Yeni Üyelik
64.
Bölüm
@mefmera

☂️

"Daha fazla yedirme, kusacağım yine." derken Alparslan'ın ballı ekmek uzatan elini geri çevirdim.

 

"Tamam tamam. Az bir şey yemek yiyorsun zaten o da midende kalsın." El birliğiyle kahvaltı masasını toplayarak evden çıktık. Bugün bebeğimizi görmeye gidecektik. 2.5 aylık olmuştu. 2 haftada bir kontrole gidiyorduk. Şimdilik bir sorun gözükmüyordu.

 

Hastane kafeye yakındı. Yoldan geçerken annem ve Füsun annemi de alacaktık. Annemi kendi kontrollerine götürüyorduk. Gitmişken bebeği de göreceğimizden Füsun anneye haksızlık olmasın diye onu da götürmek istemiştim.

 

Kafeye geldiğimizde annemler bizi kapıda bekliyordu bile. Annemin elindeki tahin pekmezli karışımı görünce ağlamaklı bir ses çıkararak Alparslan'a baktım.

 

"İmdat aşkım ya imdat! Annem beni her gördüğünde ağzıma tahin pekmez tıkıştırıyor."

 

Alparslan kahkaha attı. "Ne yapsın güzelim sizi düşünüyor kadın."

 

Annemler çoktan arabaya binmişti. "Anne vallahi yemeyeceğim. Yeni yemek yedim midem kaynıyor zaten."

 

Annem güldü. "Olsun yanımda bulunsun da acıkınca tepiştiririm ağzına." görmeyeceğini bilsem de gözlerimi devirdim.

 

"Hamilelik nasıl gidiyor kızım?" dedi Füsun annem.

 

"Şu an bir şey anlamıyorum hamilelikten. Bu kadar mide bulantısı normal mi bilmiyorum."

 

"Benim de çok bulanırdı kızım. Kız çocuğu çok bulandırır derler kızmı ki acaba?" dedi annem.

 

"Vallahi ben de bir Alparslan'da bulandım o kadar. Ben de erkek çocuğu bulandırır diye biliyorum ama." diye eşlik etti Füsun annem. Onlar kız erkek tartışması yaparken çoktan hastaneye gelmiştik.

 

"Biz yine de doktora bir soralım. Bu kadar bulanması normal değilse bir çözüm buluruz." dedi Alparslan. Ona aşk dolu gözlerle bakarken bir de öpücük attım. Zaten çok seviyordum hamilelik hormonları beni iyice bu adama bağımlı yapmıştı.

 

Randevu saatimiz gelince hep birlikte doktorun odasına girdik. "Hoş geldin Mahperi'cim. Uzan bakalım minik fasulye nasılmış."

 

Yatağa uzanarak karnımı açtım ve beklemeye başladım. Ultrason ekranında bebeğim gözüktüğünde anlamasam da bakıyordum.

 

"Hocam bizim çok mide bulantımız oluyor. Sizce normal mi?" Alparslan sanki kendi hamileliğinden bahsediyor gibi konuştuğunda gülmemi bastırmaya çalışıyordum.

 

"Hmm." diyen doktor dikkatle ekrana bakıyordu. Kaşları hafiften çatıktı. "Aa." diye bir tepki de verdiğinde ben çoktan telaşlanmıştım.

 

"Bir sorun mu var?" dedim neredeyse titreyerek.

 

Doktor bunun üzerine gülümseyerek bana baktı. "Hayır hayır, bir sorun yok sen sakin ol lütfen." Ultrason cihazını bir süre daha karnımda gezdirdikten sonra bana peçeteyi uzatarak muayeneyi sonlandırdı.

 

"Mide bulantının aşırı olması çok normal. Normal bir gebelikten iki kat fazla belirti göstereceksin bundan sonra." kaşlarımı çatarak ona baktım. Anlamamıştım.

