Yeni Üyelik
8.
Bölüm

8.Bölüm

@merakli_1okur

3 AY SONRA...

Koskocaman 3 Ay.Bana cehennem gibi olan 3 Ay. Ne mi oldu?

Kâbuslar...

Başka hiçbir şey yok. Ne zaman uyusam hep o çocuk, terapiye başlamıştım faydası oluyor gibiydi ama böyle yaşamak da zordu. Her çocuk gördüğümde gözlerim dolar bir kuytu köşeye çekilir sessizce ağlar oldum.

Hastaneden çıktığımdan belli pek dışarı çıkmadım. Kimseyi görmek istemiyordum.

Konuşmak için annem geldi, babam geldi, abim geldi, derya geldi, Timdekiler geldi. Ama hiç biriyle tek kelime konuşmadım, konuşamadım. Timdekiler sadece kist ameliyatı sonrası depresiflik olarak biliyordu, ama durumlar başkaydı.

Diğerlerine göre Derya ile biraz da olsa konuşmuştum aslında, tek başıma ağlamaktansa bir omuz'da ağlamak daha iyi geliyordu. Ve ne olursa olsun anlayışla yaklaşıyordu.

Öğle saatleriydi, yatağıma sırt üstü uzanmış tavana bakıp hayali çizim yapıyordum. O sırada odamın kapısı çalındı, içeri annem girdi. Annemle'de az da olsa bir iki kelime cevap veriyordum. Bu onu üzüyordu, biliyordum ama içimden kimseyle konuşmak gelmiyordu.

Annem yanımda üzgün görünmek istemiyordu, yanımda gülümsüyordu ama oda'dan çıktıktan sonra içten içe üzülüp ağladığını biliyordum. Artık bu ruh hâlimden çıkmak istiyordum ama yalnızlık beni iyice içine çekmişti.

Annem her zamanki güler yüzüyle "Kızımm. Bu gün nasılsın" dedi. Yattığım yerden doğrulup "Biraz daha iyi hissediyorum galiba, emin değilim" dedim.

Annemin yüzündeki gülümseme derinleşti. Birşey diyecek gibi bir hali vardı ama ikilemde kalmış gibi bir hali vardı.

"Birşey mi söyleyeceksin?" Diye sordum. Çekinir gibi bir hali vardı ve bu beni kötü hissettiriyordu.

"Yarın akşam kutlama var. Gelicekmisin diye sorucaktım"dedi. Sorgularcasına baktım, ne kutlaması olabilir diye kendi kendime düşündüm ama aklına bir şey gelmiyordu. "Ne kutlaması?" Diye sordum.

"Abin ve Timdekiler bu gün rütbe yükselmişler. Bunun adına Tugay tarafından düzenlen bir etkinlik var, asker ailerleride davetli" dedi.

İçimden bu teklifi reddetmek geçiyordu ama artık içime kapanık olmakdan yorulmuştum, belki kafam dağılırdı.

Annem soran gözlerle bana bakarak "Yani gelmek isteme-" diyecekken "Geliyorum " diyince bi iki saniye öylece kaldı. Her seferinde terslemiştim, bunu kasıtlı olarak yapmıyordum. Anlık sinir krizlerim vardı ve bu olayda baya boy göstermişti.

Annem yanıma gelerk verdiğim cevaptan emin olmak istercesine "Ciddimisin?" Diye sordu. Kafamı onaylar bir şekilde salladım. Daha çok yakalaşarak sarıldı bende aynı şekilde karşılık verdim.

"Kızımmm" dedi. Uzun zamandır dışarı çıkmamıştım, onca insanın arasında durabilicekmiydim ki.

Annem bende ayrılıp gülümseyerek "O zaman ben abine söliyim birkikte gidin yarın için bir şeyler alın olurmu?" Dedi. Aslında dolabımda elbiselerim vardı, tam itiraz edicekken "İtiraz istemiyorum" diyince ister istemez gülümsedim.

Annem ellerimden tutarak beni yatağımdan kaldırdı "Hadi kalk kalk. Yeter bu kadar yatmak sen hazırlan hadi" diyerek odamdan çıktı.

Bi iki adım atıp boy aynamın karşısına geçtim. Göz altlarım uykusuzluktan ve ağlamaktan morarmıştı, kilo vermiştim. Bu aksime bir süre baktım, derin bir nefes verip odamdan çıkıp banyo ya doğru ilerledim.

