Yeni Üyelik
8.
Bölüm

8.Bölüm.EN İYİ HEMDE EN KÖTÜ GÜN

@minadurugenc

 

 

 

29 Ağustos..Hayatımın hem en iyi hemde en kötü günü oldu.Sonunda hayallerimiz gerçek oluyordu.Aynı zamandada kabuslarımız.Nefes alırken aynı andada veriyorduk sanki.Ölümle,ölümüyle hiç bu kadar yakın olmamıştık.Hayatımda ilk defa.Yaşarken ölümü,kaybetme korkusunu belkide yaşam ile ölüm arasındaki çizgiyi gördüm.Hem en mutlu günü, hemde en kötü günü yaşamayı...Çağresizken çağre bulmayı öğrendim.Hayatta ne olursa olsun.Sayılı günlerimiz vardır.Ne zaman ölüceğimizi, yada ne zaman ölüceğini bilemeyiz.Bu yüzden en uygun zaman..Her zamandır..

 

(29Ağustos 2017)Emrey'le sonunda evleniyorduk.Hayallerimiz gerçek oluyordu.Sabah evden çıktık.Otele doğru gittik.Arabadayken Emre gözlerime baktı."Ekim...Bu bizim hayalimiz...Hikayemiz...Masalımız.." "Evet.Sen bunu benden sadece bir kere duydun ama..Seni seviyorum Emre AKYILDIZ." "Bende seni seviyorum..Ekim AKYILDIZ" Gülümsedim.Emre ellerini yüzüme koydu."Beni ne olursa olsun bırakma tamam mı Ekim?" "Ölsem bile seni bırakmam Emre" "Biliyorum.Hala korkuyorsun ama..." "Korkmuyorum.Sen yanımda varken hiç bir şey beni korkutamaz Emre" "Sen hep böyle gül tamam mı Doktor." "Sende.Doktor" alnımdan öptü.

"Başımız son sıralar sürekli belaya giriyor.Umarım peşimizdeki o adam yine bir şeyler yapmaz." "Merak etme.Yapamaz." "Öylemi diyorsun" "Evet" Emre tekrar gülümsedi.Sonra arabayı çalıştırdı."Sen..Sen gerçekten mucizesin Ekim" "Sende...Emre" arabayı otele doğru sürmeye başladı.Herkes oradaydı.Kardeşim(annemi öldürme sebebi olan yeni eşinin kızı) Nisa,Temmuz,Fatih,Deniz,Esma,Arda abi..Bizi bekliyorlardı.Üstümüzü değiştirip düğün salonuna gidecektik.Geldiğimizde Emre hemen üstünü giyinip beni bekliyordu.Bemde kimseye görünmeden gidip giyindim.Emre'nin sabırsız sesini duyuyordum.İçerde bizimkilerle konuşuyordu.

"Ee Ekim nerede onu gördünüz mü?Otelin kapısından girdiğimizden beri görmedim." "Valla bizde sadece kapının açılma sesiyle giyinicem sesini duyduk.Bizde görmedik yani" dedi Esma.Arda abi; "Emre hem ukusuz hemde sitresli görünüyorsun.İyisin değilmi?Gergin gibisin" "Abi nasıl gergin olmuyım?Ben 12 yıl bu anı bekledim.Ekim'le evlenmeyi.Akşam uyuyamadımda çok." "Tamam ama uykusuz kalmak iyi değil bu gün yorulacaksın sonuçta." "Haklısın.Ama napıyim.Hetecan işte" "Tamam.Neyse." "Ee ben karımı alamıyacakmıyım artık?" tam bu anda içerden bembeyaz gelinliğimle ben geldim.Herkes beni görünce şaşırmış. gözelerle bana baktı.Özelliklede Emre.Bir kaç saniye kaldıktan sonra yutkundu ve gülümsedi.Elini bana doğru uzattı.

Elini tuttum ve hafifçe ona doğru ilerledim.Esma ile Nisa'ın ağlayışlarını gördüm.Esma'nın rimeli akmıştı.Emre kulağıma doğru eğildi."Çok güzel olmuşsun doktor" dedi ve koklayarak omzumla boğazımın arasını öptü."Teşekkürler." "Emre" "Efendim hayatım" "Bu bir rüya değil değilmi?" "Değil." "Öyleysede asla uyanmak istemiyorum" "Bende" sonunda düğün salonuna gittik.Herkes..Hatta tüm hastane.Sokaktaki fırıncı bile oradaydı denilebilirdi.Benim nikah şahidim tabikide Esma'ydı.Emre'ninkide Arda abi.Kırmızı halıda yürürken gerçekten bunun bir rüya olmasından korkuyordum.Ama öyle olsada uyanmasam daha iyiydi.

