Yeni Üyelik
52.
Bölüm
@mefmera

☂️

"Bunlar çok eski tip yerler anne. Tamam Alparslan'la her yerde evlenirim dedim de bizim de bir forsumuz var yani." Alparslan gülerek beni kendine daha fazla çekerken annem oflayarak telefonu önümden çekti.

 

Sınavlarım nihayet bitmişti. Annemler hala düğün mekanı arayışı içindeydi. Benim memnuniyetsizliğimden sebep hala bir karar verememişlerdi.

 

"Ben karışmıyorum kızım. O zaman gidin kendiniz bulun. Yaşlandım yemin ediyorum!" annem hayıflanarak yanımızdan kalktığında ayaklarımı sehpaya uzatarak kumandayı elime aldım.

 

"Allah'tan karışmıyorlar. Hayır kalpleri kırılsın da istemiyorum ama ne bileyim içime sinmiyor hiçbiri."

 

Alparslan saçlarımı okşamaya başladı. "Sen nasıl bir şey hayal ediyorsun?"

 

Kumandayı dudaklarıma hafif bir ritimle vurarak düşünmeye başladım. "Bilmiyorum ki. Alparslan ben hiç düşünmezdim ki evleneceğimi. Ne bileyim; karşıma senin gibi biri çıkacak, ben aşık olacağım, aniden evlenmeye karar vereceğim falan... Bunlar aklımın ucundan bile geçmiyordu." Biraz durduktan sonra devam ettim. "Senin aklında var mı bir şey?"

 

"Sence benim umrumda olur mu? Şimdi gidelim nikah kıyalım, sonra evimize yerleşelim işte." Güldüm. Ben de böyle düşünüyordum aslında.

 

"Aslında aklımda bir şeyler var ay perisi. İkimiz de şatafatlı bir düğün istemiyoruz biliyorum. Sade bir nikahla evlenmek de sana haksızlık olacak. Bu evden gelinliğinle çıkmayı hak ediyorsun. O yüzden geriye tek bir şey kalıyor." heyecanla doğrularak ona baktım. Heyecanıma gözlerini kısarak bakıp güldü. "Sahil düğünü yapmaya ne dersin?"

 

Sevinçle ellerimi çırptım. "Ay harika! Ben niye düşünmedim ki bunu? Ne o öyle salonmuş, tekneymiş... Kraliyet düğünü yapıyoruz sanki." Alparslan güldü ve telefonunu çıkararak bir şeyler araştırmaya başladı.

 

"Dur bakalım. Bizimkilerle bir konuşalım, onların da kafasına yatarsa gidip organizasyon şirketleriyle anlaşırız." heyecanla başımı salladım.

 

Annem de o sırada elindeki tepsiyle bize yaklaşıyordu. "Annecim." dedim heyecanla.

 

"Buldunuz mu yoksa?" başımı salladığımda annem yanımıza oturdu.

 

"Sahil düğünü yapmaya karar verdik. Ne dersin?" annem omzunu silkti.

 

"Kızım ben kendim için mi uğraşıyorum sanki? Sen nerede ve nasıl mutlu olacaksan bana uyar." gözlerim dolmuştu. Zaten düğün tarihi yaklaştıkça iyice duygusal bir insana dönmüştüm.

 

Alparslan bir süreliğine yanımızdan ayrıldı. "O zaman karar verdiyseniz gidin gelinlik bakmaya başlayın. İşin en zor kısımları onlar zaten. Şurada 1 aydan az bir zaman kaldı kızım. Nasıl yetişecek?"

 

"Alparslan annesini aramaya gitti galiba. Onun da gönlü olsun da öyle başlarız hazırlıklara."

 

Alparslan gelene kadar telefonumu elime aldım ve gruba mesaj yazmaya başladım.

 

Manyalamasyon Grubu

 

#Mahperi: Heyecanla beklenen o an geldi. Hazır mıyız?

 

#Berk: Hamile misin?

 

#Begüm: Ksbxkabxksb salak

 

#Açelya: Hayır ya! Daha hala olmaya hazır değilim ben.

 

#Fulya: Ben teyze olmaya hazırım. Hani bana yeğen?

 

#Mahperi: Ya bir susun, iki dakika mantıklı insanlar gibi davranın. Hayır Alparslan üzerime ceketini attı diye mi hamile kalayım? Adamla öpüşmekten ileri gidemedik ki!

 

#Berk: Bu pis detayları öğrenmek istemezdim Mahperi.

 

#Begüm: Zaten senin hala bu grupta ne işin olduğunu çözemedim. Sen git Aytekin abimle Alparslan abimin kurduğu gruba girsene.

 

#Açelya: Onu almıyorlar ki gruba.

 

#Berk: *Yaptığınız götlük dört dörtlük yazılı sticker*

 

#Mahperi: Uğraşmayın çocuğumla. Neşe katıyor işte gruba daha ne olsun?

 

#Fulya: Kızım haberi söyle artık. Tuvalete gidiyorum diye kalktım döneceğim geri.

 

#Mahperi: Düğün yerine karar verdik galiba. Sahil düğünü olsun istiyoruz. Nasıl??

 

#Begüm: Çok büyük bir habermiş gerçekten.

 

#Açelya: Ay inan ki çok büyük bir haber Begüm. Annem sanki kendi düğününü hazırlıyor gibi dolanıyordu evin içinde.

 

#Fulya: Bizimkinin de bir farkı yoktu vallahi. Çok iyi fikir bu arada.

 

#Açelya: Ay evet evet. Böyle bol bol fotoğraf çekmelik, hikaye paylaşmalık.

