Bu söylediğinin üzerine tahta sandalyeyi kapının eşiğinde duran o adam a fırlattım

"dengesiz herif, Kardeşimi sorduğumda dut yemiş bül bülsün ama işler karıya gelince karında karın!

​​​​​​​​​​​Adam attığım sandalyeden hızlı refleksleri ile anında kurtuldu ve dibimde bitti kulağıma doğru eğildi nefesini kulağımda hissettim bu haraketi gözlerimi kapatma isteğimi körüklüyordu ama o kibirli adama yenilmeyecektim o ne kadar dengesiz ise bende o kadar inatcıyım hodrimeydan

"nerede kalmıştık?

​​​​​​Alay dolu bakışlarımı yanımdaki adama çevirdim

​​​​​​" en son senin ne kadar öküz olduğundan, dengesiz olduğundan ve kibirli olduğundan bahsediyorduk sanırsam en son dengesiz olmanda kalmıştık ama..

"ama?

​​​​​​"aması yok hala öylesin"

Benim ne ara yanıma geldiğini anlamadığım marcus alay dolu bir Eda ile bana ve kibirli ye baktı

"fazla dediklerinizi anlamadım ama yengemin saydırdıklarında bir iki kelime anladım. yenge, sen psikopat, abim dengesiz çok iyi bir çift oldunuz..

​​​​​​" marcus!

"tamam tamam yenge kızma düğün hazırlıkları bende merak etme sen

​​​​​​Marcusun ayağına bütün gücüm ile bastım

​​​​​Ama hiç bir etkisi olmadı aynı ısırdığımdaki etki gibi

​​​​​​" kusura bakma yenge ama ben senin ile hayatta evlenmem seni kaldıracak bütçe anca abimde var"

"ne demek istiyorsun? açık konuş marcus"

"diyorumki senin gibi inatcı, psikopat bir kadın benim bünyeme fazla, ne güzel evlenirsiniz nikah falan...

​​​​​​" kes sesini marcus! "

​​​​​​" sizde iyilik yaramıyor "

​​​​​​" hello! "

Enerji ile Kapının eşiğinden içeriye geçen kişiye baktım

​​​​​​" lilith ?

Karşımda durarak Yüzünde gülümseme ile bana baktı

​​​​​​" ben sana ne demiştim?

3.bölüm :

​​​​​​"görüşmek üzere lilith

​​​​​​" son olmıycak ilayda "

​​​​​​​​​​​​" bu ne demek?

"ney ne demek?

" Son olmıycak ilayda dedin bu ne demek? "

​​​​​​" ben öyle birşey demedim "

Gerçekten de konuşmamıştı doğru olabilir miydi?" deliriyor olabilrimiydim?

​​​​​​3.bölüm son sahne

Sonra o gerilime durmamak için banyodan hızlı bir şekilde çıkacaktım ki..

Sanki karşısında biri varmış gibi ciddi bir şekilde konuştu

"Onu buldum"

Günümüz :.

"o zaman ben delirmemiştim sen gerçekten ben ile konuştun"

"evet konuştum"

Bana baktıktan sonra kafasını kibirli adama çevirdi ve ona içten bir şekilde gülümsedi. Kız adama bu kadar içten gülümsediğine göre kesin sevgilisi olmalıydı

​​​​​​Lilith 'i işaret ederek sorumu sordum (İngilizce olarak)

"sevgilin mi?

​​​​​​" onlar ..

​​​​​​"evet biz 22 yıldır sevgiliyiz"

Bay kibirli adamın elini tutarak bana tebessüm etti ve mutlu bir şekilde adama baktı

"ve birbirimizi çok seviyoruz"

Nasıl yani şimdi bu ikisi beşik kertmesimiydi? O onun beşik kertmesiyse ben ne ciyim burda bostan korkuluğumu! Bende onun mühürlüsüyüm ne biçim bir adam bu hem mühürlüsünü kaçırıyor hemde mühürlüsünü sevgilisi ile tanıştırıyor hem banane ki ben neden kafama takıyorum

"madem sevgilin ile tanıştırıcaktın ne diye beni kaçırdın be adam, git sevgilin ile takıl ne diye beni kaçırıyorsun? mühürlüne sevgilini göstermek için mi!

Benim söylediklerimin üzerine marcus ile lillth ikiside aynı anda kahkaha attı karşımdaki bana bakan adam ise belli belirsiz bir sırıtma ile bana bakıyordu

​​​​​"bunda komik olan ne?

İkisininde gülmesi durdu ve ilk söze atlayan marcus oldu

​​​​​​" sence söyleyelim mi? Diye sordu lilith E

Neyi? 

Lillith in yüzü düştü

"ama çok eğlenceli, abi sende birşey desene sende çok eğlendin"

Abi simi?

