@morkanatlizambak
|
"Ne ekmeği, ne evi? Deniz?" Deniz'in dudaklarından titrek bir ses döküldü. "Abi" Genç kız ayaklarının bağının çözüldüğünü hissetti sanki. Niye burdaydı ne yapıyordu burda onları bile unuttu. Yanlızca abisinin sesi vardı kulaklarında. Çok kızarmıydı ki? Ya belki de Barış'ı döverse diye düşünmeden edemedi. Vurmasındı ona canı yanardı. "Böyle gözümün önünde sarılma bari kardeşim" dedi sitem dolu bir sesle Kerem. "Tamam açıl dedik kardeşimize de gözümün önünde olmasın bari." "Tamam Keremim" dedi Barış oldukça rahat bir tavırla Deniz'i göğsünden uzaklaştırıp kolunun altına alırken. " Sen iste yeter ki" Kerem, Deniz'in omuzuna kolunu atan Barış'a bir bakış gönderdiğinde genç adam omuz silkti bir çocuk gibi. "N'apıyım abi anca bu kadar uzak kalabilirim artık." Kerem yanlızca ters ters bakıp "İyi " diye hamurdandı. "Biliyorsun önceden uzak durmak zordu ama şimdi daha zor." Kerem arkadaşına ters ters bakıp çocukken kavga ettiklerinde yaptığı gibi kollarını göğsünde kavuşturup sırtını döndü. İkilinin arasında bu konuşmalar geçerken Deniz hâlâ olayın şokundaydı. "Abim?" dedi soru sorar bir biçimde. "Herşeyi nasıl biliyor?" "Farkındaysan" dedi Barış etrafta gezinen gözlerini Deniz'e yönlendirip. "Kerem sevdiğim kızın abisi olabilir ama bir yandan da benim dostum. Zaten ben ilk ona bahsetmiştim seni sevdiğimi." Deniz'in koyu kahve gözleri irice açılırken konuştu. "Ciddi misin? Tepkisi ne oldu?" "Tabii ki ciddiyim güzelim. Hatta o sana yazmamı önerdi ama o nezaret olayını bilmiyor. 'Bul bi konu yaz' dedi bana, bende elime geçen fırsatı gole çevirdim." "İlk söylediğinde ne oldu peki?" Barış konuştukları sıra kolunun altinda ki kızla beraber ilerilerdinde ki eski tahta banka ilerleyip oturmuştu. Hemen yanına Deniz'de oturduğunda konuştu. "İlk söylediğim sıralar ışte yeni polis olmuştum. Abin de işletmeyi bitirmiş iş arıyordu biliyorsun. Tanıdıklardan güzel bir iş buldum. Zaten hâlâ da orda çalışıyor. Bi gün çıktık akşam geziyoruz.." dediği sıra Deniz lafını böldü. "Nerde geziyorsunuz akşam akşam?" "Mahallede başka nerde olacak Denizcim. Işte geziyoruz, bi cesaretle dedim 'ben birisini seviyorum, ama abisine nasıl söylerim bilmiyorum'. 'Niye korkuyorsun söyle gitsin en fazla iki hırpalar' dedi. Daha fazla cesaretlendim. 'Tek korkum o değil abisiyle arkadaşım aramız bozulursa diye korkuyorum' dedim meğer bu karakoldan arkadaşım falan sanmış, safım benim. 'İyi arkadaşsa seni de tanıyorsa kızmak yerine ya da aranızın açılması yerine mutlu olmalı bence. Senin gibi damadı zor bulur' dedi." "Bak sen abime!" Dedi Deniz daha fazla duramayıp. "Ben de cesurca durdum 'Kerem' dedim 'ben Deniz'i seviyorum'. Bi kal geldi abine durdu durdu sonra güldü. 'Bana iş bulan bir damat ne güzel' dedi. Sonra biraz daha durdu 'Senden iyisini bulamazdım, hem kardeşim uzağa değil bir yol ileri gitmiş olur' dedi." "Beni niye çekiştiriyorsunuz len?" "Ne çekiştirmesi Kerem'im olanları anlatıyorum Denizime." dedi Barış bankın arkasından önüne dolanan arkadaşına. Kerem hızlı adımlarla gelip bankta azıcık kalan Deniz ve Barış'ın arasına oturdu. "Kay kız! o senden önce benim dostumdu." "Oha!" dedi Deniz şaşkınlıkla. "Abi senin beni kıskanmam gerekmez mi? Niye Barış'ı kıskanıyorsun? " "Bilmem" dedi Kerem daracık alanda omuz silkerek. "Barış vermiyorum seni Deniz'e, sürünsün azcık bu." dedi Kerem, Barış'a dönerek. "Yaa abi!" "Biliyorum çok seviyorsun beni dostum da bırak sevenler kavuşsun." dedi Barış. "İyi tamam be!" Kerem resmen oturduğu yerde kıvranıyordu. Kolay değildi dostu elden gidiyordu. "Barış?" "Efendim?" Dedi genç adam dostuna dönerek. "Sen, bize iç güveysi gelsene!"
Bence güzel bir bölüm oldu.
|
0% |