@meryemnurvts
|
Karşıma dikilmiş, Öfkemin sınırlarını zorlayan adama bakıyordum "o zaman götür beni bilgeye!. Sorduğum sorudan sonra adamda tık yoktu bön bön suratıma bakıyordu " ne öyle bön bön suratıma bakıyorsun götürsene beni bilgeye! Karşımdaki adam bana bir süre baktı sonra indiği merdivenlerden geri çıkmaya başladı " ya sabır! " Bende arkasından hızlı adımlar ile çıkmaya başladım " kardeşini henüz göremezsin" Ona yetişiyim derken ayaklarıma kara sular inmişti "bu merdiven bu kadar uzundu da ben mi fark etmedim acaba? Adam bildiğin merdivenlerden çıkarken peşinden at koşturuyor (gerçi bu durumda peşindeki at ben oluyorum!) onunla birlikte merdivenlere çıkarken aklıma bir şeytanlık gelmişti" küçük bir şakanın kimseye bir zararı gelmez.. "ne demek henüz göremezsin? " kardeşin güvende bunu bil yeter "dur artık bak nefesimi kesiliyor Nefes alamıyorum ". "hayır kesilmiyor ve gayette nefes alıyorsun " Adam soğuk kanlılıkla bir numara maşallah! "nerden biliyorsun? Yani.. Şey... Nefesim.. Bay kibirli ile merdivenleri bitirip yukarıya çıktığımızda Derin soluklar aldım " hani nefesin kesiliyordu ? Hani nefes alamıyordun? Gözlerimi karşımda duran adama sabitledim. "şu anda nefes alıyormuş gibimi gözüküyorum? ". " evet " Yukarıyı ilk defa bu kadar detaylı görüyordum ilerlerken önümüzdeki ilk çıkan kapıda adam beni durdurdu "burada bekle" Ve içeriye girdi Büyük ihtimal ile kendi odasıydı "keşke odasını görebilseydim" "ne diyorum ben? Kendine gel ilayda savaşı kaybetme! Bu savaşta ya sen sağa çıkıcan yada sen başka yolu yok! Ben kendi kendime içimden konuşuyor iken karşımdaki odada (büyük ihtimal ile artık kendi odam) kapının diğer tarafından Marcus ile lilya nın gülüşmelerini duyuyordum ve kapının arkasındaki konuşmalarını dinlemeye odaklandım "abime tamda böyle bir yenge lazımdı" "abim diye demiyorum çok güzel bir eş seçmiş kendine.. " kendi gibi, inatçı, dik başlı,.. "bir kibirli değil! " İkiside aynı anda kahkaha attı "aynen" ... "ne yapıyorsun? " konuşmaları dinliyorum.. yanımdaki bedeni yeni fark edince söylediğim sözleri hatırladım ve yüzümün alev aldığımı hissettim "yani ben şey... Dinlemiyordum... " al bunu " Elime tutuşturduğu telefona baktım" "max f.. L" yazıyordu "max f.. L kim? Elimdeki telefonu kulağıma götürüp bıkkın bir nefes verdi " çok soru soruyorsun " Telefon Çalıyor... Çalıyor.. Çalıyor... Cevaplamadı... Telefonu yanımdaki duran adama uzattım " Cevaplamadı " O max denen kişinin telefonu açmıyacağını biliyormuş gibi bıkkın bir nefes aldı ve "bir daha ara" Dedi Telefon Aranıyor ... Aranıyor .. Aranıyor... Cevaplamadı... Kendi kendine söylenmeye başladı ", ulan tembel, ulan üşengeç.. Ulan gelecek liderliğini yüz karası! " bir daha ara! "bana emir verme! Bir daha aradım... Telefon Aranıyor.. Aranıyor.. Aranıyor.. 00.01 "efendim abim " "lan sen böyle mi lider olucan fiyasko lider! Ağızım açık Br şekilde kibirli ye bakıp konuşmaları dinliyorum Bay kibirliyi ilk defa kibirli olmadam görüyorum sanırım... Telefonun arkasındaki max bıkkın ve sinirli bir nefes verdi " abi zaten dibimde ablası ile ilgili sorular sorup kafamı şişiren bir kız var gözünü seveyim birde sen başlama!" " ben çok konuşmuyorum! "evet sen çok konuşmuyorsun haklısın..çünkü daha çok konuşuyorsun " yaaaa abla neredesin lütfen beni buradan al! Bilge ile max aynı ben ile kibirli nin anlaştığı gibi anlaşıyordu birisi soğuk taraf, diğeri çok soru soran taraf.. "Birtanem " "abla!" Bilgenin sesinde heyecan ve mutluluk var, önceki ruh halinden eser yoktu.. "abla, burda max denen bir çocuk var çok kaba, sevmiyorum onu hep bana papağan diyor! Güldüm "ne diyor? " papağan, abla ben papağan mıyım? "değilsin bir tanem sen bir prenses sin " bak gördün mü ablam ne dedi, ben bir prensesim ve sen de bir kargasın! Bilgenin dediği üzerine büyük bir kahkaha attım yanımdaki adama baktığımda gülüşümde takılı kaldığını gördüm . Benim bu detayı fark ettiğimi gördüğünde hemen yüz ifadesini değiştirdi ve aynı soğuk kanlılğına geri döndü "bak ben kargaysam sende papağansın anlaştık mı?" "ben prensesim!" "papağansın". "prensesim!" "papağansın". "pr... Arama sona erdi " ne yapıyorsun " " kafam şişti " Telefonu elimden aldı " ben odama gidiyorum marcus sana evi gezdirir. Marcus! Marcus sanki bu anı bekliyormuş gibi koşarak geldi "efendim abim" "Yengene evi gezdir" "bu siyah, önümü bile doğru düzgün göremediğim evi mi gezdirecek? Yok.. ben almıyım. " dediğimi yap marcus! " " üzgünüm yenge ama emir büyük yerden " Kolumdan tutup götürmeye başladı.. Marcus beni kendi ile birlikte sürüklerken aramdaki adam ise kapı eşiğinde bana el sallıyordu "görüşücez Derek walsh! " yenge, bir an önce seni gezdiriyim de bende kurtuluyum sende kurtul.. "sen benden neden kurtulmak istiyorsun ki?. Kulağıma eğildi.. " lil düğün hazırlıklarını konuşuyoruz da ondan " " ne düğünü? Arkadan kibirlinin sinirli sesi duyuldu "marcus! " Marcus abisinin sesi ile ürktü "sır olması gerekiyordu dimiii.. Pardon abi" Abisini arıyordu gözüm ama abisi ortalarda yoktu. "abim odadan sesleniyor bu evde sadece biz kurt adamlar ve.... " kurt kadınlar bu sesi duyabiliriz ve, sen de buna dağilsin Bitirilimemiş cümleyi lilya tamamladı... Ama benim aklım o konuşmadaydı "ne hazırlığı?" "düğün günü anlarsın yenge, düğün günü anlarsın.....
Arkadaşlar bu dünkü bölümden uzun oldu diğer bölümde max ile bilgeyi koyucam bilginize.... Diğer bölümde görüşmek üzere hoşcakalın ❣️❣️❣️❣️❣️
|
0% |