@mavii_nehir
|
İYİ OKUMALAR
5.Bölüm
Miraç’ın Anlatımıyla:
Miray çoktan uykuya dalmıştı ama huzurlu değildi.
Umarım bu uykusu kâbussuz geçerdi. İstisnasız her gece kâbus görüyordu. Gündüzleri ise rüya göremeyecek kadar az uyuyordu
Ben mi? Ben ise ona göre yaşıyordum. Bundan memnundum. Onun mutluluğu ile mutlu olmayı seviyordum. Başka türlü nasıl mutlu olunur bilmiyorum ki
Sırf onun canının yanmaması için kendi canımı yakmasına izin veriyordum ama bir işe yaramıyordu yine de onun canını da yakıyordu. Büyüdüğüm zaman o adamdan tüm bunların hesabını soracağım. Heyecan ile o günü bekliyorum.
Sırtımda ki kemerlerden oluşmuş kesiklerin kendini belli etmesi ile dişlerimi sıktım. Uzerinden günler geçmişti ama hepsi Hala canımı yakıyordu.
Pansuman yapmadan acımın geçmeyeceğini biliyordum. Miray'ın uyanıp üzülmesini istemediğim için yavaşça onu yatağa bıraktım ve yerimden kalktım.
Ayakta durduğumda bile canım yanmıştı. Derin nefesler alarak odada ki iki kapıdan birinin banyo olmasını dileyerek bir kapıyı açtım. Banyoydu. Hemen içeriye girip kapıyı ardımdan kapattım.
Tişört her tenime değdiğinde canımı yakıyordu. Tek hamlede çıkarıp kenara attım ve duşa girdim. Eski evde ki gibi buz gibi su yoktu, yıllar sonra ilk defa normal bir duş almıştım
Miray'ın Anlatımıyla;
Sarıldığım şeye daha çok sarıldım ve bir anda kendi kolumu tuttum. Bunun olabilmesi için miraç'ın bayağı küçülmesi kaslarının erimesi lazımdı
Korku ile gözlerimi açtığımda odada yalnız olduğumu gördüm. Yeni bir yerde yalnız olmayı sevmezdim ve miraç bunu bilirdi.
Korkunun verdiği his ile dolan gözlerimi odada gezdirdim. O sırada yan yana duran kapıların birinden inleme sesi duydum
Kahretsin
Büyük ihtimalle yaraları acımıştı o da bana belli etmeden acısını dindirmeye çalışmıştı. Yine... Yine üzülmemem için kendini saklamıştı.
Hızla yataktan fırlayıp kapılardan birini açtım. Miraç altında buraya gelirken giydiği pantolonu ile aynaya sırtını dönmüş vücudunda ki yaralara pansuman yapmaya çalışıyordu. Saçları hem sudan hem de terden ıslanmıştı sanırım duş almisti
Bakışlarım elinde ki pamuktan sırtına indiğinde dolu gözlerimden yaşlar akmaya başladı. Çok kötü görünüyordu. Morluklar kesikler vardı. Sırtı berbat durumdaydı
Miraç bana doğru döndü. Pamuğu ve ilacı bırakıp hızla yanıma geldi. Kollarımdan tuttu. Kendine çekip sıkıca sarildi
"Miray"
Başka bir şey demedi. Elleri gözyaşlarımı sildi. Bu yaptığı çok... Çok tuhaftı
Bir insan canı yanarken başka birinin gözyaşlarını siler miydi?
Miraç siliyordu. Hep beni düşünüyordu. Kendinden çok her şeyden çok
Onu daha fazla üzmemek için burnumu çektim gözlerimi kırpıştırıp yaşları durdurmaya çalıştım daha sonra konuştum
"p-pansuman yapalım mı?"
Sesimin titremesine engel olamamıştım. Miraç usulca başını salladığında lavabo tezgâhında duran pamuğu ve ilacı alıp banyodan çıktım. Miraç da peşimden gelip yatağın kenarına oturdu. Bende arkasına oturup pamuğa biraz daha ilaç damlattım
"canın yanarsa söyle"
Söylemeyeceğini, saklayacağını adım gibi biliyordum.
Pamuğu sırtında ki büyük kemer yarasına değdirdiğimde irkilmişti. Derin nefesler aldı. Acısını dindirmeye çalışıyordu. Canının yandığını biliyordum ama dayanması gerekiyordu yoksa daha çok acıyordu
11 yaşındayken babam beni kemerle dövdüğünde tam 1 hafta o pis odada tutmuştu. Her gece işkence etmişti. Nedeni ise ondan pamuk şeker almasını istememdi.
Küçük, 5 dakikada biten bir pamuk şeker için 1 hafta boyunca dayak yemiştim ve yaralarım pansuman yapılmadığı için deli gibi sızlamışlardı.
Acıdan öleceğimi düşünmüştüm...
Pamuğu bütün yaralarına tek, tek sürdüm. Canı yanmasın diye üflemiştim. O da bana böyle yapıyordu. Doğru muydu? Bilmiyoruz sadece zamanla böyle yapmaya başlamıştık.
Normalde böyle olmamalı demi?
Normal çocuklar anneleri ile yapacakları kurabiye tariflerine bakmalı
Yaraların üzerine bandaj yapıştırdım sonra kalkıp miraç'ın yanağından tam 7 kere öptüm. Sırtında canı yanmasın diye öpemediğim 7 yara yerine öpmüştüm.
Hani anneler babalar yapar ya çocukları düşünce canı yanınca orayı öper ve geçtiğini söyler. Bizim annemiz babamız öyle yapmadı yaralarımızı kapatmak yerine yaralar açtılar. Ama biz birbirimizin yaralarını öperdik. Geçmeyeceğini bilsek de öperdik
Malzemeleri alıp banyoya götürdüm. Kenarda miraç'ın tişörtünü alıp içeriye gittim... Hala aynı şekilde duruyordu. Yanakları yaşlıydı. Canı yandığı için sesini çıkarmadan gözyaşı dökmüştü
Yanın gidip dikkatlice tişörtünü giydirdim
"hala acıyor mu?"
Başını olumsuz anlamda salladı
"sen öptün ya geçti... Miray'ım üzülme geçti bir iki haftaya sadece bir iz olacak aylar sonra belli bile olmayacak"
Hep böyle olurdu aylar sonra sadece ruhumuzda izleri kalırdı
Kolumdan tutup beni yanına çekti ve sıkıca sarıldı benden güç almak ister gibiydi.
Yorgun gözlerine baktım. Dün gece başımda beklediği için uyuyamamıştı.
"hadi birazda sen uyu ben başında bekleyeyim"
Küçük bir çocuk gibi sorduğum soru onu gülümsetmişti
Kafasını sallayıp yatağa sırt üstü yattı benim elimi bırakmamıştı bende onun yanına yattım ve elini tuttum. Yanağını yatağa koyup bana yarım bir gülümseme gönderdi
"iyi geceler ay ışığım"
"iyi geceler her şeyim"
Gözlerini kapattığında bende onu izlemeye başladım...
Çok güzel kirpikleri vardı. Uzundu, gözleri kapalı olduğu için iç içe geçmişlerdi. Kaşları her zaman ki gibi çatıktı, dudakları düz bir çizgi halindeydi elmacık kemikleri ona çok yakışacak bir şekilde çıkıktı. Saçlarının bir kısmı alnına düşmüştü geri kalanı ise her zaman ki gibi dağınıktı. Sıkıca elimi tutuyordu. Gitmemden korkar gibi SON
Nasıldı? |
0% |