@melike_kuzeyi12
|
... Asansöre bindiğinde zaten 4. katın basılı olduğunu görüp , kulaklığıyla müzik dinlemeye devam etti. Etrafına bakınırken asansörde tek bir genç erkek olduğunu gördü . O da hemşire kıyafeti giymiş ,telefonuyla uğraşıyordu. Hiçbirşey söylemedi. Yine hıp-hop dinlerken başını sağa sola vurası , beynini dağıtası gelmişti... Asansörden indiğinde 009 no'lu kapıyı aramaya başladı. Oradan çantasını alacaktı ve ceketi bırakacaktı. Diğer meslektaşlarına tebessüm ederek , ceketini askılağa astı. "Nasıl geçti günün ?" Diye sordu merakla. Leyla asosyal bir genç kız olduğu için insanlar ile nasıl cana yakın konuşacağını bilmiyordu. Ancak ağzında bir kaç kelime geveledi. "Hoşbulduk " dedi dolaptan çantasını alarak ve devam etti "İyiydi , ancak yorulmadım da değil " Sebebini anlaması pek zaman almadı. Sebebi konuşurken hiç gülmemesi ve ciddiyetini uçlarda yaşamasıydı. Bunun üzerine, yüzüne yapmacık bir gülüş kondurup, kapının kolunu açmaya yeltendi ve Bayağı yorulmuş olacak ki telefonun çaldığını ancak saate-telefonunda ki- bakınca fark etti. Arayan abisi Levent idi. "Efendim Levent" dedi yorgun yorgun. Abisine ismi ile hitap ederdi. Çünkü aralarında iki yaş vardı Ve abi dememesinin tek sebebi bu değildi. Asansöre doğru yürürken kapının kapanmak üzere olduğunu gördü. Alelacele asansöre yetişmek için koşmaya başladı ama maalesef yetişemedi ve asansörün kapısına sertçe bir tekme atıp merdivenlerden inmeye başladı. Merdivenlerden indikten sonra dışarı çıktı. Yemyeşil çimlerin önünde duran ahşap bank'a oturdu. Şen şakrak çocuk sesleri ortamı neşelendiriyordu muhtemelen yakınlarda bir çocuk parkı olmalıydı. Ancak bu ortam Leyla'yı neşelendirmiyor aksine geriyordu. Kendini bildi bileli çocukları sevmez ve hep sert kişiliğini korurdu. Bu yapımından kaynaklı demeyi çok isterdi ancak öyle değildi. Çocukluğunda geçirdiği acı bir travma ve sıkıntılı yıllar bu takıntıyı da beraberinde getirmişti. Bunları düşünmeyi bırakıp yerinden doğruldu. Gözlerini devirip saçını kenara fırlattı ve arabasına atladı. Saat 17:44'tü Zaten fiziği ile başdöndüren Leyla, siyah kahküllü küt saçları ve pamuk gibi beyaz ve ipeksi teni ile âdeta karşısına çıkanı büyülüyor , ortamı ahenklendiriyordu. Siyah sportif jipi ile geldiği yerden son sürat ayrıldı. Yaklaşık olarak aralarında on beş yaş vardı. Eğilip telefonu hızlıca almayı hedefledi , ama öyle olmadı ; tam eğilmişken direksiyon kâbiliyetini kaybetti. Ve tahminen altı-yedi yaşlarındaki bir çocuğa çarptı. Zavallı çocuk arabanın ön camına resmen yapışmıştı. bu portre karşısında Leyla resmen şok olmuştu.Ağzından dökülen bir kaç kelime ve gözlerindeki dehşet durumu ortaya seriyordu. "Ben ne yaptım böyle !" |
0% |