Yeni Üyelik
13.
Bölüm

12. Bölüm (Part 2)

@merida_xx

"Anladım Saadet teyzem. Sana onları hatırlatıp üzdüğüm için kusura bakma lütfen. Sadece Aliyi gerçekten çok sevdim ve merakıma yenik düştüm." Dedim elini tutup. Saadet teyzede elinin üstündeki elime elini koyup sıktı. "Yok kızım önemli değil. Hem Alim seni çok sevmiş dün gece uyamadan Gözde abla yarın burada olacak mı diye sorup duruyordu." Dedi. Ayy yerim onun o hallerini.


"Bu çocuk beni kudurtacak desene sen Saadet teyze. Zaten maşallah pek tatlı. Evire çevire sevesim geliyor da kendimi tutuyorum." Dedim. Dişlerim yine kamaşmıştı. Bir kahkaha koyverip "Tutmuş halin bu mu kızım." Diyip sandalyeden kalktı ve masadan bir kaç tabak alıp yemek odasına götürüp geldi. "Saadet teyze, benim davranışlarımdan rahatsız olmaz dimi Ali? Kötü bir niyetim yok ama rahatsız oluyorsa yapmam." Dedim tedirginlikle. Olmuyor olsun lütfenn. Saadet teyze bana dönüp kafasın olumsuz anlamda salladı. "Yok kızım olmuyor. İlk başta bende rahatsız olur sandım ama keyfi gayet yerinde bizimkinin rahat ol sen." Dedi. Rahatça bir nefes verip bende elime bir kaç tabak aldım ve yemek odasına ilerledim.


Masa işi bitmişti ve ev halkının teşrif etmesini bekliyorduk. Odadaki saate baktığımda 08.20 olduğunu gördüm. İş görüşmem 10.30 daydı. O yüzden biraz rahatlayabilirdim. Telefonumun titremesiyle Batunun aradığını gördüm. Bekletmeden açtım.


"Alooo Batu kuşum günaydınn." Dedim neşeyle.


"Günaydın yavrum naptın kaptın mı işi?" Diye sordu uykulu bir şekilde. Hala yatıyordu belli. Hatta uyuyor bile olabilir.


"Batu kuşum uyanınca mı arasaydın acaba? Görüşmem 10.30 da dedim ya ne işi kapması." Dedim gülerek.


"Saat kaçki?"


"Yav bi git Batu allah aşkına. Hadi uyu sen ben seni ararım görüşmeden sonra." Diyip yüzüne kapattım. Uykulu bir Batuyla şu an uğraşamazdım.


Hakan abi odaya girdiğinde bana baktı ve gülümseyerek dün oturduğu yere oturdu. "Hayırdır ne görüşmesi bu abim?" Dedi ve ağzına bir zeytin attı. "İş görüşmem var 10.30 da. Onu söylüyordum Batuya" diyip bende ağzıma bir zeytin attım. Aldığı cevap onu mutlu etmemiş olmalı ki kaşları hafif çatılmaya başlamıştı.


"Nasıl yani iş görüşmesi?" Diye sordu. Niyeyse bir tartışmanın çevresinde dolanıyor gibi hissediyordum. İkimizde zeytinin çekirdeğini tabağımıza bıraktık. "Yani şöylekii, her insanın aradığı ve çalışıp karşılığını para olarak aldığı bir olay. Halk arasında biz buna 'iş' diyoruz Hakan bey." Dedim ve arkama yaslanıp onu izledim. O da benim gibi arkasına yaslandı ve beni izlemeye başladı.


"Ondan bahsetmediğimi anladın Gözde. Benim merak ettiğim sadece şu zamanda böyle bir şeyin doğru olup olmayacağı abicim" dedi sakince. İyi kolay sinirlenmiyordu. Ama ona bey demem hoşuna gitmemiş olmalı ki 'abicim' kelimesini bastırarak söylemişti.


"Evet şu an pek iyi olmayabilir ama buna ihtiyacım var." Dedim ciddileşerek. Gerçekten paraya ihtiyacım vardı ve onlardan isteyemezdim. Bankadaki kötü gün paramdanda kullanamazdım. Hep daha kötüsü için bekletiyordum o parayı ama bende ki bu takıntılılıkla asla kullanılmamak için orada bekliyordu.


"Gözde biliyorum bize henüz alışmadın ve daha tanımıyorsun da diyebiliriz. Ama bu çalışma işine olumlu bakmadığımı söylemek istiyorum. Eğer bir ihtiyacın varsa lütfen çekinmeden dile getir abicim. Aramızda bu tarz şeylerin lafını yapmayalım." Dedi. Tatlı konuştun ama ben öyle şeyler yapamam be kahramanım.


