@medineka2010gmail.
|
Hani bir an olur ya hiç bitmesin, bozulmasın istersiniz. Şuan tam olarak o andaydık. Hem o hem ben. Balkonda durmuş şehrin ışıklarınıyla aydınlanan gece olsada hayran kaldığım gökyüzünü izliyorduk ikimizde. Arada bir başımı çevirip ona bakıyordum. Ama onun hiç bana baktığını görmemiştim sadece gökyüzünü izliyordu. Ve o kadar masum duruyordu ki bazen kafamı geri önüme çevirmek istemiyordum. İnanın bu duygular şuan beni hem üzüyor hem huzurlu hissettiriyordu. Çünkü belki sonra bu anı onunla yaşayıp vakit kaybettiğim aklıma gelince çok kızıcaktım kendime. Ama şuan bu anı yaşadığıma pişman olacağımı bile bile bozmuyordum. Daha doğrusu bozamıyordum bu anı bozmaya nasıl kıyabilirdim ki? Yarım saat geçti tam yarım saat boyunca ne o konuştu ne ben en sonunda ben bozdum sessizliği. Belki sıkıldım sanıcak ama yemin ederim gram sıkılmamıştım sadece ne söyliceğini merak ediyordum. "Konuşucaz demiştin. " Sözümle dikkatı dağılmış gibi pozisyon değiştirdi ve birkaç saniyeğine yukarı baktıktan ve derin nefes aldıktan sonra kendini tamamen bana döndürdü. "Bir derdin biliyorum söyle bana ne oldu, neden günlerdir hatta haftalardır böylesin? " "Ne derdim olucak Enes, nasılım? " Anlamamazlıktan gelip sordum. "Bu halinden bahsediyorum. Haftalardır bir garipsin bunu her zaman fark ediyordum ama bugün emin oldum bir şey olmuş. " "Hiç bir şey olmadı her zamanki halim. Sen yanlış anlamışsın. " "Hayır Asel kör değilim ben görüyorum. Serpil hapse girdiğinden beri değişiğik davranıyorsun. Neden? " Anlaması ne kadar akıllıca keşke sebebi içinde kafa yorsa ama beyni bu kadar elvermiş. Şuan göz devirmemek için kendini çok zor tutuyorum. "Sence neden Enes? Bir düşün istersen. Bulunca tekrar konuşuruz. " Deyip içeri giren kapıya yöneldim ama kolumdan tuttu. Durdurdu beni. "Kaçma Asel konuşucaz bu gece bunu. Hem sen benim sebebini düşünmediğimi sanıyorsun. Düşündüm Asel kafayı yemek üzereyim artık . Komşu olduğumuzu öğrendiğinde bile böyle yapmamıştın. Şuan neden Asel? Neden uzaksın bu kadar? Neden kaçıyorsun durmadan? " Onu bu kadar çaresiz görünce biraz ciddi oldum. Gerçekten beni bu kadar umursadığını bilmiyordum. "Konu sensin çünkü. Enes ben korkuyorum. Eskisi gibi olmaktan, sana tekrar güvenmekten, tekrar bağlanmaktan. Sonra en basit sorunda tekrar aldatılmaktan, kandırlımaktan en çokta tekrar bırakılmaktan çok korkuyorum. Anladın mı beni ilk başlarda seni anlıyordum ailevi sorunların var, benimle kavga ettin sinirlendin o yüzden bana bunu yaptın sanıyordum. Ama uyandım Enes ben gerçekten seven birinin senin yaptıklarını yapmayacağını anladım. " Bunları söylerken içim rahatlasa da bir yandan öyle acımıştıki ama yinede bunlar gerçeklerdi ve ben artık gerçeklerden kaçmayacak kaçanlarıda aynen böyle yüzleştirecektim. Şuan gözlerime bile bakamıyordu. Çünkü yüzü yoktu. Ama çok geçmeden konuşmaya başladı. "Anladım. Elimde olsa o geceyi de komşu olduğumuzu öğrendiğim zaman yaptıklarımı da değiştirmek isterdim. Belki çok geç kaldım ama özür dilerim Asel. " Dedi içim parçalandı resmen. Ama haketmişti. "Ben sana yaptıklarından dolayı kızmıyorum aslında kendime kızıyorum seni yanlış tanıdığım için. " Gözlerimi gökyüzüne çevirip konuşmaya devam ettim. "Ben o gece seninde benim gibi yıkıldığını , gözüne acıdan uyku girmediğini düşünmüştüm. " Burda ufak bir kahkaha attım kendime. "Ama öyle değilmiş tabi. Ya da ne biliyim benim eve geldiğin gün ben heyecanlıydım özlemiştim çünkü seni. Senin de öyle olduğunu düşünüp de evime davet etmiştim. Ama sen yeni şarşırttın beni içinde ne kadar nefret varsa kustun bana. Sonra sana gelip insan gibi sırrını açıklamamın bir sebebi vardı Enes dediğimde inanmayıp dalga geçmen falan bunlar aslında senin gerçek kişiliğindi ama diyorum ya ben seni yanlış tanıdığım için bu hareketlerine şaşırdım. Ama artık alıştım öğrendim yani seni." Dedim ama derken 10 kere duraksadım 10 kere bunu söylemesem mi üzülür mü diye düşündüm. İşte bende böyle bir malım. "Neyse Enes dediğin gibi artık çok geç hem özür dilemek için hemde bazı şeyleri telafi etmek için. İyi geceler . " Dedim ve noktayı koyup gittim. Eve geçtiğimde kendimi öyle kötü hissediyordum ki sanki üzerimden tır geçmişte dayanmaya çalışıyorum direniyorum gibiydi. Kulaklığımı alıp kendime bir şarkı açtım. Bilirsiniz belki ismi Son Veda. Daha sonra yatağıma uzundım üzerimi boğazıma kadar çektim ve ağlamaya başladım. Şuan konuşmamızın tazeliğiyle söylediklerimden pişman olmam normaldi. O yüzden kendimi bu gece için yarın tebrik edicektim. Şuan biraz ağlayıp içimi dökmem gerekti. Çünkü aldığım nefes bile batıyordu şuan boğazıma. Şarkılar bitiyor yenisi çalmaya başlıyordu. Bende o sırada zifiri karanlıkta oturmuş ağlıyordum. Arada bir telefonumdan lise fotoğraflarımıza bakıyordum. Keşke o zaman olduğumuz kadar masum kalsaydık diye geçiriyordum içimden. Ya da keşke hiç tanışmasaydık belki bugüne kadar onun yaşattığı mutluluğu bana kimse yaşatmazdı ama beni onun kadar da üzen olmazdı. Hani insanlar pişmanlıklarıyla büyür derler ya . Benimde pişmanlığım Enes. Onunla tanışmak benim lise dönemindeki en büyük pişmanlığım. O benim Lise Pişmanlığım.
🔆🔆🔆 Evet bölüm bitti. Şuan aynı her güzel şeyin bir sonu vardır diyen bir abla vardıya onun gibi hissediyorum. Bence bölüm çok güzeldi biraz üzücüydü ama kitabın en güzel bölümlerinden biriydi. Peki siz ne düşünüyorsunuz lütfen yorumlara yazın gerçekten bu bölümle ilgili düşüncenizi aşırı merak ediyorum canlarım. Yarın görüşürüz. Ya da dayanamaz bölüm yazarsam bu akşam. 🤭🙂
|
0% |