Yeni Üyelik
7.
Bölüm
@morkanatlizambak

Deniz elinde ki koyu yeşil bereyi başına geçirdi. Ceketini giyip ayakkabılarıyla apartmandan çıktı. Etraf erken saatler olmasından dolayı sessiz sakindi.

Ağaçlardan kopan bir kaç yaprak ayağının altından uçtu gitti. Güzel mevsimdi son bahar tabii üşümese. Ceketine iyice sarılıp evden bir kaç adım uzaklaştığında karşıda ki apartmanın da demir kapısı açılmıştı. Demir eski kapı açılırken gıcırdamıştı, ne de olsa bu apartmanlar eski yapıydı aynı kapıları gibi.

Bazen apartmanın kapısını ağırlığından ve eskimiş, paslanmış menteşelerinden dolayı açamıyordu bile.

Karşıda ki beyaz apartmandan çıkan adamla göz göze geldiğinde gülümseyip başıyla selam verdi. "Nasılsın Barış abi?"

Koyu yeşil gözleriyle birleşince gözleri sanki içi kıpır kıpır oldu. Nefes alamadı bir an, ağzından giren oksijen nefes borusunda tıkandı kaldı.

Genç adam gülümsedi, o gülümseyince Deniz'in içi sıkıştı, kalbi ciğerlerinin içinde yer bulamadı. "İyiyim Deniz sen?" Dedi apartmanın bahçesinden çıkıp elinde ki anahtarla yolun kenarında ki siyah arabaya yaklaşırken.

"İyiyim" dedi Deniz yanağında ki çukurları ortaya çıkarıp gülümserken. Gözleri Barış'ın üzerine kaydı. Bir üniformanın başka bir erkeğe böyle yakıştığını görmemişti.

Barış arabanın sürücü koltuğunu açtığında sakince yürüyen kıza döndü. "Deniz"

"Efendim" dedi Deniz yürüdüğü kaldırımda ona dönerek.

"Gel ben bırakayım, yani istersen"

Deniz sağ eliyle başında ki bereyi düzeltip gülümsedi. "Sen gecikmeyeceksen neden olmasın Barış abi"

"Gecikmem, gecikmem gel sen" Deniz içinde tutmaya çabaladığı heyecanıyla ön koltuğa geçti. Huyuydu bu, ön koltuk boşsa illa ki oraya binecekti.

Araba hareket ederken Deniz yolu izlemek yerine yanında ki adamı izlemeye koyuldu. Bu gün ayrı mı yakışıklı olmuştu ne?

"Nasıl gidiyor okul?" Dedi Barış yan tarafta oturan kıza kısa bir bakış atıp.

"Iyi, yani bazı öğrenciler sorun çıkarıyor ama baş ediyorum"

Bakışlarını önünde birleştirdiği ellerine eğdi. "Merve gelmiyor muydu onu da alsaydık" dedi anı gelen inmeyle.

Barış kendisini götürüyordu ama kız kardeşini bırakmıyor muydu?

"O hasta" dedi Barış eliyle saçını karıştırırken. "Şu soğuk havada buzlu limonata içmiş bir de hemşire olacak!"

Bir kahkaha attı Deniz. "Ben de anlamıyorum nasıl oldu"

"Biz de hâlâ sorguluyoruz" dedi Barış kızın gülüşüne dalmadan hemen önce. Ne de güzel kısılmıştı gözleri, ee o yanında biriken birkaç çizgisi. Siyah saçlarını salık bırakmıştı mesela bu gün. Ne de güzel olmuştu yine.

Önüne döndü Barış. Daha fazla bakamazdı hem, bakarsa sarılıverirdi belki. Belki de o güzel saçlarının üzerine bir buse koyardı, kokusunu çekip.

İçinde biriken duyguları kenara koyup konuştu, her an aklında olmasını istediği halde koydu kenara. "Sercan tıpı kazanamamış diye duydum?"

"Off" dedi Deniz "sanırım heyecan yapmış, az bir puanla kaçırdı. Seneye tekrar girecek. Gerçi başka bir bölüm de seçebilirdi istemedi illa tıp"

"Küçükken de öyleydi" dedi Barış gülerek, Sercan'da mahallenin çocuğuydu. "Topu potaya atamayacağı kesin olduğu halde kaç saat uğraşırdı. Zaten şu aralar gözüme çok batıyor"

"Niye?" Dedi genç kız merakla 'ne yapmış olabilirdi ki?'

"Merveyle senin etrafında şu sıralar çok dolanıyor, gözüme battı" aslında Denizi sevmesinden ona aşık olmasından korkuyordu.

"Her zaman öyleydi" dedi Deniz. Çünkü küçüklükten beri arkadaşlardı.

Ben ben ben! Ben geldiiiim!

Loading...
0%