Yeni Üyelik
3.
Bölüm

💚💙🌷🦋

@minaecetoprak

Sabah olunca ofise gelince Miray'ın günaydın kuzum sesiyle karşılaştım elimden tutup dışarıya çıkardı beni "kızım sen Miraç abime ne yaptın adam illede o illede o diyor kimseye bakmayan abimin ağzından düşmedin bütün gece başımın etini yedi yarın ikna et konuşalım diye kız ne olur bir konuşun beraber yemeğe gidelim sonrasında bakalım ne olur haa bana soracak olursan çok güzel olur minik minik kuzular olur "

"Olmaz biliyorsun beni öyle evliliğe can atan biri değilim okulum var daha bir buçuk yıl kızım az değil sözlü olmaz nişanlı olsak konuşamam biliyorsun o yüzden olmaz Miray "

:Sadece yemek bunları ona sen anlat olmaz mı ?"

"Tamam cadı tamam senden kurtuluş yok."

Öğlen yemeğine gitmiştik onun attığı konuma gitmiştik masaya doğru ilerlerken karşımızda kocaman bir tebessümle bize bakıyordu "hoş geldiniz " "Hoşbulduk abi demişti Miray bense sadece başımı sallamakla yetindim yemek siparişi verildi yemeğe başlarken geldiğim için teşekkür etti sonrasında ciddi olarak konuşmak istediğini harama onunda bulaşmamak istediğini söyledi kim olduğunu nasıl birini istediğini anlattı ben ise şuan evlilik düşünmediğimi okulumun bitmesine daha var olduğunu söyledim sözlü yada nişanlı olsak bile konuşmanın uygun olmadığını söyledim.o yüzden daha uygun birisiyle konuşmasını istedim . Saate bakınca öğlen molasının bitmesine az bir zaman kaldığını bahane edip ayrıldım peşimden Miray' da geldi. O beni anlıyordu biliyorum çünkü gecesi gündüzüyle dolu dolu 10 yılımız geçti beraber ikimizde biliyoruz ne kırılır neye seviniriz o benim kardeştik biz arkamdan fısıldar gibi bence bir fırsat vermeliydin ona kolay kolay öyle bir konuşma yapmazdı.

O konuşmanın üzerinden aylar geçmişti biz ablamın düğünü için bütün hazırlıklarımızı bitirmiştik aklınıza ne geliyorsa çeyiz alışverişi yapılmış gelinliği kınalığı alınmış hatta ve hatta evini bile çeyizleriyle donaltmıştık. Yarın akşam kınamız var nasip olursa üç gün işyerinden izinli olarak ortalıkta koşuşturmaca peşindeydim . Bugün minik kuşum Umay için alışverişe çıkacaktım malum yengem ikinci minnağa hamile de kuzum kaç gündür benimle pazarlık ediyor premses elbise istiyorum hala diye ben ona hayır dedikçe oflayıp evin içinde geziyor şimdi annesiyle kahvaltı ediyor bende o arada üzerime siyah kolları hafif volanlı bir elbise giydim üzerine bordo şalımı takıp hazır olmuştum odamdan minik kuş hazır mısın alışverişe deyip çıktım büyük bir heyecanla başını aşağı yukarı sallayıp yanımda bitmişti. Miray halası aşağıda bizi bekliyordu İkimizde ayakkabılarımızı giyinip arabaya doğru yol almıştık aaa tabi ki birde benim elimde bebek koltuğuyla önce koltuğu yerine taktım sonrasında Umay kuşu yerleştirdim ve yolculuk başladı iki güzel biri uzun biri kısa premses elbisesi almıştım ona dönüşte uyumuştu kuzucum.

Ve beklenen ilk gün gelmişti akşama kınamız var ev yakın akrabalarla dolmaya başladı biz bir ara ablamı kuaföre götürüp geldik şimdi de enişte tarafını bekliyoruz herkes ufaktan tuttuğumuz mekana geçerken ben çoktan Miray'la beraber geçmiştik dağıtılacak kına ve hediyelikleri düzenledik ikimizde sevmiyorduk böyle yerleri biliyorduk ki burada hep bir isteme olaylarıyla karşı karşıya kalıyorduk . En son Miray'ın bana dönerek "Bilgem bu gece çok eğlenelim olur mu bol ağlamalı ama en çokta oynamalı olur" dedim "kız getirdin mi ?" "neyi" "neyi olacak sazını" herkesin bir zevki vardı benimse sazımla türkü söylemek herkes şaşırıyor ama küçüklükten kalma işte ilkokul öğretmenim çok güzel çalar söylerdi. Bende ondan öğrenmiştim sonrasında babamda hediye almıştı sazı tabiki getirdik diye cevap verdi halam. Ve başlamıştı benim sahneye çıkıp oynak türkülerle ablamı getirmişlerdi ortamı coşturmak kolay olmuştu kapı gıcırtısında oynayan bir toplum olduğumuz için Çiftetelli de tabiki de oynadılar. Eniştem gelmeden bir ağlatmam gerekiyordu ama annem istemedi. Ben inince hemen yıka yakmak için erkeklerle beraber enişte beyde geldi ortada kurulan tahta ikisi oturdu yengemin kaynana kaynana gelin elini açmıyor demesiyle kınamız yakıldı horonlar oynandı gecenin sonu bendeydi beni köyümün yağmurlarında yıkasınlar deyip ablam içinde herkesi ağlatmıştım .

