6. Bölüm

Bölüm: 6

Mavii
mavii_nehir

 

 

İYİ OKUMALAR

 

 

6.Bölüm

Kış ayında olduğumuzdan hava çoktan kararmıştı miraç hala uyuyordu. Uykuyu çok seviyordu o adamın evde olmadığı zamanlar akşama kadar uyurdu. Ama o varken bir tilki gibi hep uyanıktı. Bana bir şey yapmasından korkuyordu.

Kapının tıklatılması ile hızla olduğum yere sinip gözlerimi kapattım

Belki uyuyor sanıp dokunmazlardı. Kapı bir kez daha tıklatıldığında miraç'a sarıldım. Sağ elimin titrediğini hissediyordum...

Tuna'nın Anlatımıyla;

Abim ikizleri yemeğe çağırmamı istemişti. Aslında onlarla iletişim kurmak istiyordum onları tanımak istiyordum. Ama aynı zamandada korkuyordum.

Odalarının önüne girince önce miraç'ın odasına girdim ama odası boştu. Kaşlarım istemsizce çatılmıştı, odanın boş olması her zaman karşılaştığım bir durumdu Caner her fırsatta evden kaçardı.

Sıkıntılı bir nefes aldıktan sonra belki miray odasindadir diye karşı odanın önüne gittim yavaşça kapıyı tıklattım. İçeriden ses gelmedi. Bende tekrar tıklattım. Kapıyı açmaya çalıştım ama kilitliydi.

Kaşlarım mümkünmüş gibi daha çok çatıldı, ikisi de ilk günden kaçmış olamazdı demi

Hızlı adımlarla aşağıya inip yedek anahtarı alıp kapıyı yavaşça açıp içeriye baktığımda gördüğüm manzara istemeden de olsa gülümsememe neden olmuştu

İçimde oluşan tüm ofke ve hayal kırıklığı bir anda yok oldu

Ikizler birbirlerine sarılmış uyuyorlardı. Miray'ın miraç'a iyice sokulduğunu gördüğümde istemsizce içimde bir kıskançlık duygusu oluştu

Sanırım onları benimsemeye başlıyordu.

Bir iki adım atıp duvar kenarında yüzüstü yatan miraç'ın koluna dokundum. İlk önce uyanmadı biraz sarstığımda sıçrayarak kalktı. Yüzünde acı bir ifade oluştu.

Ne olmuştu şimdi. Niye bu kadar korkarak uyanmıştı.

Hemen yanında uyuyan Miray'a baktı. Sonra derin bir nefes alıp sert bakışlarını bana çevirdi.

Şuan karşımda oğuz abimin küçük hali duruyor gibi hissetmiştim

"ne oldu, kapıyı nasıl açtın" öyle sinirliydi ki, ama ses tonundan bu sinirin daha çok korku olduğu anlasiliyordu

"ses gelmeyince yedek anahtarla açtım, annem sizi yemeğe çağırıyor"

"geliyoruz"Dediğinde ona son kez bakıp odadan çıktım. Ne olduğunu anlamamıştım yakında çıkar kokusu diye düşünerek merdivenlerden aşağıya indim. Yemek odasına girip her zaman ki yerime oturdum

Gözüm annemin sandalyesine takıldı yine boştu, annemin iyi olmadığını biliyordum ama sorunun ne olduğunu bilmiyordum, çoğu akşam bizimle yemeğe kalmazdı

Miraç'ın Anlatımıyla;

Tuna odadan çıktığında hemen Miray'a baktım. Gözleri kapalıydı. Sağ eli titriyordu, titrek nefesler alıp veriyordu. Büyük ihtimalle uyanıktı ve tuna odaya girince uyuyor numarası yapmıştı.

Elimi saçlarında gezdirdim

"ay ışığım gitti gözlerini açabilirsin"

Dediğimde yavaşça safir rengi gözlerini açtı ve bana baktı.

"iyi misin?"

Dediğinde başımı salladım. Yaralarım ilk uyandığımda ani hareket ettiğim için acımıştı ama şimdi iyiydim

Ona gülümseyip konuştum.

"duydun yemeğe bekliyorlarmış"

İlk başta tedirgince bana bakti, yemek konusunda ikimizde hep tedbirliydik. Kaç kere yemek yiyeceksiniz diye dovmuslerdi unuttum bile

Başını sallayıp yataktan kalktı. Ondan sonra da ben kalktım. Onun elinden tutup odadan çıktım. Aşağıya indikçe Miray elimi daha çok sıkıyordu. Güven vermek için parmaklarını okşamaya başladım. Sabah kapıda bizi karşılayan tonton teyze bizi merdivende görünce yemek odasına götürdü.

Herkes oturmuş bizi bekliyordu. Boş sandalyelerden birine oturduğumda Miray'da yanıma oturdu. Elimi hala bırakmamıştı en çok yemek yerken gerilirdi. Çünkü o adam sırf bizi döverken elinde bir bahane olması için yemek masasına götürür yemek yemeye başlayınca da sabaha kadar döverdi.

