Yeni Üyelik
9.
Bölüm
@mefmera

☂️

#Hüzünlü Kekim: Günaydın Mahperi.

#Hüzünlü Kekim: Sırtım deli gibi acıyordu. Bir bakayım dedim, göremedim. Meğerse cevap sendeymiş.

 

#Mahperi: Günaydın.

#Mahperi: Sana pişman olacağını söylemiştim.

 

#Hüzünlü Kekim: Pişman olduğumu söylemedim.

#Hüzünlü Kekim: Bence çok güzel olmuş.

#Hüzünlü Kekim: En az senin sesin kadar güzel ;)

 

#Mahperi: nE?

#Mahperi: Unutmuş olman gerekiyordu.

 

#Hüzünlü Kekim: Unutursam ayıp olurdu.

#Hüzünlü Kekim: Hadi hazırlan, okula geç kalacaksın.

 

Gülümseyerek yataktan kalktım. Kısa sürede hazırlandım ve kahvaltı yapmadan evden çıktım.

 

5 şarkı sonunda okula vardığımda kapıda bizimkileri ve Alparslan'ı gördüm. Yanlarına gitmekte kararsızdım, adımlarımı diğer tarafa çevirecektim ki Açelya'nın hunharca el sallaması ile el mahkum yanlarına yöneldim.

 

"Günaydın." aynı karşılığı aldığımda, bacağımı kolona yaslayarak onları beklemeye başladım.

 

"Okul çıkışı gezmeye gidiyoruz. Abim nihayet boş zaman bulabildi. Sen de bizimle geliyorsun." Açelya boş boş baktım.

 

"Abin anca zaman bulabiliyorsa, bunu birlikte geçirmek isteyecektir." derken bakışlarım telefonuma inmişti.

 

"Şu anonimi bıraksan da bizle mi ilgilensen." Berk'in koluna ufak bir çimdik attım.

 

"Anonim mi?" Alparslan konuşmaya girdi.

 

"Ay evet abi. Biri Mahperi'ye yanlışlıkla mesaj atmış. Sonra konuşmaya başlamışlar, çok romantik değil mi?" Alparslan kardeşine umutsuz vakaymış gibi baktığında kıkırdadım.

 

"Romantik mi geliyor böyle şeyler sana?" derken sesinde sahte bir kızgınlık vardı.

 

"Ay abi! Şaka yapıyorum. Benim iki tane abim var, bize böyle şeyler ters." Alparslan kardeşini kolunun altına aldı. Yüzüne baktığımda, gözlerinin kan çanağı olduğunu gördüm. Çok yoğun çalışıyor olmalıydı.

 

"Bu arada, gelmende bir sakınca yok Mahperi. İçin rahat edecekse, şu iki baş belası da bizimle gelecek." gülerek başımı salladım.

 

"Peki Alparslan abi, gelirim." yüzünde dehşet bir ifadeyle bana baktı, ardından normale döndü. Ne olmuştu?

 

"Hadi sınıfa gidin artık." Hepimizi kışkışladı. Hızlı adımlarla sınıfa girdik. Ders boş olduğu için testlerimize gömüldük her birimiz. Bakalım çıkışta nereye gidecektik.

 

#Hüzünlü Kekim: Ne yapıyorsun Ay perisi?

 

Okul nihayet bitmiş, çıkışa doğru ilerliyorduk. Elbette gözümü telefondan ayırmıyordum.

 

#Mahperi: Gezeceğiz biraz.

#Mahperi: Sen ne yapıyorsun, daha iyi misin?

 

#Hüzünlü Kekim: İyilik perim yanımdayken mi?

#Hüzünlü Kekim: Elbette iyiyim :)

 

#Mahperi: *Bundan sonra sana sevgi saçacağım yazılı sticker*

 

#Hüzünlü Kekim: *arkadaşlar öyle bir düştüm ki anlatamam yazılı sticker*

 

Güldüm ve arabaya yaklaştığımız için telefonu cebime koydum. Şoför koltuğunda Alparslan yanında ise Aytekin oturuyordu. Onun geleceğini bilmiyordum. Bizi gördüklerinde telefonlarını ellerinden bıraktılar.

 

"Aa, hoşgeldin Mahperi. Geleceğini bilmiyordum." Arka koltuğa yerleşir yerleşmez Aytekin söze girdi.

 

"Şey, sorun olursa gelmeyebilirim." Aytekin yeniden konuşacakken, Alparslan sözünü kesti.

 

"Saçmalama Mahperi." Ben şaşkın, Aytekin kızgın bakıyordu Alparslan'a. Ardından Aytekin yeniden bana döndü ve gülümsedi.

 

"Olur mu öyle şey? Aksine gelmene çok sevindim. Hem belki bu sayede bana karşı mesafeni kırarsın biraz." ardından önüne döndü. Telefonuma iki dakika önce bir mesaj gelmişti.

 

#Hüzünlü Kekim: Bir yoldaki kavşaklara, bir de etrafındaki yavşaklara dikkat et Ay perisi.

 

♠️

 

"Ay abişlerim! Bir karar veremediniz hangi filme gireceğimize. Bütün gün böyle mi geçecek?" Tahmin edersiniz ki sinemaya gelmiştik. Aytekin'le Alparslan hangi filme gireceğimiz konusunda tartışıp duruyorlardı.

 

Aytekin romantik komediye girmek isterken, Alparslan aksiyon filmine girmek istiyordu.