Banyo aynasının karşısına geçip yüzüme daha dikkatli baktım, iyi bir bakıma ihtiyacı vardı. İlk elimi yüzümü iyice yıkadım ardından yüz temizleme jeli ile tekrardan yıkayıp serumları da yüzüme sürüp, dişlerimide fırçalayıp çıktığımda abim ile karşılaştım.

Onunda yüzünde bi gülümseme vardı. "Ooo sen yaşıyomuydun ya" diyerek güldü ardından gözlerini hafif kısıp kafasını omuzuna yatırarak bir süre baktıktan sonra "Çirkin" diyince gözlerimi devirmeden durmadım.

Sonrasın bakışlarını düzeltip "Gel buraya gel" diyerek beni kendine çekrek sarıldı. "Daha iyimisin abim?" Diye sordu. Abimin sıcaklığını özlemiştim. Sorusunu sadece kafamı sallayark onayladım.

Aldığı cevaptan memnun bir şekilde bende ayrılarak.

"Neyse hadi hazırlan daha bizimkiler le buluşucaz" dedi. Anlamaz gözler "Bizimkiler?" Diye sordum.

"Timdekiler işte. Onlarda kendikerine bir şeyler alacaklarmış, sonrasında akşam yemeği için bir yerelere gideriz" dedi. "Hmm tamam" diyerek odama yönelmişken aklıma gelen bir şeyle tekrar abime döndüm.

"Abi. Derya da gelicekmi bi arayıp sorarmısın, telefonumun şarjı yokta kapalı" dedim. Abim gülümseyerek "Tamam abim ararım. Ben aşşağıdayım sende gelirsin" diyip kapıya yöneldi. Bende odama gidip kıyafet dolabımın karşısına geçtim.

İlk defa kendimi mutlu hissediyordum. Tim dekileri göreceğim için mutluydum, onlarla da uzun zamandır konuşmamıştım bir kaç kez eve gelmişlerdi ama pek konuşmamıştık.

Kıyafetlerime bi göz gezdirim, abartı olmamalıydı ama akşam yemeği içinde uygun olmalıydı ve ilkbahara da olduğumuzu da göz önünde tutarak bir şeyler seçmeye çalıştım. En sonunda siyah geniş kot pantolon, beyaz tshirt ve üstüne siyah kot ceketimi aldım.

 

İlk kıyafetlerimi giydim , hemen ardınan makyaj masamın başına geçip ilk yüzüme nemlendirici sürüp ardından göz altlarımı kapatıcı ile kapattım, yüzüme renk gelsin diye hafif allık sürdüm ardından maskaramı almak için elimi uzattığımda yoktu. Diğer makyaj mazemelerimin içine baktım ama gene bulamayınca anneme sormaya karar verdim.

"Anne" diye seslendim ve cevap geç gelmedi "Efendim?" Diyerek şakıdı onuda uzun zamandır bu kadar keyifli görmemiştim.

"Maskaramı bulamıyorum. Sen nerde olduğunu biliyomusun?" Diye sordum. "Ben almıştım. Dur getireyim" diye seslendi. Tahmin etmeliydim, annem maskara sürmeye bayılan bi kadın dı.

2 dakikanın ardından annem elinde maskaram ile geldi. " E anne madem bu kadar sevdin alalım sanada bitane" dedim elinde maskarayı alırken. "Benimki bitmişti o yüzden seninkini almıştım" dedi. Annem her zaman alımlı görünen biriydi. Aynaya dönüp maskaramı sürerken annemin dikkatli bir şekilde bana baktığını görünce bende ona baktım.

"Olmamışmı?" Diye sorduğumda anında itiraz edip "Aksine çok güzel olmuşsun" dedi tebessümle. Bende gülümseyerek baktım ardından aynaya dönüp koyu tonlarda olan rujumuda sürüp elimle hafiflettikten sonra aynada yüzüme baktım.

Çok daha iyiydi. Ayağa kalkıp kendi etrafıma dönerek "Nasıl olmuş" diye sordum anneme. Annem yüzündeki gülümseme ile "Çok güzel oldum meleğim benim" dedi. O sırada 1-2 defa korna sesi gelince gözlerim açıldı.

