Yeni Üyelik
11.
Bölüm
@meylscherry

 

Bugün 2. Bölüm attığım için yarın bölüm yok mdösöslsösöşs

 

Bu defa çok konuşmayacağım hadi iyi okumalar dilerimm

 

🍬

 

 

Tam o sırada kapı çalmıştı Irmağın bu kadar hızlı gelmesine şaşırarak hızla kapıya doğru koştum.

 

 

"Geldim."

 

 

Kapıyı açtığımda Irmak yerine kurye vardı.

 

 

"Siparişinizi getirdim efendim."

 

 

Kafamı yana yatırıp poşete baktım, "Sipariş falan istemedim ben yanlış getirdiniz herhalde."

 

 

"İstemedin Parla biliyorum mesajlarıma cevap vermediğin için sana bakmaya geldim."

 

 

Yutkunarak kaşlarımı çatıp ona baktım, kafasında kask takılıydı ve ağzına içten fular bağlamıştı, sesi boğuk geliyordu bu sayede.

 

 

"Neyin var neden cevap vermiyorsun?"

 

 

Kollarımı birbirine bağlayıp ona baktım, "Bilmiyormuş gibi konuşma bana hediye gönderdiğin ilk günden beri biliyorsun."

 

 

Kafasını yana çevirdiğinde kask ve fular yüzünden rahat değil gibiydi.

 

 

"Parla..."

 

 

"Eğer birinizden biri beni adam yerine koyup olanları söyleseydi belki bende babamı arıyabilirdim, hatta belki ona o an ulaşmış bile olabilirdim."

 

 

"Annen söylememişti sana bende bir bildiği vardır diye söylemedim sana, zaten o kadar konuşmamıştık bile henüz seninle, hayatını bir anda alt üst etmek istemedim."

 

 

Ona karşı siper almam saçmalıktı, o en doğru olanını yapmıştı bunun için onu suçlayamazdım.

 

 

Kollarımı çözmeden arkamı döndüm, "kaskı düzelt yoksa nefessizlikten öleceksin, Bakmıyorum sana."

 

 

"Düzelttim dönebilirsin."

 

 

Tekrar önümü döndüğümde fları bu defa daha düzgün bağlamıştı.

 

 

Üzerinde siyah bir pantolon siyah bir tişört giymiş en üste ise siyah deri ceket giymişti o da yetmez gibi birde siyah eldiven takmıştı, gözlerimi devirerek ona baktım.

 

 

"İzmir'de siyah giyen tek insansın sayılır."

 

 

Omuz silkti pekte umrunda değil gibiydi.

 

 

"Sana yemek yapıp getirdim kendi yaptıklarını yiyip zehirlenme diye. Yanına da bir kaç sürpriz bıraktım, şimdi benim gitmem lazım ama daha sonra belki gelirim."

 

 

Poşeti elime tutuşturduğunda içten bir şekilde teşekkür ettim.

 

 

"Rica ederim Parlacım beğenirsen yine yaparım sana. Bu arada tabağımı almaya geri geleceğim yarın akşam haberin olsun."

 

 

Gülerek ona el salladığımda o beni şaşırtacak bir şekilde bana sarılmıştı.

 

 

Yutkunarak öylecek kaldığımda daha sıkı sarılıp geri çekildi, bana bakmadan hızla merdivenlerden indiğinde kalbimin gereksiz derecede hızlı atmasına anlam veremiyordum.

 

 

Hemen hemen üç haftadır tanıdığım bir adamın tüm dengemi alt üst etmesine anlam veremiyerek kapıyı yavaşca kapattım.

 

 

Kendime gelmek için yemek masasına oturduğumda poşetin içi misler gibi kokuyordu.

 

 

Hafifçe poşetten tabakları birer birer çıkardığımda gereksiz bir şekilde çok duygulanmıştım.

 

 

Lazanya ve yağlama yapmış ve streçlemişti en altta alimunyum tabaklarda ise güllaç ve kadife tatlısı vardı.

