@masalindunyasi
|
3 Bölüm yeni kişi 2014 3 eylül yine o kara gece gelir. Yavaş yavaş kendime geliyordum. Başım fena şekilde batlıyordu . bu bir rüya diye uyanı caktım ki’ babamı kan nar içinde göre ne kadar dı. ‘’BABA..’’ diye bağırırım adeta. koşarak babımın yanına giderim. Cansız bedeni öylece yerde yatıyordu. Ellerini ellerimin üstüne koyup sıkıca tutarım. ‘’baba babacım uyan baba ne olur uyan baba baba beni yanız bırakma ne olur.. kalk baba kalk baba bak küçük kızın ellini tutuyor sen niye tutmuyorsun. Baba ne olur kalk .BABA KALK BABA…’’ dünyam başıma yıkılmıştı son ailemi de o kara toprağa verememiştim. ama dakikalar hata saatler önce babamın ruhu bedeninden çoktan gitmişti. Ailem ilk aşkım tek sığındığım limanım gitmişti çoktan. Bütün vücudum bir dal gibi titriyordu. gözlerim de adeta bir göl akıyordu. Başım hala dönüyordu her yerim kanlar içindeydi babamın kanları üstümde leke gibiydi. Kanları gördükçe bidem bulanıyordu kurtların uğuldaması hala dışarda geziniyordu. Ta ki kafama sert bir çizim gelene kadar arkamdan biri kafa sert bir çisimle vurmuştu. saten çok kötü durumdaydım başım bakınıyordu midem bulanıyordu. O darbeyle yere yığılıp bayılırım. Bu sefer uyandığımda daha çok baş ağrısıyla uyanırım. Her başımı kaldırdığımda başım dönüp yeniden düşüyordu kafam yatağa. sadece bir görüntü görürüm. Bir adam arkası bana dönük giyiniyordu. Ve o dövme çarpar gözüme sosuz luk işaretine girmiş bir ok. Evet oydu babamın katiliydi. Ama bir şey demeden yine bayılırım. Yüzüme vuran bir güneşle gözümü açarım. Sabah olmuştu güneş tepeye daha yeni çıkıyordu. Ellerimi güneşin ışıkları gözüme gelmesin diye tepeye doğru tutuyordum. ‘’ah…başım..’’ diye elimi kafama götürdüm. Yine o manzara gözüme gelir babamın cansız cese di yerdeydi kanları yere bulaşmış ve yer kanla kurumuştu. Tam kalkıçaken koltuktan üstümde bir örtüden başka hiçbir şey olmadığını görürüm. ‘’ben buraya nasıl geldim ben neden bu haldeyim babam bana noldu’’ gözümü bir an babama götürürüm. O an babama baktım gözümden yaşlar akmaya başladı. ben buraya nasıl geldim üstümde ne den hiçbir şey yok diye kafayı yerken. Bacağım da ki kurumuş kanları görürüm. ‘’hayır hayır hayır ‘’ evet o adam bana tecavüz etmişti. Hem de babamın katili beni bayıltıp babamın cansız bedenin yanında bana tecavüz etmişti. ‘’HAYIR BU OLAMAZ HAYIR ALLAHIM NOLUR… BEN.. NASIL?’’ o sabah benim hayata bir çocuk değil de bir kadın ile babam sız uyandığım ilk sabahtı. O kara gece yüzünden her gece uyumaktan korkan bir kadın olmuştum. O adam benim hayatımı bir çocuğun hayatını çalmıştı. HİÇ BİR ZAMAN BEN KADINIM HİÇ BİR ŞEYE GÜÇÜM YETMEZ DEMEYİN HELEDE BABASIZ VE ANNESİZ BİR KIZ. BİR ÇOCUK YADA BİR KADINSINIZ DİYE BİZ YOKMUŞUZ DİYE DAVRANAN İNSANLARDAN KAÇIP KORKMAYIN BEN BURDAYIM BENİM DE HAKIM VAR BU HAYATA ALIÇAK DİYE YAŞAYIN İNSAN NEDİR BİR KURU EKMEK BİR DAMLA SUYA BAKAR. AMA EYER DÜNYADA YAŞIYOSAK BİZDE BURDAYIZ DİYE SEZİMİSİ ÇIKAR MIYORUZ. BU DÜNYA NE EYLER KADINA. HER GÜN BİR ŞEYLER DUYUYORUZ HABERLERDE BİR KADIN İŞTEN EVE GİDERKEN TECAVÜSE UĞRAMIŞ. YADA BİR ÇOÇUK. EVET KÜÇÜK BİR ÇOCUK TECAVÜZE UĞRAYIP KALEŞÇE ÖLDÜRÜLÜYOR.BUNLARIN OLMAMASI İÇİN ÖNCE BİR KIZ OLDUĞUNUZU HATIRLIYIP DAHA DİK BAZMALIYIZ TOPRAĞA BİLİYORUM BİZ KENDİMİZİ NE KADAR GÜÇLÜ GÖSTERSEKTE KÖTÜ İNSALAR VAZ GEÇMEZ İLA BULU VERİR BİZİ AMA UNUTMA NE OLURSA OLSUN SANA BUNU YAŞATANLARDAN İLA HAKINI ALIÇAKSIN SEN ALMASAN GERİDE KALMIŞ İNSAN EVLADI ALIR… BEN ŞİRİN KAYA BANA BU KARA GECEYİ YAŞATANLARDAN İNTİKAMIM ALIÇAM BURDAYIM ÖLMEDİM DÜŞMEDİM AYAKTAYIM BİŞEYDİYİÇEK VARSA HONDRİ MEYDAN. BENDE BU ACIMASIZ DÜNYADAN HAKIMI ALIÇAM.
2024 3 EYLÜL Bu gün 3 eylül. babamın ve benim hayatımızın bittiği gün.. Bir müzik seziyle açarım gözleri mi. Dün gece ağlamaktan gözlerim şişmiş ve kurumuştu gözlerimi açarken çok zorlanırım .sonra yavaş yavaş yataktan kalkıp odandan çıkmak için kapıyı açarım ve kızların müzik eşliğinde oynadığını görürüm. ‘’kızlar’’ kızlar gülüm seyerek ve göbek atarak yanıma doğru gelirler. ‘’hadi bebeğim bir soldan ve bir sağdan’’ diyerek elif ellerini oynatır. Dilan ise ellerimi havaya kaldırır ve oynamam için zorlar. Gülerek ‘’siz delir miş siniz..’’ sonra bende oynamaya başlarım bir süre sonra gözlerim dolmaya başlar. Ve görürüm ki kızlarında gözleri dolmuştu sonra dayanamayıp ikisini de sarılırım ve hüngür hüngür ağlamaya başlarım kızların da ağladığını fark ederim ama onlar bana fark etir meden sesiz çe ağlıyorlar dı . sonra kafalarımızı birbirine değdirerek gözlerinin içine bakar ‘’iyi ki varsınız siz olmasaydınız bu kadar toparlanamazdım’’ sonra ayrılıp elif elini yüzüme koyarak. ‘’asıl siz olmasaydınız ben ne yapardım’’ sonra Dilan yüksek bir sesle ellerinin arkasıyla gözyaşlarını siler ve ‘’of yeter be.. ne sulu gözlü çıktınız hadi kahvaltı buz gibi oldu.’’ Elifle kahkaha atarak ‘’diyene bak sanki kendi ağlamadı haspab’’ sonra bende ‘’o koşun elti kavgası var ‘’ ‘’sen bana mı dedin haspab’’ sonra ikisine de çıkışarak ‘’Aaa.. yeter ben sizi mi çeki çem ben açım aç a.. hadi be..’’ ikisi de birbirine bakarak şaşırırlar ben ise masaya geçerek sandalyeyi çekip otururum. Yemeye başlarım. Kızlar bana baka kalmıştı.
