@mehirinkalbi
|
Sabah uyanır uyanmaz ilk önce banyoda işlerimi hallettim sonra mutfakta kendime sandiviç hazırlarken aynı zamanda salonda neler yapavağımı tekrardan aklımdan geçirdim hemen kahvaltımı yapıp işe girişitim üç saatlik çalışmanın ardından artık evim hazırdı bazı eksiklikler vardı mesela yemek masası bulaşık makinesi gibi ama onları sonraya doğruda alabilirim bu hafta sonunu evde geçirdikten sonra pazartesi günü işe başlayacağım o kadar çok heyecanlıyım ki anlatamam ilk defa öğrencilerim olacak beni seveceklermi bilmiyorum ya da ben onlara iyi bir öğretmen olabilecekmiyim onu da bilmiyorum her şeyi zaman göstericek bize. Bugünü de böyle evde temizlik ve eşya yerleştirme ile geçirdim asıl önemli gün yarın ve pazar günü idi çünkü pazartesi günü için öğrencilerime hediye almayı düşündüm okulda yeni tanıştığım öğretmen arkadaşım Elifden sınıf listesini rica ettim oda bana hemen yolladı sınıfımda tam on kız on erkek vardı tam eşittiler . Cumartesi günü sabah erkenden kalkarak hemen evdeki işlerimi halledip öğrencilerim için alışverişe çıktım onlara güzel güzel hediyeler aldım çok yorulmuştum ama değdi yorulduğuma biraz dinlenmek için küçük bir kafenin önüne arabamı park ederek içeri soğuk bir şeyler almak için girdim sıramı beklerken önümdeki iki adam önlerindeki kız çocuğuna laf atıyorlardı hatta bildiğimiz taciz ediyorlardı şaka gibi ve buradaki herkes görmesine rağmen ses çıkarmıyorlardı nasıl böyle bir şeye sessiz kalabilirlerdi anlamıyorum adamlardan biri daha fazla ileri giderek kıza fiziksel temasta bulununca daha fazla buna göz yumamazdım adam tekrardan kıza dokunacakken elini tuutum ilk önce bana sonra elime baktı sonra bana tekrar bakarak "hayırdır ne oldu kolumu ne diye tutuyorsun karı " karı mı ? daha kadınlarla nasıl konuşacağını bilmiyordu sakallı salak "rahat bırakın kızı ne yapıyorsunuz , kaç yaşında adamsınız hiç mi utanmıyorsunuz küçücük kıza sulanmaya ?" diyer adam hemen kolunu tuttuğu adamın yanına gelerek "istersen sana da vakit ayırabiliriz " saçımın bir tutamını alıp koklayarak devam etti konuşmasına " tabi sende istersen ha yok dersen biz bir yolunu buluruz " bu nasıl bir pişkinlikti nasıl bir kadınla böyle konuşabilirlerdi kolunu tuttuğum adam kızı bırakıp bana dönerek benim kolumu tuttu sonra beni kendine doğru çekerek kulağıma yaklaşarak konuştu "hanımefendi bayan kadını şansını fazla zorlama istersen eğer ben istersem seni hemen burada istediğim gibi istediğimi " sözünü bitirmesini beklemeden burnuna kafa attım acı ile geri savrulurken diğer adam bana hamle yapmaya çalıştı ama sadece çalıştı onunda ilk önce kasıklarına tekme attım ardından yüzüne bir yumruk attım karnına da tekeme atınca direkt yere düştü diğer adam burnunu koluna silip bana belindeki silahı doğrulttu " şimdide dene bakalım küçük oruspu seni " silaha daha da yaklaşarak "hadi sıksana götün yiyorsa yalnız bizde belden çıkan silah kan dökmeden yerine konulmaz " ani bir hareketle elindeki silahı aldım adam neye uğradığına şarşırırken arkadan tanıdık bir ses duydum bu beni apartmanda kurtaran Volkanın sesiydi "Ne oluyor burada ne yapıyorsunuz siz " bizim yanımıza gelerek beni ve elimdeki silahı görünce ne o elindeki der gibi baktı bana bende silahı gösterdim adını bilmediğim yanındaki asker olduğunu tahmin ettiğim kişi Volkana ithafen "komtanım siz hanımefendiyi tanıyormusunuz, tanıyorsanız söyleyin silahı bıraksın şeytan doldurur mazallah " volkan tekrar sordu "ne oluyor burada sizde neden silah var ve bu adamların bu haline bunları siz mi yaptınız ?" art arda sorduğu sorulara derin bir iç çekerek kısaca cevapladım " adamlar adam denmez böyle şerefsizlere bu iki it küçücük kızı taciz ettiler buna tabi ki sessiz kalamazdım sonra bana saldırdılar bende kendimi korudum şu soysuz köpek var ya burnu kanayan" anında