@matmazellll
|
Zeynep Akay İnsan kendi kaderini kendi çizermiş. Bazıları kader İçin Allah yazgısı dese bile, ben kaderini kendi maf eden insanlardanım. Bu bir isyan mı? Kimine göre evet. Peki baş kaldırış mı? Bana göre bu bir kabulleniş. Çünkü ben yapmış olduğum hatayı kabullenip, bu hayatı bomboş yaşıyorum. Bomboş, çaresiz bi o kadar da evladı için dik duran bir anneyim ben.
Bir sevdayla yeşerdim, aynı sevda kırıntılarıyla karanlığa gizlendim. Bir sevda yaşadım iliklerime kadar hissettim, yine aynı sevda beni yapa yanlız bir başıma bırakıp gitti. Öyle bir sevdaydı ki uğruna tüm dünyayı karşıma alırdım ama o sevda korkak olup gitmeyi tercih etti. Hemde öyle böyle bir gidiş değil en mutlu günümde, gelincik çiçeğini en saf, en beyaz haliyle bırakıp gitti. O gitti..giderken benden sıkıldığını söyledi ve gitti. Giderken, beni nasıl bir hayata bıraktığını düşünmeden gitti. O gitti..gittiği gibi gelincik çiçeğinin beyazları silindi.
Merhaba yüreği kırık, hayatı hüsran olan güzel insanlar. Ben Zeynep Akay. Korkmaz ailesinin biricik kızıydım. Annesinin babasının saçlarını okşadığı, abisinin göz bebeği Zeynep. Çocukluğu güzel geçmiş, mutlu mesut Zeynep. Bir gelincik misali etrafındaki herkese saf sevgi besleyen, kaybetme korkusunu bildiği için hep affedici olan narin bir çiçektim. Çiçektim diyorum..çünkü acımadan bütün dallarım koparıldı. Şimdi gelincik çiçeğinin üstünde ki beyaz benekler yüreğimde yok. Artık yüreğimde, bedenimde kırmızı kana bulanmış..durmadan kanıyor. En kötüsü kanın rengini de kokusunu da benden başkası fark edemiyor. Ben Zeynep Akay annesinin sarı papatyası, abisinin göz bebeği her gün her dakika ölüyorum. Maalesef benim gibi olan kadınlara dünya..kör ve sağır oluyor.
Atmaca; Bir insan ailesini seçemezmiş. Ama anne ilerdeki evlatları için sevdiği adamı iyi seçmeliymiş. Benim annem hem kendini, hem benim hayatımı sonsuz acılara hapis eden bir adama aşık olmuş. Başta sevdası onun gözünü kör etsede, sonra bir şeyleri fark etmesi onun kurtulmasına yetmemiş. Annem sevdiği adam tarafından en kötü şekilde katledilen masum bir kadın..ben ise o adamın kanını taşıyan belki de tıpkı onun gibi olan aşağılık adamın tekiyim. Ben kaybettim belki de annemden sonra sevebildiğim tek kadını terk ettim. Ben gittim..ben onu yarım yamalak bırakıp gittim. Ben bir Atmaca'yım o ise benim kanadımdı. Ben giderek bütün kolumu kanadımı kırmıştım.
Peki Ya neden..bu gitmemin bi önemi var mı? Hangi sebeb gidişimin acısını siler. Hangi sebeb onu o şekilde terk edişimin izini siler. Ben söyleyeyim hiç bir neden silmez. Hiç bir neden yaşattığım acının telafisi olmaz. Bunu bildiğim için geç kalınmış hiç bişeyin telafisi için çabalamıyorum. Ben bi seçim yaptım. Annemi koruyamadım ama ailem kadar sevdiğim insanları korumak için kendime biçilen kaderin cezasını tek başıma yüklendim. Yusuf olarak doğdum, Ayaz olarak devam ettim. Şimdi ise Atmaca olarak bana yakışanı yapıyorum.
Ben Atmaca gelmiş geçmiş Adana'nın en iyi uyuşturcu baronun yanında onun sağ koluyum. Bugün burada beşinci senem. Tam beş sene önce onu düğün günümüzde terk ettim. Şimdi ben kendi çöplüğümde yaşarken, o ise eşi ve çocuğuyla mutlu. Ben onu kendi ellerimle bi başkasının koynuna ittim. Şimdi siz söyleyin benim gibi biri affedilmeyi bekler mi? Ben söyleyeyim benim gibi ancak ölmeyi bekler.
Maalesef hayat bize hep kötü sürprizler yaparmış. Ben hayatımın en kötü süprizini düğünüme bir hafta kala aldım. Babam olacak pislik gebermiş olmasına rağmen hala izleri üzerimde. Gebermişti ama pisliğini üzerime sürmüş öyle gitmişti. Ben artık gerçekten babamın oğluyum..sevdiği kadına hayatı zindan eden o....çoçuğuyum.
Herkese merhaba🌼🌼 şimdi KOD ADI AVŞİN'den tanıdığımız Ayaz ve Zeynep'in hikayesiyle geldim. Bilmiyorum umarım güzel şeyler çıkar. Eğer zaten çok ilerletemezsem kısa bi hikaye olarak sonlandırırım. Zaten konu iyi giderse başarabilirsem uzun sürer hiç olmazsa KOD ADI AVŞİN kadar. |
0% |