53. Bölüm

Bölüm 50. 'Kıskançlık!'

Sunbaeee
matmazellyaziyorr

Keyifli okumalar...

 

Oy ve yorum lütfen ♡

 

♥︎•♡•♥︎

 

Ben her şeyin iyi olduğunu, ve mutlu olduğumu duyurmuştum değil mi? Hayat işte ağır bir silesi hazırda bekliyordu. Kaçtığım adam her defasında beni kıskacına sıkıştırmaktan çekinmiyordu! Ben kaçtıkça kovalamaktan hiç bıkmıyordu.

 

Hayat bana bunu neden yaşatıyordu... Ben neden hep acı çekmek zorundaydım!? Ne günahım vardı, azıcık dahi mutlu olmaya hakkım yok muydu? Ben mutlu olamaz mıydım? Bana iğrenç bakışlarının ardından hiç acımadan bakıyordu kalbim korkuyla atsa da yine onun gölgesinden korkuyordum.

 

Bu adamın bana yapacaklarından korkuyordum! Kurduğu cümleyi anlam veremiyordum! Beni almaya gelmesi de neydi? Benden ne istiyordu! Mutlu olmak istediğim zamanlar da üzerime çöken kara bulutlar gibi üzerime yağmaya hazır yağmuru andırıyordu.

 

Oysa ben yağmuru ne çok severdim, ama bu adam sevdiğim en güzel şeylerimin katili olmayı o kadar seven bir insandı ki! Canımı yakmaktan hiç çekinmiyordu! İğrenç zihniyetini üzerimdeki iğrenç bakışlarını hiç çekmeksizin içeriye ilerlediğin de sarsak adımlarım geriye doğru adeta korkuyla çekilmişim.

 

"Berzan!" Öyle bir bağırdım ki boğazım dahi acımıştı. Seslenişime sinir olurken kaşlarını çattı, "sevdiğin adamı öldüren adamdan mı, yardım istiyorsun?" Hayrete düşmüş gibi kaşlarını kaldırmıştı. Tam bana yetişmişti ki önüme geçen Berzan ile ellerimi ellerinin arasına alarak beni arkasına iyice sakladı. "Hangi cesaretle evime gelirsin!?" Korkutucu ses tonu eğer ki bana olsaydı, korkardım.

 

Sezer'in saniyelik bakışları bana kaysa da tekrar Berzan'a dönmüştü. "Bu sefer hiç şansın yok!" Alaylı sesinden hiç bir şey anlayamamıştım bu adamın bendeki ısrarı nedendi? Ben istemedikçe ardımdan daha çok kovalıyordu. Evliydin be adam düş peşimden!! "Sana tanıyacağım tek şans bu evden defolup gitmek olur! Yoksa ölümün kalkar!" Ürkütücü ses tonundan ben bile üreperirken biraz daha arkasına sığındım bu adamın yüzünü dahi görmeye katlanamıyordum.

 

İğrenç fikirli biriydi. Ve ben ondan kaçmaktan başka birşey yapamıyordum, güldü alaylı hali sesine yansımıştı. "Benim olanı almadan gitmeye niyetim yok!" Göz kırparak bakışlarını benim üzerimde gezdirirken Berzan'ın gerilen bedeniyle bi anda ne olduğunu anlayamamıştım. Sezer'in üzerine yürümüş ve yumruğunu geçirmişti.

 

Korkuyla çığlık attığım da Allahın cezası olan bu adamın benimle derdi neydi hala anlamıyordum! "Cibiliyetini si**tiğimin p!ç kurusu sen kim oluyorsun bu cümleleri kullanmaya cesaret ediyorsun!" Üstüne abandığında Berzan'ı ilk defa bu kadar sinirli görüyordum. Ardı arkası kesilmeyen yumruklarını pis adamın yüzüne atarken durduğum yerde dona kalmıştım.

 

Olduğum yerde korkuyla Sezer'i dövüşünü seyre dalmıştım. 'İyi vuruyor, güzel vuruyorda! Kocamız hapse girmeden al elinden!' İç sesimin haklı isyanı üzerine birkaç adım da Berzan'ın yanına ulaşıp omzuna dokunmuştum, tabi bende güç ne arasın iri bedenini milimlik dahi kımıldatamamıştım, kahrestin adam çok büyüktü. "Anne, Şilan yardım edin adamı öldürecek!" Tekrar bağırdığım da saniyeler geçmişti ki sonunda birileri gelmişti. Zühre anne geldiğin de şok olmuş bir şekilde Berzan ve Sezer'e baktı.

