Yeni Üyelik
5.
Bölüm

5. Bölüm

@mehirinkalbi

Hayat öyle gariptir ki nedense her zaman kötülüğe uğrayanlar hep masumlar oluyor , adalet nedense her zaman zenginden tarafa oluyor bunun tek nedeni ise para … zaman ne kadar akıp gitsede ben yine de olanları unutamıyorum ve unutmayacağım , unutturmayacağım. Her sabah televizyonu ilk açtığımda karşıma çıkan kadın cinayetlerinden bıktım , her akşam dışarı çıktığımda çantamın içindeki biber gazına tutunarak kendime güven vermeye çalışmaktan bıktım , bir kadın olarak daha kaç defa öldürülücez ,kaç defa yemeğin tuzu fazla oldu diye şiddet bağımlısı eşlerimizden dayak yiyeceğiz , artık yetmez mi ? bu kadar doymadı mı bu kana susayanlar ? neden ölen ve dışlanan her seferinde biz oluyoruz ? neden böyle olmak zorunda? her şeyin bedelini biz ödüyoruz neden ??? hiç kimsenin cevabı yok buna artık iyi olanlar da susmaya başladı insanlar bunlara alışmaya başladı ama alışmamamız lazım neden böyle bir şeye alışıyoruz ki ? çok saçma ben bunlara alışmayacağım ve bunların karşısında susmayacağım … Sabah zorda olsa kahvaltımı yaptım son zamanlarda kendimi yorgun hissediyordum son yaşadığım olaylar beni psikolojik olarak baya etkiledi profesyonel yardım almadan da düzeleceğimi sanmıyorum . Hazırlanıp evden çıktım apartmanın otogarına gitmek için asansörü beklemeye koyuldum bir iki dakika sonra asansör geldi kapı açıldığında Volkan ve tüm tim içindeydi Allahtan asansör on kişilikti yoksa bu devler üçer üçer inerlerdi aşağı , asansörün içine girip bende onlarla birlikte aşağı inmeye koyuldum birden birisinin koluma dokunması ile irkildim , koluma dokunan sarptı "kusura bakma Mehir korkutmak istemedim sadece iyi misin diye merak ettim " sorun yok anlamında kafamı salladım "iyiyim sağ ol , sen nasılsın ?" ,,"bende iyiyim sağ ol" timdeki çoğu kişi ile tanışmıştım sadece bir kişi ile tanışmadım sanırım adı Atillay'dı çocuğu hastalanmış onunla tanışma fırsatım olmadı ama onunla da yakında tanışırım aynı zamanda okulum da ki Elif öğretmen onun eşiymiş öyle söyledi Sarp , son zamanlarda Volkan ile de aram iyidi eskisi kadar tartışmıyorduk arda bir oluyordu araba parkı yüzünden ama o da anladı karadeniz kızına laf söyleyemeceğini kabullendi zaten başka şansı yoktu. Asansörün otopark katına gelmesi ile düşüncelerimden sıyrıldım arabama binmeden önce cem bana seslenerek "Mehir acaba müsait olduğun bir gün kahve içebilir miyiz ??" sorduğu soru ile ben dahil herkes şaşırdı beklemiyordum böyle bir atak cem'den ayrıca zaten benden iki yaş küçüktü aşkın yaşı olamaz ama ben asla ne Cem'e nede timdeki diğer kişilere o gözle bakmazdım. "bilmiyorum cem sana kesin cevap veremem " tamam anlamında kafasını salladı tam arabama binecekken Volkan ile göz göze geldim , sanki bana bir şey söylemek istiyordu ama söyleyemiyordu öyle bir bakıyordu ki bana anlamlandıramadım . Onu pas geçerek arabama binip apartmandan uzaklaştım bugün hafta sonu olduğu için biraz Mardin'i gezeceğim sonrasına bakarım iki üç saatlik gezmenin ardından apartmana geri döndüm bir sürü şeyler almıştım hem evim için hem de kendim için arada bir böyle alışveriş yapmaya bayılıyordum seviyorum böyle kendimi şımartmayı, eve girmemle birlikte telefonum da aynı anda çalmaya başladı çantamdan telefonumu