@miyorininkitaplari
|
Yazarın anlatımıyla İnsan bazen boşluğa düşerken bile birilerini tutmak zorundadır İşte Leyla kandemirin de yaşadığı tam olarak buydu Leyla yok oluyordu Leyla güçsüz olduğunu iliklerine kadar hissediyordu .......... - Leyla gidemezsin dedi yavuz " bu halde kimseyi bulamazsın" Leyla ela gözlerini abisine çevirdi - sormadım dedi leyla " gideceğim" - leyla ne olursun dedi gamze " seni kaybetmek istemiyorum" - kimse kimseyi kaybetmiyecek dedi leyla " ama ben şimdi gitmezsem kendimi kaybedeceğim" Leyla yaklaşık 6 kilo vermişti yediğini saye üzülmesin diye yiyordu saçları sürekli dökülüyordu gözlerinin altında ki mor halkalar asla silinmemişti ve gözleri şuan tek bir şey istediğini belli eder gibiydi İntikam... ..........
- Biri olmalı dedi leyla " onların her yere sızmasını sağlayacak biri" Teröristler bu kadar ileri gidebildiğine göre ciddi bir sorun vardı şuana kadar asla böylesi yaşanmamıştı Hepsinin yaraları iyileşmemişti ama şuan hepsi bu masada intikam için duruyordu Leylanın vurulduğu yerden tekrar vurulması onu geriye düşürüyordu artık dik durmakta zorlanıyordu Leyla ayağa kalkıp dışarı çıktı ve sigarasını yaktı ............ Hayat bu gün askeriyeye giden ölüm timinin çıkan haberlerine ve yorumlarına bakıyordu " kadın çökmüş resmen bunlar mı bizi koruyacak ?" " ilk saldırıda düştünüz ! ne dir bu böyle ? bir de komutanım diye orta da dolanıyorsunuz " " açıklama bekliyoruz komutan leyla ! " " ne yapacaksınız ?" Bu insanlar şaka mı yapıyordu ? Herkes bu kadar kötü haldeyken leyla dik duramazken o askeriyeye gitmişti - Kızım okuma artık dedi yeliz karnını tutarak gelirken - sinirim bozuldu dedi hayat " bu insanlar kafayı yemiş" - bende mi gitsem ? dedi gamze " en azından yanlarında olurum" - Bende gelirim dedi hayat
Gamze ve hayat askeriyeye gelmişti ama leylayı görememişti - Ablam nerede ? dedi - odasında çalışıyor dedi derya " rahatsız etmeyin" - ne olacak bu kızın hali ? dedi gamze çaresizlikle - istediği şey intikam dedi yavuz " ve leyla istediğini alana kadar vazgeçmez" - daha ayakta duramıyor dedi hayat gözleri dolarken " nasıl dayanacak ?" Tam o anda gözleri ablasını buldu Leyla hepsini duymuştu Onu görür görmez ölüm timi ayağa kalktı ve leyla onları durdurdu - Ne o ? dedi leyla o yıkıp geçen sesiyle " beğenemedin mi bu halimi ?" Hayatın içi cayır cayır yanarken sustu O sırada içeri albay girdi içeri - Çocuklar dedi harun albay " bir açıklama yapmamız gerekiyor bunun için sizi zorlamıyorum ama gelirseniz iyi olur" Harun albay çıkarken içeri altay ve melisa girdi melisa koşarak gitti ve leylaya sımsıkı sarıldı - iyi olmadığını biliyorum dedi " ama hepsi geçecek sana söz veriyorum" Geçecek miydi gerçekten ? Leylanın bunun olacağına dair en ufak bir inancı yoktu ama başını sallamakla yetindi sırtı duvara yaslıydı doğrulduğu an yavuz koluna girdi - Oraya dedi deniz " gidecek miyiz ? " - gideceğiz - Leyla- - gideceğiz dedim ........ Akşam saatlerinde bir çok kişi toplanmış birilerinin kürsüye çıkmasını bekliyordu Tam gelmeyeceklerini düşündükleri anda flaşlar patlamaya sorular sorulmaya başladı Siyahlar içinde ölüm timi herkesin önüne çıktı kürsüye çıktıklarında leyla dik durmak için sırtını abisine yasladı Herkes leylayı görüp sessizleşmişti Dışardan görüp yorum yapmak kolaydı tabi.. - Evet dedi leyla " buraya size acımı anlatmaya değil bilgi vermeye geldim " dedi ve derin bir nefes aldı " Biri veya birileri onları içimize kadar soktu ve o kişiler imizden biri hatta belki şuan gözümün içine bakıyor" Herkes fısıldaşmaya başlarken leylanın bakışları onları susturdu " Her kimsen seni ölmek pahasına bulacağım " dedi ve son cümlesini söyledi " ola ki bulamazsam mesleği bırakacağımdan ve bir daha gözünüze gözükmeyeceğimden emin olabilirsiniz" Ölüm timi şok içinde komutanlarına bakıyordu 2 saat sonra : - Leyla dedi deniz " fazla büyük konuştun" - Ne zamandır size hesap veriyorum ? Hepsi albayın gelmesini bekliyorddu Bir kaç tim daha buradaydı - Kaan nasıl? Bu soru erenden gelir gelmez hepsi gerildi - Gerçekten önemsiyor musun ? dedi deniz - aslında önemsemiyorum " gereksiz bir detay" leyla hızla ona atıldığında ölüm timi ona yetişemedi - Seni öldürürüm eren ! diye gürledi leyla bir yumruğunu daha onun yüzüne geçirirken karnındaki dikişlerin patladığını hissetti ama durmadı " ant olsun ki seni gebertirim ! " - Leyla ! diye gürleyen albay olduğunda leylayı durdurmayı başara bilmişlerdi - Acısına verin dedi yavuz o an leylanın eli dikişlerine gitti kıyafetinden ıslaklık hissettiğinde dikişlerini patlattığını anladı - komutanım ! dedi derya görmüştü Derya sayesinde gözler leylaya döndü ............ gece saatlerinde leyla yatakta yatıyordu odasına sızan bir ışık yoktu kapısı çaldı - gir dedi leyla ve içeri giren saye olduğunda gülümsedi - gel otur annecim bir şey mi oldu ? dedi saye yatağa oturuken - sen iyi misin leyla ? - iyiyim güzelim sen mutlu olduğun sürece iyi olurum ben dedi sayenin elini tuttu ve öptü - babam dedi saye sesi titredi " kaan gelecek mi ?" Gamze kapıyı çalmadan girdiğinde saye oraya döndü ama leyla sayeye bakıyordu - teyzecim ? dedi gamze " ne oldu ? " dedi ve yanlarına oturdu - bilmiyorum dedi leyla her geçen gün umudu tükeniyordu - Ne ? dedi gamze anlamayarak - hiç gelmeyecek mi ? bıraktı mı bizi ? gamze ne olduğunu anladığında ne diyeceğini şaşırdı - o bizi bırakmaz dedi leyla ama dediğinden emin bile değildi " şimdi gelemeyebilir ama sonra gelebilir" - teyzecim biz biraz anneyle yalnız kalalım mı ? dedi gamze - Ama dedi saye gözünden yaşlar düşerken " biz daha oyun oynayacaktık" Kapıda olan diğerlerinden habersizlerdi Leylanın boğazına bir yumru oturduğunda nefes alamadağını hissetti - dayıcım dedi yavuz " gelecek o sen merak etme sakın ağlama tamam mı ?" - Gelmeyecek değil mi ? dedi saye " beni kandırıyorsunuz !" - hayır ! dedi gamze anında - hayır ! dedi yavuz - yavrum olur mu öyle şey ? dedi şebnem - evet dedi leyla " gelemeyebilir " - leyla ! Deniz nefes alamadığını hissettiğinde terasa çıktı Sayenin ağlaması hızlanmıştı Leylanın gözünden düşen bir yaş hepsinin canını yaktı diğerleri sayeyi aşağı götürüp dikkatini dağıtmaya çalışırken leyla ayaklandı ve gamzeyle birlikte terasa çıktılar ......... Derya elinde ki dna testini sinirle yere fırlattı ne demek kaan ve denizle kardeşti ? - Derya abla ? bizimle oyun oynayacaktın ? ceren kapıyı açtığında derya gülümsedi ve onunla beraber gitti kağıdı unutmuştu ........ Gecenin ilerleyen saatlerinde saye leylanın göğsüne yaslanmış uyuyordu - özür dilerim dedi leyla kızının saçlarını okşarken " özür dilerim annecim" ............ Deniz terastan çıktığında kendi odasına girdiğini düşündü ve deryanın odasına girdi içeri girdiğinde önünde duran kağıda uzandı ve merakla açtı Babalık testiydi Eray kandemir yüzde doksan dokuz oranla deryanın babasıydı Deniz okuduklarıyla beraber içindeki ateşin körüklendiğini daha da alevlendiğini hisseti Babası annesini aldatmışmıydı ? Kağıdı hırsla cebine attı ............ Sabah olduğunda herkes aşağıdaydı leyla ve saye inmemişti - uyandırayım mı ? dedi gamze - uyusunlar dedi yavuz o sırada leyla ve saye el ele aşağı indi - günaydın ! - günaydın masaya geçtiklerinde gamze denize doğru fısıldadı - neyin var senin ? - bir şey yok - var - yok dedim gamze kaşlarını çatarak önüne döndü yaklaşık bir buçuk saat sonra selin ve hayat ceren ile sayeyi parka götürmüştü leyla rafet ve eray ile şebnem kaanın yanına gitmişti diğerleri ise evdeydi - derya dedi deniz " bana söylemek istediğin bir şey var mı ? " aslan hızla deryaya döndü - o sesin dedi derya " ne söyleyeceksen açık olsun " - diyorum ki dedi deniz ayağa kalktı " babamın gayrı meşru kızı olduğunu ne zaman söyleyecektin ! " - Ne ! - Ne ! - bunu ben istemedim ! dedi derya o da ayağa kalktı " o adamın çocuğu olmayı ben istemedim !" - ama oldun ! dedi deniz öfkeyle - ne yapayım ! dedi derya - keşke doğmasaydın ! hem böyle herkes rahat ederdi bir hatayla daha uğraşmak zorunda kalmazdık ! Deryanın gözleri dolarken deniz söylediği şeyin ne kadar acımzasızca olduğunu farkında değildi - Deniz ! diye gürledi gamze " kendine gel o sesini kıs ! " - abi ? dedi aslan " ne söylediğinin farkında mısın ?" - Ben istemedim dedi derya " ben babanın anneni aldatmasını da istemedim senin kardeşin olmayı da istemedim bunları ben seçmedim ! " - Ne ? Şebnem duyduklarıyla beraber göz yaşlarını tutamadı - Anne - Eray ? - şebnem dedi eray " açıklayabilirim " - Neyi açıklayacaksın ! dedi şebnem onu yakasından tutup sarsarken " yıllarca gittin gelmedin seni kabul ettim ! seviyor beni dedim ! " - Boşanacağımız gün ! dedi eray açıklamaya başlarken " onu gördüm ! sarhoştum bir hataydı ! " - hata ? dedi derya " sende benim hata olduğumu düşünüyorsun gerçi doğru babası neyse oğlu da o " - senin bir suçun yok dedi şebnem - Derya dur ! dedi aslan kapıya doğru giden deryayı kolundan tuttu Leyla içeri girdiğinde ne olduğunu kavramaya çalıştı - Ne oldu bilmiyorum dedi " ama kimse bu evden bir yere gitmiyor ama gitmeye meraklıysanız bir daha gelemezsiniz " ........... saatler sonra derya leylanın omzunda ağlıyordu - Ağlama dedi leyla onun yüzüne bakarken " bunu sen seçmedin " - iyi ki varsın dedi Leyla herkese yardım edebilirdi bir tek kendisine yardım edemiyordu İşler sürekli zorlaşıyordu |
0% |