@meryemysr
|
Abimin attıgı adresi bulduktan sonra binaya girdim. Çok heycanlıydım ilk defa onları görmüyorum ama içim kıpır kıpır dı. Kapıyı çaldıktan sonra açılmasını bekledim. Kapıyı abim açmıştı. Kayra: Hoşgeldin alev'im . Alev: Hoşbuldum abi. Kayra: Gel hadi annem biricik kızını bekliyor. Alev: Kıskandınmı. Kayra: Ne kıskanacam be. İçeri girdikten sonra çantamı ve yolda pastaneden aldıgım kurabiyeleri vestiyere bırakıp abime döndüm. Alev: Çok teşekkür ederim çok güzel di hediyen. Kayra: Ne demek. Bundan sonra sana hep hediye alacagım kaybettiğimiz bütün zaman için. Abimin boynuna sarıldım"hiç şikayetçi değilim inan" . İkimizde birbirimize sarılırken bir yandan da gülüyorduk. Mevsim: Kızım hoşgeldin. Annemin sesini duyunca abimden ayrıldım abime kısa süre içinde çok alışmıştım ama onlara o kadarda alışamamıştım. Alev: Hoşbuldum. Bir iki adımla onada yaklaşıp sarıldım. Saçlarım kokusunu içine çektigine anlaya biliyordum. Mevsim: Hadi gel sofraya geçelim. İçeri geçince koltukta oturan babam ayağa kalkıp benle uzunca sarıldı. Mevsim: Hadi sofraya geçelim. Kayra: Geçelim ya bu cüce için saatlerdir acım valla. Ben dönüp Kayra ya baktım nasıl baktıysam ellerini havaya kaldırdı. Alev: Ben miyim cüce? Kayra: Evet Alev: Ne alaka ya bir kere benim boyum bir yetmiş sekiz. Kayra: Benimde bir seksen burada bi cüce varsa o da sensin. Alev: Bak abi falan dedik bu seni dövemiyecegim anlamına gelmiyor. Kayra: Sen beni hıhıh dövmek . Alev: Evet ben seni dövmek. Belindeki silahı çıkardım ve tam masaya uzatacaktım ki annemin çığlığını duydum. Yiğit: Ne oldu? Mevsim: Silah silah Kayra: Kızım beni mi vurcan. Ben onlara şaşkınlıkla bakarken onlar bana korkuyla bakıyordu. Alev: Yok ya masaya bırakacaktım, abimi vuracak kadar delirmedim. Kayra: Öyle desene ya korktum valla. Mevsim: Kaldırın onu oradan ya. Alev: Kayra odana götür istersen. Kayra: Tamam ben bunu götürüyorum siz oturun masaya. Biz masaya geçince babamın sırıtan haline baktım annemde ona sinirle bakıyordu. Alev: Ben bir şey mi kaçırdım? Yiğit: Yok annen yıllardır abinde görmesine rağmen her gördüğündr çığlık atıyorda ondan. Alev: Anladım. Kayra: Alev yarın geceye bilet aldım uygun mu senin için. Alev: Bende sana onu soracaktım ya, uygun benim içinde çok iyi yapmışsın. Kayra: Tamam o zaman bu arada sen karargahtamı kalıyorsun? Alev: Evet tek başıma zor olur diye lojmana taşınmadım. Kayra: Ben bir tane ayarladım orada kalırız. Alev: Çok güzel yapmışsında banada söyleseydin araya torpil falan atardım o kadar ugraşmazdın. Kayra gülerken bende güldüm. Kahvaltımızı güzel bir şekilde yaptık. Akşama kadar sohbet ettik kayranın doldurması gereken evraklatı doldurduk. Bu iki gün çok güzel geçmişti. Evden bir türlü çıkamamıştık, çocuk gibi bize nasihat verip durmuştular. Zaten mevsim annem gilde trabzona gitmişti. Bende iki gün sonra göreve çıkacaktım Kayra ile gelmem çok güzel olmuştu o yıldırım timinde komutan olmuştu. Ben yine aynı zaten. . . . Abim Şırnak'ta kullandığı arabayı kiralamıştı arabası trabzondaydı ama o üşenip kendine Hakkari'den araba almaya karar vermişti. Taksiye ücreti ödeyip indik ve karargahın büyük kapısına doğru ilerledik. Timin geldiğimden haberi yoktu sizi arayacağım demiştim ama aramayı unutmuştum. Er: Hoşgeldiniz komutanım Alev: Hoşbuldum asker, Kayrayı göstererek konuşmaya devam ettim. --kendisi burada artık yüzbaşı Er: Emredersiniz komutanım. Alev: Kolay gelsin Er: Sağolun komutanım. . . . Biz karargahın bahçesinde ilerlerken sırtımdaki çanta çok rahatsızlık veriyordu. Alev: Abi şu çantayıda taşısan. Kayra: Ben zaten valiz taşıyorum bide senin çantanımı taşıyacagım. Alev: Ya nolur yaaa. Kayra bana bakıp güldü biz bahçede birbirimize bakarken bize bakan bakışlardan habersizdik. Kayra: Tamam ya ufak bir öpücükle herşey hallolur. Fırsatçı bir abim vardı gerçi bende öyleydim ama neyse uzanıp yanaklarına ufak bir buse kondurup geri çekildim . Ve çantamı ona verdim. Bir iki atmıştımki bizi agızları açık izleyen time kaydı bakışlarım.
|
0% |