki.

Hayalleri gerçekleşmişti .

Sevda ablanın beni yönlendirmesiyle sandalyeye oturdum.

Tam karşımda çığırtkan kadın oya ile ismini bilmediğim kadın beni sinsi bakışlarla süzüyorlardı. Tam yanımda oturan adam ile karşımda kız birbirlerine acayip benziyorlardı.

Büyük ihtimalle ikizlerdi.

Yanımda oturan adamın konuşmasıyla düşüncelerimin doğruluğu kesinleşti.

-"Benim adım Kaan, bana genellikle Tilki derler. Tam karşında sana tuhaf ve çirkin bakışlar atan kız ise benim ikizim Kumsal ona genellikle Deccal derim." deyip büyük bir gülümseme ile bana bakmayı sürdürdü .

-"Bende Almira. " devam edecekken yemeklerin servis edilmesiyle konuşmamı devam ettiremedim.

Servisler edilmiş , herkes önündeki yemeklere gömülmüştü . Masadaki sessizlik nedense biraz tuhaftı . Mavi belki de bu yüzden benimde gelmemi istemişti .

Yetimhane de iken o kadar çok sohbet dönerdi ki etrafta . Konuşmaktan yemek yiyemezdin .

Bu anı ile derince gülümsedim . Elime çatal ve bıçağı alıp yemeye başlayacaktım ki karşımda ki kız yani Kumsal derince öksürdü .

Dikkatimi çekmek için yapmış , başarmıştı da .

-" Tatlım sen bu yemeği bilmiyor olabilirsin. Bu yemek Fransız mutfağına ait ."

Sevda ablanın uyarmasına rağmen Kumsal konuşmaya devam etti.

Beni aşağılamaya çalıştığı o kadar belliydi ki yüzündeki samimi gülümseme maskeden ibaretti .

-" Ne de olsa yetimhanede büyümüş birisin. Seni kesinlikle ayıplamıyorum. Bu cahillik değil imkanlarının kısıtlılığı ile ilgili bir şey ." ses tonundaki o alaycılık o kadar fazlaydı ki patavatsızın biri olduğunu o an anladım.

Ama bu masa da Mavi hariç kimsenin bilmediği bir şey vardı . O da yabancı mutfağa çok meraklı olduğumdu .

Nezaket Abla sırf bu yüzden Türk mutfağını da öğretmeye çalışıyordu . Kendince gavur mutfağına gerek yoktu .

-" Öyle mi ama sizin yanlışınız var ! " diyerek bakışlarımı tabağımdaki yemeğe çevirdim.

Büyük ustalıkla bıçağımı kullanarak eti kestim ve devam ettim .

-" Bu yemek Konisberger Klopse , Fransızların yemeği değil Almanların yemeğidir. Fransızlar bu yemekte Limon suyu ve Kapari ile yapılan özel sosu kullanmazlar , onlar yalnızca bezelye, patates ve lahana turşusu koyarlar." diyerek kestiğim eti yanında bulunan sosuna batırarak yedim.

-" Sizi kesinlikle ayıplamıyorum. Bu cahillik değil , bilgi eksikliği ile ilgili bir şey ." diyerek konuşmamı bitirdim. Yanımda oturan Kaan sessiz bir kahkaha atıp yemeğine geri dönmüştü.

Bir yerden kapak sesi duyuldu mu ? Evet evet Bu kapak sesini Almira yani ben yaptım .

Benim cümlemin ardından Kumsal mosmor olmuş bir şekilde yemeğini yemeye başlamıştı.

Masadaki diğer kişilerinden ondan bir farkı yoktu. Hepsi benim bu cevabım ile şaşırmışlardı.

-" Anneabla senin yaptığın yemeklere benziyor değil mi ? " Mavi 'nin konuşması ile Kumsaldaki bakışlarımı ona çevirdim .

Küçük küçük bölünen yemeğini yiyordu .

-"Evet tatlım benim yaptığım yemeklere benziyor ." Benim ve Mavi'nin bu sözlerine karşılık Sevda abla ve Kayahan abi bana soru dolu bakışlar atmışlardı.

-" Ben bir müddet dünya mutfağı ile ilgilenmiştim de . O sıralar aşçılıkta yaptım ." Sevda ve Kayahan abi bu dediğim ile takdir dolu bakışlarla bakıp yemeklerine dönmüşlerdi.

Bu Yemek!! düşündüğümden de iyi gitmeye başlamıştı

 

Loading...
0%