Yeni Üyelik
27.
Bölüm

Doğum Günü

@medineka2010gmail.

"Asel bakar mısın bir çok tatlı olmadım mı? "

Bağırış sesiyle odama doğru ilerledim. Selin aldıklarını giyip giyip bana puanlatıyordu. Ya da bu akşama elbise seçiyordu. Çünkü beni ikna etmeyi başarmıştı. Beraber gidecektik doğum gününe. Bu durum beni ne kadar sinir etsede Selin için yapmayacağım bir şey yoktu ve davet de edilmiştim. O yüzden gitmeye karar vermiştim. Odaya girer girmez elbisenin güzelliğiyle ağzım açık kaldı.

"Selin bu çok güzel. Sen ne ara böyle bir şey aldın ya ben nasıl görmedim. " Deyip gülmeye başladım ve Selin'in elinden tutup onu kendi etrafında döndürdüm. O kadar güzel bir elbiseydiki ne çok abartı ne de çok sade tam ortasıydı. Benim olsa düğünede , basit bir akşam yemeğinede bu elbiseyi giyerdim. O kadar güzeldi yani.

"Ay ciddi misin? Ama Enes'in doğum gününe bir tık abartı kaçmaz mı? " Dedi düşünceli bir şekilde.

Elbiseyi gözünüzde şöyle canlandırayım. Mini bir eteği vardı ve kesimi çok güzeldi vücudu tam olarak sardığı için fiziği güzel gösteriyordu. Üst kısmı biraz daha az dekolteliydi. Kayık yaka ve uzun kollu bir modeli vardı. Rengi ise gül kurusu rengini anımsatıyordu. Kısacası bence hiç abartı falan kaçmazdı.

"Ne abartısı ya saçmalama. Giy bunu işte Kerem bir kez daha aşık olsun. " Dedim imalı imalı bakarak. Selin hala düşünüyordu.

Bir kaç saat geçmişti. Selini güzelce hazırlamıştık yani gitmeye hazırdık. Ben mi? Ben pijamayla bile gitsem olurdu. Ama Selin sağ olsun başımın etini yediği için bir şort ve dekolteli bir bluzle gidecektim. Saçlarımı havadan normal bir topuz yapmıştım ve neredeyse sıfır makyajla hazırdım. Artık gitsek iyi olurdu çünkü baya geç olmuştu. Tam ayakkabılarımı alırken aklıma bir şey geldi ve salona parfüm sıkan Selin'in yanına koştum.

"Kanka biz nereye gidiyoruz? " Diye sordum kısık sesle malum yan komşumuz duyar falan Allâh korusun.

"Enes'in doğum gününe. " Dedi çok sakın bir şekilde . Kafayı yicektim.

"Ee doğum gününe neyle gidilir? "

"He sen hediye işini diyorsun. Kızım ne soru sorup duruyon ya söylesene işte hediyem yok diye. " Derken Selin'in koluna yavaşça vurdum.

"Bağır bağır duysun bütün apartman da sonra rezil olalım. " Bu kız insanı kanser eder ya.

"Ne vuruyon be tamam bağırmam bida gel hallettim ben hediye işini. " Dedi bir anda ve kalkıp çantasına ilerledi. Çantadan siyah bir kutu çıkarıp uzattı. " Biz bu planı Keremle bir kaç önceden yaptığımız için seninde Enes'in doğum gününü takmayıp ona hediye almıcanı bildiğim için ben aldım ama sen vericeksin. "

Selini dinlerken bir yandan da kutuyu açtım. İçinde siyah çelik bir bileklik vardı. Görünüşü güzeldi ben beğenmiştim ama o bağernir miydi acaba.

"Sağol Selin beni büyük bir dertten kurtardın da beğenir inşallah bunu ."

"Korkma beğenir moda şimdi bu bileklikler hatta adı neydi dur bakıyım. " Dedi ve kutudan ismini okudu. "İtalyan charm duymuşsundur mutlaka. "

"Bilmem belki çok teşekkür ederim kankam benim ya peki sen ne verceksin senin hediyeni ben verceksem? "

"Ben zaten Keremle birlikte ona en güzel hediyeyi verdim bence takma sen kafana hadi gidelim artık. "

Kalkıp çıktık evden kapıyı Selin çaldı ve beklemeye başladık. Ve kapı hemen açıldı. Enes açtı. Yüzünde ufak bir gülümsemeyle karşıladı bizi.

"Hoş geldiniz . " Dedi sonrada geçmemiz için biraz çekildi. Yan evden gelmemize rağmen topuklu ayakkabı giydiğimiz için önce ayakkabılarımızı çıkarmaya başladık. "Çıkarmanıza gerek yok direk geçin. " Diyen Enes'in sesiyle başımızı sallayıl içeri girdik. Bir dakika iyiki terlikle gelmemişim.