Alvir karahan Sabahın sekiziydi hırsımı ve öfkemi çıkarmak için kum torbasına vuruyordum. Saçlarım karman çorban şekildeydi anımdan akan terler ile anıma yapışıyordu. Üstümde sadece eşort man vardı. Kaslarımdan ve sırtımdan akan terler vücudumu titretiyordu ne zaman dan beri vuruyordum bu kum torbasına bilmiyordum. içim deki ateş ne diyor nede azalıyordu. Kardeşime olan öfkem içimi yakıp kül ediyor du. Bir ses ile vurduğum kum torbasında çekilip etrafı dinerim ve bir küvetli bir ses ile ana kapı açılır ve hemen dönüşüp kükrerim. Şaşkınıkla ile sinir bir tavırla birazda sevicimi eklersek karşımda ikiz kardeşimi görüyordum. Altay karahan Vardı karşımda. on yıldır aşkımdan vazgeçmek sorunda kaldığım ve sorumlusu kardeşim Altay karahandı. durmuş bana bakıyordu. Sonra hız adımlarla merdivenlerden koşarak gelen goncaya gitti gözlerim. ‘’Altay abi’’ koşarak gidip sarılır Alta ya. ‘’dur minik kurt sakin ‘’ sonra ayrılıp ‘’aşk olsun abi unutun gittin beni nerde sin onca zamandır’’ der gonca ben ise salondaki sehpaya gitmiş bir kadeh içki doldurmuştum. Sonra ‘’haketen. Nerdesin. Onca zamandır Altay.’’ Altay ise cevap vermeden oda sehpaya yaklaşıp kendine bir kadeh doldurur ve bir yudum alıp. ‘’ düşünende beni özledin diyicek Alvir’’ ben ise ağızımdan çıkı cak kelimeye dikaet edip. Arkamızda gülümseyerek bize bakan kardeşim goncaya gider gözlerim. Derin bir nefes alıp bütün kadehi bir hamlede içerim sonra küvetli bir ses ile bırakırım boş bardağı sehpaya. Ve koltuktan tişörtümü alıp bir hışımla giyip. hafif ile adeta koşar adımlarla or dan çıkmak için kapıya doğru giderim tam o esnada. ‘’Alvir dur konuşmamız lazım’’ der ve gittiğim yerde dona kalırım Altay benimle yada bizimle ne konuşmak isteye bilir ki. Dönüp Alta ya bakarım. Altay ise elindeki kadehi bir hamlede içer ve sehpaya koyar gonca bir köşede bizi izliyordu. Birkaç adım atıp. ‘’evet seni diniyoruz Altay bey yine kimin canını yaktınız’’ gonca bunu duyunca Alta ya doğru döner. Şaşkın bir bakışla ‘’Ne bakıyorsun sen Alvir abine yok öyle bir şey.’’ Der Altay ya o sırada Altay dönüp bana sıkı bir bakış atar. ‘’Yaman karahan geri döndü’’ gonca bir anda yerinden kalkar ve korkmuş ve şaşkın bir tavırla. ‘’Abi sen ne diyorsun’’ ben ise donmuş bir şekilde öylece kalmıştım. Sonra sakin bir tavırla. ‘’sen nerden biliyorsun’’ Altay bana dönüp bakar ben ise tam Alta yın karşısına geçip tam gözlerinin içene bakarım. ‘’bu mu şimdi konumuz nerden duydum’’ der Altay alaycı bir tavırla. Sonra çıkışarak ‘EVER BU Altay bey’’ bağırdığımın farkına varıp goncaya dönerim goncanın gözleri dolmuştu.. ve korktuğunu hise de biliyordum. Kendimi sakin tutmak için derin bir nefes alıp elimle saçımı düzeltip. ‘’bunca zaman sonra dönüyorsun tek söyledğin şey Yaman Karahan gelmiş sence Yaman yürek mi yemiş ki buraya gelsin he’’ sinirimden gülme gül me tutar beni ‘’Yaman yanız gelmedi yanında kızı ve sürüsüyle geldi’’ o an yüzümdeki gülme bir anda yok olup verir yerine şaşkın ve endişeli bir adam gelir. Gonca. İse daha çok korkmuş