11. Bölüm
Mavi duygu / Kalbin Anahtarı / 11. Bölüm: Soğuk sular

11. Bölüm: Soğuk sular

Mavi duygu
mavi_su8

Gerçek&Elizan

 

OY vermeyi unutmayın:)

 

 

 

"Sakın!" Mila iki eli ile tutmuş olduğu yastığı yüzünün hizasına kaldırarak, Cesur'dan gelebilecek olan herhangi bir tehlikeye karşı korunmaya çalışıyordu.

 

Cesur tehlikeli adımlarla ona yürürken yüzündeki ukala gülüşü koruyordu.

 

Evde kaldığımız bir gün boyunca hepimiz sıkıntıdan patlama raddesine geldiğimiz noktada, film izlemeye karar vererek Gerçek hariç bir araya toplanmıştık.

 

Hepimizin üzerinde rahat kıyafetler elimize aldığımız cips ve patlamış mısırlar eşliğinde güzel geçen filmin ortalarında," bu kadın kaybetmeye alışmış"diye mırıldandı Cesur.

 

Mila,' öyle mi' der gibi tek kaşını kaldırırken Cesur'un yaptığı yoruma ne kadar sinir olduğu belli oluyordu. Aralarında ki gerginliği hissettiğimde onlara bulaşmamayı seçerek filme döndüm. Ancak bu çok kısa sürdü.

 

"Erkeğin marifeti olduğu için olabilir mi?" Mila'nın kinaye ile sorduğu soruya bu sefer kaşlarını çatan Cesur oldu.

 

"Hiç de bile kadın yalan söylemeseydi adamı kaybetmezdi zaten"

 

"Adamı üzmek istemediği için olabilir mi süper sonik zekâ"

 

Gözlerimi ikisi arasında mekik dokurken bunun daha nasıl devam edeceğini merak ediyordum. Buraya geldiğim ilk gün Mila'yı evin çalışanı sansam da Gülsüm teyze gelene kadar Gerçek'e çalışmak istediğini söylemiş. Mila'yı küçük yaşta evlendirmeye kalkan kumarbaz bir babanın elinden kurtararak kardeşi olarak sahip çıkmış, Gerçek. Gerçek'in anlattığına göreyse Mila bir türlü borçlu psikolojisinde çıkmıyormuş.

 

Mila'nın hâline üzülsem de Gerçek ile tanıştığı için sevinmiştim. Onu ne kadar tanımasam da insana verdiği güven yok sayılamayacak kadar netti.

 

"Yalan söylemesi daha çok üzüyor güzelim" Cesur göz kırparak konuştuğunda, Mila kısa bir an duraksamış ardından da ne yapacağını bilemeyerek önündeki su dolu bardağı alarak Cesur'un yüzüne çarptı.

 

Gözlerim şokla açılırken gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Mila ne yaptığının farkına yeni varırken bozuntuya vermeden," siz iyilikten anlamazsınız işte"diyerek çıkıştı.

 

Cesur yüzünden damlayan sular ile delici bakışlarını Mila'ya kenetledi." Mila bir dakikan var. Kaç,"sakince söylediği iki kelime Mila'nın derince yutkunamasına neden oldu.

 

Yavaş yavaş ayağa kalkarken koltukta duran topanlardan birini almayı unutmadı. Cesur ayağa kalkarken göz ucuyla Mila'yı kontrol ediyordu. Bir an güleceğini sansamda ifadesini hemen toparladı.

 

Ağır adımlarla ona doğru yürümeye başladığında Mila merakla ne yapacağını bekliyordu.

 

Cesur ona bir kaç adım daha attığında Mila korkuyla geriledi. Ancak bunu belli etmemek için büyük bir çaba sarf ediyordu.

 

Mila, Cesur'un ona geleceğini anlayarak arkasını dönüp kaçmaya hazırlanıyordu ki attı bir kaç adımda Cesur atılarak kolunu tuttu." Öyle kolay kurtulmak yok"

 

Mila elindeki topanın onu koruyamayacağını anlamış olacak ki yere bırakarak," tamam Cesur konuştuk bitti"diyerek gitmeye çalıştı. Ancak kendisi de farkındaydı böyle kurtulamayacağının.

