Kırhan konağı

Gecelerim sabahla bir oldu ne uyuduğum ne uyandığım belli babam Nasuh ağayı hiç bu kadar düşkün görmemiştim kocaman dağ gibi adam yıkılmıştı Urfa'nın en kudretli ağalarından biriydi dedemi küçük yaşta kaybettiği için bütün yük onun omuzlarına yüklenmişti ama o hepsinin üstesinden gelmiş bize hiç zayıf yönünü göstermemişti hep çok güçlü görünürdü annem Ruken hanım sert görünümlü ama yufka yürekli kadındır sevdiğini çok sever sevmediğini sevmez öyle bir yapısı vardır ortancamız kız kardeşim Dilan sessiz ağır başlı kibar hem huyu hem kendi güzel gönlünü Azat'a kaptırmış benim hiç ruhum bile duymadı buralarda sevda zordur sevenler kavuşamaz yada kaçarak kavuşurlardı kardeşimi zorla kimseye vermezdim ben böyle düşünürken kardeşim arkamdan iş çevirmişti

Küçüğümüz Baran haylaz vurdum duymaz çapkın karakterli hepimizin gözbebeği.

Ben şuan ne hissediyordum ne düşünüyordum bilmiyorum bu zamana kadar gerçek aşkı sevgiyi tatmamıştım bi kaç birlikteliğim olmuştu ama evliliğe dönüşecek kadar bişey hissetmemiştim şimdi evleneceğim kız ise daha çocuk sayılırdı reşit değildi onun gözünde kaba saba sapık gibi gözükmek istemem zamanla ne olur bilinmez ama şuan onu karım olarak görmeyecektim.

Ayşe'den

Bir gün daha aymıştı yarın nikahım vardı bu evdeki son günüm gecemde kalktım her zamanki işlerimi hallettim evi derleyip topladım komşulardan bi kaç gelen olur diye halamla hamur işi yaptık babamla o günden beri hiç konuşmadık hep kaçıyordu benden üzgündü biliyordum hepimizin morali bozuktu Dilan da ailesinden dolayı çok üzgündü abisi tek kalemde silmişti onu içim ona hem çok üzülüyor hemde anne olacağı için seviniyordum hala olacaktım bende benim halam gibi çok sevecektim onu kendim neyi yapamadıysam onun yapmasını sağlayacaktım abimi bile karşıma alırdım bunun için minicik bebek bu eve çok iyi gelecekti.

"Ayşe ben eve kadar gidip gelicem halam sen gelen giden olursa dilanla beraber ağırla Dilan'ı tanıştır herkese gelinimizi herkes bilsin öğrensin"

"Olur hala hallederiz biz sen işlerini gör de gelirsin"

Bi kaç saat sonra halam elinde poşetle geri gelmişti merak edip sordum

"Hala elindeki nedir"

"Kına getirdim kuzum seni kınasız gelin edermiyim ben akşam olsun ellerine ben kendim yakacağım"

"Hala yakmasan olmaz mı hiç içimden gelmiyor gelin gibi hissetmek çok mutsuzum hiç birşeyin anlamı yok gibi

geliyor"

"Olmaz halam ben seni bu evden ellerinde kınanla yanında çeyizinle elinde Kuran'ınla başında telinle duvağınla gelin çıkaracağım"

"Sahi çeyiz demişken hadi şu sandığı açalımda seninkileri ayıralım"

Ara sıra sandığı açar içindekileri çıkarır havalandırırdım annem erken öldüğü için çok bişey yoktu ama yinede abimle bana hiç ayırmadan hep çift çift yapmıştı yazma patik yelek şal lif çeyize dair ne varsa vardı yarı yarıya ayırdı halam Dilan da vardı yanımızda ona da verdi annemden yadigar kullan diye Dilan ne kadar ağa kızı olsada hiç burnu havada olan biri değildi daha çok memnun oldu halamın verdiklerinden el emeklerine teker teker baktı taktı bile başına onu öyle görünce çok yakıştırdım "ne kadar da güzel yakıştı Dilan yüzünde huyların gibi çok güzel Allah sanada tesettürü nasip etsin inşallah" dedim.

"Aslında çok istiyorum Ayşe senin gibi kapanmayı ne kadar güzel sen herkesten sakınmışsın kendini güzelliğini kimse göremiyor tek kocan olacak adam görecek ne kadar şanslı"

Dedikleriyle burukça gülümsedim doğruydu kendimi tek kocam olacak adama saklıyordum ilk o görsün istiyordum ama bu sevdiğim kişi olmasını isterdim ne yazıkki böyle olmadı düşüncelerimden sıyrıldım.

"İsteğin gerçeğe dönüşsün inşallah"

Akşam karanlığı çökmeye başlamıştı bi kaç komşumuz geldi onlara hamurlarla çay koyduk dilanı tanıştırdık biraz oturup gittiler sonra halam elinde kına tepsisiyle geldi kınayı karmıştı ellerimi uzatmamı istedi avuç içlerime ve parmak uçlarıma kınayı yaktı ve sonra ellerimi sardı o kınayı yakarken çok duygulandım ben ağladım o ağladı anneminde olmasını çok isterdim onun yakmasını sessizce ağlayarak yaktı kınamı...

Ve yine bir gecenin daha sonuydu sabahın ilk ışıklarıyla kalktım ellerimi yıkadım kıpkırmızı girmişti çok severdim kınayı.. öğlene doğru geleceklerdi beni almaya halam ve dilan beni hazırlamaya başladılar elbisemi giyindim beyaz şalımı yaptım duvağımı taktım kuğu gibi olmuştum bembeyaz tenim açık kahverengi gözlerim vardı orta boylu beli ince zayıf bir kızdım.

