@morapapilio
|
Lidya: Haktan (03.17) Lidya: Yeter bu kadarı abartmaya başladınız Lidya: Evime girip dağıtmak ne demek Haktan: Ne oluyo gece gece Haktan: Ne eve girmesi Haktan: Hırsız mı girmiş evine Lidya: Heh çok güzel dedin onu Lidya: Kişi kendini bilirmiş Lidya: Hırsız Haktan, Sapık Haktan bakalım daha nelerin çıkacak Haktan: Kimse var mı evde Lidya: Bilmem sana sormalı Haktan: Apartmandan dışarıya çık geliyorum Lidya: He sen ciddisin Haktan: Kes sesini de çık dışarı Çıkardığım yağmurluğu üzerime geri giyinip koşarak evden çıktım. Eve bir hırsız girmediği kalmıştı süper gerçekten. Apartmandan çıkarken sokağa bakındım. Haktan hızlı adımlarla bana doğru gelirken telefonumu cebime sıkıştırdım. "Bıktım senin köpeklerinden, korkmuyorum sizden evime niye giriyorsunuz?" dediğimde çatık kaşlarıyla direkt gözlerimin içine baktı. Karanlık sokakta siyah duran gözleri, yeşil gözlerimi delip geçerken yutkundum. Haktan beni baştan aşağı süzüp apartmana yöneldi. Arkasından içeriye girip zemin katta olan evime girdik. Kapısı sonuna kadar açıktı zaten. "Bu sokakta kimin parası var da benim evime hırsız girdi? Akılsızlar. Zengin olsam burada mı otururum? Baksana siz okula gitmediniz diye mi bu kadar sala-" Haktan ben konuşurken evimi geziyordu. "Beş dakika sus. Sadece beş dakika nolur." dediğinde yatak odama doğru ilerliyordu. "Hop hop, nereye?!" Haktan duraksayıp arkasına döndü. "Ne oldu?" dediğinde Haktan'ın önüne geçip odamın kapısını kapattım. "Sapık değil misin, seni yatak odama mı sokacağım?" dedim. Haktan üzerime doğru gelirken gözlerimi sonuna kadar açtım. "Ne yapıyorsun be! Gelme üzerime." Haktan sıktığı dişlerinin arasından "Bana bir daha sapık deme." Odanın kapısını açınca yaslandığımdan dolayı odanın içerisine düştüm. "Ah! Belimi kırdın dağ ayısı!" Haktan beni umursamadan odamın içerisine girip yatağımın üzerine baktı. Çarşafım dağılmış, tüm giyinme dolabım aşağıya inmişti. Manyaklar! Haktan sıkıntıyla nefes verdi. Ağzının içinde bir şeyler söylenip bana doğru döndü. Göz ucuyla yerdeki bana bakıp odamdan çıktı. Yatak odam savaş alanına dönmüştü. 1+1 evi nasıl böyle dağıtabildiniz şerefsizler? Ayağa kalkıp Haktan'ın yanına doğru gittim. Haktan dış kapımı kontrol ederken "Ay birde kapımı kırmışlar! Ne yapacağım ben?" Haktan "Gecenin bu saatinde evine gelirsen böyle olur." dediğinde sinirle karşılık verdim. "Geri kafalı mısın sen? Yok elbiselerin kısa, yok gece geç eve mi gelinir? Sanane be. Zihniyetiniz ne kadar pis sizin." Haktan "Sen kör müsün kızım? Nerede yaşadığının farkında mısın? Canına susamış gibi davranmayı kes. Burada yaşıyorsan o giyinmeni de düzelteceksin, eve hava kararmadan da gireceksin." Dediğinde cebimdeki telefonu çıkardım. "Seninle niye uğraşıyorum ki? Polisi arayıp hepinizden şikayetçi olacağım." dedim. Haktan dalga geçer gibi güldü. Kollarını göğsünde bağlarken beni izliyordu. "Ne gülüyorsun? Arıyorum polisi şaka yapmıyorum." "Ara ara. Tabikide aramalısın." Haktan telefonumu kulağımdan çekip aramayı sonlandırdı. "Kızım sen gerizekalı mısın yoksa rol mü yapıyorsun? Buraya polis uğruyor gibi mi duruyor? Bak etrafına." Telefonumu Haktan'ın elinden çekip cebime koydum. Hiçbir şey demeden evimin salonuna bakındım. Koltuğun üzerindeki kıyafetleri kucağıma toparlayıp odama doğru ilerledim. "Tamam gidebilirsin, neyi bekliyorsun?" Kucağımdaki kıyafetleri odanın ortasına bırakıp salona döndüm. Haktan "Yarın okulun var mı?" diye sorduğunda sadece başımı salladım. "Tamam yarın için eşyalarını al. Gidiyoruz." Haktan'a kaşlarımı çatarak "Nereye?" diye sordum. "Benim evde kal bu gece. Okuldan gelene kadar kilidini değiştirirm ben." dediğinde gülmemi tutamadım. "Pardon? Senden iyilik istediğimi hatırlamıyorum. Ayrıca bir sapığın evine gidecek kadar delirmedim." Haktan "Buradaki sapıklarla sabahlamak istiyorsan sen bilirsin. Ben gidiyorum İster gel istersen gelme." diyip evden çıkınca arkasından gittim. "Tamam, geliyorum. Yavaşlar mısın biraz?"
|
0% |