Yeni Üyelik
11.
Bölüm
@mefmera

☂️

Utancımdan saatlerdir telefonu almıyordum elime. Kafamı dağıtmak için yüzden fazla matematik sorusu çözmüştüm. Ama aklım hala son mesajındaydı.

 

Garip hissediyordum. İçimdeki hissin anlamını bilmiyordum. Ciddi miydi yoksa benimle dalga mı geçiyordu emin değildim.

 

#Mahperi: Şey, selam.

 

Sonunda dayanamayıp mesaj atmıştım.

 

#Hüzünlü Kekim: O kadar saatten sonra, şey selam mı yazıyorsun cidden?

 

#Mahperi: Ne yazacağımı bulamadım.

 

#Hüzünlü Kekim: Neden?

 

#Mahperi: Bir şey sormak istiyorum.

#Mahperi: Son mesajında ne söylemek istedin?

 

#Hüzünlü Kekim: Senden hoşlandığımı söylediğim mesajdan mı bahsediyorsun?

 

#Mahperi: Ocakta yemeğim var da, bakıp geliyorum hemen.

 

#Hüzünlü Kekim: Saat gecenin 2'si Mahperi. Nsndnsnd

#Hüzünlü Kekim: Biraz özgün yalanlar mı bulsan?

#Hüzünlü Kekim: Bugün hiç camdan dışarı bakmadın mı?

 

#Mahperi: Hayır, neden?

 

#Hüzünlü Kekim: Orada senin için bir şey var :)

 

Merakla cama koştum. Camı açıp dışarıdaki kutuyu elime aldım. Bunu neden fark etmemiştim?

 

Kırmızı kutuyu özenle açtım ve içinden çıkana hayretler içinde baktım.

 

#Mahperi: (medyada)

#Mahperi: Sen ciddi misin?!

 

#Mahperi: Bu benim aldığım en güzel hediye, çok teşekkür ederim. 🥺🥺

 

#Hüzünlü Kekim: Keşke senin kadar güzelini bulabilseydim Ay perisi :)

 

#Mahperi: 🩷🩷🩷🩷🩷

#Mahperi: Çok teşekkür ederim.

#Mahperi: Hayatıma girdiğinden beri her şey yoluna girdi.

#Mahperi: Şey, iyi ki varsın 🖤

 

☂️

 

#Hüzünlü Kekim: Günaydın Ay perisi.

#Hüzünlü Kekim: Bugün gün gerçekten aydınlık.

#Hüzünlü Kekim: Perdeni çekmeden uyumuşsun.

#Hüzünlü Kekim: Benim için hava hoş ama başkası görebilir diye kapında nöbet bekledim.

#Hüzünlü Kekim: Güneşin doğuşundan daha güzel bir manzara olduğunu bilmiyordum.

 

Hemen yataktan kalkarak pencereye koştum. Evet perdemi çekmeyi unutmuştum. Dikkatlice etrafa bakıyordum ama kimseyi göremiyordum.

 

#Hüzünlü Kekim: Beni göremezsin.

#Hüzünlü Kekim: Etraf it piç kaynıyor güzelim.

#Hüzünlü Kekim: Böyle uykudan uyanmış dünya tatlısı bir haldeyken pencereye çıkmamalısın.

 

Utanıyordum. Bu çocuk neden böyle yapıyordu bilmiyordum. Daha onu tanımıyordum bile. Peki neden onunla konuşurken sanki yıllardır benimleymiş gibi yakın hissediyordum?

 

#Mahperi: Pis röntgenci!

#Mahperi: Hem beni röntgenliyorsun, hem kendini göstermiyorsun.

#Mahperi: Küstüm, konuşmuyorum.

 

Perdeyi sinirle çekerek üzerimi giyindim. Ev bugün sessizdi. Fulya muhtemelen izinliydi ve akşama kadar uyuyacaktı.

 

Dışarı çıkıp kulaklığımı takmaya çalıştım.

 

"Ağzına tükürdüğümün kulaklığı! Ne diye dolandın ki sanki?!" birbirine dolanmış kulaklığıma söverken, duyduğum erkeksi bir kahkaha başımı hafifçe kaldırmama sebep oldu.

 

"Alparslan abi? Senin burda ne işin var?" yüzündeki o içten gülümseme hala kendini koruyordu. İstemsizce yüzüme bir gülümseme yayıldı. Adama rezil olmuştum.