 

"Herkes istediğine girsin o zaman." Alparslan kestirip attı.

 

"Abi oyunbozanlık yapma lütfen. Bak biz hepimiz romantik komediye girmek istiyoruz!" Açelya da en az onlar kadar inatçıydı.

 

"Aslında ben istemiyorum." diyerek ortamdaki kaosa tuz biber ektim. Neredeydi alkışım?

 

"Çok şükür, aramızda benden başka zevkli insanlar da varmış." Alparslan bana göz kırptı. Garip bir şekilde utanmıştım.

 

"O zaman biz Mahperi'yle aksiyon filmi izliyoruz. Size iyi eğlenceler." Alparslan nazikçe kolumdan tuttu ve beni beraberinde içeri sürükledi.

 

"Eee, şey... Bu biraz garip oldu." İtiraz edememiştim. Arkamızdan şaşkınca baktıklarına emindim.

 

"Niye garip olsun abicim." derken abi kısmını oldukça imalı söylemişti. "Altı üstü film izliyoruz." Sonrasında sanki çok normal bir şeymiş gibi yerine oturdu ve gülümseyerek bana yanını gösterdi.

 

"Mısır almadık değil mi? Ben hemen bir koşu alıp geliyorum." Durdurmama müsaade bile etmeden koşar adımlarla çıkışa yöneldi.

 

#Hüzünlü Kekim: Yanındaki gay değilse şayet, neden tanımadığın biriyle film izlediğini sormak isterim.

 

Bu çocuk her anımda beni dikizlemekten sıkılmıyor muydu?

 

#Mahperi: Durumun garipliğini ben de atlatamadım.

#Mahperi: Ayrıca sen niye bana hesap soruyorsun ki?

 

#Hüzünlü Kekim: *Bu ilk yıkılışım değil yazılı sticker*

 

#Mahperi: ndndjnd ya tamam.

#Mahperi: Madem bu durumdan rahatsızsın, gel birlikte izleyelim filmi.

 

#Hüzünlü Kekim: Çok yakında meraklı peri, çok yakında birçok şeyi birlikte yapacağız.

 

"Geldim. Film başlamak üzere." Telefonu kaldırarak Alparslan'dan mısırı aldım.

 

"Teşekkür ederim. Zahmet etmeseydin keşke." kaşlarını çatarak bana baktı.

 

"Duymamış olayım." omzumu silktim ve filme çevirdim başımı. Üzerime üzerime bir sıcaklık basıyordu, hadi hayırlısıydı.

 

Film bitiminde hep birlikte hamburger yemeye geçmiştik. Alparslan'la yol boyu filmi konuşmuştuk. "Ay sahiden! Filmin sonunda ters köşe olmayı tahmin etmiyordum hiç." dedim.

 

"Yetmez mi sanki?" Aytekin'in kızgın sesiyle bakışlarımı ona çevirdim. Çatılı kaşlarıyla bakıyordu.

 

"Anlamadım." derken sesim garip çıkıyordu.

 

"Film biteli yarım saat oluyor. Yetmez mi diyorum bu kadar konuşma?" kaşlarımı alayla kaldırdım.

 

"Okul dışında öğretmenim olmadığını söylemiştin diye hatırlıyorum. Nedir bu karışma merakı?" Aytekin bozguna uğramış bir ifadeyle önüne döndü.

 

#Hüzünlü Kekim: *Kapak kartı (bu kart mal insanları göt ettikten sonra ekstra hasar verir.)

#Hüzünlü Kekim: Güzel laftı, aferin ;)

 

Başımı etrafta gezdirdim. Etraf oldukça kalabalıktı ve neredeyse herkesin elinde telefon vardı. Harika, o beni görüyor ama ben onu göremiyordum.

 

#Mahperi: *Yüzyüzeyken konuşuruz yazılı sticker*

 

#Hüzünlü Kekim: Bu iyiydi. 👍

 

"Yavaş ye yavaş, boğulacaksın!" Açelya konuştuğunda telefonumu çantama attım. Berk yine bildiğimiz gibiydi. Hunharca yemek yiyordu.

 

"Yakında bizi de yiyeceksin diye korkuyorum be Berko." Berk kaşlarını çatarak bana baktı.

 

"Sen önce telefondan başını kaldır bakayım. Anonim de anonim, başımızın etini yedin yahu." gözlerimi devirdim ve hamburgerimi yemeye koyuldum. Bunlara da bir şey anlatmaya gelmiyordu yani!

 

"Anonim mi? O kim?" Aytekin'in sorusuna karşılık Begüm hevesle konuşmaya başladı.

 

"Ay Mahperi'nin gizli aşığı galiba." ayağımla karşımda oturan Begüm'ün bacağına tekme attım.

 

"Lan!" Hayır atamadım! Begüm'e değil Alparslan'a vurmuştum.

 

"Ay, özür dilerim." utanarak bakışlarımı yere çevirdim.

 

"Ne oldu ya?" Açelya şaşkınca konuştu.

 

"Hiçbir şey." Alparslan bir şey söylemediği için minnetle gülümseyerek ona baktım. Göz kırparak önüne dönmüştü.

 

Nihayet günü bitirdiğimizde, kendimi yorgunca yatağıma attım. Bütün gün gezmiş, hayvan gibi yemiştik. Her şeye rağmen çok eğlenceliydi.

 

#0536*** Selamın aleyküm.

#0536*** Varsa bir dal Mahperi alabilir miyim?

☂️

Loading...
0%