Yeni Üyelik
5.
Bölüm

5.BÖLÜM

@minadurugenc

26 Ağustos...Bu gün benim doğum günüm.(yazarın-Ekim'in)Esma benim en yakın araldaşım.7. sınıftan beri hiç ayrılmadık.Her zaman o nefret ettiğim doğum günümü düzeltmeye çalışır.Ben ise hep parti yaptığını bile bile sanki unutmuşum gibi yaparım.Eve geldiğimde hep evde yada hastanede bir süpriz olur.Tabi süpriz denirse.Ben doğüm günümden nefret ederim çünkü babamın annemi öldürdüğü gündü.Bu seferde yine hazıadığına emindim.O gün akşama doğru Emre yanıma geldi."Biraz gezmeye ne dersin?" "Ne gezmesinden bahsediyorsun?" "Ya ne biliyim lunaparka gideriz.Çarpışan arabalara,atlıkarıncaya bineriz.Hatta pamuk şeker alırız.Ne biliyim." "Hepsinden nefret ederim" "Hadi ama Ekim bu kadar sert olma.Bir şans ver" gözlerimi devirdim."İyi tamam." gülümsiyerek "Tamam" dedi ve ilini omzuma doğru götürdü.Bende kolundan tuttum ve ayağına tekme atarak yere düşürdüm.Yere eğildim ve kulağına fısıldadım."Bir daha kemiklerinin yarısı bile sağlam kalmaz.Dikkatli ol." "Ekim." "Ne oldu?" "Hastanede kal." Esmanın doğum günü partisi kesinlikle hastamede olacaktı.O kadar belliydiki.

Emre'yide bunun için getirmişti.Emre ayağı kalktı.Baştan aşagı süzdüm.Boyu ortalama 1,90 gibi bir şeydi.Kafamı hafif kaldırıyordum yüzüne bakmak için.Tekrar bir yüzüne baktım.Koyu kahve gözleri,biraz kalın kaşları,hafif sakalı ve siyah kısa saçları vardı."Ne bekliyorsun?" "Gelmiyeceksen ben gidecem bak" "Tamam tamam doktor hanım."

"O bakıyorum doktor hanım demeye başlamışız.Demek oki o kadarda sert düşmemişsin.E doğum günümü hazırlamayı bitordilerse gidelim artık." "Bu gün senin doğum günün mü?" "Evet." "Doğum günün kutlu olsun. Ekim DEMİREL." "Teşekkürler. Emre AKYILDIZ."

hastanede öylesini turladım.Bir anda Emre gözümü kapadı.Tam açınca yamağıma doğru yaklaştı."Doğum günün kutlu olsun Doktor." dedi ve yanağıma öpücük kondurdu.Oradaki herkes bir anda alkışlamaya başladı.Bir anda Esma çıktı kalabalıktan.Elinde 'Mutlu 29' yazan kalp seklindeki çilek ve beyaz çikolatalı pastayı getirdi.Emre hemen atıldı."Bu pasta neli?" "Beyaz çikolata ve taze çilek" "Ekim sakın yeme.Biliyorsun sende doktorsun çikolata zararlı." "Ve yine prafösör doktor Emre AKYILDIZ'da konuştu." "Tamam ye hadi" dedi ve güldü."Hadi bir dilek tut.Doktor Ekim AKYILDIZ" Akyıldız mı?Ne demekti bu şimdi.Bana tekrar evlenme teklifimi etmişti.Herkes bize bakıyordu.Tam bu sırada gözlerimi kapadım.Emre elini sırtıma koydu.Mumları üfledim.Bir anda herkes alkışlamaya ve ıslık çalmaya başladı.Emre kolumdan tuttu ve bana sarıldı."Seni bir yere götürücem." dedi ve elimden tuttu.biraz hızlı yürüyerek ve beni çekerek arabaya bindirdi.

