Aynı cehenneme tekrar uyanmıştım. Keşke gözlerimi açmaz olaydım. Uykuya dalmadan önce bunun bir rüya olmasını dilemiştim. Ama görüyorum ki hâla aynı yerdeyim.

Evet maalesef ki uyanmıştım. Ayak ucumda bir kutu vardı. Uyku sarhoşluğuyla sarsak adımlarla kutunun yanına gittim. Kırmızı renkte şatafatlı bir kutuydu. Üzerinde Sevgilime diye bir not vardı.

"Siktiğimin piçi!"diyemeden edemedim. Kutunun kapağını açtığımda beyaz bir kumaş karşıladı beni.

Elime alınca beyaz bir nişan elbisesi olduğunu farkettim. Kolları kalın askılı omuzda duran,kasıklarına kadar yırtmaçı olan ve de rahat bir kumaştan oluşan bir nişan elbisesiydi bu. Nişan elbisesine benzemeyen ama andıran bir nişan elbisesi.

Elbiseyi kaldırınca altından dantelli beyaz bir şey ve not çıkmıştı. Beyaz şeyi elime alınca bunun bir jartiyer olduğunu farkettim. Jartiyer fazlasıyla güzel duruyordu. Ama bunların neden burada olduğunu bilmemek beni çıldırtmak üzereydi. Sinirlenip duvarı yumruklamamak için kendimi zor tutuyordum. Gözlerim en son içinden çıkan nota kaydı. Elime alıp okumaya başladım.

Sevgilim saat dokuzda seni odandan almaya geleceğim. Sana çok büyük bir sürprizim var. Gittiğimiz yerde en büyük iş adamları ve de basıncılar olacak. Ve birde avukat arkadaşların. Eminimki onlara rezil olmak istemezsin. O yüzden kutunun içinden çıkan kıyafetleri giy. Senin için özenle seçtim. Seni çok seviyorum. Senin çığlıklarınla sabahlayacağım geceye hazır ol. Çünkü beni sadece çığlık kesmez. Oda da ki dolaba bakarsan ne demek isteyeceğini anlarsın.

Sevgilin

Sinirle kağıdı buruşturdum. Amacı neydi bu salağın. Kutuyu bir hışım yere fırlattım.

Benim en yakın arkadaşı Barışı öldüren ve de onu da öldürmek için teklif gelen seri katil olduğumu bilmiyordu. Bu rahat konuşması o yüzden di. Ya da yazması her neyse.

Dediği dolabın yanına gidip kapağı açtım. Dolap dudak uçuklatan şeylerle doluydu. Renk renk tüylü kelepçeler mi dersin, Çeşit çeşit her boyutta kırbaç mı? Cinsellik anlayışı seviştiği kadının zevk ve hazdan olan çığlıkları yerine acı çığlıklarını kapsıyor du sanırım.

İlk uyandığımda farketmediğim bir detay takıldı gözüme. Jakuzinin üstünde ve de yerlerde gül yaprakları ve mum vardı. Bu salak iyice saçmalamıştı. Gerçekten onunla ilişkiye gireceğimi düşünüyordu sanırım.

Etrafta gönderdiği elbise dışında kıyafet yoktu. Onun gönderdiklerini giymeyeceğim için yorgana sarılıp yatağa oturdum. Buradan kıyafetlerimle birlikte kurtulduktan sonra bu şerefsiz piçe ne yapacağımı düşünmeye başladım. Eğer beni tecavüz ettiyse bu zamana kadar öldürdüğüm o kadar adamdan daha çok sancılı olacaktı ölümü. Ao ölüm mü dedim. Muhtemelen ölmeyecekti. Ölmesine izin vermeyeceğim.

Yaklaşık yarım saat sonra kapının birden açılmasıyla arkamı dönmem bir oldu. Demir gelmişti.

"Sevgilim giyinmemişsin."diyerek yanıma geldi.

"Ne sevgilisi lan siktir git. Senin sevgilin olacağıma gider bir kokarcayla yatarım daha iyi."az önce ki gülen halini çatık kaşlar aldı. Tam karşıma geldi ve yüzüme okkalı bir tokat attı. Üzerimde ki yorgan ile yere savruldum. Canım yanmıştı. Bu ilk tokatım değildi ama bu seferki fazla sertti. "Bana bir daha küfredersen seni yaşatmam küçük İskender!"yerden doğrulmama fırsat vermeden boğazımdan tuttu. "Şimdi kalk ve şunları giy. Eğer sözümü ikiletirsen seni kurşun yağmuruna tutarım küçük İskender. Ve emin ol kimsenin haberi olmaz."Eğer üstümde kıyafetlerim olsa ona ne yapacağımı bilirdim ama kıyafetlerim sadece üstümdede değil etrafta da yoktu.

"Tamam"diye mırıldandım. Karşı gelirsem daha kötü olacaktı. Boğazımı serbest bırakarak doğruldu.

"Aferin,gece boyunca böyle uslu bir kız ol."diyerek çıkıp gitti. Sen bekle doğmayan çocuğuna kadar sikecem seni Demir Saygın. Düşmanlarım listesin de birinciyi bile sollayarak zirvelikte yerini aldın.

Üstümdeki yorganı yatağa bırakarak jartiyer elime aldım. Normalde bu şartlardayken bunu asla giymezdim ama adi köpek iç çamaşırı koymadığı için mecburen giyecektim.

İkisinide giyerek boy aynasının önun̈e geçtim.

Kahverengi gözlerim,bukle bukle düşen kahve saçlarım ve üzerimde ki nişan elbisesi mükemmel bir uyum içindeydi.

"Ah be annecim keşke sende görebilseydin beni böyle. En büyük hakkını aldılar senden. Merak etme en kısa zamanda alacağım intikamını.

Huzur içinde yat. Seni çok özledim."