"Haklısın, daha birbirimizi tanımıyoruz ve birbirimize alışmadık o yüzden benim sizden böyle bir şey isteyeceğimi düşünmen gayet normal. Ben bu tarz şeyler yapamam yani yanlış anlama tabii ama size gelip şu şu ihtiyacım var bana alın ya da bana şu kadar para verin gibi bir şey bekleme benden. Bu tabiki anlayın işte ve bana para verin demekte değil. Asla. Versenizde kullanamam. Sadece o tarz biri olmadığımı dile getirmek istiyorum." Dedim gözlerimi ondan çekmeden.


"Dediklerini yanlış anlamadım abicim. Anladım kendi ayakların üzerinde durmaya çalışıyorsun ki bu çok iyi bir şey ve seninle gurur duydum. Ama sende şunu anlamalısın ki bir süre istemediğin şeyler yaşanabilir abicim. Babamın buna kesinlikle karşı geleceğine eminim. Hatta sana kredi kartları çıkarttığına da gördüm. Büyük ihtimalle birazdan söyler." Diyip bu sefer küp şeklinde kestiğim kaşar peyniri bala batırıp bana uzattı. Bu jesti kabul edip ona uzandım ve kaşar peynirini yedim.


Bende ona kıyak geçmeliyim diye düşüp kızarmış ekmeğin üzerine önce tereyağ sonrada kaymak sürdüm. "Desene o zaman bol tartışmalı bir kahvaltı olacak." Diyip ekmeği ona doğru uzattım. Buna şaşırmıştı. Ne var canım. Bana nasıl gelirsen sana öyle gelirdim yani. Üstündeki şaşkını bırakıp gülümseyerek uzattığım ekmeği yemeye başladı. Elim havada bitirmesini bekliyordum ki "Eline mi alsan acaba?" Dedim gıcık bir şekilde. Kafasını iki yana salladı ve "Şu an gayet iyiyim abicim. Az kaldı iki lokma daha." Dedi ve ekmeği ısırdı. Son bir ısırık kalmıştı ki sıkılıp ekmeği ağzıma attım. Bana tip tip bakmaya başladığında omuz silktim ve güldüm. O da gülmeye başlamıştı ki aile üyeleri gelmeye başlamıştı.


Herkes masaya yerleştiğinde Murat bey ve Yeşim hanım hariç herkesin farklı yerlere oturduğunu farkettim. Demek yer farketmiyordu. Ee olurr. Herkes birbirine günaydın dedikten sonra Hakan abi bana kaş göz yapıyordu. Bende ona aynı şekilde kaş göz yapınca gülmeye başladık. Seviyordum onu ya. Kahramanımdı. Masadakiler bize dönünce Gökay lafa yapmaya başladı. "Canım ikizim, sabah uyandırma şekli olarak yeni şeyler mi bulsan acaba." Dedi.


"Gökaycım sen sabah olanların farkında değilsin sanırım." Dedim ve krebimi kesmeyi bıraktım.


"Ne oldu ki?"


"Yüzümü tokatladın."


"Ne!!" Masadan yükselen sesle yanlış söylediğimi anladım.


"Durun durun öyle bir şey değil. Alarmı kapatmak istemişti ama telefonu yanlış yerde arıyordu. Bende onu yataktan itmiş olabilirim zaten. O yüzden önemli değil." Dedim.


"İyi yapmışsın abicim." Diyen abi kesimine gülümsedim ve Murat beye döndüm. Ellerimi peçeteye silip yerimde dikleştim. Beni fark eden Cenk abi kaşlarını çatarak bana bakmaya başladı. Polis olduğu için mi anlamıştı acaba gerginliğimi.


"Murat bey, Yeşim hanım, size söylemek istediğim bir şey var." Dedim onlara bakarak. Onlarda dahil olmak üzere herkes elindeki çatalı bırakıp bana dönmüştü. Tamam bu biraz germişti. "Tabi kızım dinliyoruz söyle." Diyen Murat beyle yerimde tekrar kıpraştım ve Hakan abiye baktım. Tam söze girecektim ki benden önce davranmıştı. "Gözde bugün iş görüşmesine gidecekmiş baba. Onu söylemek istiyor sanırım." Dedi. Ona gülümsedim ve karşılığımı alınca tekrar Yeşim hanımlara döndüm.


"Ne işi?" Diye gelen tekpi Cenk ve Çınardan gelmişti. Kerem evde olsa o da bu tayfaya eklenebilirdi ama dün eve gelmemişti.