 

"Oğlum bırak! Öldüreceksin!" Benim gibi abansa ne faydaydı. Olmuyordu bir türlü elinden alamıyorduk. "Berzan! Berzan bırak nolur!" Diye bağırdığım da artık herkes başımıza toplanmış yerdeki Sezer'in baygınlık geçirdiğine emin olmuştum. Allah kahretsin ki evde de kimse yoktu, biz kadınların gücü dahi yokken Sezer'i öldürecekti.

 

"Hamileyim!" Bağırdığım da kendim bile ne dediğimin farkına varamamıştım ama işe yaramıştı. Yumrukları durmuş evet yediğimiz bir boksa o bokta boğulacağımız tek gerçekti! Ağır bir yavaşlıkla bana döndüğün de kalbim yerinden çıkacakmış hızı ile atmaya başlamıştı, öldürücü bakışlarının hedefi bu sefer ben olurken birkaç adımda bana dönmüştü.

 

Tek kaşı havalandı. "Anlamadım?" Yutkundum bendeki nasıl bir cesaretti ki böyle birşey söylemişti. Birkaç adım geriye gittim ilk defa bu Berzan'dan korkmuştum. "Ş..şey!" Ne diyeceğimi bilemez bir şekilde ondan uzaklaşmaktan vazgeçerek birkaç adımda yanına gidip bileğini yakaladım. "Odamızda konuşalım." Sakin olmalıydım, sakin olmalıydık! Çünkü başka şansımız yoktu.

 

Hızla ben önde o arkada yukarıya çıkarken yerde baygın yatan Sezer'i dahi umursamadım. "Anne sakın dokunmayın, Miraç'ı arayın gelsin götürsün kapısının önüne atsın! Bir daha evime gelip karıma böyle cümleler kurmaya cesaret edemesin!" Kapıyı açarak içeriye girdiğim de bileğini bırakmıştım, fakat benim bırakmamla Berzan'ın tutması bir olmuş daha ne olduğunu anlayamamış kapı ve onun arasında kalmıştım.

 

"Açıklayacak mısın?" Sinirli kara gözlerinin ardından yüzümü tararken alt dudağımı ısırdım. Bakışları dudaklarıma kaydığında derin bir nefes aldı. "Beni kendime getirmek için miydi?" Neyse ki akıl edebilmişti. Başımı salladım, tek kaşı havalandığın da yüzü yüzüme biraz daha yaklaştı. "Gerçeğini yapabiliriz.." Nefesi dudaklarıma çarparken yutkundum bu adamın üzerimde olan etkisi... Ah hayır!

 

Hızla elimi dudaklarının üzerine bastırdım. "Dur!" Kendimden beklemediğim bir yükseklikle bağırdığım da bakışlarının hedefi gözlerim olmuştu. "Parmakların kanıyor.." Bahene değildi, gerçekten ellerinin üzeri kanıyordu... "Canın yanıyor..." Hüzünlü çıkan sesimle yutkunarak dudaklarının üzerine dayalı olan avuç içilerime minik bir öpücük kondurdu.

 

Kirpiklerini kapatıp açtığın da bir adım gerilemişti, vakit kaybetmeden banyoya ilerlediğimde ilk yardım çantasını alıp odaya girmiştim oturduğu tekli koltukta elleri iki yanında öylece durmuştu. Hızla yanına ilerleyip elini alarak dizinin üzerine koydum dizlerimin üzerine çökmek için yeltendiğim de elini omzuma yerleştirdi bakışlarımı yüzüne çevirdiğim de başını iki yana sallamıştı.

 

Elini iki defa dizine vurduğun da. "Asla bir kulun önünde diz çökme, hiç birinin bende dahil!" Kendinden emin çıkan sesiyle hafif bir tebessüm ettim. Kalkarak açmış olduğu bacaklarının arasına girip dizinin üzerine oturdum. Yakınımız da olan sehpanın üzerine de ilkyardım çantasını koyarak Berzan'ın elini ellerimin içine aldım.

 

Kan içindeydi, bu kanın ona ait olmaması için dualar ederken benim yüzümden canın yandığını bilmek beni üzüyordu. Hiç bir zaman o adama umut vermemiştim nasıl bir cesaretle evime kadar gelip bana öyle cümleler kurabiliyordu? Derin bir nefes alarak gazlı bezin iyice kan olduğu fark edince yerine yenisini alarak iyice temizledim.

