Yeni Üyelik
17.
Bölüm

17. Bölüm

@merooo

Bölüm size kısa gelmiş olabilir atıştırmalık olarak düşünün olurmu?

 

2 gün onra ( hastana çıkışı)

 

İkili eve geçmişlerdi diğerleri ne kadar çağırsalarda Kendi evine gitmişlerdi bu üç günde Serdarın öldüğü öğrenilmişti ama kimin öldürdüğü henüz bilinmiyordu.

 

Cemre mutfaktan çıkarak salona girdiğinde Azat'ı gözü kapalı görmüştü ses etmeden koltuğa oturup halının desenini inceledi.

 

" Neden başta söylemedin eğer baştan söyleseydin bunlar olmazdı"

 

Azat'ın sorduğu ile gerildiğini hissetti. O anlar bir an gözünün önünde canlandı. Kendine geldiğinde ne söyleyeceğini bilemez şekilde bir halde yüzüne bakarken kapı zili çalmış ve onu bu durumdan kurtarmıştı. Cemre koşar adımlarla kapıya ulaştığında kalabalık bir grup görmüştü. Bunlar buraya taşındığı zaman ki tanıştığı komşularıydı.

 

Merve ve Medine eltiydi. Merve'nin kızı henna, Medine'nin kızı ise melek'ti. Diğerlerini tanımıyordu.

 

" Hoşgeldiniz" dedi Cemre gülümseyerek nasıl gülümsemesin içerdeki şeyden onu kurtarmıştı.

 

" Hoşbuldukkk hem çaya gelelim hem de geçmiş olsuna gelelim dedik komşum"

 

" Buyrun geçin içeriye "

 

Azat'ın gelenlerden dolayı rahatsızlık duyacağını biliyordu fakat gelenede " kusura bakmayın benim kocam misafir sevmiyorda geri gidin" diyemezdi.

 

Ahali salona geçtiğinde Azat'ı görüp geçmiş olsun dileklerini iletti. Azat teşekkür manasında kafasını salladı. Hepsi sonunda oturduğunda Cemre mutfağa çay koymaya gitmişti. Elinde çayla içeri girip dağıtmaya başlayıp sandalyeye oturdu.

 

" Nasıl oldu?"

 

" Kim vurdu?"

 

" Mevzu neydi?"

 

"Neden vuruldu?"

 

Cemre Azat'a baktığında hepsini öldürecek gibi baktığını gördüğünde gülecek gibi olmuştu kedini topladı.

 

" Azat yorgun olduğu için ve malum vuruldu o yüzden pek konuşmuyor."

 

Şeyma geldiğinden beri gözlerini Azat'tan ayıramıyordu.

 

" Bu hep böyle mimiksiz mi?"

 

Meleğin sorduğu soru ile herkes gülmemek için dudağını ısırıyordu. Azat daha fazla dayanamadı.

" Karşında bir ağa olduğunu unutma haddini bil bu yaşa kadar ailen sana haddini bilmen gerektiğini öğretmedi mi?" üstündeki örtüyü kaldırarak odadan dışarıya çıktı.

 

Azat'ın çıkmasıyla içeride derin sessizlik oldu. Cemre sinirle gözlerini yumdu. Gülmeye çalışarak

" Her zamanki hali siz takılmayın lütfen şu aralar kafası karışık lütfen takmayın " ortamı yumuşatmaya çalışmıştı ama ne fayda herkesin moreli bozulmuştu. Şeyma yerinde kıpırdayarak

" ben bir lavaboya gidiyim" diyerek odadan çıktı.

 

Yazardan

 

Şeyma üst kata çıkarak Azat'ın kaldığı odayı bulmaya çalıyordu. Geldiğinden beri gözlerini ondan alamadı, çok yakışıklıydı. Cemre'yi böyle bir adamla yakıştıramıyordu berdel olmasaydı zaten Azat ona bakmazdi zaten.

Yavaş yavaş ilerlerken sondaki odanın içinden ses geldiğini duyunca oraya ilerledi. Kapıyı aralayarak bakmaya başladı. Azat içeride üstünü çıkarmış sadece baksırı ile yatakta öylece uzanıyordu. O kaslar neyi öyle adonisinde bile kaslar vardı. Şuan Cemre yerinde olsaydı çoktan onun çocuğunu doğurmuştu. Aşağıdan gelen sesler ile Azat'a son kez bakarak ordan ayrıldı kafaya koymuştu bu adam ile evlencekti gerekirse kuması olacaktı ama yinede evlenecekti.

 

Merdivenlerden aşığaya inip içeri girdiğinde Merve hanımın kalkması ile diğerleri de ayaklandı.

 

" Şeyma da geldiğine göre biz gidelim kızım"

 

Hesna onları gönderdikten sonra ne kadar iyi insan olduklarını geçirdi içinden. Daha sonra etrafı toplayıp odaya çıktı.

Azat'ın yatakta öylece uzadığını görünce içeriye girdi. Odanın içinde turluyordu.

 

" Aşığada dediklerin neydi öyle sen ağasın diye herkese böyle davranacağını mı zannediyorsun kimsin sen ya baban olmasa sen kendin ağa olabilecek miydin sen baban sayesinde ağa sıfatına sahipsin karahan bunu unutma-" Azat'ı burnunun ucunda görmeyi beklemiyordu.

 

" Anlaşılan sende haddini bilmiyorsun karıcığım olsun ben sana bildiririm şu salakça konuşmanı kendine sakla senin uyarılarını dinleyecek değilim aşağıdaki konuşmamız yarım kaldı neden bana baştan söylemedin" Cemre yine aynı soruyu duyunca dayanamadı.

 

" Niye sana söylemedim biliyor musun? Sana söylemedim eğer sana bunları anlataysaydım bana inanıcak mıydın? Cemre ben sana inanıyorum diyecek miydin? Geçenlerde suçum olmadığı halde beni döven sen değil misin hı sana bunu anlataysaydım eğer tabutum çıkardı o evden heralde. Kendi Kendime diyordum Cemre bu sefer sana inanır sana güvenir dedim sonra salakça düşündüğümü fark ettim sen kim bana inanmak bana güvenmek kim neler yasadığımı bir ben birde Allah bilir . Söylesene bunları mı duymak istiyordun?"

 

Cemre bağıra bağıra anlatmıştı yaşadıklarını. Anlatırken o anları tekrar yaşadığını hissetti. Hıçkıra hıçkıra ağlayıp olduğu yere çökerken kolunda el hissetti.

 

" Eğer bana bunları baştan anlataydın bunlar başımıza gelmeyecekti ". Cemre duyduğu sözler ile daha da çıkmaza girdiğini hissetti yüzleşmeye korksada gerçek buydu galiba. Ne olursa olsun Azat ona inanmayacaktı.

 

Evet bölümümüz burda bitmiş bulunuyor bölüm nasıldı sizce?

 

Azat gene aynı Azat değişen bir şey yok ama genede kızmayın eğer baştan anlataydı ona inanırdı.

 

Bölümü nasıl buldunuz ahali:)

 

 

Loading...
0%