Arkadaşlar bölümün resmini öylesine koydum haberiniz olsun bölüm ile hiçbir bağlantısı yoktur bölümün fotoğrafındaki kitabın adı :ötanazi okulu.bu bölümü okuyanlar için şimdiden iyi okumalar

O kabusun etkisi ile kan ter içinde, Kollarım ve bileklerim kelepçeli bir şekilde uyandım oda benim odam değildi benim odamın aksine bu oda siyahlara bürünmüş odaya kasvet bürümüştü bu adaya vuran ışık pencereden vuran güneş ışığıydı üstüme baktığımda üstüm ve altım neredeyse param parça olmuş üstümde neredeyse üst denen bir eşya kalmamıştı beni bu hale kim getirmişti? Ve ben neden hiç bir şey hissetmemiştim? Ve en önemli soru BENİ KİM KAÇIRMIŞTI!

Aniden kapı aralandı o kapının aralanması ile kelepçeler ne kadar giderse o kadar geriye gidip saklanabildiğim kadar saklanmaya çalıştım kimse beni bu şekilde görmemeliydi ama başarılı olamamıştım çoktan bana dönen adamın dikkatini çekmiştim bile

"bana zarar mı vereceksiniz?" dedim sesimi titrek çıkarmamaya özen göstererek. Adam anlamaz gözler ile suratıma bakıyordu " burası yabancı bir ülkeydi dimi bende karşısına geçmiş (daha doğrusu o karşıma geçmiş) İngilizce anlayan adama türkçe anlatıyorum" adama aynı soruyu İngilizce sordum.

"are you going to hurt me?

​​​​​Çeviri " bana zarar mı vereceksiniz? "

Sorumu havada asılı bırakarak kolunu kavrayıp tek hamlede kelepçeyi kırdı şaşkına dönmüş bir şekilde karanlıkta yüzünü seçemediğim adama bakıyordum

​​​​​​" how did you do this? "

Çeviri :"bunu nasıl yaptın?

Bu soruyu sorduğumda ikinci kelepçeyi de kırdı kelepçeden dolayı hem çizilen hemde acıyan kollarımı ovuşturmaya başladım (kim bilir kaç saat Derin uyudun ilayda? Ne kadar uyudunda buraya bu şekilde ve bu halde geldin? )

Karşımdaki adam benim soruma alay ile cevap verdi

" I did magic, I am a wizard"

Çeviri :sihir yaptım ben büyücüyüm

"Ha ha ha çok komik ben burda şaşkınca sormuşum adam ben ile dalga geçiyor hadi yine iyisin ilayda en azından soğuk mayfa tipi bir adama denk gelmedin"

Kelepçeyi çıkartmak için Bacağıma doğru eğildi bende o sırada karanlık olan odada adamın kafasına geçirecek Bir şeyler arıyordum hedefine ulaşmış bir ceylan gibi hızla karşımda gördüğüm masaya doğru koştum ve arkamdan gelen adamın kafasına cam sürahiyi indirdim

Adam benim bu hamleyi yapmamı beklemiyormuş gibi ağzından Türk usulü bir küfür etti

Ama ben daha kaçamadan beni kolumdan kavrayarak yatağa doğru çekmeye başladı

"I'm sorry princess, but if I leave you, the boss won't let me live, I'M too young to DİE with this face

​​​​​​Çeviri :" üzgünüm prenses ama seni bırakırsam patron beni hayatta yaşatmaz böyle bir yüzle ölmek için daha çok gencim "

O kolumu çekiştirir iken bende onun güneş ışığı ile parlayan yüzüne baktım gerçekten de yakışıklı bir çocuktu, kumral ve dalgalı bir saç şekli, gözlerini çok net göremesemde içimden bir ses adamın gözlerinin kahverengi olduğunu söylüyordu onun dışında çok fit bir vücudu ve toplam olarak kanıya vardığım bir serseri tipi vardı (çünkü ben bu çocuğa soğuk kanlı mafya tipini asla yakıştıramazdım çocuğa unvan versem büyük ihtimalle serseri çete lideri unvanı verirdim herhalde)

O beni tam yatağa doğru itecek iken onun kolunu ısırdım ama malesef ki bu yaptığımın onun üzerinden hiç bir etkisi olmadı ve beni yatağa doğru itti ve kafamı yatağın başlığına çarptım

"​​​​​​sen nasıl bir mafyasın daha mafya olmayı bile beceremiyorsun, ya ölseydim!

​​​​​​Kulağımın arkasında bir sıcaklık hissettim

​​​​​​"merak etme ilgi bağımlısı kız bana söylediğin sözlerin hesabını vermeden ölmene izin vermiycem"

Bu ses...

Anı part 1 bölümü :

"bir dahaki sefere hislerini açık açık belli et böyle ucuz numaralar ile bana yaklaşma seni sadece küçük düşürüyor"

"pardon bayım sizinde bana böyle iğrenç imalarda bulunmanız benim gözümden gördüğüm imajınızı zedeler, sizi gördüğümde zengin, şık, düzenli bir iş adamından çok, pislik, ukala, kibirli, kendini beğenmiş, serseri bir iş adamını görüyorum"

Günümüz :

Sanki hiç ona böyle sözler söylememişim gibi yüzüme masum bir ifade kondurdum

"merhaba bay kibirli adam"

Dedim.

İfadesiz, soğuk kanlı ve dik duruşu ile gözlerime bakıyordu

"nasılsınız?"

Evet arkadaşlar okuduğunuz için teşekkür ederim

Bu arada diğer bölümler çevirili olmuycaktır bilginize yani İngilizce konuşacaklar ama ben tükçe yazıcam

Başrol kızın kim ile tükçe konuştuğunu Hikayenin içinden yazarım iyi okumalar ❤️🖤

​​​​​​