@masalindunyasi
|
O anın etkisinden çıkmak için derin bir nefes alıp ağlamamak için kendimi tutarım ondan sonra da "ne düğünü Fatma teyse' kimin" derim Fatma teyse' ise "büyük kızım selinin düğünü dama t bey burda o yüzden burda ypmaya karar verdiler dügünü" der ben ise rahat bir nefes almıştım sonra gülmeye devam ederek "ne yani Fatma burda olmasaydı dügün bizi davet etmiyeçekmiydin" diyerek çevap verir annem Fatma teyse' ise gülerek. "Aşk olsun melek tabikide davet ediçektim" der annem ise "ama ben bir şeyi anamdım Fatma senin büyük oğlun var yaşıda var evlenmek için ne sen onu evlendirmedin selinden önce" der annem ben ise hafif boğısımı temizleyerek. Fatma teysenin ağısına bakarım sanki Fatma teyse' ise oflayarak. "Keşke kaç tene kız gözterdim birine evet demedi" der ben ise hafif sıratarak elimdeki şerbeti yudumlarım. "Sormadınmı oğluna belki sevdiği istediği bir kız vardır" der annem ben ise şerbele biğularak ölsürmeye vaşalarım.herkez baba bakar ben ise "birden boğasıma laçtı sorun yok" diyerek Fatma teyze anneme doğru döner "aman keşke melek o aşktan nefret eder keşke aşık olsa ben de bu kadar peşinde koşmazdım. Bide selinin de yası geçıyordu. Günaytı bide sırf abisini beklemsi bizde evlendirelim dedik" der Fatma teyze. Annem ise gülerek "aman iyi yapmışınız" der Fatma teyse' ise " asıl sen sôyle oğlun neden evlenmiyor yoksa hala o damı istemiyor evlenmeyi " der annemin o an yüzü düser benim ise morim bozulur. "İstiyor istiyorda sen de biliyorsun ki babaları gittikten sonra çok zor duruma girdik. Bir dügün yapmak bile çok masraflı" der ben o an Fatma teyse' bile bişey diyemedi. Bİr hafta sonra Aİkeçek hazırlanırız ben ise Ece de geliçeği için Ece'nin evine gidip orda hazırlanırım. Gerçi Ece hazırlar beni O an kalbim sanki çıkacakmış gibi atıyordu yıllar sonra sevdiğim adamı görecektim acaba nasıldı yüzü değişmiş miydi düşünmeden edemiyordum. "Ece ben ne yapacağım ben şimdiden çok gerildim ama görünce ne yapacağım ben" ederim Ece ise elimi tutarak "tamam sakin ol bak yıllar sonra prensine kavuşacaksın sana diyorum git söyle ama neden söyleyemediğimi de biliyorum" "nasıl söyleyeyim dinimize adetimize kültürümüze aykırı bu ben ailemi çiğneyip gidemem hem de ailem bu ara bu kadar ağır bir süreçten geçiyorsak onları ben yarı yolda bırakamam zaten söylesen bile ne diyecek bana ama ben de seni seviyorum mu diyecek ben işte 5 yıldır öyle kendimi kandırıp duruyorum Ece" deyip gözümden bir damlaya Çakar ama son anda silerim Ece bana sarılıp bir süre sonra annemler gelip bizi alıp düğün salonuna geçeriz en son ben vilayete düğün salonuna gideriz Ece'nin sımsıkı tutuyordum eyer karan Ali'yi görürsem kendimi tutamayıp ağlayıp ya da bayılmak istemiyordum çünkü benim için bu çok büyük bir kavuşmaydı. İşte zirvenin ucu gözüktü Fatma teyze ve kızı Halime geliyordu. "Hoş geldiniz menekciğim hoş geldiniz" sonra başka bir kadın gelip hemen katılır annem tek tek hepsine selamlaşır ve bizi de selamlaşmadan bırakmaz Fatma teyzeabim neyse hemen kadınların yanından ayrılıp erkekleri olduğu tarafa gider. "Tanıştırayım melekciğim bu dünürüm Sevda" "çok memnun oldum ben de Melek"diyerek Sevda hanımla selamlaşır ondan sonra annem şöyle bir cümle kurar "ee karan Ali nerede" der Fatma teyze ise etrafa bakanı kararını çağırır "karan Ali" etrafa ben de bakınırım arkasına dönük bir adam duruyordu ismini duyunca hem öne doğru durup bize doğru gelmeye başlar onun karbon atışı nasıl hızlanıyordu bir bilseniz sakin nefes alsam duracakmış gibi. 5 yıl sonra sevdiğim adama kavuşmuştum gözlerim ona artık yollarda değil karşımda arıyordu onun sadece gözlerine aşık olmuştum sadece gözlerine bakıp bir kez benim gözlerimde buluşmasını çok isterdim kendimi tutamayıp gözümden Bir de anlayışa kaç ece'ye doğru dönerek gözümdeki yaşı silip konuşmaya geri dönerim "hoş geldin Melek abla hoş geldiniz" diyerek bize döner ben ise sadece bakarım. "Hoş bulduk oğlum ne yakışıklılık ne kadar da yakışıklı bir adam olmuşsun hayır annenle de konuştum bu kadar yakışıklı olmana rağmen neden evlenmediğini anlayamıyoruz bak annen de üzülüyor ama"der annem karan Ali ise gülerek Fatma teyzenin koluna girip Fatma teyzeye bakar Fatma teyze ise oğluna kahkaha atarak "duydun değil mi Melek" "aman lütfen artık bu konuyu kapatalım mı hadi geçin içeri tekrar hoş geldiniz ben de gidip mutezi bulayım"diyerek bizi buyur eder ben en son gittiğim için en son yine karan Ali'ye bakarım Ece'nin elinden sımsıkı tuttuğum için onunla beraber en son düğün sonuna girdiğimizde karan Ali gitmeden son kez bana bakar o bakıyor o gözlerimizin buluşması o kadar o kadar acı yaşattı ki bana ölmek istiyordum sevdiğim adamın gözlerine bakarak ölmek istiyordum uyanacak gücüm kalmamıştı. Bir süre durup Güler ben ise gözlerimden yaşlar akarak ona gülerek karşılık veririm ama bu mesafemizin farkına vararak hemen gözümdeki yeşil silip orayı terk ederim acayip arkamdan koşarak gelir. O an bizi Fatma teyze bile fark etmişti Merhabalar canlarım umarım bu bölümü beğenmişsinizdir umarım diğer kitabı mı kara gecenin kıyametini ve bu geceyi kalbimdeki anahtarı takip etmeyi beğenmeyi unutmayalım lütfen ben de daha enerji alarak size daha güzel ve daha çok bölümler atayım sevgili yazarımızdan sevgiler ve saygılar. 🥰 |
0% |