Yeni Üyelik
9.
Bölüm

Bölüm: 9

@mavii_nehir

 

 

 

İYİ OKUMALAR

 

 

 

9.Bölüm

 

 

 

Oğuz’un Anlatımıyla;

 

Sakinleşemiyordum. Benim kardeşimin vücudunda bir sürü yara vardı. nereye geldiğimi bile bilmiyordum. Kaç saattir burada olduğumu da bilmiyordum. Bir yerde oturmuş ağlıyordum. İlk defa ailem dışında biri için gözyaşı döküyordum

 

Hayır onlarda benim ailemdi.

 

Geç kalmıştık her şey için geç kalmıştık, Daha önce anlamalıydık daha önce fark etmeliydim.

 

Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldığımda o görüntü aklıma geldi. Yaraları. Çok fazla yarası vardı. bunlar sadece benim gördüklerimdi

 

Peki ya Miray onda da aynı yaralar var mıydı?

 

Ya caner ve Cansu'ya da yaparsa onları sevmesemde kimsenin şiddet görmesine izin veremezdim... şerefsiz hastanede çok iyi oyun oynamıştı. Nasıl inanmıştım ben onlara.

 

Bir şey sorsamda cevap vermezdi şerefsizler, sanırım o evde neler olduğunu sadece Miray ve miraç'tan öğrenebilirdim

 

Ama öğreneceklerimden korkuyordum, duymak istemiyordum. Kardeşlerimin güzel bir hayatı olduğu bir benim yanlış görmüş olduğumu duymak istiyordum ama duymayacaktım

 

Onların güzel bir hayatı olmamıştı ve biz yeni hayatlarının içine etmiştik

 

 

 

Miraçˆın Anlatımıyla

 

Sırtımın ağrısı ile uyandım. Derin bir nefes alıp yataktan kalktığımda yatağın kan olduğunu gördüm. Allahtan çarşafın altına bez sermiştik. İlerleyip aynaya baktığımda beyaz tişörtümün neredeyse her yerinin kırmızı olduğunu gördüm.

 

Normalde uyanırdım neden uyanmamıştım... dün geceyi niye hatırlamıyordum

 

Bir dakika dün kriz geçirdim. Miray kriz geçirdikten sonra kendimden geçmiştim, sanırım bu yüzden hissetmemiştim. Odada ki banyoya geçip yardım malzemelerini aldım tişörtü çıkarıp baktığımda bandajların neredeyse yarısı açılmıştı. Önce onları söküp attım sonra pamuğa ilaç damlatıp yaralara sürmeye çalıştım

 

Olmuyordu. Hem canım çok yanıyordu hemde yetişemiyordum

 

Miray'dan yardım istemek zorundaydım. Üzülecekti. Hem de çok üzülecekti. Sıkıntılı bir nefes verip odaya girdim. Miray çoktan uyanmıştı. Yatağın köşesine sinmiş kanlı yatağa bakıyordu. Gözlerinden yaşlar akıyordu.

 

"ay ışığım"

 

Seslensemde bana bakmadı. Yanına gidip onu yataktan çıkardım.

 

" sen şimdi benim odama git ben geleceğim tamam mı?"

 

Başını hayır anlamında salladı. Korkuyordu benden ayrılmak istemiyordu ama hem buraları toplamam gerekiyordu hem de sırtımı şuan görmemesi gerekiyordu

 

"hadi meleğim ben hemen geleceğim"

 

Odadan yavaş adımlarla çıktı ve koşarak karşı odaya gitti. Bende yatağı topladım.

 

Eğilip kalktıkça sırtım acıyordu. Bütün nevresimleri banyoda ki sepete attım. Harika şimdi bunu nasıl yıkayacağız. Sanırım bir ara kimse yokken halletmem lazım. Giysi odasında yeni nevresimler aradım. Ve onları serdim. Kolumda ki saate baktığımda kimse daha uyanmamıştı. Üzerime giyecek tişört yoktu. Umarım odada vardır.

 

Hızla odaya girdiğimde miray'ı göremedim.

 

Yine saklanmıştı. Ne zaman evden çıksam hep bir yere girerdi. Bazen öyle yerlere girerdi ki ben bile bulamazdım

 

"ay ışığım benim hadi çık güzelim" Hiçbir yerden bir ses gelmedi. Başka bir yere gitmiş olamaz demi? "Miray hadi bebeğim çık, bak kimse yok sadece ben varım" Korkudan kalbim çok hızlı atmaya başladı. sanki bütün odada benim kalp atışım yankılanıyordu

 

Daha sonra bir el gördüm. Yatağın tam altındaydı. Hızla yere çöküp oraya baktığımda Miray'ın oraya sinmiş bir şekilde yattığını gördüm. Ona yavaşça elimi uzattım. korkmasını istemiyordum.

