@miyorininkitaplari
|
dışarı çıktık çünkü yapılacak bir ton şey vardı önce abimlere uğradık ardından gelinlik bakmaya birkaç model denedim ama beğenemedim rahat bir şeyler istiyordum - delireceğim ya dediğimde bir kafeye girip oturduk - hayatım sakin bulacağız dedi gamze stresten karnıma ağrı girmişti kaan arıyordu - efendim ? - bulabildin mi gül bahçem ? - elimin körünü buldum kaan dedim ağlamaklı bir sesle " son üç gün söylenirmi ya elim ayağıma dolaştı " - halledersiniz ben hallettim bile - o zaman kalan işleri sen hallet çünkü benim zaten bir ton işim var - tamam tamam bir kahve içip hemen başka bir yere uğradık burda üç tane seçmiştim ikisi hoşuma gitmeemişti ve sonuncusundaydım tamamı simlerle ve taşlarla kaplıydı , askılıydı göğüs kısmı bir kelebiğin kanatlarını andırıyordu aşağı doğru indiğinde ise çizgiler halinde ilerliyordu ve bir kısmı iç gösteriyordu uzundu bu bu çok güzel olmuştu hızla kabinden çıktım Hepsinde büyülenmiş bakışlar vardı - a-abla dedi hayat " bu çok güzel olmuş " - bu işte bu ! dedi gamze - kesinlikle bu ! dedi hayat - bencede bu dedim vücuduma çok güzel oturmuştu bu gelinliği alıp çıktık bu günlük bu kadardı eve geçip yemek yedik - ev alışverişi yapacağız ve taşınmamız gerekiyor biliyorsun değil mi ? dedim kaana terasta otururken - yarın taşıma şirketi gelecek - kaan dedim " kalp krizi geçiriyorum galiba ulan eşyaları toplamadık !" - aa doğru - kaan siktir git yoksa elimde kalacaksın ! dedim kaan yüzünden tüm gece eşyalarımızı toplamak zorunda kalmıştık o yüzden pek uyuyamamıştım takılarımı bakmaya çıktık bu iş gelinlikten daha kolay olmuştu ama taşıma şirketi geldiğinde eve geçmek zorunda kaldık üçüncü ve son günümüz stresten karın ağrıları ve baş ağrıları çekiyordum ev alışverişi yapmak için kaanla büyük bir markete gelmiştik - sevgilim rahatlar mısın biraz ? dedi kaan - yapamıyorum ki dedim - bu kadar stres yapacak bir şey yok - biraz stres sana da tavsiye ederim bu rahatlık ağzımıza sıçtı dedim meyve seçerken - stres yapmaya hiç niyetim yok buradaki işimiz de bitince onları yeni evimize yerleştirdik - şebnem abla dedim " bu kadar stres yapmam normal mi " - normal normal dedi - ölüyorum - alt tarafı evleniyorsun dedi gamze - senide göreceğiz dedim düğün günü evet o gün gelmiş çatmıştı ! stresten gebermek üzereydim sabah erkenden kalkıp kahvaltımızı yapmıştık ve hazırlanacağımız yerlere geçmiştik makyajımı gamze yapacaktı - kızım bi sakin ol bizi de strese sokuyorsun ! dedi selin şuan üzerimde eşofman takımım vardı ve bunuın üzerine o gelinliği giyecek olmak ayrı bir stresti - şu gelinliği tekrar denmiyeceğim içime kurt düştü dediğimde hızla gidip giydim - LAN BU ÇOK UZUN BEN BUNLA NASIL HORON TEPECEĞİM ! sanırım sıçtık - biz onu unuttuk ! dedi gamze hızla gidip üzerimde çıkarttım ve koltuğa oturdum - napacağız ! dedim - hemen terziye götürüyorum ! dedi gamze - bu kadar saatte halledemez ki dedim ağlamak üzereyken - hallettiririm sen bana güven ! dediğinde hızla çıktı uyudum evet uyudum gerçekten uyudum stresten ne yapacağımı şaşırmıştım saçlarımı geriye doğru atan ellerle uyandım - kaan dediğimde doğruldum - sevgilim ? - ağlayacağım yemin ederim dedim diz kapaklarımı tuttu - ağlayacak bir şey yok - ama ağlamak istiyorum dediğimde gülmemek için kendini zor tuttu - ağlama sevgilin niye ağlayasın dedi - ya modeli bozulursa çok güzeldi dedim sağ gözümden bir damla yaş süzülürken - oy oy oy dediğinde bana sarıldı - ben neden bu kadar mala bağladım ki ? dedim - estağfurullah sevgilim - yaptım ! dedi gamze " daha doğrusu yaptırdım başardık !" hızla gidip denedim ve kimseye göstermedim - olmuş dedim rahat bir nefes vererek