 

"Hiiiiih abimi unuttum" diyince annem gülmeye başladı. Etrafıma bakındığımda komodinin üzeri şarja takılı telefonumu gördüm annem takmış olmalıydı. Hızlıca yanına gidip telefonu aldım daha %23 dü telefonla birlikta şarjınıda aldım.

 

Kapının arkasında asılı olan beyaz çantamı alıp içine koydum, masadan rujumuda aldım lazım olur diye. Derdin bir nefes alıp annemi öpüp hızlıca kapıya ilerledim. Hızlıca beyaz spor ayakkabılarımı giyip koşturarak aşşağı inerken sanki herşey yeniden başlıyorudu, tertemiz bir sayfayla.

 

Aşşağı indiğimde abim arabanın içinde arkasına yaslanıp kafasınıda geriye yaslamış arabanın tavanına bakıyodu. Arabanın pencersi açıktı ordan abime "Ciddi düşünüyormusunuz?" Diye sordum. Kafasını bana çevirip anlamaz gözlerlerle baktı.

Arabaya binerken "Tavanla diyorum. Pek anlamlı bi bakışıyordunuz da" dedim. Bu sefer abim gülerek gözlerini devdi. Sonrasında bir kaç saniye bana baktı, hevesle "Nasıl olmuşum?" Diye sordum. Bir kaç saniye daha baktıktan sonra "Hâlâ çirkinsin" diyerek dalga geçti. "Hevesimi kursağımda bıraktın ya alacağın olsun" dedim tripli bir şekilde. Bu dediğime sesli bir şekilde güldü.

Abimi dikkate almayarak telefonumu açtım, açılır açılmaz bildirimler üst üste geldi. Uzun zamandır kapalı olduğu için bir sürü mesaj birikmişti. Bir ara yaptığım iş başvurusu bile onaylanmış tı, görüşme için bekleniyordum. O sırada tefonun ekranında Deryamm arıyor... yazısıyla gülümsedim.

Telefonu açıp "Alo" dedim.

-"Vera bu senmisin?"diye sordu

 

-"Evet, benim" dedim. "Benim telefonumu aradığına göre annemi beklemiyordun herlâde" dedim.

-"Daha iyimisin. Sesini iyi aldım" dedi.

-"Evet önceye göre daha iyiyim. Yarın akşamki kutlamaya gelicenmi?" Diye sordum. Eyer derya yoksa orası pek çakilmezdi.

 

Derya neşeli bir sesle;

-"Gelicem tabiki. Seni orda tek bırakıcak deyilim" dedi. Derya her zaman her koşulda yanımda olan ciddi anlamda kardeşim olan biriydi.

 

-"Pekii kıyafet seçerken bana yardım edermisi?" Diye sordum masum bir şekilde.

 

Derya muyuşak bir sesle "Tabiki gelicem ve seni gecenin yıldızı yapıcam" deyince ister istemez güldüm.

 

Alayla "Görende sanar podyuma çıkaracaklar" dedim.

"Ne podyumu? Kim nereye çıkıyo?" Diye gelen soruyla abime döndüm. "Deryanın beni podyuma çıkarma hayâlleri varda" dedim. Abim garipser bir şekilde bi bana bakıyordu bir yola bakıyordu. Telefondan deryanın gülme sesi geldi "Neyse hadi mağzada görüşürüz" dedi.

"Seni kim alıcak?" Diye sordum. "Ayaz gil gelicekti ve geldilerde" dedi. Kaç kişiydiler acaba "Kim kim var?" Diye sordum. "Ayaz, Emre, Pusat bide Yunus var" dedi. "Hmm tamam. Görüşürüz" diyip telefonları kapattık.

Abime dönüp "Timden kimler gelicek?" diye sordum. Abim bir iki saniye düşündü ardından "Bizim yanımıza Yunus, Ayaz,Furkan,Emre,Ateş ve Pusat gelicek. Bi kaç kişi ise sonradan akşam yemeğine katılacak" dedi. Kafamı anladım dercesine salladım.

Bakışlarımı camdan dışarıya çevirdiğimde parklarda oynayan çocukları görünce içimde bir burukluk oluştu. Anlaşıldı bu gün zor geçecekti, şimdiden çocuk görünce kendimi kötü hissediyorsam mağazaya gittiğimizde, akşam yemeğine gittiğimizde nasıl durucaktım. Derin düşüncelerden abimin bana seslenmsiyle sıyrıldım.

