Enes'in bakışları beni biraz korkutsada Berat'ı kapıda bırakacak değildim. Hem Enes bu kadarına karışamazdı. Evime kimi alıp almayacağımıda ona soracak değildim. Berat Enes'in sorusuna cevap vermemişti Eneste sorusunun cevabını bekliyordu zaten. Ama ben beklemeyecektim saçma bir soru sormuştu zaten.

"Berat hoşgeldin gelsene içeri. " Dedim Beratta sanki bunu bekliyormuş gibi gülümseyip ayakkabılarını çıkarmaya başladı. O sırada bende Enes'e bakıyordum. Gözlerini devire devire bizi izliyordu. Korkutucu bakışlarını da hala sergiliyordu. Berat içeri girince Enes'in sorunu cevaplamaya karar verdi.

"Başına gelenleri duydum da bir ziyaret etmek istedim. " Dedi bende kafa salladım ve salona oturduk.

"Asel şimdi nasılsın ? Duyunca çok üzüldüm , korktum ama hemende gelmek istemedim."diye sordu oturunca Berat. Hemen ona doğru döndüm. Beratla ben aynı koltuktaydık Enes karşı koltuğa geçmişti.

" Sağol daha iyiyim." Dedim bende sonra aklıma gelen soruyu soracaktım ki Enes benden önce davrandı.

" Sen kimden öğrendin ki olanları? " Diye sordu Enes. Biraz bekledi Berat sonra cevap verdi.

"Selin'den tabiki başka kimden olacak? " Dedi gülerken. Selin bana söylememişti Berat'a haber verdiğini ama neyse. Sonra Berat elindeki poşeti bana uzattı.

" Eli boş gelmek ayıp olurdu. " Derken elinden poşeti aldım.

"yok ya ne ayıbı Allâh aşkına ne gerek vardı teşekkür ederim. "

" O ne ki Asel merak ettim? " Diye sordu Eneste poşete bakmaya çalışırken.

"Iı çilekli waffle galiba . Tekrar teşekkür ederim düşündüğün için. " Dedim bir yandan tatlıya bir yandan Berat'a bakarken.

"Beratcım ya sağol valla ama Asel'in çileğe alerjisi var yiyemez bunu. Keşke başka bir şey alsaydın. " Diye iğneleyici bir şekilde konuştu Enes. Bu çocuk Berat'a neden bu kadar gıcıklık yapıyordu? Ne gerek vardı şimdi bu bilgiye?

"Aa öyle mi? " Beratın tepkisi Enes'in çok hoşuna gitmişti. Dudaklarını büzerek başını salladı. Pislik yapıyordu işte.

"Aman boşver size koyarım ben şimdi yersiniz ziyan olmaz yani. Hem sen nereden bileceksin ki çileğe alerjimin olduğunu falan ? " Dedim hemen.

"Kusura bakma bilseydim almazdım. "

"Bence sen bir daha hiç alma. Baksana biz olmasak çöpe giderdi güzelim tatlı. " Enes'in eline fıraat geçmişti kaçırmazdı artık. Konuşup dururdu.

"Ama çöpe gitmedi dimi Enes? Ben gidip kahve yapıyım. " Dedim ve mutfağa gittim. Enes bu akşam beni delirtmeden gitmeyecekti belliki.

Hemen kahveleri yapmaya başladım. Biraz sonra yanıma Berat geldi.

"Yardım ister misin? " Diye sordu.

"Yok yok sağol otur sen ben hallederim. " Dedim o da mutfak masasının sandalyesine oturdu.

"Böyle habersiz geldim ama müsaittin dimi? " Dedi ben ayakta kahvelerin olmasını beklerken.

"Müsaitim tabi istediğin zaman gelebilirsin haber vermene gerek yok. " Dedim .

"Hmm anladım Enes olunca bir sorayım dedim. "

"Enes benim yan komşum ya o yüzden bazen geliyor ama siz Enesle aynısınız benim için ikinize de her zaman kapım açık. Yani o varken de yokken de gelebilirsin. " Dedim ama biraz saçmalamıştım sanki. Neyse artık yapacak bir şey yok.