 

 

Tatlının üzerinde küçük bir not vardı, "Tatlı olarak ne sevdiğin bilgisine ulaşamdım henüz bana ulaşan bilgilerle sevdiğin yemekleri yaptım umarım beğenirsin bu arada tatlı tabağı bulamadım bende bunlara koydum kusura bakma lütfen ;⁠)"

 

 

Sanki az önce teşekkür etmemiş gibi birde mesaj attım.

 

 

Parla: Gıf

 

 

 

 

Parla: Duygulandım biliyor musun?

 

 

Parla: Bir haftadır ağlamamak için kendimi hep tuttum ama şimdi tutamıyorum :⁠^⁠)

 

 

Parla: Teşekkür ederim iyiki varsın

 

 

Parla: Gıf

 

 

 

 

Parla: Doğru sen şuan motor sürüyorsundur değil mi?

 

 

Parla: Neyse ben gideyim yaptığın şaheserlerden yiyeyim

 

 

Parla: Gıf

 

 

 

Yarı ağlayarak yarı gülerek streçleri tabakalardan kaldırıp yağlanmayı yemeye başladım. Uzun zaman sonra ilk defa annemin yemekleri gibi sıcak ve güzel bir yemek yemiştim.

 

 

Betül yengem de çok güzel yemek yapıyordu ama ne bileyim yemekleri annemin ki gibi hissetirmiyordu. Annem gittikten sonra ilk defa sıcak yemek yemişim gibi hissediyordum.

 

 

Nasıl bir his anlatamam belki ama boğazım da ki yumruya rağmen yemek yiyebileceğim türdeydi.

 

 

Annem ve babamdan bir haber almayacaktım gibi geliyordu. Sadece artık bir tek umudum vardı o da yaşamaları...

 

 

Tabağı kenara koyup ayağa kalktım gözlerimde biriken yaşlar yavaşca akarken kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum.

 

 

Kapı bir iki kere çaldığında göz yaşımı hızla silip kapıya yöneldim bu defa Irmak olduğundan adım kadar emindim.

 

 

"Geldim."

 

 

Ağzıma biraz daha yağlama sıkıştırıp kapıyı açtığımda bu defa yanılmamıştım.

 

 

"Ay ay ay bak benim yiğenime yerim ben onu."

 

 

Irmak kapıyı açtığım an boynuma atılmıştı yağlı ellerimi yukarda tutarak güldüm.

 

 

"Yiğenim ne ya?"

 

 

Irmak benim üvey teyzemdi dedemgil yıllar önce yetimhaneden almıştı teyzemi.

 

 

 

Irmak turuncu saçlarını tek bir yerde toplayıp konuştu, "Saçıma yağ bulaştıracaksın kızım dur."

 

 

Geriye çekilip güldüğümde o da güldü, içeriye bir adım atarak kenara çekilip valizleri işaret etti.

 

 

"Kız birde gidip bu valizleri otobüsten aldım ben, bunları uçağa almıyorlardı. İki gün önceden otobüse koydurduk bizde şimdi geldiler."

 

 

"Gel geç içeriye ben alırım onları."

 

 

"Kızım çok güzel olmuşsun he aynı bana benzemişsin gerçi ablam da güzel ama zeka olarak aynı bensin."

 

 

Ayakkabılarını çıkarıp burukça gülümsedi, annemden bahsetmek herkesi üzüyordu ama nedense onun gözlerindeki acı daha farklı gibiydi, ona ne olduğunu biliyor gibi bakıyordu.

 

 

Ya da ben kafamda kurmaktan delirmiştim bilmiyorum.

 

 

Irmak içeri geçtiğinde tam altı valizle öylece kapının önünde bakışmaya başladım.

 

 

Ciddi ciddi altı tane valizle mi gelmişti?

 

 

"Irmak kaç sene kalacaksın bizde?"

 

 

"Valla artık orasını zaman gösterir kızçem de bu güzel yemekleri kim yapmış böyle Betül yengem böyle yemek yapamaz da çünkü."

 

 

Valizlerim hepsini içeriye taşıyıp kapıyı kapatıp konuştum, "Arkadaşım yapmıştı bana da getirdi."

 

 

"Kimmiş bu arkadaşın içine zehir koymuş olmasın?"

 

 

Kafada kurmada teyzem ve ben paha biçilmez rakiplerdik.