 

Yüzüme gelen perçemimi üfleyerek ittiğimde geri yüzüme düşmüştü. Sinirlenerek bir kez daha üfledim başım yan yattığı için sürekli yüzüme düşüyordu. "Oda senin gibi inatçı." Halime gülen kocama çevirdim bakışlarımı. "Ben hiçte inatçı değilim!" Kendimden emin çıkan sesimle dudakları daha da kıvrıldı. Parmakları saçlarımı kenarıya çekti. "Tabi canım." Kendi kendine konuşunca kaşlarımı çattım.

 

"Önemli bir işim var, meşgul etme lütfen!" Adamın tek derdi benimle uğraşmaktı. Halime daha da çok gülünce yandan yüzüne baktım, ah beni beden alan gamzesi yine kendini göstermişti. Hızla yaklaşarak kenarında çıkan gamzesine minik bir öpücük kondurdum. Bedeni kaskatı kesilirken gülümseyerek yüzüne baktım. "Bir zalim varsa, oda öptüğüm çukurun.." Şaşkın halini umursamayarak işime geri döndüm.

 

Nefesini boynumda hissetiğim de huylanarak başımı geriye çekmek istedim, fakat o bunu fark etmiş gibi parmaklarıyla kıskacına almıştı. "Daha zalim hallerim var karıcım.." Dudaklarının boynuma bastırmıştı. Titreyen bedenimle kıvrılan dudaklarının hissetmiştim. "Bu halinden daha beter kaybolmanı sağlayacağım..." Adam fazla mı arsız olmuştum, mümkünatı varmış gibi tüylerim diken diken olurken böyle bir adamı hak etmek..

 

Ah şu dünyada tek lütuftu...

 

Bir süre daha temizlediğim de neyse ki kan yoktu ama hafif morarmıştı. Boynumda olan hissine alışmaya başlamıştım. İşim bittiğin de oturduğum yerden kalkarak bakışlarımı ona çevirdim. "Kalkayım deme!" Küçük bir çocuğa kızar gibi parmağımı salladığım da gülümsedi. "İyi bir anne adayı ama eksiklerimiz var belli ki?" Elini karnıma doğru işaret ettiğin de göz kırpmıştı gözlerimi irice açtığımda.

 

Hızla banyoya gidip elimdekileri bir kısmı yerine bir kısmı çöpe atmıştım elimi yüzümü yıkayarak geri içeriye dönmüştüm. Telefonla uğraştığını gördüğüm de dolaba ilerleyerek yeni bir gömlek çıkarıp ona doğru ilerledim. Benim geldiğimi fark ettiğin de saniyelik elimdeki gömleğine kaymıştı bakışları.

 

Sinsi bir sırıtış dudaklarına yerleştiğin de gözlerimi kıstım. "Yaralıyım nasıl giyineyim?" Dedi hüzünle kaşlarını buruştururken gözleri küçük bir çocuğun beklentisine girmişti. 'Ne çocuk ama.. Neyse bize de fırsat doğudu..' İç sesim bir de Berzan ben aralarında çok saf kalıyordum canım!

 

Elini dizine vurduğun da göz devirmemek için kendimi zor tuttum. Dizine oturarak merakla ne yapacağımı bekleyen adamla derin bir nefes aldım, elimdeki gömleği boşta olan eline bırakarak. "Kollarını kaldır!" Emir kipi mi kibarca istemek mi emin olamasam da, yavaşça pantolonun içine sıkıştırdığı gömleğini çıkarmaya başlamıştım.

 

Biraz daha yaklaşarak sırtından da çektim beni izlediğini biliyordum. Ama dönüp bir kere bile bakmamaya çaba gösteriyordum, çünkü çok utanıyordum.. aşağıdan başlayarak düğmelerini tek tek açtım, ben açtıkça esmer teni gözler önüne serilirken yutkunmamak için kendimi fazlasıyla zorladım.

 

Ve bu halimden Berzan ağam çok memnundu. Neden olmasın ki? "Sakin ol, düşüp bayılma." Alay eden sesiyle dişlerimi bir birine bastırdım. Gerilen bedenimden hissettiğine emindim, hiç altta kalır mıyım? Hayır omuzlarından gömleğini çıkararak tamamen soydum.

 

Soydum derken, çıkardım yani... 😂

 

Yan tarafıma atarak bakışlarımı gözlerine çevirdim. Meraklı kara harelerine baka baka tırnaklarımı göğüsün üzerinde gezdirdim gerilen bedeniyle dudaklarımda engel olmadığım bir tebessüm var oldu. "Bayılan kim acaba?" Nasıl bir cesarettir bendeki bu? Gözlerini kısarak ellerini belime yerleştirerek bedenini bedenime yakınlaştırdı.

