@mlsgrgl1310
|
Bu hayatta daha fazlası başıma gelmez dediği an en beteriyle karşılaştım. Daha sonra fazlası, en fazlasıyla...
Ben olabilecek en beteriyle karşılaştığımı umuyorum. Ali karşımda durmuş benden özür dilerken, Kerem ise yapacağım en ufak bir delilik karşısında müdahale etmek için tetikte bekliyordu.
"Özür dileme Ali. Böyle bir adiliği hangi sebeple yaptığını söyle. Bir de yıllarca hangi yüzle, yüzüme baktığını da tabii. 11 Yıl ya tam 11 yıl ben senin gözlerinin önünde öldüm. Her Dubai seyahati dönüşünde ondan gelecek en ufak bir haberi bekledim ben. Nasıl iyi eğlendin mi bari benim o halimle? Çok güldün mü? Seni mutlu edebildim mi? Ama benden bu kadar. Bundan sonra kendine yeni bir eğlence bul Ali benden bu kadar."
Omuzlarımdaki yenilgiyle çıktım o evden. Bu saatten sonra ne ben eskisi gibi olabilirdim onlara ne onlar benim için bir şey ifade ediyorlardı artık. Geçmişte yaşadıklarımdan dolayı kimsesiz kaldığımı söylemiş miydim bilmem, ama gerçek şu ki asıl kimsesizliğim şuan başlıyor.
***********************************
1 ay tam 1 aydır ne Ali'nin ne Kerem'in telefonlarına da görüşme isteklerine de cevap vermedim. Hemen hemen her gün asistanıma bıraktıkları notlar, gönderdikleri çiçekler onlara daha fazla kırılmama neden oluyor. Bu yaptıklarıyla suçlarını daha da beter hale getiriyorlar.
"Aysu hanım Ali bey geldi. Sizinle mutlaka görüşmesi lazımmış. Yanında da şirket avukatı Adil bey ile bir beyefendi gelmiş. "
"Müsait değil deseydin ya Gül. Hatta git şimdi de."
"Dedim Aysu hanım, fakat gerekirse akşama kadar bekleyeceklerini söylediler. Yani gitmiyorlar maalesef."
"Tamam gül. Sen şimdi git içecek bir şeyler ikram et. 15 dakika sonra içeri alırsın."
"Peki Aysu hanım."
Gül'ün dışarı çıkması ile derin bir nefes aldım. Ben Ali'nin aile avukatıydım tamam. Ali kişisel işlerini şirketine yansıtmamak için genelde özel bir işi olduğunda bana gelirdi. Hatta ne olur ne olmaz diye vekalet bile vermişti. Allah kahretsin ki ben bu 1 ay içerisinde bunları hep unutmuştum. Ama şimdi ofisime şirket avukatıyla geldiğine göre beni azledecekti ve Adil bey onun aile avukatı olacaktı. Benim de işime gelirdi ya neyse.
Yaklaşık 15 dakika sonra Gül'e misafirleri içeri almasını söyledim. Ve içeri girdikleri an girmelerine izin verdiğime pişman oldum. Adil bey ve Ali'nin yanında Kenan'da vardı ve ben her an bayılabilirdim.
Ben gözlerimi Kenan'dan çekip Ali'ye bakınca, yüzündeki hain pırıltılar görülmeyecek gibi değildi. Ben gözlerimdeki ateşle Ali'yi öldürme planları yaparken Adil bey kendilerini belli etmek istercesine öksürünce düşüncelerimi sonraya saklayıp onlara döndüm.
"Hoş geldiniz. Buyurun oturun. Ne içersiniz?"
"Ben şekerli kahve alayım Gül hanım."
Bunu söyleyen tabii ki Ali şebeğiydi. Adil bey ve ben de orta kahve istedikten sonra Kenan'da sade bir kahve isteyince Gül dışarı çıktı. Tabii ben bu arada hala Kenan'dan tarafa bakamıyordum o ayrı. Ama neden hep beraber geldiklerini de merak ettiğim için konuşmaya başladım.
"Evet beyler hangi rüzgar attı sizi buralara?"
"Seni göresimiz geldi Aysu'cum."
"Çok şakacısınız Ali bey. Aysu hanım ben açıklayayım durumu. Bildiğiniz gibi Ali bey ve Kenan bey yeni bir ortaklığa adım attılar. En başta Ali Bey'in olduğu gibi şuan Kenan Bey'in aile avukatlığını ben yapıyorum. Ama Ali bey, artık Kenan Bey'in de aile avukatlığını sizin yapmanızı istedi ve bu fikri Kenan Bey'de onaylayınca işte buradayız."
"Bi dakka bi dakka. Yanlış anladıysam düzeltin. Ali bey ve Kenan bey ortak oldu. Ve bu yüzden Ali Bey'in isteği üzerine ben Kenan Bey'in aile avukatlığını yapıcam öyle mi? "
"Evet Aysu hanım. Ali Bey'in size bu durumdan bahsettiğini sanıyordum."