"Ay Ayşe çok güzel oldun vallahi abimin dibi düşecek sana bu güzellik asla kaçmazdı"

"Dilan'ın hakkı var kızım zaten pek güzeldin gelinlik sana pek yakıştı nazar değecek maşallah"

"Utandırıyorsunuz beni yapmayın normal bir elbise işte bi anlamı yok benim için"

Dilan'ın iç çekip baktığını gördüm oda özeniyordu belli ki her genç kızın hayalidir beyaz gelinlikle gelin olmak ama Dilan olamamıştı eminimki abim ona gelinliği giydirirdi bizim dillere destan bir düğünümüz olmayacaktı imam nikahı kıyılıcaktı Allah katında karı koca olacaktık..

Kırhan konağı

"Ağam Murat ağam iyimisiniz"

"Heh kasım noldu söyle"

"İyimisiniz ağam düşünür gördüm"

"İyimiyim değil miyim bilmiyorum kasım doğrumu yapıyorum yanlış mı onuda bilmiyorum evleneceğim kız daha 17 yaşında çocuk nasıl olacak bu"

"Ağam ben o aileyi bilirim bizim köylülerdir kızın annesi daha küçüktü öldüğünde kız çok iyi yetişti edepli terbiyeli abdestinde namazında kızdır zordur onun gibisi bu devirde zamanla sizede uyum sağlayacaktır"

"Bakalım göreceğiz Kasım göreceğiz hazır mı arabalar"

"Hazırdır ağam sizi beklerler"

Odadan çıkıp avluya indim babam anam kardeşim bekliyorlardı anam:

"aa benim dağ gibi oğluma aldığımız kızıda bakın ah ah ben nelere gidem ağa kızı getirecektim bu konağa gelin ağa olacaktı benden sonra o yönetecekti burayı bu kız daha kadınlık bile yapamaz soyumuz nasıl yürüyecek vah vah"

"Sus be kadın sus bişey varmış gibi bağırıp durma herkesi başımıza toplayacaksın gelen kızda senin gelinindir Murat'ın karısı bu konağı gelin ağasıdır ona göre muamele görülecek oradaki hayatı bitti burada hayatı önemli olan sen yol yordam göstereceksin." De haydi binin arabaları ne bekliyorsunuz gelinimizi alıp gelelim"

Korna sesleri yaklaştıkça iyice gerilmeye başladım ellerim buz kesti konuşacak halim kalmadı baba evinden gidiyordum babam çağırdı belime kırmızı kuşağımı bağlamak için babamı gördüm gözümde tuttuğum yaşlar birbir aktı gitti sıkıca sarıldık birbirimize sarılarak ağladık.

"Kızım yavrum Ayşem fatmamın emaneti seni koruyamadım vermem diyemedim affet beni yavrum burda bir baban var en ufak bir kötülük gördüğünde çık gel ben burdayım sen çok güzel yetiştin yeni ailene karşı saygıda kusur etme saygını her daim göster onlar senin büyüklerin bana karşı hiç saygısızlığın olmadı ben senden razıyım Allah ta senden razı olsun güzel kızım Allah a emanet ol."

"Babam sen beni elinden gelenin fazlasıyla büyüttün hiç pişman olmadım senin kızın olmaktan senin yüzünü asla kara çıkarmıcağım"

Gitme vakti gelmişti babam kuşağımı bağladıktan sonra yüzüme kırmızı örtüyü örttü halam elime Kur'an'ı Kerim'i verdi babam kolumdan tuttu beni arabaya doğru götürürken hoca da tekbir getirmeye başladı babam beni Murat Ağa ya emanet etti.

"Ağam kızım önce Allah'a sonra size emanettir emanetime iyi bakın"

"Gözün arkada kalmasın bekir baba emanetine iyi bakacağım"

Konvoy eşliğinde konağa vardık arabadan inmeden önce kurban kestiler arabanın önünde sonra arabadan indik avluda Ruken hanım Nasuh ağa bekliyordu Ruken hanım gelip kırmızı örtümü açtı elini uzattı elini öptüm ardından Nasuh ağanın elinini öptüm Murat ağayı takip ederek salona çıktım imam nikahı kıyılacaktı yan yana oturduk karşımızda hoca yan tarafımızda iki tanede şahit vardı hoca başladı sonra bana döndü.

"Bekir kızı Ayşe Nasuh oğlu Murat'ı kocalığa kabul ettin mi"

Bomboş bakıyordum öyle ne diyeceğimi bilemedim hocanın bida ha sormasıyla döndüm

"Ettim"

Hoca 2 sefer daha sordu

İkisinede ettim diye cevap verdim

Sıra murata geldi

"Nasuh oğlu Murat Bekir kızı Ayşe'yi karılığa kabul ettin mi"

"Ettim"

Hoca onada 2 sefer daha sordu oda ettim cevabı verdi.

Mehir olarak taktıkları altınları ve 2 arsa verdiler şahitlerinde kabul etmesiyle nikahımız kıyılmış oldu artık Allah katında karı kocaydık.

Böylelikle kırhan konağında yeni hayatım başlamıştı...

3.bölüm sonu

Arkadaşlar ben Eskişehirliyim normalde ama doğu hikayelerini seviyorum oranın şivesini tam bilmiyorum o yüzden olduğu kadar artık destek ve yorumlarınızı bekliyorum 😊 wattpad'da Mardin'de geçiyordu ama burada Urfa olarak değiştirdim ilk hikayemdi anlatım şekli ve yazım yanlışları olabilir üzerinde çok düzeltme yapmadım diğer hikayemde anlatım biçimi daha güzel bir kaç bölüm sonra onuda yayınlamayı düşünüyorum oda daha final olmadı wattpad'da final yapıp burada yayınlayacağım takip ederseniz sevinirim 🌸