bir sesle ‘’abi nasıl olur bu kızı yok ki onun yani yoktu’’ Altay ise bir sağa bir sola dönüp endişeli bir tavırla bakınıyordu ben ise ne diyeceğimi bilmiyordum . ‘’bilmiyorum kızı ne zaman oldu. nasıl alfa oldu bilmiyorum. Ama tek bildiğim ne için dön düğünü hepimiz çok iyi biliyoruz değil mi’’ gonca ise daha fazla dayanamaz ve gözünden bir damla akar yaş akar. ‘’ abi ben çok korkuyorum’’ Altay elini goncaya uzatır ve goncayı kendine çeker kollarını goncaya sarar ve sıkıca sarılır bu sefer gonca kendini tutamaz ve hüngür hüngür ağlar. Goncanın bu kadar korkmasının tek bir sebebi var oda küçükken babamın ve annemin ölümünden ben ile Altay dan daha çok etkilenmesi ve ben bunu bir yaşamamışı için elimden ne geliyorsa onu yapsam da maalesef ki kaderin önüne hiç kimse giremez ne bir hayvan ne bir insan yada biz doğa gücünün soyundan gelen kurt adamlar. ‘’ben o konu yıllar önce kapandı sanıyorum Altay’’ Altay goncadan ayrılıp ‘’hiçbir zaman o konu kapanmadı Alvir sadice o zaman yaman bir alfa değildi’’ o an o sinirle öyle bir bağırırım ki ‘’Ah…..’’ o an öf kelle gözlerim maviye döner.
Şirin kaya Bir kafede oturmuş kızların gelmesini bekliyordum. bir taraftan bilgisayarımdan tam katilime bakıyordum. neden beni takip etiğini anamaya çalışıyordum. Bunca sene sonra bende ne bıraktı ta istiyordu. Bir taraftan korkarken bir taraftan seviniyordum. Çünkü yıllardır hayatımı mahfeden adamı bulmaya çalışıyordum ama kader onu bana getirdi yada daha doğrusu o bana geldi. Tam o esnada elifin bana gelerek seslendiğini gördüm ‘’şirin’’ Dilan ile elif bana gülümseyerek geliyorlardı ben ise onları görünce oturduğum yerden kalkıp gülümseyerek ‘’kızlar nerde siniz ya’’ derim kızlar yanıma gelmiş ve karşıma oturmuşlardı. ‘’ne yapayım şirin iki saat Dilan hanımı bekledim bir çıkamadı’’ der elif Dilan ise garsona sipariş veriyordu. ‘’kızlar bir şey istiyor musunuz’’ ben ise kahvemi elime alarak Dilan na gösteririm. Elif ise ‘’ben bir Türk kahvesi alıyım’’ der elif Dilan dönüp garsona konuşur. ‘’ ne oldu neden çıkamadınız evden elif’’’ derim o sırada garson gitmiş Dilan ise sandalyeyi çekip oturur. Elif Dilan na dönüp bir bakış atar ve ‘’iki saat hazırlanamadı bilende birine süsleniyor der’’ der elif ben ise Dilan na dönüp ‘’iyide Dilan kimseye değil hazırlanmak kim senin yüzene bile bakmaz. Dilan böyle bir şey varda bize mi söylemiyorsun’’ Dilan ise şaşkın ve alaycı bir tavırla ‘’elif ya şirin yok öyle bir şey canım saten olsa söylerdim dimi’’ der Dilan elif ise bana göz kırpıp olduğu yerden doğrulup ‘’hiç olmadı ki söyleyesin’’ gülerek der elif ben ise sadece karşılık verip gülerim Dilan ise daha fazla dayanamayıp elifin koluna vurur o sırada kahveler gelir bir süre sonra ‘’evet kızlar bu adam beni takip ettiği doğru saten başka seçenek yok’’ derin bir nefes vererek. ‘’ne istiyor ola bilir ki senden şirin bunca sene sonra’’ der Dilan ‘’nerden biliyim Dilan bunca sene sonra niye geldi bu şerefsiz. Tek bildiğim o şerefsiz benim babamı öldürdü ve babamın cesedi kurumadan beni bayıl tıp bana tecavüz ettiği’’ o an gözlerimden yaş akmaya başlar o sırada Dilan yerinden kalkıp yanıma gelir ve bana sıkıca sarılır. ‘’özür dilerim senin yarana tuz basmak istemedim çok özür dilerim bir tanem çok özür dilerim’’ bir süre öylece Dilan bana sarılıp hüngür hüngür ağlarız elif ise oturduğu yerden akan gözyaşlarını siliyordu. o sırada Dilan ile ben karşımızdan gelene şaşırırız askeri kıyafetle. Sarı saçlı. Kahve rengi gözlü. 