@mehir29
|
"Abicim napıyorsun burda? " Yanıma geldi. Yanağımı okşadı. Eline vurdum istemeden. Dudağımı dişlerken buldum kendimi. Abim sakin duruyordu. Kaşlarımı çatmamak için zor durdum. "Güzel kardeşim bir şey mi oldu? Ayrıca siz Erayla nerden? " İkimize göz işareti yaptı. Yutkundum. Eray kolunu omzuma atıp kendine çekti. Güven vermek için omzuma sıkıp gülümsedi. Ağzından çıkan sözle ona döndüm.
"Kız arkadaşım. " Ne bir dakika. Bu kadar yakışıklı sevgilim olacak da benim haberim olmayacak? İç sesimde duysam inanmam. NE? "Desene bacanak olacaz. " Eray mevzuyu bildiğinden suratı sinirli bakıyordu. Beni kendine doğru çekti. Abimin gözü seğirdi. Ama gülümsedi. Fakat ben anlardım. Boynundaki damarlar çıkmıştı dışarı.
"Ceren abla? " Sarışın kadın bizim karşımızdaki koltuğa oturdu.
"Efendim canım. "
"Bir böksorle birliktesin biliyorsun değil mi? " Eray çaktırmadan alttan alttan söylüyordu. Bu kız çok safa benziyordu. Ya da safa benzeyen bir şeytan.
"Tabiki sevgilimin ne iş yaptığını ve zorlandığını biliyorum hayatım. " Dedi ve bana bakarak devam etti. "Canım alınma ama size bakabilmek için bu işe girmiş olması çok güzel. " Abimin gözlerine aşkla baktı. Sakallarını okşadı. "Ve ona sahip olduğum için çok şanslıyım. " Sesli gülmemle bakışlar üstüme geldi. Asla renk vermeyen yengem(!), gözleriyle susmamı söyleyen abim ve tepkisiz Eray. Fakat gerilmişti. Bunu hissetmiştim.
"Yaa. Ya ne demezsin. " Yapmacık bir gülüş attım. Gözlerimiz çakıştı. Bakışımızı ben kesmedim. Sonunda yanındaki kıza geri dönmek zorunda kaldı.
"Siz ne yapıyorsunuz peki? Yalnız? " Bende diyordum bu ayı ne zaman belirecek? Gülümsedim. "Tek değilizki abicim. Eda var." Abimin yerine sindi. Eminimki morrrt oldu. Kızarıp bozarıyordu. Eray konuştu. "Grup ödevimiz vardı ve annenizi rahatsız etmek istemedim. " Abim ilk defa aferin der gibi baktı. Çünki biliyordu ki eve gelirse bilinecekti. Duvarlar kendini ele verirdi. Her yerin yıkık dökük olduğunu açıklayamazdı.
"Ben burada defter kitap göremiyorum Eraycım? Hayır yanı. Sevgilimin kuzenisin fakat bilirsin işte erkekleri... Kız kardeşimi sana nasıl emanet edebilirim? " İğrendim söylediklerinden. Ne kadar güzel rol yapıyorsun abiciğim.
Eray sakinliğini korudu. Gözlerini asla ayırmadı. Etrafta o kadar yoğun bir gerilim var ki trafo getirsek yanacak.
"Deren çok akıllı bir kız. Karşısına öyle bir erkek çıksa bile kendi başının çaresine bakıyor. " Daha fazla konusmasına izin vermedi kuzeni.
"Ay hayatım. Kuru kuru oturuyoruz. Ben kahve yapayım. " Ayağa kalkmışken kolundan tutup kalkmasını engelledi.
"Güzelim annem beni bekler. Biz kalkalım. Hadi. Deren.... " Ayağa kalktım. Eray endişeyle yüzüme bakıyordu. "Dert etme. " Diye fısıldadım. Gülümsedim ve kız arkadaşına elimi uzattım. Parmak ucuyla tuttu elimi. Gülümsedim "Memnun olurum yengecim. "
"Bende canım. " Ve çıkış kapısına yöneldik. Elinde bebekleriyle eda bacaklarıma yapıştı.
"Yaaa Işık abla gitme. " Sarı saçlarını sevdim ve kucağıma aldım. Hemen başını göğsüme koydu. Öptüm bal yanaklarını.
"Bir daha geleceğim balım. "
"Söz müüü? " Kocaman gulumsedi. Bende aynı şekilde kafamı salladım. O sırada ceren abla abımı öpmekle meşguldü. "Ah canım. Ablayı çok mı sevdin? Ama şimdi gidiyorlar. Gel bakalım bana. " Kucağına almak için kollarını açtığında kollarını bana bağladı eda. Kaç saattir mızmızlık yapmayan kız somurttu ve kafasını çevirdi. Yutkundum. Çocuklar hisseder. Erayın kucağına verdim. Hemen abisinin boynuna sarıldı. Dudakları büzülü de çok tatlı lan! Bana bol bol öpücük atmayı da ihmal etmedi. Ayakkabımı giyip elimi salladım.