"abin mi?

"evet abim"

"hangisi senin abin"

"m...

​​​​​​" yeter! oynamayın kızla "

​​​​​​Bay kibirli adamın yüksek çıkan sesi ile marcus ile lilith yerinde doğruldu ne yalan söyleyeyim ben bile korkmadan edemedim

Karşımdaki adam yine soğuk haline geri döndü ve bana dönerek tek birşey söyledi

"korkma".

"neyse bu iş fazla uzadı"

"ne işi"

"tanışma işi"

"tanıştır o zaman"

"bu..

Dedi lilith i göstererek

​​​​​​" ben lillth "dedi elimi ne ara tuttuğunu fark etmediğim kız

​​​​​​" lilith walsh Derek walsh ın kız kardeşi "

​​​​​​" derek mi? Derek kim?

Marcus alay ile

"senin canından çok sevdiğin mühürlün"

Parmağı ile karşımdaki düzenbazı gösterdi

Parmağı ile gösterdiği adam bana doğru adım adım gelmeye başladı ve karşımda durdu

"ben Derek walsh" dedi elimi tutarak

​​​​​​Ben şaşkınca ellerimize bakarken o konuşmasına devam etti

"memnun oldum ilayda sarıdağ"

Kulağıma doğru eğildi benim kulağıma ne zaman böyle fısıldasa benim hemen burda yere yığılıp uyuyup bir daha uyanamayasım geliyordu o cümlesine devam etti

"yeni evine alışsan iyi edersin ilayda sarıdağ çünkü bu evden dışarıya çıkamayacaksın"

"ben ne istersem onu yaparım sen buna karışamazsın!"

Tek kaşını alay ile kaldırdı

"öyle mi?

​​​​​​" öyle "

​​​​​​" tamam o zaman geç "

Kapı eşiğinden çekildi ve bana yol verdi

​​​​​​" sen ciddi misin? "

​​​​​​" ciddiyim "

Kapı eşiğinde iken emin olmak için tekrardan yatağa uzanmış ve gözlerini kapatmış olan adama baktım

"bir daha tekrar ettirir isen seni sonsuza kadar bu eve hapis edicem"

Bu cevabı ile panikleyip evin bütün renkleri ile aynı renk olan merdivenlerde koşmaya başladım

Ben birde bu adamla bu ürkütücü evdemi kalıcaktım

​​​​​​"avucunu yalarsın! Anladın mı beni avucunu yalarsın!

​​​​​​Dişarıya çıkan kapıyı hızlıca açtım, o evde mahrum kaldığım güneş ışığının tadını çıkardım

Ama tabiki sevincim çok kısa sürdü...

​​​​​​" bırakın beni!

​​​​​​İki adam tarafından tekrardan geldiğim yöne geri dönüyordum

​​​​​​" ne diye beni geri götürüyorsunuz "

Ben çırpınırken çoktan dış kapıdan içeriye girmiştik

​​​​​​" bırakın beni dedim, bırakın! "

​​​​​​" bırakın onu! "

Merdivenlerden usul usul inen adam ile şalterlerim iyicene attı

"hani gidebilirsin diyordun hani özgürsün diyordun!"

Kafam ile iki yanımda olan adamları gösterdim

"bumu özgürlük"

Benim sistemlerin ile yanımdaki duran adamlara döndü ve

​​​​​​"gidebilirsiniz" dedi

​​​​​​Kibirli adamın dediği üzerine her iki korumanında ağzından hiç itiraz kelimesi çıkamadı ikiside peki abi Diyerek, dışarı çıkıp kapıyıda arkalarından kapattılar ve bu kasfet dolu kapkara evde ikimiz kaldık birde yukarıdakiler var tabi, onlar bu olaylar yaşanırken hangi cehennem deydi acaba çok merak ediyorum! Neyse sakin ol ilayda, sakin ol.. İçimdeki boğuşmayı merdivenlerin başındaki adamın sözleri böldü

​​​​​​" gidebilirsin dedim ama özgürsün demedim "

"nasıl yani?

Anlamıyordum madem özgür değil isem nasıl gitmem e izin verdi

Adam düşüncelerimi anlamış gibi cevap verdi

​​​​​​" sadece kardeşini görmek için gidebilirsin "dedi

​​​​​​" bu haksızlık! "diye üstüne bağırdım

Sözlerim üzerine dudakları hafifçe kıvrıldı

​​​​​​​​​​​" benim oyunum benim kurallarım.

​​​​​​Arkadaşlar bu bölüm fazla iyi olmadı biraz yorgunum bugün elimden geldiğince uzun yazmaya çalıştım

"yarın ev tanıtımı atacam bilginize...

İyi okumalar 🥱❣️

​​​​​​

​​​​​

​​​​​​​​​

​​​​​​

​​​​​​