Yeni Üyelik
48.
Bölüm

Hesaplaşma 🖤

@monster

Telefonu kapattım. Selin ağar ağar aşağıya indi .

- Günaydınnn heyecanlı misin ? Dedim

- Şuan sadece açım. Dedi gülerek

- Bende acıktım hadi kahvaltımızı yapalım ve hastaneye .dedim

Hemen mutfağa geçtik yaklaşık bir yarim saat sonra Kahvaltımız bitti .

Masayı beraber toparladik ve yukarıya çıktık. Selin kendi valizinden eşyalarını aldı ve banyoya geçti .

Bende biraz dolabı karıştırdım. Toygarın sweatshirtünü gördüm. Elime aldım ve onu giyinmeye karar verdim . Kokusu üzerine sinmişti mis gibi kokuyordu.

Selin banyodan çıkınca ben girdim. Üzerimi değiştirdim ve çıktım. Telefonu cüzdanı birde arabanın anahtarını çantama koydum ve odadan çıktım.

Merdivenleri hızlıca indim Selin çoktan hazırdı.

- Hadi hadi. Dedim ve dışarıya çıkardım.

Evin kapısını kitledim ve anahtarını da çantama attım. Arabanın anahtarını çantamdan çıkarttım ve Seline verdim .

- Şimdi sen kullansan olur mu ? Bende gelirken kullanırım. Dedim

Başıyla onayladı. Arabaya bindim elimi kemerime attım. Bir an aklıma Toygar geldi kemerimi bile o bağlardı.😊

İçimde garip bir his vardı. Gitmek istemiyordum ama Selini yanliz bırakmakta pek akıl işi değildi . Bu düşüncelerimi bir kenara biraktim ve

Seline bakıp hafifçe tebessüm ettim . On dakika geçmişti. Hastane nin önüne geldik. Eray kapıda bizi karşıladı.

Arabadan indim ve yanına gittik .

Eray: Hoş geldiniz kızlar. Dedi

Selin koluma vurdu . Kızarak bana baktı.

Selin: Hani kimseye söylemeyecektin. Dedi

Eray araya girdi .

Eray : O söylemedi ki Toygar aradı. Dedi gülerek.

Selin yine bana döndü.

- Üzgünüm. Dedim

Eray : Tabi bana söyleyecek sizi başkasına birakacak kadar delirmedim .dedi

Minnetle gözlerine baktım.

Gözlerinde tarifsiz bir mutluluk vardı.

Eray : Yiyenlerime ben bakicam . Dedi

Hafifçe gülümsedim ve içeriye girdik .

Eray bizi bir odaya getirdi. Kapıyı hafifçe tıkladı.

Iceriden bir ses geldi

Doktor; Gel .dedi

Hemen içeriye girdik . Eray önüzde durdu .

Eray: Evett Yaren. Bunlar benim kardeşlerim bundan sonra sana emanetler . Sana güveniyorum. Dedi

Yaren : Tabi ki aklın kalmasın. Dedi

Eray : O zaman ben cıkayim.dedi ve arkasını döndü.

Eray : Görüşürüz kızlar. Dedi

- Görüşürüz abi .dedik ve odadan çıktı.

Raporlar Yaren hanımın önündeydi. Kağıtları bir birine topladı ve hafifçe gülümseyerek .

Yaren : Tebrik ederim beş haftalık hamilesiniz .dedi

İkimizde bir birimize baktık . Selin elini uzattı. Elini tutum. İstemsiz şekilde göz yaşlarım akmaya başladı.

Gözümdeki yaşları sildim . Doktor Yaren Seline bir şeyler söylüyordu ama ben pek odaklanamadım. Telefon çaldı.

İzin isteyerek dışarıya çıktım .

《 Kocammmm》Arıyor.....

Hemen açtım.

- Efendimmm.dedim sesim yine titredi

- Sen yine ağladın değil mi? Dedi

- Hastanedeyiz .dedim

- Eeee ne sonuç ne çıktı ? Dedi merakla

- Amca oluyorsun sevgilim. Dedim

- Ben biliyordum zaten. dedi

Selin odadan çıktı.

- Aşkım Selin çıktı biz eve geçeceğiz sonra görüşsek olur mu ? Dedim

- Olur tabi yavrum. Dikkatli ol eve geçici mesaj at .dedi

- Tamam sevgilim sende Dikkatli ol .dedim ve telefonu kapattım.

Hızlıca Selin yanına gittim. Hala olayın şokundaydı. Eray ya da veda edip hastaneden çıktık.

Anahtarını aldım. Kemerimi de taktim ve Seline döndüm.

- Hazır mısın? Dedim

- Evet .dedi

Arabayı yavaşça çalıştırdım. Yola çıktım. Selin bir anda kafasını bana çevirdi.

Selin : Şimdi benim ne yapmam gerekiyor. dedi

Gülümeseyek ona baktım.

- Doktoru dinlemedin mi ? Dedim

Selin: Heyecandan dinleyemedim ki? Dedi

Oda kendisine gülüyordu.

Hızımı biraz arttırdım. Bir an önce evde olmak istiyordum .

Ama 

Selin bir anda çığlık atınca direksiyonun hakimiyetini kaybettim. Yolda duran direklerden birine çarptım.

Kafamı direksiyona vurduğum için kafam kanamaya başlamıştı. Selinden ses çıkmıyordu .

Elimi hafifçe omuzuna attım.

- Seeelinn .dedi

Hala ses vermiyordu. Kafamı yola çevirdim. Yolda ağır adımlarla biri bize doğru geliyordu .

