@mellll
|
toprak anonimin ben olduğumu sanıyordu. Hay lanet nerde açık vermişim de anlamış aw. Şimdilik başımı kaldırıp baksam olucak tek şey şüphe çekmek olur. Şimdilik uyusam zaten son 2 ders. Akşam anonimden konuşsam, Yaw ben neleri neleri hallettim, bunu mu halledemiycem ya. Bulunur illa bir yolu. En fazla toprakla kavga ederim herhalde.. "Melek niye uyuyor?" Uyuduğum için uyuyorum hocam. hocam hasta o, başı ağrıyordu. Zaten öğle arasında da uyuyordu." "Bu benim dersimde uyuyabileceği anlamına mı geliyor eda?" Yok canım estağfurullah, burda geberip gitsem dahi o matematik sorusu çözülecek. Çözülmezse kıyametin ön izlemesini izleriz çünkü. "Tamam şimdilik hasta diye bırakıyorum. Bir daha kimse dersimde uyumayacak. Burası eviniz mi canım? Herkes erken uyuyup uykusunu alıp gelsin. Anlamıyorum siz nasıl 11 oldunuz ki? Neyse defterleri açın, örnek yazicaz." Okul ikinci eviniz diyen kişi nerde, çağırın lan buraya. Neyse en azından uyuyabileceğim. Yani inşallah. "Pist Melo" efenin sesiyle başımı oynattım. Bu uyanık olduğumu belli etmek içindi. konuşmaya devam etti: "Çocuğun numarasını buldun mu?" Hangi çocuk lan? He, evet evet. Başımla yavaşça onayladım. "He iyi" Sustu ve önünde döndü tahminen. Bahsettiği geçen gün efenin hoşlandığı kıza laf eden kişiydi ve o gün kızın yani berilin yanında değildik. Efe aşırı sinirli görünce bende gaza gelip bulurum lan ben demiştim. Hakket bulmuştum he. Helal olsun bana. Gözlerimi hafif aralık açarak etrafa baktım. İçimden bir ses telefonuma bildirim geldiğini söylemişti. Bu hissi hissettiğime göre de kesin bildirim gelmişti. Saate baktım. 12 dakika. Diğer ders rehberlik. Hoca yok. Gözlerimi kapatıp 12 dakikanın geçmesini beklemeye başladım. Gariban sınıfım deftere örnek yazıyordu. Olm zaten hoca sizi beklemeden çözüyor ne önemi var ki? Gerçi bu sınıftan zeki zor çıkar. Hatta en fazla 2 kişi falan. Zilin çalmasıyla hocanın sınıftan çıkmasını bekledim. Aga rol yapacaksan sonuna kadar yapacaksın. Sınıftakiler çantalarını topluyordu. Bir kağıda çocuğunu numarasını yazıp efeye verdim. " Helal lan bacım. Mükemmelsin" Numarayı incelemeye başladı. La tam şımarıyordum. Neyse ya. "Babamın hayrına yapmadım efecim,yarın öğle yemeğim senden" Onaylayarak çıktı. Ne dediğimi bile duymadı pezo. " Melek ben denizle gidicem" Hiçbir şey demeden arkamı dönüp çantamı aldım. Kapıya ilerledim. Sınıfta tek tük kişi ve denizler kalmıştır. Arkamı dönüp kuzenime baktım. "Bundan sonra sizi tanımıyorum hanımefendi, sevgilinizle iyi günler " Hızla yürümeye başladım. Eve gidince ilk isim kafayı vurup uyumak olacaktı. Gerçi toprak işi var. Denize anlatsam? O daha iyi anlayabilir beni belki. Yada direkt itiraf etsem? Sanırım bu aramızı bozar, ki aramız yok. Kolumdan tutulup geri çekildim. "Ölmek mi istiyorsun?" " Ha, ne?" Önüme baktığımda caddeye çıkmıştım. "Ha, saol. Dikkatim dağınıktı." "Sende dedin intihar edeyim?" "Saçmalama be, hem sen kimsin" Güldü. Kaldırıma çıkarttı. "Emir aynı okuldayız." "Melek bende, tekrar saol" "Ne demek melekcik, yalnız bir dahakine dikkatsizsin diye intihara kalkışma" "Hey, amacım o değildi." Göz kırpıp ters yönümden gitti. Arkasından gitmeye gerek yoktu zaten. Hızla eve gidip yatağa girdim. Başımı koyar koymaz uyudum.
Nerden bilebilirim gecenin köründe serseriden bir mesaj alacağımı? |
0% |