çıkarıp arayana baktım ama bilmediğim bir numaraydı daha fazla bekletmeden açtım "alo Mehir sen misin ?" sesinden kim olduğu anlaşılmıyordu çok kalın ama bir o kadar da naif bir sesi vardı "buyurun benim , siz kimsiniz ? " derin bir iç çekti karşımdaki kişi , o nasıl iç çekmektir be mübarek "benim Volkan ,senden bir şey rica edebilir miyim ?" o görmese de kafamı salladım "tabi buyur yapabileceğim bir şeyse yardım ederim" hemen anlatmaya başladı "bizim evin kapısına çıkar mısın, sol köşede paspasın altında yedek anahtar olucak " dediğini yapıp hemen üst kata çıkıp paspasın altından anahtarı aldım "aldım anahtarı " ,,"şimdi eve gir ve sağa da ikinci oda benim odam orada siyah komidinin üzerinde tablet var acil toplantıya giricem onu bana getirir misin karargaha ? " ,,"tamam getirim " deyip telefonu kapattım , odasına girip komidinin üzerinden tableti aldım , hafif bir göz gedirdim odasında her yer siyahtı , onun kokusu kaplamıştı tüm odayı hızlıca evden çıkıp anahtarı yerine bırakıp apartmandan ayrıldım , hızlıca karargaha doğru yola koyuldum. Karargaha girmeden önce gerekli kimlik kontrollerinin ardından içeri girdim tam karargaha giriyordum ki eğitim sahasındaki Volkan ve timi antrenman yapıyorlardı , Volkanın mekik çekerken şişen kol kasaları , hızla inip kalkan göğsü mü desem ,yoksa terden vücuduna yapışan yeşil asker giysisini mi desem , ne desem bilemedim ayyy ne diyorum ben ya hem bunun toplantısı yok muydu nasıl antrenman yapıyor bu
hızlıca içeri girdim Volkanın odasına giderken Nuh yüzbaşı ile yoluma çıktı "Mehir hanım bu ne güzel karşılaşma bu ziyaretinizi neye borçluyuz acaba yoksa Volkana mı " ondan bir iki adım uzaklaşarak "bu sizi hiç ilgilendirmez , iyi günler " cevabını beklemeden onu arkamda bırakıp hızla oradan uzaklaştım Volkanın adının yazdığı kapıyı çalıp gel komutunu beklemeden içeri daldım, dalmam ile birlikte Volkanın bir elinde havlu belden üstü çıplak bir şekilde karşımda görmeyi beklemiyordum hemen arakamı döndüm "özür dilerim , ben çıkıyorum hemen " hemen beni durdurdu " gerek yok giydim üzerimi , arkanı dönebilirsin " dediği şey ile arkamı döndüm ama nedense yanaklarım alev atıyordu neden bu kadar utanmıştım anlamadım art arda yutkunarak tableti ona uzattım "getirdim tabletini " ,,"teşekkür ederim , sayende beni çok büyük bir yükten kurtardın" hafif tebessüm ederek "eyvallah koçum ne demek " ne dedim ben koçum dedim , dediğim şeye ilk başta o da şaşırdı ama sonra gülmeye başladı ilk defa onu böyle gülerken gördüm "koçum ha ? ah be Karadeniz kızı " utanarak başımı öne eğdim "neyse ben gideyim artık" ,,"nereye ya bir şey ikram etseydim sana çay kahve istersen yemek de söyleyebilirim " hayır anlamında kafamı salladım "sağ ol ama senin toplantın yok mu zaten ben daha fazla rahatsızlık vermeyeyim sana " bana biraz kızgın bakarak "rahatsızlık mı ? Mehir sen bana nasıl rahatsızlık verebilirsin ki ??" dediği şey ile tam kalbim eridi işte Mehir saçmalama bu tatlı dile kanma sakın "yok ben gideyim zaten kedimi biraz hasta hissediyorum " tableti kapatarak bana döndü "teklif var ısrar yok sen bilirsin " direkt odadan çıkarak çıkışa doğru gittim o gördüğüm manzara ile aklımı kaybedecektim o baklavlar neydi öyle tam bir yunan tanrısı , aay mehir sanki hayatında