Yeni Üyelik
3.
Bölüm

3.Bölüm

@merve.sena

Sabah erkenden kalktım, üstüme beyaz bir crop altıma da siyah bir şort giydim. Annemin oturma odasında olduğunu düşündüğüm için oturma odasına gittim.

Tam da tahmin ettiğim gibi oturma odasındaydı. Üzerinde siyah bir takım elbise vardı. Her zaman ki gibi resmi giyinmişti.

"Hah Deniz uyandın mi? Seninle bir şey konuşmak istiyorum." dedi. Başımı sallayıp karşısına oturdum. O da hemen söze başladı, ciddi bir sesle "Deniz İstanbul'dan çok iyi bir iş teklifi aldım. İstanbul'da çok iyi bir şirketin avukatlığını yapacağım." dedi.

Anlamadım inşallah bu konuşmanın sonu taşınmaya gelmez. Anlamazca başımı salladım "Yani?" dedim merakla. Tekrar ciddi bir sesle "Teklifi kabul ettim taşınıyoruz! İstanbul'a" dedi.

İnanmazca baktım. Bana sormadan bunu nasıl yapabilirdi ki? Birden ayağa kalktım sinirli bir sesle "Ben İstanbul'a gelmek felan istemiyorum! Bana sormadan bu teklifi nasıl kabul edersin anne?" dedim.

Hırsla çıktım odadan. Kendi odama girdim ve çantamı aldım. Annem önümü kesti "Ne demek gelmiyorum Deniz? Burda kimle kalacaksın? Eğer sorun arkadaşlarınsa İstanbul ve Bursa arası fazla değil, görüşürsünüz yine" dedi.

İnatla beni anlamıyordu! Onlar benim arkadaşım değildi ki kardeşlerimdi! Onlarsız olamazdım! Onlarsız okula bile gitmezdim ki ben! Başımı iki yana sallayarak anneme kızgınca baktım. Hırsla çıktım evden.

Hemen bizimkileri aramalıydım. Gözlerim dolmuştu. Onlardan ayrılmak istemiyorum. Emin'i aradım, biraz çaldıktan sonra açtı.

"Alo Emin bizimkiler yanında mı?" dedim titrek bir sesle. Emin telaşla "Noldu kızım? Sesin kötü geliyor? Ağlıyor musun? Sakın ağlama!" dedi. Limonatam ya, bu çocuk benim için ayrıydı gerçekten.

Ağlamaya başlamıştım bile "sahile gelin" dedim. Sonra da kapattım telefonu. Bende sahile gelmiştim zaten. Hemen kumların üstüne oturup denizi izlemeye başladım. Denizi seviyordum insana huzur veriyordu.

Arkadan bir bağırma sesi duydum Eren'di bu hemen arkamı döndüm "Bacikooomm nolduuu?" diyordu koşarak ve bağırarak. Etrafta iki üç insan vardı ve bize bakıyorlardı. Melis biraz utanmış gibi başını önüne eğdi Emin de bu salak napiyo bakışları atıyordu. Gülümsedim bu hallerine.

Hemen yanıma gelip sarıldılar bana. Emin gözyaşlarımı silip "Ne oldu güzelim kim üzdü seni?" dedi kızgın bir sesle. Sabah olanları anlattım onlara. Taşınacağımı duyunca üzüldüler biraz. Emin tam bir şey diyecekti ki arkadan Eren'in sesini duyduk ve o yöne döndük.

"Mine teyzecim oldu mu bu şimdi? Bacikomu götürmek ne demek ya! Hayır bak yalnış anlama seni severim benim bacikomun anası benim de anam sayılır. Ama bu yaptığın olmadı!" dedikten sonra sustu annemi dinliyor olmalıydı. Biz mala bakar gibi Eren'e bakıyorduk. Eren tekrardan konuşmaya başladı

"Haklısın Mine teyzecim görüşürüz!" deyip telefonu hemen kapattı. Sonra Eren bana dönüp "Bacikom ananla uğraşılmaz b planını harekete geçiricez!" dedi ciddi bir sesle. Bir dakika a planı annemi aramak mı ne alaka lan!