erkekler odadan çıktığında gamze makyajıma başladı bir buçuk saat sonunda makyajım bitmişti ağır bir şey değil tam tersi doğallığım ön plandaydı sıra gelinliği giyme kısmındaydı , - Allahım abla çok güzelsin dedi hayat - maşallahh dedi selin - kaana vermesemde kendimemi alsam seni ? dedi gamze - taş taş dedi derya - hadi defolun odadan kocam gelecek dediğimde gamze dışında hepsi kahkaha attı onlar odayı terkederken boy aynasından kendime bakıyordum kapının açılma sesini duyduğumda gülümsedim arkamı döndüğümde birbirimizi süzdük - güzel olmuşsun diyecemeyeceğim dedi " çünkü zaten güzeldin " diyince kahkaha attım - yakışıklı olmuşsun diyemeyeceğim dedim " çünkü zaten yakışıklıydın " elimi tutuğunda rahat bir nefes verdim ve birlikte salona doğru yürüdük çıktığımızda kocaman alkış sesleri duymaya başladım nikah masasına oturduk benim nikah şahidim gamze ve selindi kaanınki ise deniz ve yavuz - evet ! - evet ! bu kısmıda geçtiğimizde iş benim sevdiğim yere geliyordu horon tepecektik ama bunu sadece gamze ben ve hayat biliyordu tabiki ilk önce biz dans edecektik arkada sevdiğimiz şarkılardan biri çaldığında dans etmeye başladık arkada alevi görmüştüm üstündeki kırmızı elbiseyle her zaman ki gibi çok güzeldi kaan alına bir öpücük kondurduğunda konuşmaya başladım - kaan dedim " sence mutlu olabilecekmiyiz ? " - her zmankinden daha fazla dedi evet şimdi pasta zamanıydı işte şu birbirinize yedirme faslı ama burda bir eklenti vardı kaan ve ben birbirimize yedirdik ama burd aüç çatal vardı tabiki en yakın arkadaşıma da yedirecektim ! - kaan dedi gamze " ağla zırla kudur bayıl " - şuan kaan çevrim dışı dedi deniz " hatta kalın birazdan döner " - bu neydi şimdi ? dedi kaan , - en yakın arkadaşımı es geçecek halim yoktu ! dedim evet işte en sevdiğim kısım topuklu ayakkabılarımın yerini spor ayakkabılarım aldı arkada horon havası çaldığında gamze hayat ve ben sahalardaydık - abimi alın ! dedim evet ona öğretmenin tam zamanıydı ! - hayır ! dedi abim ardından bizimkilerde bize katıldı benim haberim olmadan herkes horon tepmeyi çğrenmişti tabi abim hariç ! üç kız o kadar hızlıydık ki diğerlerimizin hızımıza yetişmesi mümkün değildi ! ardından normal halay havası çalmaya başladı bunu da resmen hayvan gibi çektik - Allahım dedim " resmen terapi !" ardından " koçari " çalmaya başlayınca klahkaha attım - OH NENİ KOÇARİ ! - HAYDİ HAYDİ KOÇARİ ! - GEÇSUN YÜREK YANGİNİ ! - KOÇARİ KİMİN YARİ !
tabi artık sadece kızlar oynuyorduk " ABLAN BİR YAŞINA DA GELSE TAŞ TAŞ TAŞ ! Diye bağırdık aynı anda Ardından " cart curt yırt onu " çalınca ne yapacağımı bilemedim - LİMON GİBİ KIZIM SENİ SIKTILAR ! diye bağırdı gamze - YIRT ONU YIRT YIRT ! Diye bağırdı hayat - YIRT ONU KOCACIM ! diye bağırdı selin - CARTT CURTT ! diye bağırdı derya - BENİM KOCAM MAKAS ATAR ! diye bağırdığımda kaanın dibinde oynuyordum İki dakika dinlenmek için oturudğumda bir şey oldu gamze selin derya ve hayat siyah gözlükleriyle içeri dladılar yalnız kurtlar vadisi sesiyle ! - korkuyorum ! dedi aslan - LAN diye bağırdım " bana da gözlük verin ! polatım ben !" gülmekten ölecektim
- BU ADAM BENİM KOCAM ! diye bağırdım - ASALETİM FAKİR RUHUNLA KIYASLANAMAZ ! - ABLAN BİN YAŞINA DA GELSE TAŞ TAŞ TAŞ ! diye gamzeyle bağırdığımızla kollarımız arkamızda makara gibi kıvırıyorduk ! halay havası çaldığında artık erkeklerde oynuyordu - ERİK DALI GEVREKTİRRR ! saatler sonra düğünün sonuna gelmiştik sanırım pestilim çıkmıştı ölecektim altay bizi evimize bıraktı kaan anahtarını çıkardığında beklemediğim bir şey yapıp beni kucağına aldı ve öyle kapıyı açıp içeri girdi işime gelmişti çünkü yorgunluktan ölecektim duşa girip yattık |
0% |