"Abim iyimisin?" Diye sordu abim. Gülümsemeye çalışarak "İyiyim" dedim. Pek inanmış gibi durmuyordu ama üstelemedi. Etrafıma baktığımda abim arabayı park ediyordu.

Arabayı park edince arabadan inip alış veriş merkezinin girişine doğru ilerlerken duyduğum ses ile durup arkamı döndüm. "VERAAAA" diyen Diyen deryanın sesi kulağıma geldiğinda bana doğru koştuğunu gördüm, bende aynı şekilde ona ilerledim. Ortada buluşup sıkıca bir birimize sarıldık.

 

"Çok özledim seni" dedi. Aynı samimiyet le "Bende özledim" dedim. O sırada diğerlerinin de etrafımızda toplandığını fark ettim, bu halimize gülümseyer bakıyorlardı. "Bunlar hiç büyümeyecek" diyen Furkanın sesini duydum. Derya ile ayrılırken Pusatın "Bırak çocuk kalsınlar en azından söz dinliyolar" diyince Deryayla ters ters Pusata baktık.

 

"En iyisi içeri girelim yoksa bunlar tartışmaya başlıyacak" diyen Yunusun sesini duyunca ona döndüm, onu 3 Ay içinde bir kere görmüştüm oda geçmiş olsuna geldiklerinde. Timdekiler ara ara uğruyordu ama onu hiç görmemiştim.

"Tamam hadi gidelim" dedi abim. Derya koluma girip görüş açımı mağazay çevirdi. Birlikte güle eylene içeri girdik, girer girmez en ilk çocuklar gözüme çarptı. Bi süre öylece baktım, Derya ne olduğunu anlayınca dikkatimi dağıtmak adına telefondan kıyafetler gösteriyordu. Bir iki elbise hakkında yorum yaptıktan sonra Derya başka bir elbise gösterip "Bu nasıl? Şık durur" dedi.

 

"Abartı olur" diye bir ses duyduk, ardından "Fazla gösterişli" ve "Düğün için uygun olur ama, o tarz bir kutlama için fazla" diyen seslerle durduk. Biz durunca yanımıza ne ara geldilerini bilmediğimiz Ayaz, Emre ve Pusatta durdu. Onlarda telefondaki elbiselere bakıyorlardı.

 

Derya telefonun ekranını kapatıp yanımızdaki tayfaya döndü "Siz napıyosunuz?" Diye sordu. 3'üde aynı anda "Yorum" dedi. Derya gözlerini devirerek "Yorum yapın diyen olmadı." Terslercesine. Anlaşılan aralarında bi anlaşmazlık var gibiydi.

 

Ayaz Deryaya dönüp "Diğerlerinede göstersene bi" dedi. Derya tripli bir şekilde telefonun ekranını açıp Abim, Yunus ve Furkana elbiseyi gösterdi. Yunsun kaşları çatıldı "Kimin için bu?" Diye sordu.

"Vera için" dedi derya. Yunus onaylamaz bir şekilde "Abartı" dedi Furkanla abimde aynı tepkiyi verince derya biraz daha sinirlendi.

"Ay size ne be. Belki ben güzelimi podyuma çıkarıcam, taş gibi gacı hem ordan yakışılı birinide buluruz" diyince kahkaha atmaya başladım. Abim bi bana bi derya ya bakarak "O podyum muhabbeti bumuydu?" Diye sordu.

"Ooo abi sendemi podyum muhabbetindesin" diye sordu emre alayla. Yunus, Emrenin arkasından kafasına hafif vurdu abim ise "Saçma salak konuşma" dedi. Emre kafasını ovalayarak sustu. Gülmem durunca "Hadi gidelim artık" dedim.

Derya tekradan koluma girip beni ilerletince diyerleride peşimize takılınca durdum. Ben durunca onlarda durdu, "Gidip birşeyler alsanıza kendinize. Niye peşinizden geliyorsunuz?" Diye sordum.

Abim "Ben sizi bekliycem. Sonra gider alırım" dedi. Yunusta abimi onyaladı. "O zaman bizde gelelim"dedi Ayaz. Herkes onaylayınca ilk kadınlar için olan bölüme gittik. İçeri girdiğimizde renk renk, çeşit çeşit elbiseler bizi karşıladı.