 

Kalbim sanki bu tepkiye şok olmuş gibi hızla atar olmuştu... Dudakları dudaklarımın üzerinde soluklanırken. "Yokluğun cehennem, varlığın cennet kadın." Cümlesinin ardından sanki saatlerdir susuz kalmış gibi dudaklarımı dudaklarına bastırdı. Engel olmadığım bir inleme dudaklarımın arasından firar ederken.

 

Sahiplenici öpüşü bedenimi kendine hapsetmek ister gibi tutuşu vardı. Acemi halim sanki onu daha çok çıldırtırken alt dudağımı ısırarak dudaklarının arasında acısını almak ister gibi emdiğinde. Engel olamadığım bir inleme daha firar etti..

 

Dudaklarına hapis olduğum adam tek hayatımdı, tek sığınağım, tek güvendiğimdi...

 

 

♥︎•♡•♥︎

 

 

Ve bölüm sonu!

 

Ay biraz geç kaldık kız?

 

Eee fikirleriniz nedir?

 

Ay bu Sezer neye geldi, huzurumuz bozuldu be!

 

Berzan ve Efnan? 😍

 

Yanıyorlar da acelemiz var sanki? 🙄😏😆

 

Allaha emanet. ♥︎♡

Bölüm : 20.08.2025 15:21 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
İçindekiler
Sunbaeee / NOKSAN (Geçmişin İzi) / Bölüm 50. 'Kıskançlık!'
Sunbaeee
NOKSAN (Geçmişin İzi)

54.17k Okunma

4.29k Oy

0 Takip
54
Bölümlü Kitap
Bölüm 1. 'Kader Oyunu'Bölüm 2. 'İsteme..'Bölüm 3. 'Kaçış..'Bölüm 4. 'Özgürlük vaati!'Bölüm 5. 'Gerçekliğin Tokadı.'Bölüm 6. 'Alışveriş!'Bölüm 7. 'Rezillik!'Bölüm 8. 'Anlaşma!'Bölüm 9. 'Efnan..'Bölüm 10. 'Hastahane'Bölüm 11. 'Mesaj'Bölüm 12. 'Salıncak!'Bölüm 13. 'Yırtılan Anlaşma!'Bölüm 14. 'İlk Yenilgi!'Bölüm 15. 'Gelinim...'Bölüm 16. 'Şoke Eden Gerçekler..'Bölüm 17. 'Düğün part 1'Bölüm 18. 'Düğün part 2'Bölüm 19. 'Mehir!'Bölüm 20. 'Kanlı Çarşaf!'Bölüm 21. 'Xate Hanım'Bölüm 22. 'Küçük Fare!'Bölüm 23. 'Bi Sen Eksiktin!'Bölüm 24. 'Kocacığım...'Bölüm 25. 'Her Yenilgi, Bir Başlangıç!'Bölüm 26. 'Yağmurun Altında!'Bölüm 27. 'Koca şehir..'Bölüm 28. 'Berzan..'Bölüm 29. 'Başkasının Hayatı..'Bölüm 30. 'Fransa'Bölüm 31. 'Bilinmeyen numara!'Bölüm 32. 'Duygu Karmaşası..'Bölüm 33. 'Öpücüğüm sana ait, sende bana..'Bölüm 34. 'Ameliyathane..'Bölüm 35. 'Zamanın Hızı..'Bölüm 36. 'Bir yıl!'Bölüm 37. 'Alev Alev ❤️‍🔥'Bölüm 38. 'Küçük Atışmalar..'Bölüm 39. 'İyiyim!'Bölüm 40. 'Güven!'Bölüm 41. 'Gerçek Rüya!'Bölüm 42. 'Kabullenmesi Zor Gerçekler!'Bölüm 43. 'Güvendiğin Adam!'Bölüm 44. 'Sezon Finali.'Bölüm 45. 'Affetme..'Bölüm 46. 'Berzan Ağam..'Bölüm 47. 'Kalbim Yabancı..'Bölüm 48. 'Yolumun Yolcusu..'Bölüm 49. 'Seni Almaya Geldim..'Bölüm 50. 'Kıskançlık!'Bölüm 51. 'Vuslat..'Bölüm 52. 'Çok Güzelsin!'Bölüm 53. 'Ölü Gibi..'Bölüm 54. 'Senin Azılı Katilinim!'
Hikayeyi Paylaş
Loading...