 

"Daha önceki muayenende iki kese görmüştüm ama emin olmadan sana söylemek istemedim. Keselerin ikisinde de bebek var. İkizlere hamilesin Mahperi." gözlerimden ne ara aktığını anlamadığım yaşlarla birlikte kendimi Alparslan'ın kollarına bıraktım.

 

"Çok dikkat etmelisin bundan sonra. Mümkünse sürekli yatar pozisyonda kal. Ağır iş falan yapayım deme sakın."

 

"Hocam eşim zaten beni bir an olsun ayağa kaldırmıyordu. Artık tuvalete giderken bile ayrılmayacak yanımdan." dedim gülmekle ağlamak arası bir sesle.

 

Doktor güldü. Kullanmam için birkaç ilaç yazdıktan sonra oradan ayrıldık. Annemin kontrolleri de temiz çıkmıştı. Çifte mutluluk yaşıyordum şu anda.

 

Alparslan annemleri kafeye bırakmıştı. Şimdi doğrudan eve gidiyorduk. Arabayı o kadar yavaş kullanıyordu ki. "Alparslan?" dediğimde gözünü yoldan ayırmadan cevap verdi.

 

"Bir şey mi oldu? Miden mi bulandı? İyi misin?" ağlar gibi bir ses çıkardım.

 

"Sevgilim yürüyerek gitsek daha çabuk ulaşırdık eve."

 

"Sarsmamaya çalışıyorum seni. Doktor dedi ya çok dikkatli olmamız lazım."

 

"Allah'ım imdat ya! Ben seni zar zor ikna etmiştim zaten bir şey olmayacağına. Şimdi başa mı saracağız?"

 

"Hayatım, güzel gözlü karım. Düşünecek 3 canım var benim artık. İzin ver size gözüm gibi bakayım, lütfen." elimi elinin üzerine koydum.

 

"Üstüne düşenden fazlasını yapıyorsun zaten Alparslan. Siz böyle yaptıkça ben strese giriyorum. Stres daha kötü etkileyecek çocukları. Lütfen biraz az evhamlanın." Alparslan arabayı evin önüne park edip yönünü bana çevirdi.

 

"Böyle düşündüğünü bilmiyordum. Doğru olanı yapmaya çalışıyorum. Sizi çok seviyorum. Siz iyi olun diye çabalıyorum." yüzünü ellerimin arasına aldım.

 

"Biliyorum canım kocam. Çok teşekkür ederim yanımda olduğun, beni sürekli kolladığın için. Sadece biraz nefes alayım. Ben de biliyorum evlatlarım için neyin doğru olacağını." Alparslan önce ellerimi sonra alnımı öptü.

 

"Haklısın güzelim, affedersin. Babalık hormonları işte." dediğinde güldüm. "Ne gülüyorsun? Annelik hormonu oluyor da babalık hormonu olamaz mı?" dedi tek kaşını kaldırarak. İşin komik tarafı bunu gerçekten ciddi söylüyor oluşuydu.

 

"Eve gidelim eve. Acilen eve gidelim Alparslan aşeriyorum ben." dedim gülerek.

 

Eve geçip kendimi dinlenmek için yatağıma bıraktığımda Alparslan da yanımdaki yerini almıştı çoktan. Bir eli saçımda, diğer eli karnımda gezinirken ben çoktan hayallere dalmıştım.

 

☂️

 

Manyalamasyon Grubu

 

#Mahperi: Bana acil iki tane isim önerin.

 

#Açileya: Çift isim mi koyacaksınız?

 

#Fulya: Kız daha cinsiyeti belli değil ne bu acele?

 

#Mahperi: Çift isim koymayacağım. İki tane isim koyacağım.

 

#Açileya: Aynı şey ya yenge. Kafan yanmış senin hamilelikten.

 

#Mahperi: :))))

 

#Açileya: Ay noluyooo?

 

#Mahperi: :))))

 

#Begüm: Açelya salak mısın kızım anlasana, bebekler ikiiiiz!