 

"Cık cık" Cesur, Mila'ya biraz daha yaklaşarak," sen konuşmama izin vermeden yüzüme suyu bocaladın" dedi, başını onay bekler gibi sallayarak.

 

Mila gözlerini kaçırarak," sende sinir etmeseydin"dedi, sert sesiyle. Ne kadar korksa da kuyruğu dik tutmakta kararlıydı.

 

"Hmm, öyle mi?" Cesur bir kaç dakika düşünüyormuş gibi yaptı ve aniden Mila'yı sırtına atarak," şimdi sinirlen bakalım küçük civciv"

 

Mila çığlık atarken ben şaşkınca Cesur'un ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordum. Elimdeki kabı masaya koyarak ayağa kalktım." Ne yapıyorsun, Cesur?"

 

Şaka da bir yere kadardı. Ama Cesur buna takılmıyormuş gibi," intikamımı alıyorum"diyerek bahçeye adımlamaya başladı.

 

Mila ne kadar bağırıp indirmesini söylese de Cesur'un umrunda değildi. Sanki omzunda Mila'yı taşımıyormuş gibi çok rahattı. Hatta bu hâlinden zevk alıyor gibiydi.

 

Peşlerinden giderken Cesuru merakla izliyordum. Havuzun yanında durduğunda, Mila," sakın Cesur"dedi, bu kadarının da fazla olduğunu ses tonuna yansıtarak. Ne yapmak istediğini çok iyi anlamıştı.

 

Cesur, Mila'nın bu serzenişlerinden eğlendiğini belli edercesine güldü." Kim durduracak beni" meydan okurcasına söylediği sözlerde, kendinden bir o kadar emindi.

 

"Cesur, hemen bırak kızı"diyerek araya girme ihtiyacı hissettim. Duracak gibi değildi ve eğer aklında ki şeyi yaparsa diğer günler kadar olmasa da, soğuk havada bunu yapması çok acımasızca olurdu.

 

"Olmaz yenge, bu intikam alınacak"dedi, beni tiye alarak. Karşısında durduğumda çatık kaşlarımı onun üzerine diktim. Gözüm bir anlık havuza kaydığında, buz gibi suya bakarken içim ürpermişti.

 

"İndir dedim, Cesur"diye sert sesimle konuştum. Bu sırada Mila ayaklarını hareket ettirerek inmeye çalışmış ancak başarısız olmuştu. Cesuru ikna edemeyeceğimi anlamış kolundan tutarak havuzun kenarından itmeye çalıştım.

 

"Noluyor burda" Gerçeğin bariton sesi bahçeyi doldururken, Cesur," hass-"diyecek oldu ve panikle gitmeye çalıştığında tuttuğum kolunu telaşla itti. Ayağım boşluğa düştüğünde elime ilk gelen şeye tutunmaya çalıştım ancak çektiğim beraberimde gelen iki kişi olmuştu ve buz gibi suyu boylamıştık.

 

Bedenim buz gibi suyla şoklanırken aralamaya çalıştığım gözlerime kaçan su yakmaya başladı göz pınarlarımı. Yüzeye çıkmak istediğim de ağzımdan çıkan baloncuklar bunu benden önce başarıyordu.

 

Son bir çabayla yüzeye çıktığımda o kadar üşümüş ve kulaç atmaktan yorulmuştum ki birazdan kendimi bırakabilirdim.

 

"Elizan buraya gel" Gerçek'in havuzun kenarda endişeyle bana baktığını gördüğüm de hiç düşünmeden ona ilerlemeye başladım. Bu esnada çoktan havuzdan çıkmış havlulara sarılan Mila ve Cesuru görmem zor olmadı. Onlarda en az benim kadar donmuştu.

 

Havuzun kenarına zorlukla tutunduğumda sık sık nefesler alıyordum. Gerçek hâlimi fark ettiğinde elindeki büyük havluyu kenara bırakarak eğildi ve koltuk altlarımdan hiç zorlanmadan tutarak yukarı çekti.