Yerlerimize geçmiştik.Nikah memuru direk konuya girdi."Ekim DEMİREL hanım.Emre AKYILDIZ beyi hiç bir etken baskısı olmadan kocanız olarak kabul ediyormusunuz?" bir nefes alıp gülerek "EVET!" diye bağırdım.Nikah memuru Emre'ye döndü."Emre AKYILDIZ bey.Peki siz Ekim DEMİREL'i hiç bir etkenin baskısı olmadan karınız olarak kabul ediyormusunuz?" "EVET!" diye bağırdı.Herkesin sandalyesi yerinden oynamıştı sanki yerinden.O kadar yüksek sesle bağırmıştıki.

"O zaman bana verilen yetkiye göre sizi eş olarak ilan ediyorum." Emre bana döndü elimden tuttu."Seni herseyden çok seviyorum.Ekim AKYILDIZ." "Ve seni bir ömür.Hatta daha fazlası sevicem." dedi ve alnıma bir öpücük kondurdu."Bu bir rüya çıkıcak diye korkuyorum" "Merak etme" "Hiç bir rüya bu kadar güzel olamaz" Emre'ye gülümsedim.Herkes alkışlamaya başladı.Formalrı imzaladık."Bende vazifemi getiriyim" dedim ve arkamı dönüp elimdeki çiçek buketini fırlattım.döndüğümde Esma ile Nisa'ın tutmuş olduğunu gördüm.İkiside tutmuştu.Nisa Deniz'e,Esma ise Temmuz'a baktı.Emre'yle ben gülmeye başladık.Eve gittikten sonra sarıldık.Emre,ye baktım.Ellerimi yüzüne koydum.

"Seni seviyorum Emre AKYILDIZ." "Seni her seyden çok seviyorum Ekim AKYILDIZ" Ona gülümsedim ve ilk defa yanağına öpücük kondurdum

bir anlık dondu.Ağzını hafif açtı ve bana baktı."Ben yukarıda üstümü değiştiricem" "Sonraada uyuruz tamam mı?" "Ta..Tamam hayatım" gidip çizgili pembe ince pijamamı giydim.Yukarıda yatağa uzandım.Bir kaç dakika sonra Emre geldi.Işığı yaktı."Emre?" "Efendim hayatım." "Işığı kapatırmısın?" "Tamam." "Ama ilk önce 12 yıldır beklediğim seyi yapmak istiyorum." "Neyi" yanıma uzandı.Arkam dönükken gelip yanıma uzandı.Sonra kafasını omzumun üzerine koydu.Elini belimi sardı."İşte bunu.Sana sarılmayı.Seni yataman önce koklayarak öpüp uyumayı.En son senin okyanus mavisi gözlerini görmeyi.Sesini duymayı." "Ben bunun hayalini 13 yıl kurdum.Sonunda oldu.Kendimi masaldaymış gibi hissediyorum.İzin ver." "Neye?" "Seni sevmeme,sana sarılmama." "Emre." "Söyle hayatım" "Bir daha senden uzaklaşmak istemiyorum.Ama sende beni yanlız bırakma tamam mı?" "Hayatım.Bana dön" ona doğru döndüm.Elini yüzüme koydu. "Ben senden asla uzaklaşamam.Sadece sen benden uzaklaşma yeter."

"Hatta şöyle bir şey yapalım.Yağrın restoranta gidelim.Neler var neler yok konuşalım.Derdimiz varsa çözelim." "Tamam." dedim ve arkamı döndüm.Emre kafasını omzuma koydu yine.Bogazımdan koklayarak öptü."Ekim..Üst üste o kadar çok şey yaşadakki.Hala nasıl ayaktayız bilmiyorum." "Bende" "Emre." "Ben bir şey söylemek istiyorum ama alınırsın diye korkuyorum." "Nedir hayatım.Merak etme alınmam" dedi ve gülümsedi."Ben..Annemin ölümünde babanın parmağı olduğunu düşünüyorum" bir anda suratını ciddileşti.Elini gevşetti.Bir kaç santimetre geri gitti.Bogazını temizledi.Kendini dikleştirdi.Bende dikleştirdim biraz.Elini yüyüme koyup saçımı yüzümden çekti."Bak hayatım.Benim babam öyle bir adam değil.Yani tehtit etseler bile yapamaz.Yapmış olamaz"