 

#Açileya: Neee? Allah'ım yiycem şimdi? İki kez mi hala oluyorum bennn?

 

#Sude: Çok sevindim Mahperi, sağ salim alın kucağınıza inşallah. 🤍

 

#Mahperi: Darısı sana yengeciğim.

 

#Açileya: Darısı sana yengeciğim.

 

#Fulya: Darısı sana yengeciğim.

 

#Sude: İmdat! Kaç tane görümcem var benim?

 

Gülerek sohbeti kapattım. Alparslan bu gece nöbete gitmişti. Birazdan Fulya ile annem buraya gelecekti. Alparslan 10 dakikada bir arıyor, arayamıyorsa mesaj atıp soruyordu nasıl olduğumu.

 

Kapı çaldığında yalnızlıktan iyice sıkılmıştım. Koşa koşa gitmek istesem de bebeklerimin varlığını hatırlamış sakince kapıyı açmıştım.

 

"Sürpriiiz!" karşımdakileri görünce sevinçle çığlık attım.

 

Açelya, Sude, abim, Fulya, Emre, Begüm ve Berk buradaydı. Bir annemler eksikti. "Hoşgeldiniz! Kız niye haber vermedin döndüğünü?" dedim Açelya'ya bakarak.

 

"Sürpriz yaptım yengoşum. Çek kıçını da içeri girelim." Gülerek kapıdan çekildim ve içeri davet ettim onları.

 

"Enişte yemin ediyorum kralsın." Emre'nin elindeki pizza kutularını alırken konuştum.

 

"Annene söyleyim pizza yediğini de gör." dedi Aytekin abim. Ona orta parmak gösterip mutfağa geçtim.

 

"Ya bırak biz hallederiz. Üç canlı halinle yemek mi yapacaksın bize?" dedi Açelya.

 

"Tek başına Ankara'da kalmak yaramış sana. Adam olmuşsun." dedim alayla.

 

"Sus, zaten beni bıraktın gittin bir başıma." Onu kendime çekerek saçlarıyla oynadım.

 

"İki kere hala yapıyorum seni, telafi etmez mi?" dedim şirince.

 

"Ya yerim ben onları! Hemencecik doğursan keşke." kıkırdadım.

 

"Açelya sen niye bu kadar seviniyorsun anlamıyorum. Baba tarafı sevilmez ki bir kere. Yeğenlerim en çok beni sevecek." dedi Fulya.

 

"Yok ya! Sen de bir tane doğurursun hemen. Seni görmez bile çocuklar."

 

"Susun, en çok beni sevecek yeğenlerim." Aytekin abim mutfağa giriş yaptığında güldüm.

 

"Tabi. Hem dayıları hem amcaları olacaksın."

 

Kızlar bana hiçbir iş yaptırmamış ben de kıçımı devirip içerde oturmuştum. Yemekleri yeyip güzel de bir film izleyene kadar saat gece yarısını bulmuştu. Yataklarını hazırladıktan sonra odama geçtim. Kocamı çok özlemiştim!

 

#Mahperi: Sevgilimmmm.

 

#Alparslan: Efendim güzel bebeğim.

 

#Mahperi: Çok özledim seni. Eve gelsene.

 

#Alparslan: Ben de çok özledim. Keşke gelebilsem.

#Alparslan: Minik bebeklerim nasıl?

 

#Mahperi: İyiler babası keyifleri yerinde. Sndnsndb

 

#Alparslan: Üçünüzü de yerim.

#Alparslan: Çok yoruldun mu bugün?

 

#Mahperi: Evet. Sen olmayınca daha bir yorgun oluyorum.

 

#Alparslan: Geleceğim meleğim. Sabah kollarıma alıp dindireceğim yorgunluğunu.

#Alparslan: Uyuyun şimdi. Sizi çok seviyorum.

 

#Mahperi: Biz de seni çok seviyoruz.

#Mahperi: *Sanal kucaklaşma gönderiliyor*

☂️

Loading...
0%