"Fırsatlar değerlendirmek içindir. "

Aydakiçiçek: Madem beni bu kadar iyi tanıyorsun,

Aydakiçiçek: Lafların dolandırılmasından da hoşlanmadığımı biliyorsundur herhalde :D

Gizliçocuk: OHA

Gizliçocuk: Sen bana gülümseme mi attın kız?

Gözlerimi devirdim.

Aydakiçiçek: Sana gıcık olduğum için attım onu bir kere.

Gizliçocuk: İnandım say.

Aydakiçiçek: Saydım :D

Aydakiçiçek: Bu arada ben cevabımı alamadım?

Gizliçocuk: Gel diyorum.

Gizliçocuk: Evlenelim diyorum.

Gizliçocuk: Soy adım soy adın olsun diyorum.

Gizliçocuk: Beş çocuğumun anası ol diyorum.

Gizliçocuk: Tabii, bunların olması için ilk o masaya oturman gerekiyor.

Aydakiçiçek: Ben de diyorum ki.

Aydakiçiçek: Krizi fırsata çevirmeyi çok seviyorsun galiba.

Gizliçocuk: Fırsatlar değerlendirmek içindir sillage.

Normalde, hiçbir şeyi merak etmeyen ben, "sillage" nin ne olduğunu deli gibi merak ediyordum

Aydakiçiçek: İkidir bana Sillage diyorsun.

Aydakiçiçek: Benim bir adım var biliyorsun di mi?

Aydakiçiçek: Tabii seninde bir adın var ama ne tesadüf ki ben bunu bilmiyorum.

Artık, onunla konuşmak sinirimi bozuyordu. Aslında, hayatımda yaklaşık on yıldır halam dışında kimse ile konuşmuyordum ve onunla konuşmak nedensizce beni sınır ediyordu.

Gizliçocuk: Senin adını tabii ki de biliyorum Çağla.

Gizliçocuk: Ama sen en küçük bir nesneye dahi büyük anlamlar yüklediğin için sana böyle hitap etmek benim için daha güzel.

Gizliçocuk: Ve ayrıca benim kullanıcı adım boşuna gizliçocuk değil.

Gizliçocuk: Hani bilgin olsun :)

Aydakiçiçek: Ben de adını dahi bilmediğim biriyle komşuyorum ve bu yaptığım tam bir delilik. Hatta bence ben seni engelleyeyim ne dersin?

Gizliçocuk: Hop hop.

Gizliçocuk: Ne engeli ya? Engel ne ya?

Aydakiçiçek: Engel, engel işte.

Ne yazacağımı bilemediğim için yazdığım saçma sapan cümleye yüzümü ekşittim.

Gizliçocuk: Tdk bile engele bu kadar iyi bir anlam verememişti abababbs

Bastığım engelle haince sırıttım. Madem engelin anlamını bilmiyordu, bende öğretirdim.