Emin sinirle "oğlum sen simülasyon da ki en büyük hatasın he! Bizim zaten a planımız yoktu ki! Senin halt etmen. Meraktan soruyorum b planı ne?" dedi. Canım limonatam!

Eren tekrar ciddiyetle "Şimdi, öncelikle Mine teyzeciğime çiçek alacağız en sevdiğinden. Sonra akşam kapısına gideceğiz ve ikna edeceğiz. Nasıl plan ama?" dedi.

Gerçekten Eisten gibi çocuk harcanıyor buralarda! Ben böyle salakça bir plan görmedim duymadım. Helal olsun. Melis "Eren sanki Mine teyzeyi tanımıyorsun. Sence çiçeğe böceğe kanar mı?" dedi. Canım arkadaşım maşallah zekası bana çekmiş. Melis grubun en mantıklı düşüneniydi gerçekten. Zekiydi ve çok iyi gözlem yapardı.

Bende tam itiraz edecekken Eren lafa atladı "en azından planım var. Eğer daha iyi planınız varsa yapalım yoksa da deneyelim denemekten zarar gelmez!" dedi. Emin'e baktım omuz silkti ve "Bu simülasyon hatası doğru diyo. En azından denemedik demeyiz. " Dedi.

Eren sevinçle el çırparak "Hadi o zaman enerciiii! Çiçekçiye gidiyoruz." dedi.

Çiçekçiye gelmiştik Emin bana döndü "Annen en çok hangi çiçeği sever?" dedi. Annem en çok beyaz lale severdi, benim gibii... "Beyaz lale" dedim.

Başını salladı ve çiçekçiden beyaz lale istedi. Çiçekçi hemen bir buket yaptı ve bize verdi. Elime aldım beyaz lale buketini, çok güzellerdi.

Çiçekçiden çıktık. Eren Beyin canı Kinder joy çektiği için market market bizi dolaşırdı. Nihayet bulduk. Bir yerde oturup yedi. Seviyordum bu çocuğu komik ama biraz değişik.

Saat 18.00'dı eve doğru yol aldık. Çantamdan anahtarı çıkarıp kapıyı açtım. Koridor ve oda karanlıktı. Acaba annem evde yok mu? "Anne!" diye bağırdım ama ses gelmedi. Oturma odasına gidip ışığı açar açmaz bir ses duydum. Konfeti patlamıştı.

Annem elindeki pastayla karşımda durdu ve "İyi ki doğdun canım kızım" dedi. Bir dakika bugün doğum günüm müydü? Tamamen unutmuşum.

Hemen anneme sarıldım annem kulağıma "taşınmak yok hepsi şakaydı" dedi. O anki mutluluğum tarifsizdi. Kardeşlerimle sarıldıktan sonra annem "Hadi sofraya" dedi ve bizi sofraya oturttu.

Melis "hadi pastanı üfle dilek tut balım" dedi gülümseyerek. Bende gülümsedim ve gözlerimi kapattım 'inşallah hiç ayrılmayız' dedim içimden, sonra da mumları üfledim.

Arkadaşlarım hediyelerini verdiler. Hediyeleri açmadım akşam açacaktım. Birlkte oturduk yemek yedik. Çok güzel bir gündü. O sıra da kapı çaldı. Açmaya gittim, açtığımdaysa büyük bir şokla ve şaşkınlıkla karşımdaki kişiye baktım.

 

-selam sevgili okurlarım nasılsınız?

İyisinizdir inşallah🤍🎀

Okulum olduğu için her zaman bölüm atamıyorum ama elimden geldiğince her gün atmaya çalışıyorum🤍😚

Sizi seviyorum kendinize iyi bakın yarın bölüm atmaya çalışacağım 😚🎀🦋🤍🤍🤍

 

Loading...
0%