"Görüşürüz." Gülümsedim ve evden çıktık. Merdivenleri hızlı hızlı inip yokuştan inmeye telkin ettim.
"Bekle. Atla arabaya. "
"Gerek yok. Ben gidiy-" Gülümseyerek fakat sert sesiyle üsteledi. Balkondan bize baktıkları için dediğini yaptım.
Ve arabayı sürmeye başladı. "Orospu oluyormuşsun kardeşim. " Delirmiş gibi gülmeye devam etti. Heh bir bu eksikti. O da olsun tam olsun. "Hayırdır lan sen elalemin evinde, ders çalışma ayağına ha! " Kafamı torpidoya vurunca yumruklarımı sıktım.
"Senin kız arkadaşın olunca bir şey yok da benim olunca mı... " Devam edemeden yüzüme tokat attı. "Kes lan! Ayrıca seni kim sever be. " İğrenerek yüzüme baktı. "Kızım yetimsin sen yetim. Kim bilir napıyordunuz orda! " Direksiyonu yumrukladı.
"Kim bilir sen neler yapıyorsan onunla. Beni de o yüzden suçluyorsun. " Daha fazla vurdu arabaya. "Doğru konuş o senin yengen lan! " Histerik bir kahkaha attım. "Hadi ya. Benim neden haberim yok ya da abi bizim neden bir şeyden haberimiz yok mesela annem? "
Dona kaldı. Bir şey söylemedi. Ve eve geldik. Kapıyı sertçe kapatıp indim ve merdivenleri çıktım. "Bekle beni. Sakın anama bunları anlatmayacaksın duydun mu! Duydun mu dedim! " Gözümü devirdim tam o sırada tekrar tokat attı ve annem kapıyı açtı.
"Hiii. Napıyorsun oğlum? " Annem yanağıma baktı. Dokundu. Bense gülüyordum.
"Kızını elalemin evinden topluyorum. Ne güzel ahlaklı büyütmüşsün. Orospu olmuş başımıza. " Annem hemen kapıyı kapattı.
"Oğlum ne diyorsun sen. Kardesin hakkında doğru konuş. '
" İkimizi de eşit büyüttün anne ama kim ahlaktan yoksun belli. " İğrenerek yüzüne tükürdüm. Saçımı doladı ve yere fırlattı beni. Öksürdüm. Ağzıma geleni metalimsi tatla tükürdüm. Tabii ki hırsını alınca kapıyı çarpıp gitti. Her zaman ki gibi. Mıtsuz olur bizi mutsuz eder ve kaçar gider. Mutsuzluğu da bize bırakır.
"Kızım niye yiyorsunuz birbirinizi? Yine ne oldu he kızım? " Ayağa kalktım. Sürüne sürüne odama geçtim. Annem de arkamdan geliyordu.
Yatağımı açıp girdim içine. "Uyuyacağım anne. Işığı kapatır mısın?Annem yüzüme merhem sürdü. Ne kadar sorgulasada konuşmayacağımı bildiği için dediğini yaptı ve gitti.
Eray: Deren özür dilerim. Eray: İyi misin? O it bir şey yaptı mı? Eray: Evine geliyorum.
Siz:Lütfen beni rahat bırak.
Ağladım. Beni düşünen birisi olmasına ağladım. Halbuki o haklıydı. Kimse kimsesi olmayan birisini sevemezdi. İnsanlar menfaat içindedir. Ama o farklı. Neden benim peşimde.
Eray: Beni geçiştirmeye çalıştığını anlıyorum ayın ışıltısı. Eray: Arıyorum aç.
Aramanın telefona düşmesiyle yanlışlıkla açtım. Burnumu çekip sesimi düzelttim. "Efendim." "Deren... İyi-" Güldüm. Acının tatlı tebessümüydü belki ama güldüm. Ve yataktan kalktım. "Tabii ki iyiyim. Bir şey mi olmuşkine? Olmadı. Merak etme beni. " Elimle bana verdiği kitabın sayfalarını okşadım. Her satırını tekrar tekrar okuduğum kitaba baktım. "Görüntülü arayayım mı? " Kafamı hayır olarak salladım ama o beni görmüyordu. Gözümden yaşlar süzüldü. "Çok yorgunum. Uyumak istiyorum. " Kahretsin. Sesim titredi. "Benim yanımda ne zaman kendin olacaksın maneskin? Kendini gizlemenin ne sana ne de bana bir yararı olmayacak. " Ağladım. "Biliyor musun? Bana çok garip şeyler hissetiriyorsun. Sanki uzay boşluğundayım ve oksijen tüpüm bitmiş. Yanımdakiler beni terk ederken sen tüpünü çıkarıp bana suni teneffüs yapıyor gibisin. " Güldüm ağlarken. Onunda nefes alışını duydum. "Doğru yerden adım attın. Sen o uzaydasın fakat yanlış. Sen o Ay'ın ta kendisisin. " Gözlerimi sildim. Battaniyeyi iyice sarıldım. "Nasıl yani? " "Bunu yarın açıklayacağım. Sabah evim önüne çıkar mısın? "
|
0% |