Yeni Üyelik
45.
Bölüm

⁴⁵

@morkanatlizambak

barış: aşkım

barış: güzelim

deniz: evet aşkım yakışıklım

barış: ben az biraz

barış: özledim gibi oldu

deniz: az biraz yani

deniz: çok değil

barış: çok çok fazla özledim sanırım

deniz: bende özledim ama daha ayrılalı 2 saat olmadı barışım

barış: be olmuş yani

barış: iki saat olmamış diye özleyemez miyim?

deniz: özlersin de

deniz: hani zaten yarın da düğün var

barış: hatırlatıp durma kalbim duracak

deniz: sakin ol aşkım

deniz: daha düğünümüz olmadı

barış: bir şey soracağım

deniz: sor sevgilim

barış: eridimmm

barış: hani çoğu kızlar kabarık gelinlik istermiş böyle prenses gibi olmak istermiş

barış: kızlar dediğime bakma merve dedi

barış: sen niye öyle bir model seçtin

barış: yanlış anlama aşkım çok güzel oldun çok yakıştı

deniz: ben zaten prensesim

deniz: prenses olduğumun kıyafetimden bilinmesine gerek yok hareketlerimle gayet de gösterdiğimin farkındayım

barış: prensesim, prensiniz olabilir miyim?

deniz: olabilirsiniz sanırım beyefendi

deniz: konfor meselesi aşkım

deniz: ben o kabarık pofuduk şeyin içinde hareket edemem bir de zaten parkta olacak her yer ağaçlık

barış: anladım aşkımm

barış: yaa ama

barış: ben seni evlenmeden önce bir kez daha görmek istiyorum

barış: insene aşağı

barış: biraz hava alalım

deniz:sakin ol taramalıya bağladın

deniz: hem balkonumda da aynı hava var

barış: kız evi naz evi diyosun yani

deniz: yoo iniyorum aşağı diyorum

deniz çevrimdışı...

barış: bu kız beni kalpten götürecek

barış çevrimdışı...

 


***

 

Barış avcunun içinde ki eli dudaklarına götürüp üzerine küçük bir buse bıraktı. Aklında kileri Deniz'le patlamanın tam sırasıydı.


"Güzelim" dedi sakin bir ses tonuyla.

"Efendim?"

"İki çocuğumuz olsun bir kız bir oğlan" dedi etrafta ki ağaçlara bakarken. Yürüdükleri kaldırımdan inip karşı kaldırıma geçerken elinden tuttuğu Deniz'i de peşi sıra sürüklüyordu.

"Ya da" dedi aklına gelen yeni fikirle. "İkişer izimiz olsun"

"Başka isteğiniz paşam?" Deniz' in gözleri yuvalarından düşecek gibi açılmış yanında aheste aheste yürüyen adama bakıyordu.

"Daha fazla da olabilir güzelim. Bilirsin çocuk severim."

Deniz gür bir kahkahayı serbest bıraktı iki dudağının arasından. " Sen doğuracaksan neden olmasın" dedi.

"Oluyomu öyle?"

Deniz' in kahkahası daha fazla büyürken. " Sen dene bakalım oluyormuymuş" demeyi ihmal etmemişti.

Barış dalgın bir şekilde yanında ki Deniz' in hala güzel gülüşünü saklayan dudaklarına baktı. Fark etmeden aynı gülüş kendi dudaklarına da konuvermişti.

İki aşık birbirinin gözlerine dalmıştı sakince.

"Ahh!" Diye bir nida çıktı Barışın ağzından boşta kalan elini anlına koydu. Sevdiceğine bakarken yürüdüğü yola bakmayı unutmuştu.

Deniz alel acele ellerini genç adamın anlına çıkarıp okşadı. "Iyimisin?"

"Senin elin deydi nasıl kötü olurum güzelim"

Bu sözler karşısında Deniz' in içi erise de konuşmasına devam edip içinde ki çikolata şelalesini boşverdi. "Bakkal Rüstemden bir buz al da anlına koyalım. Şişmesin, ne de olsa yarın düğünümüz var"

"Şöyle tatlı tatlı konuşma yiyesim geliyor!"

Tekrardan yollarına devam ederken bu sefer istikamet bakkal Rüstem ve buzlarıydı.

"Yanlız" dedi Barış "ben hâlâ ikişer ikizde kararlıyım aşkım "

 

bölümün birazı silinmiş gibi hissediyorum ama tam emin değilim....

Loading...
0%