Kahveler oldu ve fincan almak için üst dolabı açtım. Oraya boyum yetişmiyordu bu yüzden hiç uğraşmadan sandalye almak için arkamı döndüm ki Berat dibimde bitti. Hemen arkama durmuştu. Ne yapmaya çalıştığını anlamadım ama işime devam etmek istedim. Onun sol tarafından geçmek için sola yöneldim. Ama koluyla engel oldu. Bende öylece kaldım.

"Çıkma sandalyeye ben alırım. " Dedi bende başımı salladım. Ardından kolunu kaldırıp dolaptan fincanları çıkarmaya başladı.

E ben geçseydim keşke önce. Şu an çok yakındık. Tezgahla onun arasında sıkışıp kalmıştım. Nefes bile zor alıyordum. Fincanları indirdikten sonra çekilmeden önce eliyle önüme düşen perçemi kulağımın arkasına aldı. Strest olduğum için gözlerimi kaçırdım. Ama keşke kaçırmasaydım. Kapıda Enes vardı. Evet mutfağın kapısında durmuş bizi izliyordu. Kaşları öyle bir çatılmıltı ki anlatamam. Yumruğunu da sıkmıştı çok korkunç görünüyordu. Hemen tezgahla Berat'ın arasından çıkıp ona doğru ilerledim. Ama o hiç beklemedi. Evden hızla çıktı. Kapıyıda çarpmayı unutmadı. Arkasından öylece baka kalmıştım . Birden arkamı dönüp Berat'a baktım.

"Berat ne yapıyorsun sen? " Diye bağırdım. O ise gülümsüyordu. Bildiğiniz gülümsüyordu. Sonra yüz ifadesini bozmadan cevap verdi.

"Ne yapmışım ? Asel saçını çektim sadece dokunmadım bile . " Diyor bide yüzsüz yüzsüz ya. Delircem. "Bence Enes çok abattı. " Daha fazla dayanamadım.

"Gider misin Berat evimden? " İşaret parmağımla kapıyı gösteriyordum. "Çık git yoksa kalbini kırarım. " Diye de ekledim.

"Tamam gidiyorum sakin ol. " Dedi ve gitti. Kafayı yiyecem ya olanlara bakın.

Bütün kahveleri kendim içtim ve yattım. Sanki uyuyabilecek gibi. Yatakta dönüp durdum. Sonra aklıma borç olayı geldi. Hemen abime yazdım.

Asel : Abi bizim Enes vardı ya okuldan sana para gönderirse sakın kabul etme.

Mertim : Neden göndersin ve neden kabul etmeyim?

Asel :Seninle ilgili bir yalan söyledim. Lütfen beni idare et ve dediğimi yap. "

Mertim : Tamam ya anladık hadi uyu.

Dedi ve rahatladım . Uyumak zor olsada en sonunda uyumuştum.

Sabah kalktığım da saat 1'e geliyordu. Telefonum çalmasaydı yine uyanmazdım hemen arayan kişiye baktım. Abimdi açtım.

"Alo abi. "

"Kızım sen benim başıma ne işler açtın ya. Sabahtan beri Enes arıyor. Hesap numarasını soruyor. "

"Ne abi vermedim de lütfen. "

"Vermedim tabi kızım ne sandın sen abini? "

"Tamam abi sağol. "

"Neden bana para atıyo bu çocuk anlamadım ki? "

"Boşver abi. "

"Ne boşveri Asel bak tehlikeli işler yapma. "

"Off abi çocuk muyum ben ya uyarıyorsun hadi kapatıyorum ben. " Dedim ve kapattım.

Enes'in ağzına sıçmam lazımdı şuan. Ama çok yorgundum. Hemen bir duşa girdim. Sonra kapısına dayandım. Üç kez üst üste zile bastım. Açtı hemen şasırmıştı beni gördüğüne .

"Noldu Asel neden geldin? " Dedi umursamazca. Hemen bağırmaya başladım.

"Ya sen neden beni dinlemiyorsun Enes? Abimi aramışsın kaç defa hesabını istemişsin . "Diye bağırdım apartmanda olduğumuzu unutarak. Enes cevap vermeden beni kolumdan tutup içeri çekti. Kapıyıda ardımdan kapattı. Her şey çok ani gelişmişti ve şuan Enes'in evinde kapının önünde burun burunaydık. Hemen iki elimi onun göğsüne koyup onu ittim.