 

"mirayım gel hadi"

 

Korkarak bana bakıyordu. Yavaşça sürünerek yatağın altından çıktı. bende ayağa kalktım ama sırtım fena acıyordu. Dudaklarımdan bir inilti çıktı. Miray hızla bana baktı. Gözleri çıplak vucüdümda dolaştı. Daha sonra beni döndürdü ve sırtıma baktı

 

Hıçkırarak ağlamaya başladı. "çok kötü gözüküyor" eli yavaşça sırtımda ki yaralara değmişti. onu sakinleştirmek istiyordum, "daha kötüleri de oldu"

 

"bir doktora gidelim" Başımı hayır anlamında salladım. Doktora gitmek istemiyordum. evdekilere ne diyebilirdim ki

 

"mirayım benim doktorum sensin hadi" Kenarda ki kutuyu eline koyduğumda sıkıntılı bir nefes verdi

 

"tamam otur" Ağlamaları devam ediyordu yatağa oturduğumda önce kurumuş kanları temizledi. Daha sonra ise yaralara ilaç sürdü. Çok yanıyordu.

 

Sanki birisi vücuduma ateş döküyordu aynı zamanda da üşüyordum. Miray küçük, küçük üflüyordu

 

"bitti" Derin bir nefes aldım. Bitmişti ama acısı hala duruyordu. "tişörtün nerede"

 

"kan olmuştu" Ayağa kalkıp odanın iki kapısını da açtı ama eli boş geldi "dolaplar boş"

 

Sanırım tek bir çaremiz vardı o da abilerden tişört istemekti. O da benimle aynı şeyi düşünmüş olacak ki bana baktı

 

"korkuyorum... ya kızarlarsa"

 

Onu anlıyordum ama onlara anlatamazdık bize inanmazlardı sonuçta bizim deli raporumuz vardı. o adam sırf dövebilmek için bize işkence çektirmek için akıl hastanesine götürmemişti

 

"kimse bana zarar veremez demi miraç"

 

Kendini inandırmaya çalışıyordu. Başımı evet anlamında salladığımda elleri ile tişörtünü çekiştirerek kapıyı açtı. Sonra bana döndü

 

"bu ne" Bir poşet vardı. kaşlarım çatılmıştı. Poşeti alıp yanıma geldi. Poşeti ters çevirdiğinde içinden bir tişört bir eşofman altı ve not çıktı. Notu alıp okumaya başladım

 

"umarım olurlar merak etme temiz- oğuz"

 

Gözlerim şaşkınlıkla açıldı. Oğuz bana kıyafet mi getirmişti. Kendi kıyafetini. Daha düne kadar bizi istemediğini söylemiyor muydu? "kıyafete ihtiyacımız olduğunu nereden bildi ki" Bilmem anlamında dudaklarımı büzdüm

 

"hadi git üstünü değiştir hasta olma" Kızmalarından korkuyordum ya bu da bir oyunsa. Miray elimi tuttu. Sanırım bugün güçlü olanımız oydu

 

"merak etme kızmazlar hadi" Ayağa kalkıp giysi odasında üstümü değiştirdim. Eşofman bir tık büyük gelmişti ama onu da iple bağlamıştım

 

 

 

Oğuz’un Anlatımıyla;

 

Eve geldiğimde odama girip bir tişört ve bir tane eşofman aldım. Miraç'ın odasının önüne bıraktım. Yanlarında kıyafet yoktu. Tişörtü ise... kan olmuştu.

 

Not yazıp odanın önüne bıraktım. Yüzümde bir tebessüm oluştu. Daha sonra aşağıya indim. daha erkendi ve kimse uyanmamıştı ben ise uyumamıştım

 

Mutfağa geçip kendime bir kahve yaptım ve bahçeye çıktım. Soğuk hava umurumda bile değildi

 

Yeni doğan güneşi izleyerek kahvemi içtim

 

Bir süre sonra içeriden sesler gelmeye başladı. sonra omuzlarıma konan bir bataniye hissettim. tunanın koyduğunu düşünmüştüm ama kokusu farklıydı kafamı çevirdiğimde ise görmeyi hiç düşünmediğim bir kişi gördüm.

SON

 

 

 

Nasıldı?

Loading...
0%