@minnoooyyyzz
|
Aylin'in ölümü bizi derinden etkilemişti. Fakat bizim için en zor olanda arkadaşımızın yasını tututup aynı zamanda davaya devam etmemizdi. Erkan Bey böyle bir şey olacağını tahmin etmemiştiki daha Aylin'in ölümünden bile haberi yoktu. Neden diye sormayın. Tabiki burda kapana sıkıştık. Bir kitap okumuştum. Dilara Keskin'in kitabıydı. Pandora'nın Kalbi kitabından çok etkilenmiştim. Şimdi resmen bir benzerini yaşıyorduk. Evet biz işimiz için canımızı dişimize takan insanlardık fakat abartmadan yani. Neden ölmek için bir davaya devam edelimki? Fakat biz bunu yapardık işte. Aylin için bu davayı kapatıcak ve daha fazla kişiyi kaybetmeden davayı bitirecektik.Fakat içimdeki ses bunun bu kadar kolay olmayacığını söylüyordu. Ben yatağımın üstüne uzanmış pozisyonda bunları düşünürken kapım çaldı. "Gir!" "Günaydın abla" büyük bir soğuklukla odama girip yanıma oturdu. "Noldu lan zibidi" "Abla aramızda 4 yaş var sen 28 ben 24 neden hala zibidiyim?" "Takıldığın şey bu mu Elisa? Her neyse ne diyeceksen de git." "Aylin'in ölümünden sonra çok düşündük." Aylin'den bahsetmesi bile tüylerimi ürpertmişti. Sözlerine devam ederken gözlerini benim gözlerime sabitledi. "Bunu liderimizle konuşmamızın daha uygun olacağını düşündük.Salonda seni bekliyoruz." Gülümsedi ve odadan çıktı. Demek lider ha? Gösteririm size lideri. *1 saat sonra* "Yani demek istediğimi anlamışsınızdır.Planınız bir boka yaramaz gerizekalılar. Lider olmamı istiyorsanız çok iyi olurum. Sert mi oliyim yoksa tatlı mı demeyeceğim çünkü lider olacaksam sert olmam gerek anladınız mı?" Söylediklerim ve sert otoriter ses tonuma şaşırmışlardı. Hepsi ağzı bir karış açık bana bakarken bir tek Elisa'nın ağzı kapalıydı ve gururlu bir şekilde gülümsüyordu. Elisa diğerlerine dönüp "Size aynı böyle yapacağını ve sert olacağını söylemiştim." Çiğdem ise sonunda ağzını kapatıp "Çüş lan ağzımıza sıçtı." Kutay ise bana gururlu bir şekilde bakıyordu. Kutay'la bebeklikten beri tanışırdık. Aramızda 2 yaş vardı.Görev günüden 1 hafta önce falan 30 yaşına girmişti.Bana her zaman abilik yapmıştı. Kan bağımız olmamasına rağmen birbirimizi çok severdik ve abi kardeş ilişkimiz vardı. Bana gülümsediğini fark ettiğimde bende ona gülümsedim ve arkama dönüp merdivenlerden çıktım. Kutay Asila resmen ağzımıza sıçıp gitmişti. Her zaman abi kardeş ilişkisi kurduğumuz için onunla gurur duymuştum.Mahallede oynarken hep ben lider olup iyi oynamamasına rağmen takımıma onu alırdım. Ve ben lider olduğum zaman ekibimdekilerle hep bu şekilde konuşurdum. Beni örnek olarak görmesi beni mutlu etmişti. Ege bana dönüp "Kapmış senden bir şeyler" dedi ve güldük. Çağan ise şaşkın gözlerle yeri izliyordu. "Anamızı belledi bu arada." dedi "Ne kadar güzel sansürledin ya Çağan." dedi Alara.. Hepimiz gülerek koltuğumuza geçtiğimzde herkes bana bakıyordu. Asila yokken genelde ben onlarla konuşurdum bu yüzden hemen odaklanıp konuşmaya başladım. "Asila haklı arkadaşlar. Aylin'in ölümü bizi her ne kadar yıksada daha fazla kayıp yaşamadan davayı kapatabiliriz. Yani sonuç olarak korkmanın bir anlamı yok. Ekipleri hemen kursak çok iyi olur.Ben gidip Asila'yı çağıracağım ve ona grupları kuracağımızı söyleyeceğim." Herkes beni onayladıktan sonra merdivenlere yöneldim. Asila Kapım yine çalıyordu. Siktiğimin kapısı! "Gir!" Kutay odama girdi ve karşımda dikilip " Ağzımıza sıçtıktan sonra burada oturamazsın.Hadi kalk artıkda grupları belirleyelim." Gülümseyerek kalktığımda bir kaç adımda aşağıya inmiştik. "Hadi ama! Enerji alabilir miyiz acaba?" dediğimde herkes gülerek bana bakmaya başladı."Gerçekten hadi ama." "Tamam lider sakin ol biraz " dedi Bora gülerek. Yaklaşık 30 dakika sonra eşler belirlenmişti. Esila'nın yanına Ege'yi, Aysun'un yanına Çağan'ı, Alara'nın yanına Bora'yı, Çiğdem Dilay ve Ebrar birlikteydi. Benim yanımda ise Kutay vardı. Yarınki gezimiz için erkenden odalara dağıldık ve uykuya gözlerimizi kapattık. |
0% |