hiç erkek görmedin ne bu utanmalar sıkılmalar , gördüm ama böylesi ilk defa karşıma çıkıyordu ve bunu aklımdan asla çıkaramayacaktım eminim merdivenden inerken Sarp ile karşılaştım "hoşgeldin Mehir haber vermedin geldiğini " yeni duş almıştı saçı ıslaktı "evet ya acele ile geldim Volkan atbletini unutmuş onu getirdim ona " bana imalı bir şekilde bakarak "vayy sen ha Volkan komutanıma tablet getirdin ha Mehir gözlerim yaşardı ölmeden sizin anlaşabildiğinizi gördüm ya ölsemde gam yemem artık " saçamalama der gibi baktım ona "neyse sarp sana iyi günler ben eve gidiyorum " arkamı dönmem ile Sarp tekrar bana seslendi "Mehir bir şey soracağım " tekrar ona döndüm "efendim Sarp " elini ensesine atarak "akşam bizim tim hep beraber toplanıcaz sende katılmak ister misin ? hem atilla komutanımında eşi elif yengede gelicek " ,,"bilmiyorum söz vermeyeyeim akşam bakarız olur mu ? " tamam anlamında kafasını salladı bende ona kafa selamı vererek karargahtan çıktım , arabama binerek evime geri döndüm ...
Akşam için hazırdım geliceğimi Sarpa söylemedim ama Elif abla rica etti tek kalamak istemiyormuş orada bende kabul ettim üzerime siyah bir spor elbise giydim hafif makyaj yaparak işerimi tamamladım her zaman ki gibi yasemin kokulu parfümümü sıkarak tamamen hazırlandım üzerime deri bir ceket alarak evden çıktım asansöre bindiğim zaman kimse yoktu galiba gitmiştiler otoparka girdiğim an tüm tim oradaydı usulca arabama giderken beni ilk fark eden cem oldu ıslık çalarak "oooo Mehir hanım çok şıksınız" diyerek elimi tutup üzerine küçük bir öpücük kondurdu bende aynı şekilde ona karşılık verdim "teşekkür ederim efendim sizde çok şıksınız " bana gülerek yaptık işte birşeyler der gibi baktı ardından yanıma Sarp geldi "Mehir çok güzel olmuşsun göz kamaştırıyorsun bak şimdiden söyleyeyim sana bakan olursa kavga çıkar ona göre " gülerek ona cevap verdim " sende çok karizmatik olmuşsun eğer sana bakan olursa kavga çıkartırım ona göre Sarp bey " Sarp ile şakalaşırken Volkanı gördüm siyah pantolon ve siyah gömleği ile o kadar karizmatik duruyordu ki bir an nefesim tekledi o da bana aynı şekilde bakıyordu bakışmamızı bölen şey Serkanın sesi oldu " e madem herkes hazır gidelim Mehir sen istersen bizimle gel boşuna arabayla uğraşma " tamam anlamında kafamı salladım ama Serkan Volkanın arabasına gidiyordu ben bunu nasıl düşünemedim mecburen arabaya bindim bir kere kabul ettik Volkan şöför koltuğuna binerken Serkanda yan koluğa binecekken beni oturttu öne, tam itiraz edecektim hemen kendisi arka koltuğa bindi yanına gidecekken Can'da Serkan'ın yanına oturdu mecburen bende Volkanın yanına oturdum on beş dakikalık yolun ardından mekana geldik içeri girdiğimizde çoktan Elif abla ve Atilla abi gelmişti yanlarında kızları Hilal vardı daha üç yaşındaydı Elif abla beni görür görmez eline salladı bende elim sallayarak hızla yanına gittim birbirimize sarılarak selamlaştık Atilla ab ile de selamlaştıktan sonra herkes yerine oturdu ben yine Serkan sağ olsun Volkanın yanına oturdum sandalyeye oturunca Elif abla bana imalı imalı bakarak göz kırptı , Serkan bir bu iki ne oluyordu bunlara böyle , herkes yemeğini yerken Hilal ile Elif abla tatlı tartışmalarına başladı "aniş o benim kovam senin baban yaa " Atilla abi