Enes'in Ağızından

Aselle karşılaştıktan sonra kafamı bir türlü toplayamamıştım. Her şey bir anda gelişmişti ve ben hiç bir şey yapamamıştım. Asel beni Melisayla el ele, göz göze , dipdibe görmüştü ve ben hiç bir şey yapamamıştım. İçim içimi yiyiyordu kaç saattir. Asel bizi öyle görmüştü ama görüldüğü gibi değildi. Tabiki gidip bir haftada Melisayla ilişkiye girmemiştim. Melisayı tamamen arkadaşım olarak görüyordum. Şuan onunla yan yana olma sebebim çok farklıydı. Bu partide akrabalarım, babamın arkadaşları , annemin arkadaşları ve bir çok tanıdık vardı. Ve babam bu galerinin çoğu işini bana yıktığı için artık buranın bir ortağı gibi olmuştum. Bu sebeple babamda benim artık genç bir ergen olmadığımı misafirlere göstermek için bana yanımda bir kız arkadaşımı getirip gelenlerle tanıştırmamı istemişti.

Olay bundan ibaretti. Bende babamın lafının üzerine bir şey söyleyememiştim. Yoksa bence çok gereksizdi ama babam işte eski kafa. Bir yetişkin olduğumu insanlara böyle göstermemi istedi. O yüzden bende Melisadan rica ettim ve kabul edip geldi. Bu durum sadece bu akşam sürecekti bu geceden sonra burdaki çoğu insanı görmeyecektim bile.

Günlerdir neredeyse hiç kimseye belli etmeden bu işleri halletmeye çalışıyordum. Çünkü duyulması benim için büyük sıkıntı olurdu. Oyüzden Aselin ve diğerlerinin haberi yoktu. Ama biliyorum ki Asel bu konuyu çok başka anlamıştı. Ve şuan benden nefret ediyordu. Ona bunların hepsini açıklamam lazımdı. Burayı nerden bulduğundan veya bu programdan nasıl haberi olduğunu bilmiyordum nerden öğrenmişti acaba? Saklı bir iş yapmayı asla beceremiyordum yine her şeyi mahv etmiştim. Bu gece biter bitmez Aseli bulup onu görecektim. Kim bilir ne haldeydi şuan. Ben dertli dertli oturmuş düşünürken Melisa girdi odaya.

"Nerelerdesin Enes kaç saattir seni arıyorum? " Diye söylenerek yanıma oturdu.

"Biraz yoruldum da oturuyordum öyle. " Dedim bende sessizce zaten konuşmaya bile halim yoktu.

"Enes ben buralarda Aseli görür gibi oldum ama sende gördün mü? " Sorduğu soruyla heyecanlandım. Asel geri gelmiş olabilir miydi?

"Ne zaman gördün? " Diye sordum hemen.

"Baya oldu ya , belki yanlış görmüşümdür. " Verdiği cevapla Aselin tekrar gelmediğini anladım.

"Yok yok doğru görmüşsün geldi. Ama geri gitti. "

"Neden ki bir selam verseydik neden hemen gitmiş yani? " Derin bir nefes verdim dışarı.

"Bilmiyorum Melisa. "

"Belki bizi beraber görmüştür ondan kalmamıştır. Gerçi görsede kalmaması saçma sonuçta siz ayrıldınız bunu kabullenmeli artık alışması lazım seni başka kızlarla görmeye. " Dediği şeye biraz sinirlendim ama tepki vermedim. "Hem bence o da artık kendine yeni birilerini bulmalı. Güzel kız yalan yok. Böyle boş bir nedenden dolayı yanlız kalmamalı ama kendi bilir tabi. "

"Ne alakası var Melisa? Bilip bilmeden konuşuyorsun. " Artık gerçekten söyledikleri beynime kan fışkırtıyordu.

"Ne var ya Enes. Ne güzel o da kendi hayatını düzene soksun işte. Mesela Berat ilgili ona karşı . Bence çokta yakışıyorlar. "

"Melisa buna Asel karar verir sen veya ben değil. Ayrıca Aseli tanıyorum ben Beratla sadece arkadaşlar. Yanlış düşünmeye yani kimseye böyle yanlış şeyler söyleme. "

"Evet tabiki buna Asel karar verir. Ben sadece fikrimi söylüyorum. Ve ben Aselin de Berat'a karşı bir şey hissettiğine eminim. Bakışlarını görmedin mi? " Dedikleriye beraber daha fazla bu konuşmayı devam ettirmek istemedim ve ayağa kalktım.

"Yeter bu kadar hadi geçelim artık ayıp olur. " Deyip onu beklemeden odadan dışarı çıktım ve misafirlere doğru ilerledim.

Aselin Ağzından

Hala hiç kıpırdamadan parktaki bankta oturuyordum. Gözlerimde artık yaş kalmamıştı sanki. Ağlamaya çalışsamda ağlayamıyordum. Bir yandan da kendime soruyordum değermiydi ? Beni aldatmış, başıma Serpil cadısını dert etmiş, bana beni dinlemeyecek kadar bile önem vermeyen, biraz önce bakıp tekrar önüne dönen biri için bu kadar üzülmeye.

Eskiler artık umrumda bile değil ama saatler önce bana yaptığı hareket beni çok üzmüştü. Kendi kendime sormama sebep oldu ben böyle bir insana mı aşık olmuşum? diye. Birde Melisayı takmış koluna benim lise arkadaşımı, hala görüştüğüm lise arkadaşımla birlikte bir partiye katılmış. Bunlar bana çok ağır ben kaldıramam böyle bir şeyi. Gerçi ben kaldırsam ne kaldırmasam ne başıma gelmiş bir kere. Kafayı yemek üzereydim.

Hala inanamıyordum birkaç saat içinde yaşadıklarıma. Aselin Enes'i şuan başka birinin yanında mutluydu , başka bir kızla ilgileniyordu. Peki ne kadar süre içinde gelişmişti bu olanlar 1 haftaya yakın bir süreçte. Sinir bozukluğuyla kahkaha attım. Ben günlerdir onun babasının yüzünden bana musallat olan kadınla Enes'in canı için uğraşıyım onun yaptuğına bakın. Tertemiz delirsem yeriydi. Ama o kadar bile halim yoktu. Bu banka oturduğumdan beri temiz hava ve düşünmek beni esir altına almıştı ve bir türlü bu melankolik ortamdan çıkamıyordum. Çıkmakta istemiyordum. Hem burası çok güzel gelmişti hemde uyku bastırmaya başlamıştı. Göz kapaklarım durmadan düşüyordu. Ama ben hala o pislik yüzünden uyuyamamıştım.

Nerede olduğum veya ne tehlikede olduğumu umursamadan uykuya bıraktım kendimi. Hava serindi zaten çok çabuk mayışmıştım.

Sabah uyandığımda bütün kemiklerimin sızladığını hissettim ilk önce sonra gözlerimi araladım ve üzerimde bir battaniye olduğunu gördüm. Hemen ardından da akşam karanlığında tam göremediğim parkta dolaştı gözlerim. Sonra omuzumda bir ağırlık hissettim. Gerçi burada uyuduğum için her yerimde bşr ağırlık vardı ama omzumdaki farklıydı. Kafamı sağıma çevirdim yavaşça. Birde ne göreyim omzumda bir baş vardı. Kim olduğunu anlamak için daha dikkatli baktım ve bu oydu. Enesti. Omzumda uyuyordu.

🔆🔆🔆

Bölüm sonu.

Benim en çok hoşuma giden bölümlerden biri oldu. Eğer sizde aynı fikirdeyseniz oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. Görüşürüz .