@matmazellyaziyorr
|
Keyifli okumalar...
Şarkı ; Mustafa Ceceli - Sultanım..
☆▪︎☆▪︎☆
Satırlar arasıdır insanların hayatları cümleler ardına saklanmış bir lanet misali... Bir dil bir cümle insanın hayatını bir anda değiştirir varla yok arasında gidip gelirdi.
Sonra bir anda lanet bulaşır ve hayatta yaşanılan tüm olayların sebebi olur lanet cümleler...
Oysa sonunu bilmediğimiz bir hikayenin başındayken kaybetmek neyin nesiydi ki? Eğer bu hikayenin başında siz varsanız savaşmaktan hiç vazgeçmeyin çünkü Liya savaşmaktan vazgeçmeyecekti. Yaşadığı bu ilk duygular arafta bırakmış yanılgılar başlangıçlara tabiydi.
Alt dudağını ısırdı aylar önce olması gereken şey şuan da koca binanın içerisine girmek için sabırsızca bekleyen ona uzatılmış elindeydi. Kalbinin gümbürtüsü kulaklarına ulaşıp ordan farklı diyarlara giderken uzatılan eli tuttu öyle ki vazgeçmek şu yana dursun bir daha gidebilecek bir gücü bulamazdı kendinde.
Onu peşi sıra sürükleyen Hazar'ın ardında ilerliyordu. Hızla geniş alana geldiklerinde koca bir soluk aldı. Heyecanlıydı hemde hiç olmadığı kadar en son ne için heyecan duyduğunu dahi hatırlamıyordu...
Hazar'ın peşi sıra sürükleniyor nereye derse gidiyordu peşinden. Ne garip bir histi daha önce tatmadığı duyguların hapsinde kalıvermişti.
****
Bir saatin ardından daireden çıkarlarken sessizce yanında durmuş olan Liya'ya çevirdi bakışlarını. "Liya iyi misin?" Merak dolu bakışlarını Liya'nın üzerinde gezdirdi. Bakışlarını ağır bir şekilde Hazar'ın gözlerine çevirdi. "Garip değil mi? Daha aylar önce bir birimizden nefret ediyorduk şuan evlenmek için gün aldı-" Söylediği cümleler onu susturmuştu.
Yeşil yosunları daha da bir parıldadı. "Gün aldık değil mi biz?" Farkında olmadığı mutluluğun esiri olmuştu. "Ay ben duymadım tekrar dönüp soralım!" Bedenini hızla geriye çevirince Hazar bedenini çevirerek kendi bedenine çarpmasını sağladı. "Bugün tüm testleri yapıp götüreceğiz! Ve yarın nikahımız kıyılacak..." Tüm tepkilerini incelemek için gözlerinin arasında kaybolmuş bir şekilde heyecan ile bakıyordu.
"Ne!" Bi anda bağırınca yüzünü buruşturdu Hazar. "Çok erken ben elbise dahi almadı-" Hararetli Liya'nın omzunu hafif sıkarak ona bakmasını sağladı. "Sakin olur musun! Ben herşeyi ayarladım. Sen sadece kendini bana bırak ve olacakları keyifle izle!" Emin konuşması üzerine Liya başını sallarken hala içindeki tedirginlik geçmemişti.
İkisi de bir birine dolanmış bir şekilde arabaya ilerlerken zaman su gibi akıp gitmiş Liya ve Hazar gereken tüm testleri yaptırıp geldikleri yere bilgilerini verdikten sonra eve dönmüşlerdi.
Akşam yemeği çay içme Derken zaman geçmiş ve gece yarısı olmuştu. Ama Liya'nın bi an bile gözlerini kapanmamış sebebi heyecan mıydı? Yoksa korku muydu? Bu iki arafın arasında kalıvermişti.