Seslenmeye çalıştım. Ama sesim sanki içime kaçmıştı.

Yaklaştıkça simasi tanıdık geliyordu . Biraz daha yaklaşınca onu tanıdım

Yiğit beydi

- Yaaardımmm ediiin. Dedim

Durdu gözlerimin içine baktı. Manyakca bir gülümseme vardı yüzünde. Arkasından bir kafa çıkarttı ve arabanın önüne attı .

Arabaya yaklaştı

Kanlı ellerini arabaya sürdü ve kapının önüne geldi. Tek hamlede camı kırdı.

Elini boynuma attı ve boynumu sıktı.

Yiğit: O OROSBU ÇOCUGU KOCAN BEDELINI ÖDEYECEK. diye bağırdı.

Arabanın kapısını açtı. Beni tek eliyle çekti. Yere düştüm. Elerimle geriye geriye gitmeye başladım.

- Hayır hayır Lütfen yapma. Dedim

Eğildi ve yüzümü ellerinin arasına aldı.

- Merak etme güzelim seni kocanın gözleri önünde paramparça edicem .dedi

Ve kafamı çok sert bir şekilde arabaya vurdu.

Yarim saat önce

Toygar

Ulaşın evine gelmiştik . Evi gerçekten çok güzeldi. Gece geldiğimiz için pek bir şey yapamadık.

Bu yüzden kahvaltıdan sonra çıkacaktık. Yaklaşık bir yarim saat sonra tamamen hazirdik .

Montlarimizi da aldık ve cesetleri gördükleri yere geldik . Bu ormanda gerçekten çok garip bir şey vardı. Tüylerimi diken diken eden bir şey.

Ulaş yanımıza geldi. Yanında bir kişi daha vardı.

Ulaş : Evet sizleri tanıştırayım Serdar . Dedi

Elimi uzattım.

- Toygar. Dedim

Serdar : Memnun oldum .dedi

Ulaş Timuru da tanitinca direkt konuya girdi .

Ulaş : Serdar senle Timur burda kalın biz Toygarla çocuğun cesedini bulduğumuz yere gideceğiz. Dedi

Herkes onaylandıktan sonra yola çıktık. Ağır ağır yürüyorduk. Sohbet ediyorduk .

Ulaş bir anda kolumdan tutu ve

Ulaş : Benim sana birsey söylemem gerekiyor kardeşim. Dedi

Ona doğru döndüm

- Seni dinliyorum. Dedim

Ulaş : Bak inan bana ben duyunca engel olmaya çalıştım ama .dedi

- Ne diyorsun sen kardeşim. Dedim anlamayarak

Ulaş : Toygar Filiz hanımla benim babamın arasında birseyler varmış. Dedi

Duyduklarimla resmen beynimden vurulmuşa döndüm.

- Sen ne diyorsun Ulaş. Dedim

Panikledi eli ayağı birbirine girdi.

- Ben çok geç anladım bilseydim mutlaka sana söyledim kardeşim. Dedi

- Ne yani o sürtük benim babamı aldatmış mi ? Dedim

Ulaş basini önüne eğdi.

Ulaş: Merak etme kadın belasını bulmuş zaten . Biri kafasını koparıp bir ormana gömmüş. Dedi

- Onu ben öldürdüm. Dedim

Sesim alçak çıkmıştı. Ulaş anlamadı .

Ulaş : Ne ? Dedi

- Onu ben öldürdüm. Dedim

Ulaş gözlerimin içine baktı.

Biraz düşündü ve

Ulaş: Bak Toygar babam çok takıntılı biridir bilirsin sakin kimseye söyleme. Yoksa....dedi ve sustu.

- Yoksa ne ? Dedim

Tam o sırada telefonum çaldı. Melegim arıyordu. Sesize aldım. Ama ısrarla çalmaya devam etti .

Telefonu elime aldım.

- Efendim? Dedim

Ama karşımda Selin vardı ve deli gibi ağlıyordum.

Selin : Abii koş abi çabuk gel .dedi

- Ne diyorsun sen Selin iyi misin? Dedi

Selin : Abi biz kaza yaptık adamın biri geldi Esrayı götürdü abi çabuk gelin lütfen. Dedi

Telefon elimden düştü.

- Hayır hayır benim karim hamile hayır. Tanrım ne olur başına birsey gelmesin ne olur

- ESSRAAAAAAA.

Selin 

Hastaneden çıktık. Heyecandan doğru düzgün doktorun ne söylediğini bile duymadım.

Esrayla sohbet ediyorduk ki bir insan vücudunun bir ağaca asılı olduğunu gördüm.

Ve bir anda çığlık attım. Sonra kaza yaptık gözlerim karardı. Ama kulağıma sesler geliyordu.

Esra birini yardım etmesi için çağırdı. Ama sonra o camı kırdı. Yardim etmek istedim ama kazanın etkisiyle kılımı bile kipirdatamiyordum

Esra birine yalvariyordu . Ama adam onu dinlemeni ve onu götürdü. Gözlerim yine karardı.

kendime geldiğimde epey bir zaman geçmişti. Telefonumu aradım ama bulamadım. Sonra Esranin çantasını gördüm.

Telefonu aldım ve arabadan indim. Toygar abiyi aradım ama açmadı. Gözümdeki yaslar giderk çoğalıyordu .

- AÇ ABI AÇ ŞUNU AAAÇ .diye bağırdım .

son bir kere daha aradığımda telefonu açtı........

 

 

Loading...
0%