"Ne yapıyorsun ya sen? " Hala bağırıyordum.

"Asıl sen ne yapıyorsun ne bu halin? Burası senin babanın apartmanı mı kızım ne bağırıp duruyorsun? " Haklıydı. Ama bu beni alakadar etmiyordu.

"Soruma cevap ver beni neden dinlemedin? "

"Ne diyorsun Asel ya işine bak. " Dedi ve beni orada bırakıp salona gitti. Bende arkasından gittim.

"Sana senden yardım falan istemiyorum bu meseleye karışma dedim Enes. Hiç mi önemi yok ya söylediklerimin? " O oturmultı ama ben hala ayaktaydım.

"Evet yok çünkü zor durumda olan sen değilsin abin yani muhattabım da sen değilsin abin. Anladın mı? "

"Anlamadım çünkü bu yaptığın doğru bir şey değil. "

"Neresi yanlış Asel? "

"Bana neden kaçırıldığını anlat dedin bende anlattım. Ama senden yardım isteyen oldu mu Enes? Abimi de mahçup ettin ne gerek vardı? "

"Mahçup edicek bir şey söylemedim sadece yardım etmek istedim. "

"Koca koca insanlarız Enes senden yardım isteyecek olsak dümdüz söylerdik. Yani senin ısrar etmene gerek yoktu? "

"Tamam Asel uzatma. "

"Ne demek uzatma ya böyle mi olucak benim sana söylediklerimin senin için hiç bir anlamı olmayacak mı? Ben sana abim de istemez demedim mi? Sen ne yaptın beni hiçe sayıp abime sordun. " O da ayağı kalkıp bağırmaya başladı.

"Evet neden rahatsız oldun? Sende bana aynısını yapmıştın. Sana defalarca Berattan uzak dur dememe rağmen dinlemedin. Şimdi gelip neden seni dinlemedim diye hesap soruyorsun Asel? "

"Ne alaka şuan Berat? Ayrıca aynı şey mi? "

"Ne yaparsan yap Asel umrumda değilsiniz ikinizde. Söyleyeceklerin bittiyse gidebilirsin. " Deyip balkona çıktı.

"Hayır bitmedi. " Derken onu takip ediyordum. O bir tabureye oturdu bende onun karşısına oturdum.

"Dinlemek istemiyorum Asel uzatma git. "

"Ama ben söylemek istiyorum. Dün sen bizi yanlış anladın. Berat sadece bana yardım ediyordu. "

"Banane bundan kızım? Ayrıca beni yeme Asel yardım ediyormuş. "

"Evet Enes fincanlar yukarıdaydı boyum yetmedi o indirdi. "

"Tamam." Deyip bir sigara yaktı. İçerken bana değil dışarıya üflemeye özen gösteriyordu. Ama bu sefer bende içicektim. Sigara paketinden bir tane alıp çakmak istercesine ona baktım. Kaşları çatıldı.

"Saçmalama Asel koy onu aldığın yere. " Dedi.

"Hayır bende istiyorum beraber içelim bugünde. " Dedim sanki harika bir şeymiş gibi.

"Olmaz dedim. "

"Neden ya ? " Dudaklarımı büzerek masum bakışlar attım.

"İyi tamam ya al. " Deyip verdi çakmağı. "Ama bir seferlik. " Diye de uyardı. Başımı sallayıp yaktım sigarayı. Normalde bu pis şeyi sevseydim karışmazdı ama nefret ediyordum. Bu yüzden izin vermiyordu. İçmeye de alışık değildim. Midem bulanıyordu içince. Sigaraları sessizce içtik sonra ben eve gitmek için kalktım.

"Gideyim artık ben eve. " Dedim ve çıktım balkondan o da peşimden geldi.

"Miden bulanmadı dimi? " Diye sordu unutmamıştı. Hafifçe gülümserken cevap verdim.

"Biraz bulandı ama bir şey olmaz. Görüşürüz. " Dedim ve gittim.

🔆🔆🔆

Merhabalar yeni bir bölümle karşınızdayım. Yarın okulların ilk günü bu yüzden erken atıyım dedim. Bu arada beğendiğiniz bölümleri oylayıp yorum yaparsanız çok mutlu olurum iyi okumalar herkese.