Gözlerini kapatsa bir şeyler huzursuz ediyordu ve uyumasına engel oluyordu. Beline dolanan kolla irkilirken hızlı atan kalbinin üzerine yerleştirdi. "Sakin olur musun! Uyu hadi uykusuz bir gelin istemiyorum.." Biraz daha sardı Hazar kolunu Liya koca bir soluk alarak başını salladı ve sıkıca gözlerini yumdu.
Günün ona ne getireceğini biliyordu... Peki ya sürprizlerle dolu bir hayatsa işte bundan şüphe duyardı. Sürprizler aniden kapımızı çalar ve bir anda büyük bir sarsıntı yaşatırdı insana...
****
Güneşin kör ışıkları yüzüne yansırken gözlerini araladı. Bakışları yanına kayınca boş olan çarşafla karşılaştı. Hazar çoktan inmişti hızla vakit kaybetmeden kendisi de yataktan çıktı banyoya girerken giymesi gereken kıyafetlerini de yanına aldı. Vaktin değerli olduğu bugün de hızla odasından indi evde hizmetliler dışında ev ahalisinin görememişti doyduğunu hissettiğinde dışarı çıktı.
Onu gören Ahmet yanına doğru gelmeye başladı. "Hanımağam gidelim Hazar ağamın emri ile sizi ben götüreceğim." Şaşkınlıkla kaşları kalkarken başını salladı. "Nereye Ahmet?" Merak dolu gözleri yolu izlerken dudakları mani olamamıştı.
"Öncelikle sizi kuaföre götüreceğim. Gerisini bende bilmiyorum hanımağam.." Hazar uyardığı için pek birşey söylememişti az bişi yalan ama yapacak bişi yoktu. "Peki gidelim bakalım." Liya açılan kapıyla arabaya binince Ahmet'te vakit kaybetmeden sürücü koltuğuna geçmişti.
Araba sessiz bir şekilde ilerlerken derin bir nefes aldı bakışlarını dışarıya çevirmiş sessiz bir şekilde yolculuğun bitmesini bekliyordu Liya. Havalar olduğundan sıcak değil serinlemeye başlamıştı ama güneş insanı yakıyordu urfanın dar ve eski evlerinin arasından hızla ilerlerken cıvıl cıvıl sesler çocuklara aitti.
Nerden nereyeydi garip olansa sevmenin ne demek olduğunu öğreniyordu.. Seveni olmuştu gerçekten aşk adı altında olan bu duyguları ilk defa hissediyordu ve bu fazlasıyla heyecanlandırıyordu.
Heyecan adı olsaydı aşk heyecanı diye duyururdu kalbi...
Araba durduğun da kuaföre girmiş ve vakit kaybetmeden kızların saçlarını yapmalarını sessiz bir şekilde izlemişti. Dakikalar saatleri saatler zamanın peşine düşmüş ve bir birlerini fütursuzca kovalıyorlardı.
Çilli yüzünün üzerine düşen iki kızıl bukle tebessüm etti. Beyaz tenine yapılan sade ama şık olan makyajı göz kamaştırırken dudaklarının hafif pembeliği kırmızıya çalınmış bir ruj karışmıştı. Saçları dağınık bir topuz yapılmış ve aralarına papatyalar serpilmişti.
"Çok güzelsiniz..." Genç kız tebbesüm ederek Liya'ya baktı. "Teşekkür ederim." Demişti gözlerini aynadan genç kıza çevirirken. "Son bir şeyiniz kaldı." Genç kız karşısındaki kızın heyecanına ortak olmuştu. Merakla ona bakan Liya'nın gözlerinin içine baktı. "Nedir?" Saf bir merakla kaşları kalkmıştı.
"Lütfen buyrun!" Olmuş olan sürprizi bozmak istemediği için birşey söylememişti. Liya genç kızın ilerlemesi üzerine onu takip etmişti. Heyecan tüm vücuduna nüfus etmiş kalbinin ritmini farklı bir mutluluğa ev sahipliği yapmıştı.