Eee bugün de düğümüz var ya bizim sabah erkenden kalkıp kuaför dış çekim falan derken eve gelmiştik eniştem bizi eve bırakıp gitmişti. Bir zaman sonra düğün konvoyunun gelmesiyle düğün salona geçmek için yola çıkmıştık . Üzerimde zümrüt yeşili tül detaylı elbisem ve ona uygun sade bir şekilde yapılmış şalımla gelen misafirlere hoş geldiniz diyordum bir ara ablamın yanından ayrılarak halamla konuşurken Cüneyt abilerin (kendisi Berat abimin en yakın arkadaşı olur) geldiğini görmüştüm onlara doğru gittim Havva teyze ve Hüseyin amcanın elini öptüm Gül ablayla sarılmıştım Cüneyt abiye baş selamıyla hoşgeldiniz derken bir çift gece karası gözle karşı karşıya kalmıştım hoşgeldiniz derken yüreğime akan şeyin ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Onları annemlerin yanına götürüp bıraktım giderkende hanımlarla muhabbet etmiştim.

Bütün gece oradan oraya koşuşturmaca içinde geçti çoğu yabancı kişiler gitmişti ki hiç ayağa kalkmayan abim bir horon müziği istedi bir koluna beni diğer koluna ablamı alarak sahneye çıkmıştı tabi bizimkiler boş durur mu? Onlarda bizimle beraber oynadı başımı kaldırdığımda onun bana bakışını görmüştüm oyunu bırakmak istesemde abim kolayca elimi bırakmadı. Gecenin sonunda ablamı evine bırakıp gelmiştik ve bu öyle tuhaf bir duyguymuş ki anlatamam onun odasına girip yatağında uyudum .

Sabah uyandığımda telefonumun ekranındaki mesajla başladım güne.

# bütün gece aklımda sen vardın öyle güzeldin ki insanın aklını başından alabilecek kadar güzel "

# Sen şimdi uygun olmayacağını düşünüp konuşmayacaksın belkide bu mesajları okumadan sileceksin ama yine de söyleyeceğim aklıma aylardır sen düştün bilsem ki bir umudum var ömür boyu beklerim seni ama şuan sadece okulun bitmesi için umudum var ondan sonra belki evlilik düşünürsün "

#çok değil şurada aksatmadan verirsen derslerini 14 ayın kaldı "

Ben sadece okudum ama hiç bir cevap vermedim . Ofise geçmiştim üzerimde mavi kot takımım ve krem şalımla bugün Miray yoktu ve tek kalmıştım Tuğrul bey olmadığı için projeyi onaylatmak için Cüneyt abinin odasına girdim son kez masanın üzerinde baktı tekrar sarıp odadan çıkmak için hazırlandı ben ofise geçip yeni proje için hazırlıklara başladım bu Barış beyin yeni inşaat projesiydi ve bana verilmişti o yüzden onunla ufak bir toplantı yapmam gerekiyordu saat 11 gibi gelecekti saate baktım 10 58 gösteriyordu dakiktim ve karşımdakinin de öyle olmasını çok isterdim tam o sırada kapının çalınmasıyla ayağa kalktım karşımda siyah takım elbisesiyle muhteşem ötesi gözüküyordu bunu sadece biz biliyoruz onun bilmesi gerekmiyor karşıma geçip proje hakkında bazı bilgiler alıp ona göre çizim yapacaktık oda sayısı metre kare herşeyi bana bıraktı 400 metrekare içinde 3 katli dubleks bir ev istediğini söyledi oda sayısı biçimleri size ait kendinize yapar gibi dedi 10 tane olacak bu evler birbiriyle aynı şekilde diye ekledi toplantı bitti ve gidiyordu "bi dakika!" deyip durdurdum "sabah ki mesajları okudum cevap bekliyorsunuz biliyorum ama ben size ilk günden dedim kesin bir dille lütfen" arkasını dönüp giderken "sen istesende istemesende bizi yazan yazmış haberin yok" dedi çıkıp gitti.

 

Sevdiklerinin kıymetini bilenlere hergun bayram her gün mutlulukla geçecek bir ömürdür dilerim ki sizinde hayatınızda kıymet bilecek kiymet vereceğiz insanlar olur

Loading...
0%