gülerek Hilal'e döndü "kızım ben senin babanım anneni kocasıyım " Hilal dudak büzerek "ama beni daha çok seviyorsun değil mi ? " Elif abla gülerek "evet annecim baban seni benden daha çok seviyor tamam mı " Hilal aldığı cevapla mutlu olarak yemeğine kaldığı yerden devam etti . Elif abla suyundan bir yudum alarak "ee Mehir yok mu sende bir damat adayı ? " dediği şey ile içtiğim su nefes boruma sıçradı öksürerek kendime geldim " yok abla ne damat adayı istemiyorum ben öyle şeyler ben yalnızlığım ile mutluyum " Elif abla sonrada Volkana döndü "Volkan ablacım sende var mı bir şeyler ? " Volkan olumsuz anlamda kafasını salladı "Elif yenge benim tek sevdam mesleğim benim aşkım vatan aşkı bende başka bir şey olmaz " Cem hemen lafa atladı "benim gözüme kestirdiğim biri var yenge ama bana yüz vermiyor " bana bakarak konuştu , benden bahsediyordu ama olmazdı ben Ceme hiç bir zaman o gözle bakmadım o benim için kardeşten başka bir şey olmazdı, Can Cem'in sırtını sıvazlayarak "bellimi olur belki o olmasa Selin olur Selin olmasa Ece olur birisi illaki sen takma kafana kardeşim " Cem Can'ın kolunu ittirerek hasbin Allah çekti içinden ben öyle anladım bakışlarından , herkes yemeklerini afiyetle yerken Sarpın bakışları bana döndü bir bana birde Volkana bakarak konuştu "komutanım bir şey sorabilir miyim ?" Volkan başı ile onayladı Sarpı "şey komutanım siz Mehir ile artık hiç tartışmıyorsunuz yoksa aranızdaki buzlar eridi mi ?" haklıydı son zamanlarda hiç tartışmamız olmadı baya iyi anlaşıyorduk Elif abla hemen söze atlayarak "çok mu tartışıyorlardı ?" Cem eliyle ohooo yaparak "hem de ne tartışmak yenge kedi köpek gibiler yan yana kalsalar bir birlerini parçalar bunlar " Volkan ile aynı anda "cemm" dedik Volkan sonradan konuşmasına devam etti "Cem duyduğuma göre sen baya hamlamışsın yarın hatırlat da senin hamlığını alayım ben " Cem ağırca yutkunarak "emredersiniz komutanım" dedi , hep beraber Cemin bu haline gülerken telefonum çalmaya başladı arayan ise en yakın arkadaşım Gülseren'di telefonumu alarak dışarı çıktım "alo Gülom nerelerdesin ya hiç sesin soluğun çıkmıyor " Gülseren ağlamaklı bir sesle "Mehir ben Mardin'deyim otogarda beni buradan alır mısın ? " Gülserenin burada olmasına mı yoksa ağlamasına mı şaşırayım hemen onu bekletmeden "bekle beni orada ben geliyorum bir yere ayrılma tamam mı güzelim " Gülseren beni onayladıktan sonra hemen içeri girdim "kusura bakmayın benim acil bir işim çıktı gitmem lazım" Elif abla telaşlı sesime tedirgin olarak " Mehir kuzum önemli bir şey değil mi ? eğer bir şey yardım lazımsa bak biz hepimiz buradayız " herkes Elif ablanın dediğini onaylarken açıklamamı yaptım "Arkadaşım gelmiş Giresun'dan onu almaya gideceğim beni bekliyor " Atilla abi Volkana dönerek "Volkan sende gidecektin Mehir ile gitsene " hemen ret ettim teklini "sağ olun ama ben bir taksiye biner giderim zahmet etmeyin " hemen Serkan söze atladı "ne zahmeti canım değil mi komutanım hem gece bir başına bir kızı nasıl tek başına dışarda durmasına izin vereceksin ya başına bir şey gelirse " daha ben konuşmadan herkes benim yerime konuştu "arkadaşlar gerek yok " Volkan sandalyesinden kalkarak ilk önce hesabı ödedi diğerleri ne kadar itiraz etse de Volkan itirazları duymazdan geldi sonra benim