 

Üzerimdeki sular yeri boylarken ben olduğum yerde küçülerek ısınmaya çalışıyordum. Gerçek hemen havluyu üzerime artarak, sarmaladığında" hele bir hasta olsunlar, Cesur. Kendine kaçacak delik ara" Gerçek'in bu sefer tahammülü kalmamış gibi konuştuğunda, Cesuru bir kaşık suda boğacakmış gibi bir hali vardı.

 

Cesur yutkunmaya çalıştığında," ben de düştüm abi havuza, hatırlatırım"dedi, kendini acındırarak. Bir yalandan öksürmediği kalmıştı.

 

"Bekle sen ben seni iyi düşüreceğim" Gerçek tehtid dolu sözlerini sıralarken, aklına bir şey gelmiş gibi kısık sesli küfretti." Cesur ayrıca burda bizi oyalayarak kızların üşümesine sebep olduğunu için de ayrı görüşeceğim" dedi, sinirle. Beklemeden soğuktan titreyen bedenimi kucağına aldığında," getir lan kızı" ilerlerken bağırmayı da ihmal etmedi.

 

Dişlerim birbirine çarparken tek düşündüğüm şey sıcacık şöminenin yanında kuru kıyafetlerim eşliğinde sıcaktan mayışarak uyumaktı. Yoksa kutuplarda kalmış gibi üşümemin nasıl geçeceğini aklıma getirmek istemiyordum.

 

❄️❄️❄️

 

"Daha iyi misiniz?" Gerçek bakışlarını yan yana oturmuş ben ve Mila da gezdirdi. Dakikalar önce üzerimizi değiştirmiş ve tamamen kuru kaldığımızda gülsüm teyze bize sıcak bir kahfe yaparak salona çağırmıştı. Hâlâ üşüdüğümüz için de kalın kazaklarımızın üzerine battaniye almıştık.

 

Cesurun ise nerde olduğu hâlâ merak konusuydu." Sağol abi iyiyiz" Mila benim yerimde cevapladığında Gerçek başını salladı. Elindeki çay bardağından son yudumu da alarak önündeki masaya bıraktı.

 

Mila yanımda rahatsızca kıpırdandığında yeşil gözlerimi ona çevirdim. Dayanamamış olacak ki ağzında ki baklayı çıkardı." Cesur nerde abi?"diye sordu, tereddütlü çıkan sesiyle.

 

Gerçek, derin bir nefes alarak," odasında"diye yanıtladı." Onun faturasını sonra keseceğim" diye de mırıldandı kendi kendine. Ona olan siniri hâlâ geçmemişti. Cesur da onu evden göndermeye bahane arayan abisinin eline su döktüğünün farkında değildi.

 

Gözlerim yorgunlukla ağırlaştığında, ayakta kalmak zor gelmişti. Şuan delicesine istediğim uyku ile battaniyeye daha da sarılarak aya kalktım.

 

Gerçek ve Mila'nın bakışları bana döndüğünde açıklama hissiyatı ile, "geç oldu uyusam iyi olur" dedim, esnememi bastırarak. Mila anlayışla başını salladığında Gerçek'in ifadesi gerilmiş kaşları çatılmıştı.

 

" İyi misin?"diye tekrar sorduğunda bu sefer odağında ki tek kişi bendim. Başımı salladığımda yüzünde tatmin olmamış bir ifade ile gözlerime bakıyordu. Sanki içimdeki hisleri görebilecekmiş gibi derin ve yoğun.

 

Daha fazla ayakta kalmamak için bir şey demlerini beklemeden yukarı adımladım. Odama geldiğim de kapıyı kapatarak derin bir nefes aldım ve boydan boya cam olan yere ilerleyerek karanlık perdeleri çektim.

 

Ardından üstümden bırakmadığım battaniyeyle beraber kaldırdığım yorganın altına girerek tonlarca yük taşımış gibi yorgun olan gözlerimi içimdeki rahatlama ile kapattım.

 

 

Beğenmeyi unutmayın aşklarım:) 🌼❤️ Yorum da yaparsanız çok makbule geçer 💋

 

 

 

 

 

Bölüm : 10.10.2024 22:36 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...