"Bende bundan söz ediyorum." dedim ve kendimi dikleştirip Emre'ye döndüm."Bilmiyorum.Özür dilerim.Ama kafam çok dağınık." "Neden sevgilim?" "Bu peşimizdeki adam kim.Neden bizim peşimizde?Annemin katili kim?Neden öldü?Kimelrin parmağı var.Evlilik işleri.Hastane.Biraz başım ağrıyor.Aynı zamandada sitresimi sana yada bizimkilere yansıtmamaya çalışıyorum." "Anladım.Ama söz veriyorum her şeyi düzelticem.Hem sen bunaları düşünme.Ben pesine düşücem bu işin" "Dikkatli ol.Hem düşünmemek elde değil.Farkındamısın peşimizde bizi öldürmeye çalışan bir katil var." "Tamam ama ben halledicem.Tamam mı?" gözlerimi aşağı doğru çevirdim."Sevgilim.Ben hep yanındayım tamam mı?Her şeyi benimle paylaşabilirsin." "Artık uyuya bilirmiyiz?" "Tamam." sabah uyanınca Emre üstünü değiştirmişti bile."Şükür uyandın uykucu." "Emre?Bana bir agrı kesici verirmisin?" "Neden?" "dün söyledim ya başım çok ağrıyor bu aralar." "Bir bakayim varmı.Hastaneye gidincede bir bakalım." "Basit migren iste.Boşver önemli bir şey değil." "Ekim!En son böyle dediğinde ne olduğunu gördük." "Off tamam." "Hadi üstünü giyinde restoranta gidelim." "Tamam." üstüme bir seyler giyip çıktık.

Restorant şehire yakın ama sehir dışındaydı.Denizin neredeyse içinde bir balıkçıydı.İki balık söyledik ve oturduk."Dün akşam kafa karışıklığından söyledin değilmi?Babamın parmağının olduğunu düşünmüyorsun?" "Bilmiyorum...kafaam allak bullak." "Neyi bilmiyorsun hayatım?" "Ya bilmiyorum işte" Emre ilimi tuttu."Bak bilmiyecek bir şey yok ortada." elimi çektim."Kafam allak bullak dedim ya." "Ama niye?" "Farkında mısın ben 3-4 defa ölüyordum.Hemde daha nefes alamdan.İlk bomba,sonra tümör en sonda intihar meselesi" "Biri bizi öldürmeye çalışıyor,evlendik ve annemin cinayet meselesi var"

"Babamı katil yerine koyuyorsun farkındamısın?" "Hem sana dedim halledicem" "Nasıl hallediceksin.Katille teke tekmi atıcaksın.1v 1v mi atacaksın?Ne yapacaksın?Hem ben babana katil demedim.Parmağı olabilir dedim." "Buda katil demek" "Aynen.Diyorumki o Selim denen doktorun hatasını ört pas etmiş olabilir.Yada doğrudan ilişkisi olabilir." "Saçmalama Ekim.Benim babam öyle bir sey yapmaz.Yani yapamaz." "Öylemi?Kusura bakma ama bende yapamam Emre." "Sana afiyet olsun" dedim ve çamtamı alıp kasaya gittim. Emre kosarak yanıma geldi."Borcumuz ne kadar" "300 Tl" "Buyrun." "Ekim." dedi ve kolumdan tuttu."Ekim nereye gidiyorsun?" "Sanane?" "Ekim." "Sen evli birisin.Böyle istediğin gibi gidemezsin" "Öylemi Profösör doktor Emre bey." dedim ve kolumu çekip merdivenleri çıktım."Ekim!"

"Ne var" "Ekim bak yapma!" bir anda topuklu ayakkapının topuğu kaydı ve geriye doğru düştüm.Emre yandaki korkuluğa tutunarak beni tuttu.Yüzlerimiz yan yanaydı.Gözleri dibimdeydi.Koyu kahve gözleri benim mavi gözlerimle yan yanaydı.Nefesinin yavaşladığını hissettim."İyi misin?" "İyiyim." "Bırakırsan daha iyi olucam Emre" dedim ve merdivenleri çıkmaya devam ettim.Arabaya bindim.Emrede bindi.Arabayı çalıştırdı.Giderken armamızda bir araba sürekli bizi sıkıstırıyordu."Emre" "Ya bak seni anlamaya çalısıyorum ama anlayamıyorum" "Emre araba" "Daha biz dün konuşmadıkmı?Hani benden uzaklaşmıyacaktık." Emre dahada gaza bastı."Emre yavaşlarmısın adam çarpıcak" "Ya tamam anlıyrum zor şeyler yaşadın.Daha doğrusu yaşadık ama oda benim babam.Beni 5 yaşından beri o büyütüyor." "Emre!" Araba bizi yoldan çıkartmıştı.Aşağıya doğru giden yokuştan asağı takla atarak kaydık.sonunda araba ters bir şekilde durdu.

Loading...
0%