İçeri girer girmez görevli lerden biri yanımıza geldi ama bu kadar erkekle karşılaşmayı beklemiyor olucaktıki ilk afalladı ama hemen topraldı. "Hoşgeldiniz, ne bakmıştınız?" Diye sordu. Derya bana dönüp "Ne tür bişiy olucak?" Diye sorunca sanki kendimi ailesiyle kıyafet almaya gelen küçük bir kız hissetmiştim.

 

Görevliye dönüp "Eee şey askılı, yıtrmaçlı türden" dedim. Kadın gülümseyerek "Buyrun bu tarafta" deyip bizi sağ arkaya doğru ilerletti. Dediğim türden bir sürü elbise karşımdaydı. O sırada arkadan gelen Emrenin sesi geldi "Bunu niye kesmişlerki?" Diye bir soru yöneltince bakışlarımız o tarafa döndü.

 

Elinde siyah mini bir elbise tutuyordu, ama ayarlanabilir olanlardandı. Derya gözlerini devirerek "O öyle zaten" dedi. Bunun üzerine Ayaz "Nasıl?" Diye sordu. Bu kadar kız hayatında uzak olmaları sebebiyle pek bi bilgileri yoktu. Diğerlerine baktığımda Abim pek takmadı çünkü daha önce yanında mini elbise giymiştim ve bu muhabbete yabancı değildi.

Pusata baktığında oda Emrenin yanına gidip, elindeki elbiseyi alıp bu sefer o bakmaya başladı. Yunus ise abimin yanında Emreyle Pusata bakıyordu ve şu görüntüye Yanıma aldığım kişilere bak dercesine bakıyordu. Derya sinirle "Dalgamı geçiyorsunuz?" diye sinirle soludu. Abimle, Yunusa dönüp "Şu ikisini çıkarın şurdan yoksa benim elimden bir kaza çıkıcak" dedi.

Abimle Yunus ilk bir birbirine sonra karşılarındaki ikiliye baktı. Yunus hemen "Aman abi beni hiç bulaştırma yoksa biri elimde kalacak, zaten yapmadıklarını bırakmadıklar" dedi. Emre yapay bir kırgınlıkla "Aşk olsun komutanım" dedi. Yunus ters ters bakınca susmak zorunda kalmıştı.

Anlaşılan Yunusu fena sinirlendirmişlerdi. Abim derin bi nefes alarak "Gidin kendinize alışveriş yapın bişiyler le oyalanın, sakın bana bi vukaatla gelmeyin" dedi. Baş selamı verip "Emredsiniz komutanım" diyip ikiside olduğumuz yerden ayrıldılar.

Merak içinde Derya ve Yunusa dönüp "Noluyo size ne bu gerginlik?" Diye sordum. İkiside sustu cevap vermedi, abime döndüm omuzlarını bir kez indirip kaldırarak bilmiyorum dermişçesine kafasını salladı. Bu sefer Ayaza dönünce "Senin bilme'me gibi bir ihtimalin yok çabuk dökül" deyince.

 

Yunus garipser bir sesle "Ayaz bana boş zamanında kızlarla dedikodu yaptığını söyleme" dedi. Tek kaşımı kaldırarak Yunusa dönerek "Dedikodu değil bilgi aktarımı, hem sana ne" diye bu sefer ben çıkıştım. Yunusta meydan okurcasına dik dik baktı, "Tugayda olanlanlar Tugayda kalır" dedi. Kınarcasına baktım "Savaş bilgilerini vermiyo" deyince Yunus baskın bir sesle "İster savaş bilgisi ister başka bir şey, hiçbir şey söylemiycek. Hatta emrimdir, Ayaz bundan sonra kızlarla iş harici konuşmak yok" diyince kan beynime sıçradı.

 

"Oldu paşam baş-" demeye kalmadan abimin sesi aramıza girdi "Hoooo, noluyo olum size. Şimdi sizmi başladınız" dedi. İkimizde bir şey demedik, tekrar elbiseler bakınmaya devam ettim. Deryanın "Bak bunun rengi çok güzel" demesiyle deryaya döndüm. Elinde krem rengi yırtmaçlı, göğüs dekolteli bir elbise vardı. Benimde iki farklı değindiğim renk vardı. Onuda alıp "Ben bunları denemeye gidiyorum" deyip deneme kabinlarinin birine doğru ilerledim. İçeri girip elbiseleri asklığa asıp perdesini çekmek için arkamı döndüğümde yunusun, kabinin önündeki bekleme yerine oturduğunu gördüm.