İçeri girdiğimde beni çok kalabalık olmayan bir ortam karşıladı. İçeriyi incelerken arkamdan Enes'in sesi geldi.

"Geleceğini bilmiyordum. " Diye fısıldadı sanki kulağıma. Gelmeyecektim zaten demek isterdim ama neysee.

"Gelmemeli miydim? " Dedim başımı hafifçe onun olduğu tarafa dönerek.

"İyi ki geldin. " Dedi o da biraz daha yaklaşarak . Tepkisiz kaldım ve çoktan içeri geçen Selin'in yanına gittim. Giderken tanıdık tanımadık gördüğüm kişilere selam vermeye çalışırken Melisayı gördüm. Onada zorlukla selam verip geçtim. İçerde yaklaşık 8-9 kişi vardı. Bunların içinde tabi Melisa da vardı asla eksik kalmazdı böyle şeylerde.

Selin'in yanına geçip insanları süzmeye başladım. İlk gözüme çarpan Enesti. Altına gri kot hafif bol bir pantolon üstüne ise spor kısa kollu bir gömlek giymişti. Ama gömlek şıktı yani öyle çocuksu durmuyordu aksine karın kaslarını ortaya çıkarıyordu. Sonra Melisa girdi görüş açıma. Altına beyaz bir paraşüt etek, üstünede toz pembe askılı bir crop giymişti. Asıl göze batan kısmı makyajıydı. Yüzünün bazı yerlerine parlak taşlar yapıştırmış. Yelpaze gibi takma kirpikler takmıştı. Yüzümü buruşturup gözlerimi ayırdım ondan. Tanımadığım erkek grubuna baktım dört erkekler muhtemelen Enes'in arkadaşlarıydı bunlar biraz şımarık dursalarda iyi çocuklara banziyorlardı. Herkes gruplaşmış bir köşeye geçmişti. Salon büyük olmasına rağmen eşyaları kaldırmışlardı. Böylelikle daha da genişlemisti ve gayet ferahtı.

Ben düşüncelere dalmışken yanıma Melisa geldi.

"Asel iyi misin bir sorun yok değil mi? "

"Yok iyiyim sağol. "

"Nasılsın neler yapıyorsun anlatsana biraz. "

"Aynı Melisa öyle çalışıyorum. Boş durmayı sevmem biliyorsun. "

"Bilmez olur muyum canım benim. "

"Sen neler yapıyorsun, görüşemiyoruz maalesef aslında ilk başta seni görünce şaşırmadım desen yalan olur. Ben Enesle yakın olduğunuzu bilmiyordum. " Dedim biraz yüksek sesle belki duyar diye.

"Enes ve beni mi soruyorsun? Canım yakınız tabiki okul bitsede hiç görüşmeyi kesmedik biz, sürekli iletişim halindeydik sen fark etmedin heralde. Bu arada bende iyiyim sağol. "

"Ne güzel. " Dedim cevap olarak.

"A bak şimdi Enesle beni konuştuk ya aklıma senle Berat geldi. Hani siz hiç koparmadınız ya bağları bizde Enesle öyleyiz işte. Neyse Berat nasıl beraber çalışıyormuşsunuz duyduğuma göre. " Gıcık ya gerçekten tam bir gıcık.

"İyi o da. " Dedim gülümseyerek.

"Ay kim eksik diyordum bende Beratmış onu da çağıralım ya ayıp olur çocuğa dimi? "

"Yo o önemsemez aslında böyle şeyleri pek. "

"Yok yok haklısın önemsemez de ayıp olur işte bizim Berat ya çağıralım eğleniriz ne güzel . Hem sende belli etmiyorsun ama belli istiyorsun gelmesini de söyleyemiyorsun. " Dedi ve Enes'in yanına ilerlemeye başladı. O sırada Selin dürttü.

"Noluyo kızım iki dakika bir yere gittim ne diyo yine bu Melisa? " Melisa beni öyle sinir etmişti ki Selin'in gittiğini bile fark edememişim.

"Yok bişey kuzum sen keyfine bak. " Dedim kısık sesle ben neden gelmiştim ki zaten keşke evde yatsaydım. Derken Melisa tekrar yanıma yaklaştı.

"Tüh ya işi varmış gelemiyor. " Cevap vermedim yanlızca gülümseyip geçtim.

Yarım saat sonra pasta kesildi. Ben pek ilgilenmiyordum. Telefonuma bakıyordum. O sırada bir alkış koptu kafamı telefondan kaldırıp etrafa baktım. Tam ortada Selin ve Kerem vardı. Muhtemelen sevgili oldukları açıklamışlardı. İnsanlar hem pastalarını yiyiyor hem de onları alkışlıyorlardı. Ben pek tepki vermedim zaten biliyordum bide şaşıracak değildim. Telefona bakmaya devam ettim. Sonra yanıma birinin yaklaşmasıyla irkildim.