"Hayır Adil bey bahsetmedi. Ama eminim şimdi bahseder değil mi Ali? Biraz dışarı çıkalım mı?"
"O-olur tabii çıkalım."
"İzninizle beyler."
Ali önde ben arkada tam kapıdan çıkacağımız zaman geldiğinden beri sesi çıkmayan Kenan konuşunca ben bayılmamak için Ali'ye tutunmak zorunda kaldım.
"Aysu hanım. İnşallah olumsuz bir sonuçla odaya geri dönmezsiniz. Bana iyi anlaşacağız gibi geliyor. "
Kenan'ın dediklerinden sonra Ali'nin çekiştirmesiyle kapının önüne çıktık. Çıktığımız gibi de Gül'ü yanımızdan uzaklaştırdım.
"Gül tatlım, içeri gir bir bak bakalım bir istekleri var mı? Soru sorman biz içeri girene kadar sürerse çok memnun olurum. Hadi bakalım."
Gül'ü de içeri gönderdikten sonra kollarımı göğsümün altında birleştirip Ali'ye bakmaya başladım. Ehh artık bir açıklama yapsa hiç mi hiç fena olmayacaktı.
" Şimdi Aysucum sen benden bir açıklama bekliyorsun değil mi?"
" Bu kadar zeki olduğunu bilmezdim Alicim. Tabii ki senden açıklama bekliyorum. Bi kere Kenan'ın burada ne işi var? Ayrıca bu avukatlık olayı ne ve niye benim haberim yok."
"Şimdi şöyle ki; Kenan'ı buraya duyduğun üzere iş için getirdim. Hem senden çok bahsettim o da tanışmak istedi. Ve o ayrıcaya gelirsek ben Kenan'ın seninle çalışmasını istedim, iş konusunda da başarılı olduğundan bahsettim o da uçarak geldi."
"Ali seni öldürmemem için tek bir neden söyle."
"Hesap veremeyeceğin iki kişi var."
Allah'ım sen bana sabır ver. Ben ne yapacağım bu adamla. Bir de pişkin pişkin gülmesi yok mu hepten deli ediyor beni.
"Merak etme benim kimseye veremeyecek hesabım yok. Bunu da en iyi sen bilirsin. Ve şu içerideki durumu hemen düzelt."
" İlk olarak senin hesap vermediğini çok iyi bilirim. Ve yine şu ayrıcaya gelecek olursak o mevzuda geri adım atmıyorum. Kenan'ın avukatı olmalısın Aysu. Lütfen."
"Yapamam Ali .Onunla aynı ortamda bulunmak benim için çok zor. Görmedin mi adam karşımda bir cümle kurdu bayılacak gibi oldum. Beraber 1 saat geçirdiğimizi düşün, ben ölürüm herhalde. Hem bu başka durumlar için de tehlikeli Ali bunu göze alamam."
" Ne kadar kaçacaksın Aysu. Benden, Kerem'den 1 ay kaçtın da ne oldu. Ulaşamadık mı sana, ulaştık. Sonunda Kenan'da her şeyi ama her şeyi öğrenecek nasılsa. Ve ben daha fazla gecikmesine izin vermicem."
Derin bir nefes aldım. Ali inat bir insandı ve dediğini yaptırana kadar elinden geleni yapardı. Ve ben onu nasıl ikna edeceğimi şuan kesinlikle bilmiyorum.
"Ali bak. Be-."
"İtiraz kabul etmiyorum. İçeri giriyoruz ve sen hiçbir sorun olmadığını ve bu durumdan memnun olduğunu söylüyorsun."
Ali'nin ittirmesiyle içeri girince bütün gözler bize döndü. Benim gözlerim ise Kenan dışında herkesin üzerinde dolaştı. Başımı Ali'ye çevirdiğimde güven veren bakışlarıyla karşılaştığımda yüzümde hafif bir tebessümle masama geçip Gül'ün dışarı çıkması için bakışımla işaret verdim.
"Evet Adil bey, Ali bey bana dışarıda mevzuyu detaylıca anlattı. Başta pek sıcak bakmasam da Ali bey sağ olsun ikna etti beni. Yani anlayacağınız Kenan Bey fikrini değiştirmediyse aile avukatı olabilirim."
Son kelimemden sonra hem Ali hem de Kenan tuttukları nefeslerini geri verdiler. Ne olduğunu henüz çözemedim ama içimden bir ses Ali'nin yine bir şeyler karıştırdığını söylüyor. Birbirlerine bakıp tebessüm ettikten sonra derin birer de nefes alan ikiliyi izlerken Kenan'ın söyledikleriyle bu sefer ben nefesimi tuttum.
"Teşekkür ederim Aysu Hanım dediğim gibi sizinle çok iyi anlaşacağız. Ve inşallah pişman olmazsınız."
Not:"Lütfen beğeni ve yorumlarınızla destek olun iyi okumalar "
|
0% |