"Evet kızım ne işi bu? Hem nerden çıktı birtanem?" Diyen yeşim hanıma döndüm. "Yeşim hanım dün evden gitmeden görüşmüştüm bir yerde. Bir esnaf lokantası. Yarın gel bi konuşalım dediler oraya gideceğim." Dedim. Murat beyse ceplerini karıştırıp içinden iki tane kredi kartı çıkarttı ve masanın üstüne koydu. Hakan abinin dedikleri aklıma gelince söze girdim "Murat bey yanlış anlamayın beni ama ben kredi kartı falan istemiyorum." Dedim.


"Niye istemiyorsun kızım? Hem olmaz öyle bütün evlatlarımda var seninde olması gerekiyor. Ayrıca bir tane kızım var ona da elimden geldiği kadar en iyi şekilde bakmak istiyorum. Zaten geç bulmuşum seni kızım içimdeki bu isteği söndürme birtanem. O yüzden bu kartları alacaksın ve doya doya harcayıp beni mutlu edeceksin kızım." Dedi ve kalkıp kartları yanıma getirdi. Kafamı takılı kalmış gibi iki yana sallayıp duruyordum. "Bakın Mu-" alnımdan öpüp yerine geçerken "İtiraz kabul etmiyorum Gözde. Ben senin babanım kızım böyle şeyler duymak istemiyorum bir daha. İş konusuna gelirsekte tabiki çalışabilirsin birtanem. Ama bu sıra olmaz kızım." Diyerek beni böldü.


"Baban haklı annecim. Henüz şu sapıkla ilgili bir şey yok. O bulunana kadar lütfen yanımızdan ayrılma kızım. Sonra dilediğin gibi çalışırsın hem. Hatta bir kafe açarsın kızım tekrardan. Şimdilik bu süreçte lütfen bizi üzme kızım. Bu iş çözülene kadar bizi dinle olur mu?" Diye sordu. Tamam haklılardı ama ben ne yapacaktım ki.


"İyi, hoş diyorsunuz ama ben böyle boş boş duramam ki. Hem ayrıca isteğinizi de anlayışla karşılıyorum fakat ben bu kartları kabul edemem." Dedim.


"O zaman bir anlaşma yapalım abicim. Sen kartları kabul et ve dilediğin gibi çalış?" Diyen Cenk abiye döndüm. Herkesin bakışları ona onaylamaz şekilde bakarken o bana bakıyordu. "Yanii kartları kabul edersem çalışabilirim?" Dedim ona doğru.


"Gözde bizi yanlış anlama senin çalışmana karşı değiliz sadece bu süreç için diyoruz." Diyen Çınara baktım.


"Evet abicim. Al kartları ve çalış." Dedi Cenk ellerini iki yana açıp.


"Tamam kabul." Dedim hemen. Boş boş duramazdım ki. Hem böylelikle iş bulurdum ve kartlara dokunmazdım. Makul.


"Oğlum olmaz. Ya dışarıda başına bir şey gelirse? Yok yok asla olmaz." Diyen Yeşim hanım itiraz kabul etmez bir bakışla bakıyordu Cenke.


"Annem bi sakin ol. Ben Gözdeyi tek göndermem zaten." Bana doğru döndü "Gözde, abicim, dışarı istediğin gibi çıkabilirsin. Ben küçük bir devriye ayarladım seni uzaktan izleyecekler. Merak etme yanına yaklaşmayacaklar, sadece uzaktan kontrol edecekler." Dedi. Yanii iki farklı kişi tarafından izlenecektim. Bu biraz garipti ama hayır diyemeyeceğim kadar makuldüde. Kafamı olumlu anlamda sallamamla herkes tekrar kahvaltısını yapmaya devam etti.


Kahvaltımızı yaptıktan sonra herkes işine gitmişti. Sadece Gökay arkadaşlarıyla görüşmeye, Melih ise okuluna gitmişti. Bende iş görüşmemi gerçekleştirmiş ve işi kapmıştım. Hatta şu an çalışıyorum. Görüşmeden sonra Mehmet amca(patronum olur kendileri) hemen başlayabilirsin dedi. Benimde canıma minnetti. Hemen mutfağa geçip oradakilere yardım etmeye başlamıştım.


Esnaf lokantası olmasından mıdır bilmem ama vızır vızır işliyordu. Kazan kazan yemekler pişiriyorduk. Hele az önce 50 kilo pirinçten pilav yapmıştık. Öğrendim ki bu ikinci postaymış.