1.60 boyunda Cenk üzer geliyordu elife çaktırmayalım diye eliyle sus işareti yapıyordu. Ben Dilana baktığımda yüzünde büyük bir mutluluk yayılmıştı. Bir taraftan elife çaktırmamaya çalışıyordu. Cenk yavaş adımlarla gelip elleriyle elifin gözlerini kapatır. ‘’noluyo ya kimsin sen kızlar orda mısınız ‘’ elif yerinden kalkıp arkasındakine bakar. Biz Dilan ile birbirimize sarılmış ve el ele tutuşmuş bir şekil de mutlulukla karşımızdaki çiftin kavuşmasını izliyorduk. ‘’cenk..’’ elif heyecan ile gözleri dolu bir şekil de cenk ke sarılır cenk ise kollarını elifin beline sarar ve karşılık veriri bizde Dilana ayağa kalkıp izlemeye devam ederiz. Sonra ayrılırlar ve elif cenk in yüzüne de ellerini gezdirir cenk ise ellerini elifin yanaklarında gezdirir. İkisi de ne kadar mutlu olsalar da yanaklarından akan göz yaşlarını durduramıyorlardı ‘’cenk sensin aşkım seni çok özledim’’ diyerek yine sarılır cenk ke. cenk ise karşılık vererek elifin saçlarına küçük bir öpücük bırakır. ‘’ben de seni çok özledim sevgilim’’ der cenk Dilan ise daha fazla dayanamayıp gözyaşını siler ve ‘’of yeter be.. ne ağladınız beni de ağlatıyorsunuz ayrılın artık bende abimi özledim’’ gülerek der elif ile cenk Dilana bakıyorlardı ben ise sadece gülümseyerek izliyordum. Sonra Dilan cenk kin boynuna atlayarak sarılır cenk ise kahkaha atarak Dilana sıkıca sarılır. Bir süre sonra hepimiz bir şeyler içip konuşuyorduk. Bir ses ile olduğumuz yerden sese doğru döneriz ‘’şirin kaya ‘’ der bir adam ben ise ‘’benim ‘’ derim kızlarla ve cank şaşkın bir şekilde adama bakıyorduk. Adam ellindeki çiçeği bana uzatıp ‘’bu sizin’’ der ve gider ben ise öylece kala kalmıştım bu kimden gelmişti. Bir gül buketiydi. Gülümseyerek masaya doğru dönerim ve ‘’kızlar be gerek vardı’’ derim ama Dilan ile elif birbirine bakıp ‘’biz bunu sana göndermedik ki canım’’ der elif ben ise şaşkın bir şekilde çiçeğe bakarım ve içinden bir not fark ederim. Notu elime alıp. ‘’ içinde bir not var’’ derim ve açmaya başarım kızlar ile cenk beni izliyordu notu açıp içimden okurum. ‘’ çok güçlü bir kadınmış’ gibi duruyorsun’ ama yeri geliyor’ makyajla‚ kapatmaya çalışıyorsun’ ya da gülüşünle insanlara’ pozitif davranmaya çalışıyorsun’ ama. İçinde’ Güven kalmamış’ farkındasın’ güvenmek istiyorsun’ güvenemiyorsun’ sevmek istiyorsun’ sevmek neydi diye’ sorular başlıyor’ aslında sen de haklısın..’ ama. eminim ki’ bu güller’ seni biraz olsa’ bile gülümsetir’ sahte‚ bir gülümsemeyle değil’ gerçekten gülümsersin’ çünkü‚ sen gülünce’ çok güzelsin Tam tamına 99 tane gül gönderdim sonsuz sevgi demek .A.N.K. |
0% |