herkesin bakışı o adama döndü "bana silah çekti bende aldım sialhı elinden o kadar " Volkan sorar biçim de " o kadar ? Mehir hanım siz kendinizi nasıl böyle bir tehlikeye atarsınız siz askermisiniz polismisinizde size silah doğrultan birinin elinden silah alıyorsunuz " bana sona doğru sesini yükseltmesi ile bende sesimi yükselttim "Volkan bey siz ne diyorsunuz küçücük kızı taciz ettiler diyorum siz silah diyorsunuz konu silah değil konu o kız konu kızı taciz eden itler " konuşmamı bitirmemle birlikte Volkan daha da sinirlenerek konuştu "Mehir hanım o konular tabi önemli ama siz bir sivil olarak böyle bir şey nasıl yaparsınız " hala bana sivillikten bahsediyor ya inanamıyorum ben diyorum konya o bana diyor ankara daha fazla dayanamayarak patladım patlamam ile birlikte şivemde kaydı "ula adam sana diyim ki habu mallar gızı daciz ediyi , ben diyim gümüşhane sen bana diyin götüm şahane bana bak ula Volkanmısın ne boksan beni dellendürme bi bok etmeyeceksen gaç yolumdan hayde " tabi dediğim çoğu şeyi anlamamıştı biz sinirli sinirli bakışırken yanımıza Serkan geldi "komutanım bu salaklar için polis çağırdım zaten aranıyorlarmış direkt alıcaklar , Mehir hanım sizde isterseniz gelin bizim ile birlikte karakola " asla kabul etmezdim bu Volkan denen adam ile değil yan yana gelmek aynı havayı bile solumam Serkanı nazikce redderek kendi arabamla karakola gidip ifademi verdim sonra ise hemen eve dönüm başım çatlıyordu bugün ki olay epey canımı sıktı otoparka girerek arabamı park ettim tam ineceğim sırada benim kapım açıldı kim olabilirdi kapımı açan tabiki en son görmek istediğim kişi Volkan " Mehir hanım yalnız burası benim park yerim aracınızı çeker misiniz buradan " sen ciddi misin der gibi suratına baktım ciddiydi normalde olsa çekerdim ama keyfim şu an bunu istemiyor o yüzden arabadan inip direkt kapıları kilitledim ve asansöre doğru ilerlerken yine onun gıcık sesini duydum "Mehir hanım beni duymadınız mı ?" bıkkın bir nefes vererek konuştum "buranın sizin park yeriniz olduğunu bana kanıtlayın o zaman belki çekerim " bana bir iki adım atarak hemen yanıma geldi ne de uzun bacakları vardı "Mehir hanım ben arabamı her zaman oraya park ederim ve şimdide oraya park edeceğim" bende bir iki adım atarak yanına daha da yaklaştım " o önceden di asker şimdi ben varım " o da bana daha da yaklaşarak "ben bu arabayı oraya park edeceğim ve sende paşa paşa arabanı çekeceksin Mehircik " iyice sinirlenerek bağırdım " burası seninse göster tapunu çekeyim arabayı yoksa sana burada yer yok asker " bu sefer sinirlenen o oldu "bir asker değil kıdemli üsteğmen iki o arabanı oradan çekeceksin " bende inatlaşarak "bir yaban ayısı arabayı çekmiyorum iki dağ keçisi benimle düzgün konuş üç gaç yolumdan mendebur" tam bana sinirle bir şey söyleyecekken yanımda ki hareketlenmeleri gördüm galiba Volkanın tim arkadaşlarıydı ve az önceden beri bizi izliyorlardı ve ben daha yeni fark ettim yine kendimi rezil etmeyi başarmıştım son bir kez volkana dönerek " o araba orada kalacak bay kibirli kıdemli üsteğemen elini dahi sürmeyeceksin arabama yoksa seni bu dünyadan yok ederim anladın mı bay yaban ayısı " tek kaşımı kaldırarak sorar biçimde baktım ve saçımı savurarak yanından ayrıldım arkamdaki sesleri de duymadım değil tabi ki ben gittikten sonra herkes "ooo komtanıma bir kız rest çekti ve komutanım sustu havada aşk kokusu almalımıyım acaba bay yaban ? " sonrada volkanın sesini duydum "Serkan oraya gelirsem seni rest ederim oğlum eğitimde görürsün o zaman rest ne demekmiş ayrıca o aşk değil bok kokusudur aslanım" asansör yukarı çıktıkça sesler boğuklaşmaya başladı ve sonradan hep gitti hemen evime girerek kendimi direkt yatağa attım yarın pazardı ve ertesi gün okulumdaki ilk günümdü bunun verdiği heyecan ile kendimi uykunun kollarına teslim ettim. |
0% |