Onları tanıdığım kadarıyla çok iyi insanlardı. Mehmet amca kasada duruyordu ve arada müşterilerle ilgileniyordu. Eşi Hayriye abla da mutfakta çalışıyordu. Bende onun yanında tabii. Onların kızları Eylül abla da bize mutfakta yardım ediyordu. Kısacası aile lokantası gibi bir şeydi. Bizim yanımızda da bir kaç kişi daha vardı ama onlarla tanışamamıştım. Çok yoğunduk o yüzden hemen yemeklere koyulmuştuk.


Saat akşam yedi olmuştu ve Eylül abla ile masaları topluyorduk. "Kız sevdim seni Gözde. Hemen ayak uydurdun hızımıza da." Dedi. Ona gülümseyip "Daha önce de otelde çalışmıştım Eylül abla. Bu koşuşturmaya alışkınım anlayacağın. Hem zaten seviyorum böyle çalışmayı." Dedim. "Belli belli. Hadi yeter bugünlük git artık sen. Zaten bir şey kalmadı şu iki masayı da ben hallederim." Dedi ve elindeki bulaşıkları içeriye götürdü. Mehmet amca içeriden çıktığında bana samimi bir şekilde gülümsedi. "Kızım sen çık hadi artık bir şey kalmadı bizde eve geçeceğiz." Dedi.


"Şu masaları da halledeyim çıkarım Mehmet amca."


"Kızım hadi çık ama aaaa. İnsan patronunun sözünü çiğner mi hiç?" Dedi gülerek.


"İyi o zaman ben çıkıyorum." Dedim ve içeriden hazır bir şekilde çıkan aileye baktım. Benim eşyalarım da Hayriye teyzenin elindeydi. Onları aldım ve hazırlanıp kapıya adımladım. "İyi akşamlar hepinize. Yarın sabah görüşürüz." Dedim ve yanıtlarını alınca lokantadan çıktım. Hava daha tam kararmamıştı ama birazdan karanlık çökerdi. Telefonu saatler sonra elime aldım ve abimi arayıp günün özetini geçtim. Batu kuşumun hayır mesajını görünce gülüp ona da günümü anlattım. Sonra da SOYHAN SOYLARI grubundan bir sürü mesaj olduğunu gördüm.


Hero🧯: Cenk var mı bir durum?


İmdat!🚨: Yok abi. Çalışmaya başlamış ve daha da çıkmamış dışarı.


Benim hakkımda konuşmuşlardı. Tamam anlayışla karşılarım ama bana da sorabilirdiniz yav. Diğer mesajlara geçtiğimde bu dediğime pişman olmuştum.


Ayak izi🐾: İkizim hayırlı olsun. Geliyorum hemen ziyaretine.


Hero🧯: Gökay bak işin abicim hadi. Gözde çalışıyordur seninle mi uğraşacak kız.


Ağaç bey🌳: Ulan bende merak ettim geldim ama göremedim Gözdeyi. Emin misin abi burada çalıştığından?


İmdat!🚨: Salak mısın Çınar? Korumalar söyledi orada çalışmaya başlamış.


Ağaç bey🌳: Eee yokk.


Hero🧯: İçeride mutfakta falandır oğlum. Aşçıya hani.


Ağaç bey🌳: Eli çok lezzetliymiş lan. Yemekler baya iyi.


Ağaç bey🌳: Yalnız şu an aklıma bir şey geldi. Gözdenin yemeklerini ilk ben yedim 😏.


Çekinik tospik🐒: Abi sana kötü bir haberim var.


Çekinik tospik🐒: Sabah ablam Hakan abimi elleriyle besledi 🥲


Hero🧯: Yazık sana be çınarım.


Ayak izi🐾: Dün akşam da beraber uyuduk😏


İmdat!🚨: Ulan ne ara oldu bu


Çekinik tospik🐒: Baya bizden önce kalkmışlar ve birbirlerini besliyorlardı abi 🥲


Ağaç bey🌳: Tamam gördüm içerideymiş.


Ayak izi🐾: Ne yapıyordu?


İmdat!🚨: Horon tepiyordur amına koyayım. Ne yapacak gerizekalı yemek yapıyordur.


Ayak izi🐾: Kalbimi kırdın abi.


Ağaç bey🌳: Abi araya giren reklam gibisin ikidir. Bir dur ya.


Maviş doktorum🩺: Kes lan. Götüm çıktı geceden beri.


Çekinik tospik🐒: Eve mi geliyorsun abi?


Maviş doktorum🩺: Evet aslanım bir şey istiyor musun?


Çekinik tospik🐒: Yok abi sağol.


Çok uzun konuşma olmamıştı ama beni güldürmeye yetmişti.


Mesajım anında hepsi tarafından görülürken hepsi yazıyor gözüktü.