 

#Berk: Koyun et derdinde, kasap can derdinde.

 

#Mahperi: ...

 

#Açelya: ...

 

#Begüm: ...

 

#Fulya: ...

 

#Berk: BRUH MOMENT

 

Gülerek telefonu kapattım. Alparslan çoktan gelmişti. "Ne diyor annem?"

 

"Nihayet karar verdiniz diyor. Yüzümdeki son çıkan kırışıklıkların sebebi de sizsiniz demeyi ihmal etmedi." güldüm.

 

"O zaman ne yapalım? Organizasyon şirketleriyle falan konuşalım. Bir an önce hallolsun düğün mekanı. Ben daha gelinlik seçeceğim."

 

"Tamam hadi hazırlan da çıkalım." koşturarak odama geçip yazlık elbiselerimden birini giydim. Alparslan geleceği için zaten hafif bir makyaj yapmıştım. Saçlarımı toplayarak içeri geçtim.

 

"Gelinlik işini yarına bırakalım. Bizim kızlar da gelmeli mutlaka. Ben karar veremem çünkü." ayakkabılarımı giymeye çalışırken konuştum.

 

"Olur sevgilim de acele etme, düşeceksin." Alparslan düşmeyim diye sırtımdan destek oluyordu. O böyle yapınca düşüyordum işte...

 

"Hadi dikkat edin. İşi halletmeden de gelmeyin ha." Anneme bir asker selamı çakarak kapıyı kapattım.

 

Arabaya geçtiğimizde telefondan organizasyon şirketlerine bakmaya başlamıştım. Çok heyecanlıydım. Derin bir nefes aldım. Her şey çok güzel olacaktı, çok!

 

☂️

 

"Tabi anlıyorum. Ama bunlar biraz garip. Yani biraz sade gibi de. Böyle alelade olmasın istiyorum. Bir kez evleniyorum sonuçta." bilgisayar başındaki adamın sabrının son demlerinde olduğunu yirmi metre öteden anlayabilirdiniz. Ne yapsaydım? Bir kere evleniyordum sonuçta.

 

"Tamam da hanımefendi. Başta sade bir şeyler istediniz diye bunları gösteriyorum size."

 

İkram ettikleri kahveden bir yudum alarak arkama yaslandım. "Nasıl desem, başta gerçekten umrumda değil gibiydi. Ama baktıkça bu kadar da olmaz diyorum. Hem sonradan heves etmiş olamaz mıyım yani?"

 

Adam birkaç model daha göstermişti. Sonuç yine hüsran olunca, bugün girdiğimiz 3. organizasyon şirketinden de ayrıldık.

 

Alparslan yakınlardaki bir kafeyi işaret ettiğinde oraya geçtik. Belki de bir dilim çikolatalı pasta bana iyi gelecekti.

 

"Çok mu yordum insanları?" dedim üzgünce. Alparslan masanın üzerine koyduğum elimi avcuna aldı.

 

"Her şey gönlünce olsun yeter ki. Hem bir şey yapmıyoruz ki. Bilgisayardan mekan gösteriyor işte." gülümsemeye çalıştım.

 

"Seni de çok yordum ama. Ben ne zaman bu kadar memnuniyetsiz bir insan oldum?" Alparslan kaşlarını çattı.

 

"Güzelim, sen yeter ki mutlu ol. Dünyada ne kadar yer varsa hepsini gezmeye hazırım. Yapma böyle lütfen." Alparslan'ın elini dudaklarıma götürerek öptüm.

 

"Seni çok seviyorum ben. Biliyorsun değil mi?" dedim çocuksu bir sevinçle.

 

"Ben de seni çok seviyorum güzeller güzelim. Hadi ye şimdi pastanı, bakmaya devam edelim." başımı salladım.

 

Pastamı yerken bir yandan da telefona bakmaya devam ediyordum. "Buldum!" diye bağırdım ansızın.

 

"Vallahi buldum." telefonu ona göstererek tepkisine baktım. "Buraya gidelim mi lütfen?" Alparslan hızla hesabı ödedi. Yarım saat içinde şirketin adresine vardık. Alparslan arabayı park eder etmez indim. Telaşla içeri girdiğimizde görevliye direkt fotoğrafı gösterdim.

 

"Bunu istiyorum!" adam şaşkınca bana bakarken Alparslan güldü.

 

"Biz burayı kiralamak istiyoruz. Eşim biraz heyecanlı." Adam gülümseyerek bizi masaya aldı.

 

"Burası sıkça tercih edilen mekanlarımızdan. Gün tercihiniz var mı?" Alparslan bana baktı.

 

"En yakın tarihler nedir?" adam sorumla birlikte bilgisayarda bir şeylere bakmaya başladı.

 

"En yakın 20 Temmuz tarihinde." gülümseyerek Alparslan'a baktım. 20 Temmuz benim doğum günümdü.

 

"O zaman kesinlikle kiralıyoruz." adam Alparslan'ın konuşması ile birlikte evrakları hazırlamaya başladı. Birkaç soru sorduktan sonra kaporamızı verdik ve dükkandan ayrıldık.

 

"Ayy çok güzel değil miydi?" Alparslan başını salladı.

 

"Diğerlerinden bir farkı yoktu. Orayı güzel yapacak şey sensin." gülümseyerek Alparslan'a sarıldım.

 

Evliliğimize adım adım yaklaşıyorduk. Neyse ki işin en zor kısımlarından birini halletmiştik. Alparslan arabanın yönünü bana evlilik teklifi ettiği ormana çevirirken gülümsedim. Bu şehrin her yerinde anımız vardı.

☂️

Loading...
0%