"Ayaz sende mi geldin ? Hayvan ne sessiz sessiz yaklaşıyon korktum gel buraya. " Deyip sarıldım boynuna o da bana sarıldı.

"E ne yapıyım en sevdiğim arkadaşım benim geldiğimi fark etmemiş bile bende cezalandırayım dedim. " Dedi ikimizde gülmeye başladık.

Sonra ben yine telefona gömüldüm. Biraz süre geçti ardından bir dans şarkısı açıldı. İlk başta kimse takmadı sonra Melisa Enesi dansa kaldırdı. Burda gülmemek için kendimi çok zor tuttum. Kerem de Selinle beraber dans ederken yanıma yine Ayaz geldi.

"Bu dansı bana lütfeder misiniz Asel hanım? " Dedi güldüm ve reddettim.

"Ayaz bey çok tatlısınız ama hiç keyfim yok. "

"Olmaz ya gel dans edicez. "deyip kolumdan beni sürükleyerek kaldırdı. Şarkı bitince eski halime geri döndüm. Zaman çok mu hızlı ilerliyordu yoksa bana mı öyle geliyordu bilmem ama hediyeleşme vakti geldi. Herkes hediyesini verdi. Kimsenin ki umrumda olmadığı için bakmadım ama en sona ben ve Melisa kalmıştı ve onunkini nedense merak ediyordum.

"Ben sana öyle basit bir hediye almak istemedim. Bodrum da güzel bir otelde tatil rezervasyonu yaptırdım. Hemde tek gitmek istemezsin diye çift kişilik oda tuttum. Hatta bağlantısını da telefonuna gönderiyorum hemen. Tam 1 haftalık bir tatil bence sana her yönden çok iyi gelecektir . "

Hediyeye bak zengin bebe. Bide çift kişilik oda seçtim diyor hayali Enesle beraber gitmek. Neyse sıra bana geldi. Kalkıp Enes'in yanına gittim. Elindeki kutuyu gülümseyen uzattım.

"Doğum günün kutlu olsun. Umarım güzel bir sene geçirirsin. " Deyip verdim kutuyu. Alırken gülümsedi.

"Sağol zahmet etmişsin. " Deyip aldı. Böylece hediye işi de bitmiş oldu.

"Kardeşim Asel'in hediyesini açsana merak ettik. " Dedi Kerem. Eneste kutuyu açmaya başladı. Açtığında dudakları yana doğru gülümsedi. Ve bilekliği taktı. Kerem yaklaşıp baktı. "Oo baya kaliteli bir şeymiş. Valla Asel bravo tam Enes'in tarzı tutturmuşsun yani helal sana. " Dedi bakarken sonrada Enes konuştu.

"Evet gerçekten çok güzel teşekkür ederim . " Dedi bende gülümsedim sadece. En zor kısmı da atlattığımıza göre artık kafam rahattı hatta gidebilirdim de. Ama Ayaz ve Selin'in ısrarıyla kalmaya devam ettim. Tanımadıklarım hediyeyi verdikten sonra gittiler altı kişi kalmıştık.

Onlar yine kendi arasında sohbet ettiler ben sadece dinliyordum. Bir saat falan sonra herkes kalkmaya başladı. Selin'i Kerem , Melisay'ı da Ayaz bırakıyormuş.

"Bende eve geçiyim o zaman. " Dedim ve kalktım. Onlar çoktan ayaklanmışlardı. Kimisi ayakkabısını giyiyordu kimisi vedalaşıyordu. Bende arkalarından yavaşça ilerliyordum. Sonra bir anda elimi biri tuttu ve durdurdu beni. Yanıma elimi tutan kişiye baktığımda bu kişinin Enes olduğunu fark ettim .

"Biraz konuşalım mı? " Diye sordu sonra devam etti. "Sonra gidersin. " Dedi ve cevap beklemeye başladı. Ne dicektim ki ne konuşucaktık hem ne gerek vardı.

"Yarın iş var biliyorsun geç oldu gidiyim artık. " Dedim çekinerek.

"Asel 10-15 dakika sadece. " Dedi başımı salladım. Biraz bakıştık. Yorulmuştu belliydi ama yorgun halide çok tatlıydı. Saçı başı dağılmış gömleği kırışıktı ama diyorum ya bu hali bile göz kamaştırıyordu . Bizimkiler gittikten sonra balkona geçtik. Bir vakit konuşmadı bende aynı şekilde sadece gökyüzünü izledik. Acaba ne dicekti? Merak etmeye başlamıştım.

 

🔆🔆🔆

 

Bölüm sonu. Bölümü yazarken çok eğlendim normalde çok uzun yazamıyorum ama tatil falan çok iyi oldu kitabım için. Bu arada kitaba yorum yapanlara, oy verenler , destek olanlara çok teşekkür ederim. Sizler sayesinde yazmayı daha çok sevmeye başladım. İyi akşamlar herkese bir dahaki bölümde görüşürüz. 🤗

 

 

Loading...
0%