Ağaç bey🌳: Selam abim. Çıktın mı?


Ayak izi🐾: İkizzz. Geleyim mi almaya? Kaçta çıkacağını bilmediğimizden burda birbirimizi izliyoruz ailecek 😂😂


Hero🧯: Bekle abim geliyorum almaya.


İmdat!🚨: Ben geliyorum bekle Gözde.


Maviş doktorum🩺: Ben kalabalık olmasın diye gelmiyorum abicim. Kesinlikle uyuduğumdan değil.


Çekinik tospik🐒: Bende geleyim mi abla?


Ben: Yok yok hiçbiriniz gelmeyin


Ben: Ben çıktım çoktan geliyorum.


İmdat!🚨: Ne demek çıktın?


Hero🧯: Nasıl çıktın?


Maviş doktorum🩺: Geliyorum.


Ben: Baya çıktım işte. Hatta oldu bi 20 dk falan. Durağa geçiyorum şimdi.


İmdat!🚨: Ciddi misin sen Gözde?


Ben: Evet ciddiyim. Bu arada senin şu peşime taktığın adamlar neredee?


Hero🧯: Hemen lokantaya geri dön Gözde.


Ne oluyor lan? Telefonum birden çalmaya başlayınca Çınarın aradığını gördüm. Bekletmeden açtım ve duyduğum şey koşuşturma sesleriydi.


"Alo? Ne oluyor Çınar? Az kaldı dedim ya durağa neden geri dönecekmişim?"


"Gözde! Sadece söz dinlesen ve lokantaya geri dönsen abim hadi." Dedi nefes nefese. Arkadan araba sesleri geliyordu. Bende yolun ortasında durmuş neler olduğunu düşünüyordum. Yoksa o mu buradaydı? Hemen etrafıma bakındım ama etrafta kimse yoktu. Ulan şansa da durağa giden yol boştu ne dükkan ne bir şey vardı. Tek tük ev vardı. Keşke otobüse değilde taksiye binseydim diye düşünmeye başlamıştım ki sokağın başında öylece dikilmiş birini gördüm. Ananı satayım o mu bu?


Elimdeki telefonu istemeden sıkıyordum "Çı-çınar acaba şu an o korumaların burada olma ihtimali var mı?" Diye korkarak sordum.


"Neden? Ne oldu Gözde? Abim konuşsana!!" En sonunda bağırmıştı ve beni karşımdaki kişiye bakmaktan alıkoymuştu.


"Karşımda biri var. Ba-bana bakıyor ama sadece duruyor. O değildir dimi?!" Şu an panik atak geçirmek istemiyordum ama acayip bir şekilde tırsıyordum.


"Abi şuna daha çok bassana!...Yok abicim değildir o! Hem biz geldik bak!" Sesindeki telaş beni daha çok korkutmuştu. Karşımdaki adama tekrar bakacaktım ki onu orada göremedim. Allah kahretsin bakmayı kesmemeliydim.


"YOK! Görmüyorum onu şu an!" Diye bağırdım elimde olmadan. Aynı zamanda etrafımda dönüp çevreyi kontrol ediyordum.


"Hay ben böyle işin amına koyucam niye açmıyor bu sikikler telefonu!" Arkadan Cenkin ve Hakan abinin sesini duyuyordum. Hala etrafa korkuyla bakarken ileride yerde titreyen telefonu gördüm. Yavaşça oraya yönelip telefonu elime aldım. Arayan kişide 'Ekip başı' yazıyordu. Kendi telefonumu kulağımdan indirdim ve onu açtım. Niye böyle bir şey yaptığımı asla bilmiyordum ama sadece yapıyordum. Telefonu açmamla Cenk abinin karşı taraftan gelen bağırışlarını duydum.


"Neden açmıyorsun lan o siktiğimin telefonunu!! Kız çıkmış çoktan haber vermek için neyi bekliyorsun sen!!" Etrafıma daha dikkatli bakarken ileride ki ara sokakta baygın birinin yattığını gördüm. Elim ayağım şu an nasıl tutuyordu bir fikrim yok çünkü beynimin uyuştuğuna eminim. Buradaydı ve benimle oynuyordu. "A-abi?" Dememle bütün o bağırışlar son buldu.


&&


Merhabalarr.


Artık sapığımızla tanışabiliriz. Tabii diğer bölümde😇😇


Tahminlerinizi alalım buraya da.


Umarım bölümü beğenirsiniz. Yorum yapmayı unutmayın... Diğer bölümde görüşmek üzeree🫶🏻🫶🏻🫶🏻


Öpüldünüzzzz


Loading...
0%