 

"Açelya bugün dershaneye gelemeyecek. Test ödevi mi ne varmış, onu getirdim." uzattığı pembe kaplı dosyayı alarak alelacele çantama sıkıştırdım. Bugün biraz geç kalkmıştım. Okula geç kalacaktım.

 

"Aytekin hocaya verseydi ya." derken kendi kendime söyleniyordum.

 

"Aytekin okuldan ayrıldı." şaşırarak ona baktım.

 

"Aa! Neden?" hafifçe kaşlarını çattı ancak çok kısa sürdü.

 

"Bilmem, istersen kendisine sor." tripli miydi? Yok canım, ne münasebetti!

 

"Ne alaka canım, öylesine sordum." telefondan saate baktığımda derse yarım saat kadar geç kaldığımı gördüm.

 

"Neyse, ben kaçayım artık. Çok geç kaldım."

 

"Gel ben bırakayım." Aldığım ani teklifle bir süre duraksadım.

 

"Şey, zahmet olmasın?" derken tereddütlüydüm.

 

Güldü."Şey, zahmet olmaz." benimle dalga mı geçiyordu o? Evet, evet. Benimle dalga geçiyordu.

 

"Peki madem." ilk kez içimden geçeni yapmak istedim ve arabaya bindim. O da şoför koltuğunda yerini almıştı. Telefonuma baktığımda hüzünlü kekimden cevap gelmediğini gördüm.

 

#Mahperi: Bak sen beyefendiye!

#Mahperi: Alo küstüm diyorum.

 

Arabanın içinde iki bildirim sesi yankılandı.

 

#Mahperi: Ne demek cevap vermemek.

 

Bir bildirim sesi daha duyuldu.

 

#Mahperi: Daha çok mu küseyim?

 

Hüzünlü kekime her mesaj attığımda, Alparslan'ın telefonuna bildirim düşüyordu. Alparslan telaşla telefonunu aldı ve birkaç tuşa bastı.

 

"Efendim Açelya? Tamam verdim ödevini, ne ard arda mesaj atıp duruyorsun?" bir an Alparslan'dan şüphelenmiştim.

 

Alparslan telefonu kapattığında çoktan okula gelmiştik. Apar topar arabadan indim.

 

"Çok teşekkür ederim Alparslan abi! Açelya'ya selam söyle, okul çıkışı uğrayacağım yanına!" Cevap beklemeden koşar adımlarla okula ilerledim.

 

Ve telefonuma mesaj geldi.

 

#Hüzünlü Kekim: Bana küsüp başka adamların arabasına mı bindin?

#Hüzünlü Kekim: Üstelik o adamın kardeşi sana kafayı takmışken.

 

☂️

 

"Mahperi! Nereye daldın yine." Açelya'nın sesiyle telefonumu yatağın üzerine bıraktım. Okul bitmiş, anneme haber vererek Açelya'nın evine gelmiştim.

 

"Hiç. Çorbanı soğutma hadi." Açelya tarhana çorbasını kaşıklamaya devam etti.

 

#Mahperi: Sen neden bahsediyorsun?

 

Sonunda mesaj atabilmiştim. Aytekin hocanın benden hoşlanıyor olması mantıksızdı.

 

#Hüzünlü Kekim: Sana anonim olarak mesaj atan diğer şahsiyet Aytekin.

#Hüzünlü Kekim: Merak etme gerekeni yaptım.

 

#Mahperi: Ne yaptın?

 

#Hüzünlü Kekim: Ağzını burnunu kırdım :).

 

#Mahperi: Neden peki? Ne sıfatla yaptın bunu?

#Mahperi: Adını, sanını, hiçbir şeyini bilmiyorum.

#Mahperi: Benim hakkımda her şeyi öğreniyorsun.

#Mahperi: Bu durum daha ne kadar böyle sürecek?

 

#Hüzünlü Kekim: Öğrendiğinde eline ne geçecek peki?

#Hüzünlü Kekim: Pekala madem ne sıfatla bunu yaptığımı bilmek istiyorsun.

#Hüzünlü Kekim: Senden fena halde hoşlanıyorum ay perisi.

#Hüzünlü Kekim: Belki sen de benden hoşlanıyorsun.

#Hüzünlü Kekim: Ya kim olduğumu öğrendiğinde beni sevmezsen?

 

#Mahperi: Sen gerçekten aptalsın.

#Mahperi: Ben seninle şu kısa zamanda konuşurken bile her şeyin değiştiğini, daha mutlu bir insan olduğumu söylüyorum.

#Mahperi: Bir düşünsene, sence seni sevmeme ihtimalim var mı?

☂️

Loading...
0%