Derin bir nefes alıp perdeyi kapattım. İlk Deryanın bana verdiği elbiseyi giydim, ilk kendime baktım bi uyumsuzluk var gibiydi. Diğerlerine göstermek için perdeyi açıp kabinden çıktığımda Yunus ve Derya vardı sadece, etrafa bakındığımda abimi göremedim.

"Telefonla konuşyo"diyen Yunusla bakışlarım ona döndü. Bir kez etrafımda dönüp "Nasıl olmuş?" Diye sordum. "Teninle uymamış, değiş" diyen Yunusla çatık kaşlarla ona döndüm, elindeki telefonla ilgileniyordu. Derin bir nefes vererek Derya ya döndüm "Yaaani tam oturmamış gibi" deyince elbisenin eteklerini tutup geri kabine girdim.

Üstümdekini çıkarıp diğer elbiseyi aldım. Buda sırt dekoliteliydi. Bel kısmından aşşağıya doğru tül detayları vardı. Giyinip çıktığımda abim bekleme yerinde oturmuş telefonuna bakıyordu, Derya ise Yunusla birlikte kıyafetlere bakıyordu. Derya elini başka bir elbiseye atınca Yunus "Hayır" dedi.

 

Derya Of'layarak "Offf şuan abilik yapmak zorundamısının" diyince bu durum Yunusun hoşuna gitmiş gibi sırıttı. Yunus ile Derya arasında abi kardeş ilişkisi vardı ve tartışmalarıda tadından yemiyodu

Deryanın bakışları beni bulduğunda "Oooooo" dedi. Bunun üzerine Yunusla abimin de bakışları bana döndü Abim ayağa kalkıp "bu ne güzellik" dedi.

 

Aklıma gelen şeyle "Arabada çirkin diyodun" dedim. Yunusun "Öyle bir..." dediğini duydum ama sesi kısıktı zor duyuluyordu sonlara doğru daha da kısıldı. Derya ya baktığımda gözleri kocaman açılmaya yakın bir haldeydi. O şekilde Yunusa dönünce bunu fark etmiş olmalıki, gene kısık bir sesle "Sakın" dedi. Derya azına hayali bir fermuar çekti.

Abim onları fark edip "Ne konuşuyosunuz siz?" Diye sorunca ikiside aynı anda "Hiiç" diyince ister istemez gülmem gelmişti. "Oooo bu ne güzellik hamın kızım maşşallah Allah sahibine bağışlasın" diye bir ses gelince hepimizin bakışları o tarafa döndü.

Karşımızda 60-70 yaşlarında kısa boylu tonton bir teyze vardı. Gülümseyerek "Teşekkür ederim" dedim. O sırada Derya yanıma geldi. Gözleri Yunusa gitti "Bu yakışıklımı seninki. Hele bakışlara bakışlara bak aslan gibi maşşallah tü tü tü" diyerek Yunusa yaklaştı.

Teyzenin ilk kelimelerinde utanmıştım. Yunusa baktığımda oda bana bakıyordu, benimde ona baktığımı görünce ilk defa gözlerini kaçırdı. Teyze son söyledikleriyle birlikte gerçekten de tükürdüğü için Deryayla gülmemek için kendimizi zor tutuyorduk.

Bakışlarım abime döndüğünde bu durumdan hiç memnun değil gibiydi "Ya teyze geldin güzel dedin tamam daha işine hadi" dedi. Teyze abimi baştan aşşağı süzdü "Sen bu kızun ağabeyimisin?" Diye sordu şivesiyle. Abim sabırla "He teyzem abisiyim" dedi.

Teyze bi bana bi Yunusa baktı.

"Bu içusundan olur, seveylerde birbirlerini ayırma bunlaru" şok

 

......

 

Seelammm ben geldim, kurgu tam otursun diye Wattpad deki bölümleri olabildiğince buraya almaya çalışıyorum.

SEVİLİYOSUNUUUUUUUZZZZZZZZZ

 

EMEĞE SAYGI BİR OYLAYIN İKİDE YORUM ATINNNNN

 

Loading...
0%