Timle sohbet ederken telefonuma mesaj gelmişti girip baktıgımda gördügüm mesajla ayağa kalktım.

Ben mesajı olur okumaz bulunduğumuz mekana yaranmaya başladı camlar tek tek kırılırken tim kendini yere atmış silahlarını cıkarmışlardı.

Biz onlara karşılık veriyorduk ama etrafta sivil çok vardı. Emre karargaha bilgi geçiyorken biz onlara karşılık vermeye devam ediyorduk.

Ateş: Alev senin telefonuna ne geldi?

Alev: Bakın.

Alev telefonu ateşe verdi ,ateş mesajı okudu ve kimin işinin olduğunu anlamak zor değil diye geçirdi içinden.

Ateş telefonu aleve verdikten sonra karşılık vermeye devam etti.

Ali: Komutanım geri çekiliyorlar.

Feyzullah: Üç kişi doğu tarafındaki arabaya bindi.

Ateş: İyi bakın patlayıcı olabilir.

Ali: Emredersiniz.

On dakika sonra silah sesleri tamamen kesilmişti. Sare, aras, feyzullah sivilleri mekanda çık arıyorlardı.

Alev: Akıllarınca bizi korkutacaklar. Ve işin kötü yanı bunu yapmaya devam edecekler bizim artık sivillerin bulunduğu ortamlara girmememiz gerekiyor.

Ateş: Öyle göz dağı veriyorlar.

Komiser Ferdi: Etrafa iyi bakın en ufak şeyleri kaçırmayın.

Tim gelen sesle arkalarına döndüler polisler ve savcı gelmişti.

Savcı Derya: Cumhuriyet savcısı Derya Şensoy.

Derya savcı elini ateşe uzattı. Ateşde aynı şekilde elini uzattıp tokalaştılar.

Ateş : Yüzbaşı Ateş Yazıcı .

Derya : Tanıştıgımıza memnun oldum. Olayla ilgili ifade vermeniz gerekiyor. Siz ve tim iniz.

Timiniz derken ateşin arkasındaki feyzullah, ali, aras, ve emreden kast etmişti. Sare ve alev yan yana onlardan 2 , 3 adım ötede lerdir.

Derya: Arkadaşlar sivilleri dışarı alalım.

Bir polis memuru sare ve aleve yaklaşarak,

Polis memuru: Sizi dışarı alalım.

Sare ve alev birbirine bakıp sırıttı. Aynı anda ellerini arkaya atınca polis memuru silahını onlara kaldırdı.

Alev: Sakin ol lan bizimi vurcan?

Derya : Polis memuru ile nasıl konuşman gerektiğini bilmiyor musunuz?

Alev: Gayet iyi biliyorum ama galiba siz etrafınızdaki kişileri tanımadan etmeden alaycı bir tavırla mesleginizi sergileme nemiz gerektiğini bilmiyorsunuz. Üstegmen Alev, Asteğmen Sare.

Derya karşısındaki kadına sinirlerim bakıyordu. Dişlerini sıktıgı çenesinin gerildiginden belli oluyordu.

Derya arkasını dönüp bir iki adım attı ve yürürken,

Derya: Bir ara gelin ifade verin.

Dedi ve yine aynı hızla oradan uzaklaştı.

Ali: Yanlız komutanım lafınızı tokat etkisi yarattı resmen.

Feyzullah: Hayran kaldım doğrusu.

Aras: Komutanım savcı içinde size karşı baya büyük bir kin beslemeye başladi.

Emre: Beslemek az kalır yanlız.

Sare: Aynen öyle ama ,öncelikle bir savcının asla yapmaması gereken şeyleri mesleği ile hava atmamayı bilmesi lazım.

Alev: Boşverin ya hadi gidelim albay bizi bekliyordur.

Ateş: Alev doğru söylüyor hadi gidelim.

Tim arabalara bindikten sonra sessiz bir şekilde karargaha gitti.

.. . 

Albay: Tamam hepinizin ifadesi burda alındı savcılığa gitmenize gerek yok.

Ateş: Emredersiniz komutanım.

Tim ayağa kalkmış kapıya doğru ilerlerken albay aleve seslendi.

Albay: Alev sen kal.

Alev: Emredersiniz komutanım.

Alev gizli görev geldiğini bildiği için sırıtıyordu. Tim çıktıktan sonra alev eski yerine oturdu.

Alev: Görevmi komutanım?

Albay: Evet haftaya çarşamba yola çıkacaksın zamanımız daha var o yüzden şimdi plan yapmayacağız. Önümüzdeki günler izinlisin göreve iki gün kala gelirsin karargaha.

Alev : Komutanım ailemin yanına gitsem sıkıntı olurmu?

Albay : Hayır olmaz. Bugün gidebilirsin.

Alev : Emredersiniz komutanım.

Alev albaya baş selanı verip odadan çıktı.

Aşagı doğru inmeye başladı tim büyük ihtimal yemekhanedelerdi çünkü olaylar, ifade derken saat öglen olmuştu.

Alev yemekhaneye inince, timi yemek yerken buldu oda yemeğini alıp timin yanına gitti.

Yine herzamanki gibi sadece ateş ın yanı boştu. Ateşin yanına oturduktan sonra yemek yiyen time baktı sadece ateş ona bakıyordu alev genzini temizledi tim deki bakışlar ona döndü.

Alev: Ben bir kaç gün yokum , ailenin yanına gidicem.

Ateş: Önemli bir şey mi var.

Alev: Hayır yok albayla konuştum izin aldım .

Ali: Sizsisde buraların tadı hiç çıkmaz şimdi.

Alev: Geleli ne kadar oldu ali ne bu hasret.

Ali:Kanım ısındı size karşı komutanım o yüzden.

Tim aliye gülerken ateş sadece aleve bakıyordu, ama alev bunun farkında bile değildi .

Sare ise yine o anların fotoğrafını çekiyordu biliyordu komutanları kızacaktı ama ateş komutan çok güzel bakıyordu aleve.

.... 

Tim yemeklerini yedikten sonra alev komutanlatıyla vedalaştı.

Alev de odasında küçük bir çanta hazırladı zaten çok kalmayacaktı.

Alev çantasını aldıktan sonra son kez albayın yanına gidip bilgi verdi karargahtan çıkıp bir taksiye bindi ve havalimanına gidip ilk bileti aldı. Ailesine haber vermemişti, anahtarı vardı zaten ailesine süpriz yapacaktı.

Ama alevin bilmediği şey asıl süprizin ona yapılacagıdı.

O süpriz onu yıkacaktı ama haberi yoktu o yalana doğru gidiyordu

Hayatındaki en büyük yalanı ögrenmeye kendi ayaklarıyla gidiyordu...