yanıma gelerek "Mehir hadi arkadaşını alalım başınıza bir şey gelebilir bu saatlerde tehlikeli olur buralar " derin bir nefes alarak "teşekkür ederim ama ben kendimi koruya bilirim " Volkan bıkkın bir nefes vererek "biliyorum Mehir ama seni tek başına bırakamam otogarın içkici sahroşlarla dolu başınıza bir şey gelebilir " ona doğru sert bir bakış atarak "ben giderim sağ ol " Volkan sinirlenerek kolumdan çekerek beni zorla arabaya bindirdi " ne yapıyorsun sen ya kimi zorla arabaya bindiriyorsun " Volkan emniyet kemerimi bağlayarak bana yaklaştı " ya biz seninle hiç medeni iki insan gibi olamayacağız mı ?" medeni insan mı? ikimiz mi dediği şeye gülerek "olurduk ama karşımda ki kişi bir medeni bir insan değil mağaradan çıkmış bir dağ ayısı" Volkan sinirle gülerek bağırdı "inatçı dağ keçisisin sende , ha bak saçın da benzetmişsin keçi boynuzlarına tam bir dağ keçisi olmuşsun sen " tam arabadan ineceğim sırada kapıları kilitledi "arkadaşını alalım ondan sonra tribini atarsın dağ keçisi" oflayarak pencereden dışarı bakarak yolu izlemeye koyuldum otogara geldiğimizde Gülseren'i aradım nerede olduğunu sormak için ama açmadı iki üç defa aradım ama açan olmadı "telefonunu açmıyor sen bekle ben bakıp geleyim " arabadan indiğim sırada Volkanda indi "tek başına gitme bak karşıda ki adamlara sana bakıyorlar büyük ihtimalle sarhoşlar " adamlara baktığımda gerçekten de bana bakıyorlardı Volkan ile Gülseren'i aramaya başladık içeriye baktık yoktu kafenin oraya baktık orada da yoktu otobüslerin orada iki kişi Gülseren'i sıkıştırıyorlardı Volkana elim ile orayı işaret edecektim ki o zaten oraya gitmişti bende hemen peşinden gittim adamlar Gülseren'den para istiyorlardı adamın biri tam Gülseren'e vuracakken Volkan elini tutarak ters çevirdi adam acı içinde bağırırken diğer adam Volkana bıçak çekti "buna da bir şey yapsana deşeyim seni burada " Volkan elini çevirdiği adamı bir yumrukta bayılttı diğer adam ona bıçağı savururken Volkan onun bıçak olan elini tutarak onun da elini ters çevirdi ve muhtemelen onun elini kırdı o da acı içinde bağırırken sesleri duyan polisler hemen buraya geldi bende ağlayan canım arkadaşım Gülseren'in yanına giderek onu sakinleştirmeye çalıştım polisler Volkanın yanına gelerek "ne oluyor burada neden kavga ediyorsunuz " Volkan ciddi tavrını takınarak "kıdemli üsteğmen Volkan
Bozkurt bu iki salak hanım efendiyi rahatsız ediyorlardı bende gerekeni yaptım " bayılan adam polisleri görünce "memur bey şikayetçiyim bu adamdan baksana bize ne yaptı " Polisler adamlara kelepçe takarak "gerisini biz hallederiz üsteğmeni iyi geceler " Volkan baş selamı vererek bize döndü " siz iyi misiniz ? ",,"evet iyiyiz Gülseren biraz korkmuş ama daha iyi " Volkan tamam anlamında kafasını salladı Gülserenin valizini alarak arabaya geçtik sakin bir şekilde eve vardığımızda Gülsereni eve gönderip Volkanın elinden valizi aldım "her şey için teşekkür ederim , sen olmasaydın onlarla başımız büyük belaya girerdi " ,, "teşekkürlük bir şey yok ama akşam saatlerinde kendinize dikkat edin , artık insanlar çok canileşti " haklıydı insanlar çok canileşmişti "haklsın , iyi geceler sana " el sallayarak kapıyı kapattım Gülseren ile çok yorulmuştuk erkenden yatıp her şeyi sabaha bıraktık

Loading...
0%