Uzun bir perdeyi yavaşça kenarıya çekti. Önüne serilen mükemmellik şaşkınlığının yolunu açarken nutku tutulmuş gibi şoka uğramış ne bir adım geri nede bir adım ileri gidiyor hayran olmuş bir şekilde karşısındaki gelinliğe bakıyordu...
"Size yardım edeyim." Yanındaki genç kızın sesiyle kendine gelmiş ve Şaşkınlığını bir yere atarak bakışlarını tekrar muhteşem gözüken gelinliğe çevirdi. Vakit kaybetmeden yardımlarla hayranı olduğu gelinliği giydi. İnce belini saran beyaz gelinlik ilerleyerek karşısındaki aynaya baktı.
Kızıl saçları dağınık bir topuz ve çok olmayacak bir şekilde topuzun üzerine yerleştirilen papatyalar topuzu omuzlarına düşmüş iki bukle de yeşil yosunlarının önüne geçmişti. Parıldayan gözleri bu sefer hayranı olduğu gelinliğe kaymıştı.
Tül detayı omuzlarının üzerinde ağaç dalı misali danteller yukarıya doğru savrulmuş ve gelinliğin göğüs kısmıyla buluşmuştu. Açık olmuzları ve hafif bir şekilde göğüs çatalı gözüküyor ağaç dalları bu sefer belinden aşağıya ve prenses modeli olarak belinden genişleyen kısımlarda her bir tarafa doğru savrulmuş ve gelinlik belirli bir kısımdan sonra tüllerin bileğine kadar küçük taşlarla serpilmiş papatya detayları oluşmuştu. Duvakta gelinliğin üzerinde olan taşlı papatyalar ve ağaç dallarıyla çok abartılmadan tarafından dağılmıştı.
Parmakları bir bir detayların üzerinde gezindi.. O kadar muhteşem gözüküyordu ki arkasında onu seyreden Hazar'ın bile nutku tutulmuş bir şekilde Liya'yı izliyordu. Ne vakit gelmiş içeriye girmiş ve Liya'yı görür görmez şoka uğramış öylece kalıvermişti olduğu yerde.
Liya aynadan gördüğü Hazar ile gelinliğin müsaade ettiği kadarıyla döndü arkasını. Parıldayan mavi denizlerin ona hayranlıkla bakması yanaklarının yanmasına sebep olmuştu. Utangaç bir şekilde bakışlarını kaçırmadan önce Hazar'ın üzerinde gezinmişti gözleri.
Siyah bir takım giymiş ve beyaz gömleğinin birkaç düğmesini önden açık bırakmıştı. Esmer teni parıldarken yutkunarak bakışlarını kaçırdı. Siyah saçlarını hafif kestirip geriye yaptırmıştı mavi gözlerini daha da bir ortaya çıkarmıştı. Birkaç adım da dibine gelerek başını eğerek yeşil yosunlara hayran bir şekilde baktı.
"Çok güzel olmuşsun hanımağam!" Sesinden bile hayran olduğu belli oluyordu.
Elini yanağına koyarak biraz daha yaklaştı Hazar "Sende çok yakışıklı olmuşsun Ağam!" Liya'da takil etmişti Hazar'ın mavi denizlerinde kaybolurken.
Hazar başını biraz daha eğerek Liya'nın anlına minik bir öpücük kondurdu.
"Gelinim hazırsa gidelim mi?" Kalp ritimleri bir birleri için atarken sanki bu dünyadan soyutlanmış ve bir birlerinin gözlerinin içinde adete kayıplara karışmışlardı...
☆▪︎☆▪︎☆
Gelin fotoğrafını ve diğerlerini medyaya eklemeye çalıştım umarım görebilirsiniz.. Bölüm hakkındaki düşünceleriniz? Oy 50 yorum 50 sınır geçer geçmez gelecektir yeni bölüm♡ Allaha emanet olun.♡
|
0% |