"Nereye gidiyoruz?" "Çok güzel bir yere" "Nasıl yani?" yarım saat falan yok gittikten sonra bir dağ gibi yere geldik.Aşağımız uçurumdu.Aşağada dere vardı.Karşımız dağlardı.Yıldızlar çok güzel görünüyordu.Emre arkamdan sarıldı.Kafasını kafamın üzerine koydu."Doktor.Seni özledim.Gülmeni özledim.12 yılı özledim." "Neden kabul etmiyorsun?" "Emre hiç düşünemem şu an." "Tamam" "Peki ne zaman" "Hastaneye gidelim." "Tamam madem istiyorsun." "Bu manzarayı sabaha kadar izleyebilirim." "Tamam o zaman sabaha kadar buradayız demek" "Ne?" "Ciddiyim" "Şimdi sabaha kadar burada duracak mıyız?" "Evet" "Sılınca gideriz" "Sen gerçekten delisin Emre AKYILMAZ".

O gece gerçekten neredeyse sabaha kadar o manzarayı izledik.Saat 4 gibide tekrar hastaneye gittik.hastanenin ortasına getirdi beni.Elimden tuttu."Herkes buraya bakabilirmi?" "Emre napıyorsun?" "Asla pes etmiyicem doktor" "Ekim DEMİREL.Sana bir şey sormak istiyorum.Ben seni 12 yıl bekledim.Şimdide belemek istemiyorum.Çünkü senin olmadığın her yerde kalbik acıyor.Ve artık seninle tek bir kalp olmak istiyorum.Benimle evlenir misin?" herkes şaşırmış gözlerle bize bakıyordu."Hayır." Emre hem şaşkın hemde üzülmüş gözlerle bana baktı.Sanki nikah masasında hayır demişim gibi bakıyordu.

"Ne?" "Ben seninle evlenmek istemiyorum" "Üzgünüm" dedim ve hızlı adımlarla oradan uzaklaştım.Tuvalete gittim.Aynada kendime baktım.Emre'yi cok seviyordum ancak evlenmekten korkuyordum.O gün Emre'nin yüzü hep düşüktü.Beni sanki hiç tanımamış gibi sallamıyordu.O akşam Esma'yla konuşmuş.Beni nasıl evet demeye ikna edebileceğini.Benim o akşam dövüş dersim vardı.Aslında ders sayılmaz sadece kendi kendime prova yapıyordum.Emre yanıma geldi."Bende seninle çalışıcam.İzin varmı doktor?" "Tamam gel" daha çıktığı gibi hamle yapmaya çalıştı ama kolunu tutup çevirdim ve ayağına tekme attım.Yere düşünce nefes nefese "Ama bu haksızlık.Daha başlamamıştık" "Öylemi?Kalk o zaman başlayalım" dedim ve kalktı.İki üç defa daha yere indirdim.Sonra iki kolumuda tuttu ve çevirdi.Bana yakınlaştı.Avucunu açınca elindeki tek taşı gördüm.Şaşırarak yüzüne baktım.Bana endişeli bir o kadarda ciddi bir yüz ifadesiyle bakıyordu."Yapamam." "Doktor.Neden korkuyorsun?" "Ben korkmuyorum" "Gözlerinden anlaşılıyor" dedi ve sırıttı.Sonra ciddi bir yüze tekrar büründü."Annen gibi olmaktan mı?" "Sana söyledim.Korkmuyorum" "Doktor." Gözlerimi düşürdüm."Kork...Kork..Korkmuyorum ben tamam mı?" "Doktor.Korkmak kötü bir şey değil.Bundan utanma." "Bana bak" dedive çenemden hafifçe tutup kendi yüzüne çevirdi."Ben asla baban gibi olmuyacam" "Senin kılına zarar getirmem." dedi ve alnımdan öptü."Korkma." "Korkutma kendini" "Hem Ekim AKYILDIZ sanki sana daha çok yakıştı." "Ne dersin?" dedi ve güldü."Tamam" dedim sessizce.Emre bir anda şok olmuş gözlerle bana baktı."Na..Nasıl yani?Evlenicek miyiz?" gülümsiyerek kafa salladım.Oda gülmeye başladı ve bana sarıldı.kafamı öptü."Teşekkürler.Doktor Ekim AKYILIZ." bir anda başım döndü ve yere düştüm.Emre beni tuttu ve yavaşça çöktü."Ekim!Ekim beni duyuyor musun?Ekim!Ekim!" konuşamıyordum.Görüşüm bulanıktı.Belliki tümör büyümüştü.O tümörün hemen çıkması gerekiyordu.Ama ben ameliyat olmak istemiyordum.Çünkü ameliyat çok riskliydi.Ve ben daha annemin neden öldüğünü bulamamıştım.

Loading...
0%