Miray'da o yüzden hep gerilirdi. Bana o kadar dokunmazdı sadece Miray'ı korumak istediğimde döverdi. Ya da sarhoşken

Miray'ı ise bulduğu her fırsata döverdi

Herkes yemeğine başlamıştı biz ise sadece bakıyorduk. Miray korkuyla masada duran köfte patates tabağına baktı. Hayatında sadece birkaç kere yiyebilmisti

Birden mirayin tabağı bir el tarafından alındığında ikimizde irkildik. Tabağı saniyeler içinde ağzına kadar köfte patates ile dolduğunda tabağı bırakana baktım. Tunaydi

İşte buna şaşırmıştım. Tuna'nın da bizi istemediğini düşünmüştüm. Tamam, bize bağırıp, bizi istemediğini söylememişti ama ne bileyim öyle hissetmiştim.

"hadi herkese afiyet olsun"

Miray hala elimi tuttuğu için sol elim ile yemek yiyecektim. Catali elime alip tuna'nın benim icinde doldurdugu tabağımdan birkaç parça yemek aldım. Çok güzel yapmışlardı.

Miray'a söylemeyecektim ama onun yemeklerinden daha güzel olmuştu

Başımı Miray'a çevirdiğimde başını yere eğmiş ellerine bakıyordu. Sıkıntılı bir şekilde nefes aldıktan sonra çatala biraz yemek aldıktan sonra Miray'ı hafif dürtüp bana bakmasını sağladım.

O bana baktığında çatalı ağzına soktum. Teklif etsem kabul etmeyecekti. Ayrıca bu onun için bir nevi izindi. Ağzında ki lokmayı yuttuktan sonra bana çattık kaşları ile baktı. Böyle yapınca çok tatlı oluyordu ama o sinirli olduğunu sanıyordu

Gülümseyip ona yaklaştım ve fısıldayarak

"yemek yemezsen bende yemem ve bütün yemeğimi sana yediririm"

Dediğimde hemen kaşığı eline aldı. Bu haline gülümsemiştim. O benim küçük çocuğumdu. Yemek yemeye başlasa da elimi bırakmamıştı. Bırakmasını istemiyordum. Onu hissetmek bana güç veriyordu

Yemeğimi yerken bir yandan da Miray'a bakıyordum ama o yemeğiyle oynuyordu. Bu durum canımı sıskada ona dokunmadım.

Zaten çok fazla yemek yiyebilen bir insan değildi.

Ben evin konuşulan birazda önemsenen oğlu olsam da Miray'ın bir hiçmiş gibi davranılması canımı sıkıyordu

Oguz'un konuşması ile ona döndük. Miray onlar her konuştuğunda nefesleri hızlanıyordu

"Annemin kusuruna bakmayın, o da bu yemekte olmak isterdi ama rahatsizlandi"

Oguzun yaptığı açıklamaya biz bir tepki vermemişti ama denizin ağzından çıkan 'hah' sesi herkesin ona dönmesine neden oldu.

"Ne zaman bizimle yedi ki" denizin öfkeli çıkan sesi ile miray yerinden sıçradı. Öfke onun en büyük korkusuydu

"Deniz annemiz hasta" ortam geriliyordu ve Miray titriyordu. "Annem hasta değil, bizi sevmiyor"

Kalbim korkuyla çarptı. Ne yani burada da mı sevilmeyecektik. Gözlerim dolmuştu sadece mirayı sevseler olmaz mıydı?

O çok yalnızdı, sevgiye ihtiyacı vardi

"Kapatın konuyu, ikizler korkuyor" tunanin konuşması ile hepsi bize baktı. Miray artık kesinlikle kriz geçiriyordu

"Afedersiniz" hızla kalktığımda mirayı odaya sürükledim. Konu bizimle ilgili olmasa da çok korkmuştu

Yatağa oturdugumuzda ellerini avucumun içine aldım.

Miray bir türlü sakinleşmiyor aksine daha çok geriliyordu. Koridorda adım sesleri duydum. Ama şuan onlar umurumda değildi

"Miray korkma kimse sana zarar veremez"

Başını hayır anlamında salladı. İnanmıyordu... Son çare onu sıkıca kendime çekip sarıldım.

"ben yanındayım. Kimsenin sana zarar vermesine izin vermem. Duydun mu? Kimse sana dokunamaz. Ben varken olmaz... Lütfen sakinleş Miray lütfen korkutma beni... Yakma canımı lütfen"

Sesim yalvarır gibi çıkmıştı. Miray'ın başını kaldırıp bana baktığını gördüm. Gözlerimden ne zaman aktığını bilmediğim yaşlarla birlikte gülümsedim

"aferin benim kızıma aferin"

SON

 

 

Nasıldı?

Bölüm : 26.08.2024 09:01 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...