 

 

"Zannetmiyorum o kadar zahmete girip yemeği çöp edecek biri değil."

 

 

Şüpheyle yemeye devam ederken ayağa kalktı, "Ben bir duşa gireyim üstümü değiştireyim olur mu?"

 

 

"Olur sen istersen biraz yat dinlen benim zaten çarşıda biraz işim var kitap falan alacağım bir sürü yemek var istersen sipariş de verebilirsin."

 

 

"İyi teyzesinin gülü ben içerideyim sen anahtarı da al çıkarken, ha ayrıca Betül yengem yemeğe çağrırsa arkadaşlarıyla yemeğe gitti dersin. Hiç o kadını çekemem şuan."

 

 

Gülerek onu onayladım biraz daha yağlama yiyip geri kalanını fırına koydum.

 

 

Çarşıya gidip pembe kurdeleli çocuğuma hediye alacaktım ama önce üzerimi değiştirmeliydim.

 

 

Mavi bir Jean üzerine beyaz bir tişört giyip saçlarımı açık bıraktım.

 

 

Elimi yüzümü de iyice yıkayıp telefon kılıfımın arkasına para ve kartımı düzgün bir şekilde yerleştirip anahtarı da elime alıp ayakkabılarımı giydim.

 

 

Evden son hızla çıkıp merdivenlerden koşarak indiğimde hâlâ kapıya gelişi ve bana yemek getirmesi rüya gibi geliyordu.

 

 

Apartmandan hızla çıkıp otobüs durağında beklemeye başladım.

 

 

Beklerken telefonumu çıkarıp mesajlaşma uygulamasına girip öesajalrı kontrol ettiğimde yazmış olması beni mutlu etmişti.

 

 

Pembe kurdeleli çocuk 🎀: Beğenmene sevindim Parla

 

 

Pembe kurdeleli çocuk 🎀: Seninle sürekli konuşasım geliyor neden acaba

 

 

Pembe kurdeleli çocuk 🎀: tamam son yazdığım mesajı boşver

 

 

Parla: Teyzem geldi biliyor musun senin yaptığın yemeğe zehir katmış olabileceğini söyledi

 

 

Pembe kurdeleli çocuk 🎀: Kafada kurmada Parla ve teyzesi yarışır

 

 

Pembe kurdeleli çocuk 🎀: Bugün karşıma çıkmak çok heyecan vericiydi düşüncesizce sana sormadan sarıldım ama umarım istemediğin birşey yapmamışımdır

 

 

Parla: Önemli değil ben tüm arkadaşlarımın sarılmasını normal karşılarım

 

 

Pembe kurdeleli çocuk 🎀: Sırf arkadaşın diye erkekler sarılabilir yani öyle mi?

 

 

Parla: Genelde çevremde kötü niyetli erkek olmaz benim o yüzden sıkıntı değil

 

 

Pembe kurdeleli çocuk 🎀: Sevgilin olsaydı muhtemelen senin elinde ölmüş olurdu zavallı çocuk

 

 

Parla: Sevgilim olmadığını nerden çıkardın?

 

 

Az önce görüldü✓✓

 

 

Görüldü yememle dudaklarımı birbirine bastırdım.

 

 

Parla: Tamam şaka yapıcaktım ama beni engelleme ihtimalinden korktum sevgilim yok

 

 

Pembe kurdeleli çocuk 🎀: ಥ⁠‿⁠ಥ

 

 

Parla: Otobüsü kaçırmadan gidiyorum ben hadi görüşürüz

 

 

Pembe kurdeleli çocuk 🎀: Git sen tabi git burda kalpten götür beni sonrada git *Bu mesaj silindi

 

 

Pembe kurdeleli çocuk 🎀: Ulan Parla seni okulda görmeyecek miyim sanki bekle sen *Bu mesaj silindi

 

 

Pembe kurdeleli çocuk 🎀: görüşürüz

 

🍬

 

 

Bölüm sonu

 

Bölüm bitiş tarihi 9 Nisan salı saat 17.53

 

Aç karnına ancak bu kadar bölüm yazabiliyorum gençler sorry PUAJAJAJAJSJJSJDJDKELEĞR

 

Loading...
0%