Telefonumun çalmasıyla uyandım Cem arıyodu normalde bu saatlerde beni aramazdı. Telefonu açtığımda Cem'in endişeli sesini duydum. "Lara Nehir neden yemek yemiyo? Hasta olabilir mi? Doktara mı gitsek? Napıcam ben? Yemicem diyor..." daha susmayacağını anladığımda sözünü kestim. "Cem sakin ol yemeği sevmemiştir. Müsaitsen ben geliyim mi yardım etmeye?" "Tamam olur bekliyorum. Uyuyakaldığım yerden kalkıp üstümü değişmeye gittim. Üstüme beyaz bir sweatshirt giydim altımada siyah bir pantolon. Hemen yüzümü yıkayıp evden çıktım.

Cemin kapısının önüne geldiğimde zili çaldım. Kapı saniyesinde açılmıştı. "Gel içeri geç" dediğinde ayakkabı çıkarıp içeri geçtim bana bir odayı gösterdiğinde oraya girdim. Nehir televizyon izliyordu. Beni görür görmez koşup bana sarıldı. "Lara abla hoş geldin" "Ben hoş bulmadım ama" "Neden?" "Yemek yemiyormuşsun" "Ama aç değilim" "Tamam gel seninle bir anlaşma yapalım." "Ne anlaşması?" "Sen yemeğini yiyeceksin bizde seni dışarı çıkarıcaz." sonra kulağına eğilip fısıldadım "Sana çikolata alırım hem de" "Tamam olur hadi yiyelim" deyip mutfağa koştu. Bende mutfağa geçtiğimde yemeğe başladığını gördüm.

"Nereye götürüceksiniz beni?" "Bilmem dolaşırız öyle senin beğendiğin bir yer olursa orda dururuz" "Tamam" Yemeğini yediğinde üstünü giydirdim. Üşümesin diye kalın bir elbise onun üstünüde mont giydirmiştim. Cem de siyah sweatshirt ve siyah pantolon giymişti.

Dışarı çıktığımızda yürümeye başladık ben de nereye gidiceğimizi bilmiyordum. Dolaşıyorduk öyle park bulursak oraya gideriz diye düşündüm. Ara sokaklardan birine girdiğimizde bir adamla bir kadının tartıştığını gördüm. Cemin kulağına eğildim "Cem sen Nehiri de al git ben gelicem ama bu kavagayı videoya al." "Lara ya sana da zarar verirse." "Gerizekalı video çekecek kadar uzakta olucaksın ya sadece Nehire gösterme." dediğimde ikiside gözden kayboldu.

Adam kadına bağırmaya devam ediyordu yanlarına biraz daha yaklaştığımda adamın kadına vurmak için elini kaldırdığını görünce bir iki adım daha atıp adamın bileğini tuttum. "Lan kim tutuyo?" "Ben tutuyorum var mı diyeceğin?" "Lan hangi karı tutuyo bileğimi." "Karı sözcüğünü duyunca iyice nevrim döndü. Tuttuğum bileğiyle adamın önüne geldim. "Öldürürüm seni bırak bileğimi karılarla uğraşıcak vaktim yok." dediğinde adamın kolunu dödürüp sırtına yaslamaya çalıştım. Yaslayamadan kırılcağını bildiğim için bunu yapıyordum.

Kolundan kırıldığını belli eden bir ses gelince kolunu bırakıp adamın iki bacağının ortasına tekmemi geçirdim. Adam ikisinin acısına dayanmaya çalışırken adamı yere yetırıp üstüne çıktım ve yüzünede yumruk atmaya başladım. "Ben senin erkeklik egonu sikeyim." burnunuda kırdığımı fark edince üstünden çekildim. Bu seferde karnını tekmeledim "Hayvan herif" adam acıdan inlemeye başlamıştı. "Kadınlara kaldırdığınız bu ellerin hepsini kırarak indiricem" dedikten sonra kadına döndüm.

"İyi misin abla?" ağlıyordu. Hemen koluna girip bir bakkalın önünde durdum bakkaldan su alıp kadına verdim. Kadın biraz sakinleştiğinde konuşmaya başladı "Teşekkür ederim kızım" "Abla ne demek kadın olarak kadınlara destek çıkmalıyız." biz kadınla konuşurken sokaktan o herifin arkadaşları kaldırmaya çalıştılar. Bende kadına numaramı verip ayrıldım ordan. Cem'in yanına gittiğimde video kaydını dururmuştu. "Nehir hadi gel seni parka götürelim. Elimdeki kan izlerini temizlediğim için rahatlıkla elini tutabildim. "Lara abla nereye gittin?" "Bir tane çiçek gördümde onu kurtardım birisi koparmaya çalışıyordu." dedim.

Parka geldiğimizde beraber salıncakta sallandım. Cem ikimizi birden sallamıştı. Sonra kaydıraklardan kaydık. Bütün gün böyle oynayıp yorulduktan sonra eve gittik.